Bayramiç'te Onarımı Tamamlanan Taşköprü Camii İbadete Açıldı
Çanakkale’nin Bayramiç İlçesi’nde, 1792 yılında Hadimzade Osman Bey tarafından inşa edilen, aynı zamanda Karşıyaka Camii veya Cami-i Cedit olarak da bilinen ve onarımı tamamlanan Taşköprü Camii ibadete açıldı. AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, restorasyon çalışmalarının bittiği Taşköprü Camii’sini gezerek yetkililerden bilgi aldı.
Taşköprü Camii, Bayramiç’in tarihi ve kültürel dokusunda önemli bir yere sahip olduğunu belirten Bülent Turan, “ Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un çocukluk döneminde babası Temiz Tahir Efendi’nin imamlık yaptığı, kendisinin de Kur’an eğitimi aldığı cami. O dönemde Akif’in ailesi cami ile aynı sokak üzerindeki bir evde ikamet etmiş, yaşadıkları ev, cami ve caminin bitişiğindeki taş köprü şairin biyografisinde önemli bir yer tutuyor. Restorasyonla Mehmet Akif’in, Bayramiç’in hatırası uzun yıllar ayakta kalacak” dedi.
Ayrıca Mehmet Akif Ersoy müzesinin Başbakan Binali Yıldırım’ın katıldığı bir törenle hizmete açıldığını belirten Turan, “Ecdad yadigarı eserlerimizin restorasyonuna önem veriyoruz. Merkez ve ilçelerimizde geçmişten bugüne ayakta kalan eserlerin geleceğe aktarılması için bir program dahilinde restore ediyoruz” diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Çok güzel bir açılış için bir aradayız . Her hangi bir tesis için değil. Bizim tarihimizde coğrafyamızda çok kıymetli olan özel bir insanın hatıralarının olduğu bir camiinin restarasyonu için bir aradayız. Diyor ya Mehmet Akif ‘ Yarab muazzam Ramazan hürmetine kaldır aradan vahdete hain ne var ise. Yarab şu asırlarca süren tefrikadan artık ezilip düşmesin ümmet yese’ diyor. Bu şair bizim milli şairimiz. Bu kıtaları yazan o destanları yazan Çanakkale destanını yazan aziz insanın buralarda hatıraları var. Ankara’da biliyorsunuz Tacettin Dergahı var. Mehmet Akif’in rahmetlinin İstiklal Marşı’nın yazdığı yer. Gezdiğimizde küçük bir Bayramiç gördük orada camisi var, mezarlığı var, müzesi var evi var. Ama etrafında çok muazzam el işi imkanlarıyla, kafeleriyle bir hayat tarzı var. Dedik ki, ‘Bunun bir küçük örneğini vakıflarımızla beraber burada yapabiliriz.’ Hamdolsun besmeleyi çektik bu geldiğimiz zaman içerisinde hepinizin bildiği gibi önce müzemizin açılışını yaptık. Orası boş bir arsaydı biliyorsunuz hiçbir tarihi kalıntı kalmamıştı. Fotoğraflarından planlarından ortaya çıkarak aynı tarihi kopyalayarak güzel eser hayata geçmiş oldu. Ardından ikinci adım attık. Bu güzel camimizi vakıflar müdürlüğü öncülüğünde restore etme imkanı bulduk. Harika bir yer oldu. Sonraki adımımız köprümüz olacak. Daha sonraki adımımız burayı genişletip Bayramiç’in kendi meyvesini sebzesinin satıldığı kadınların el ürünlerinin satıldığı gelenlerin çay kahve içeceği mekanlar olsun. Müze varsa bir defa gelinir ama etrafında hayat varsa her zaman gelinir. Biz Bayramiç’i özel seviyoruz, özel gayret ediyoruz. Bu adım bizim tarihi sorumluluğumuz kadar bu kadim medeniyete olan borcumuz kadar Bayramiç’in ekonomisine de önemli sadece bu sene müzemize gelen 20 bin kişi var. Bu 20 bin kişi ekstra Bayramiç’e geldi. Bu daha başlangıç, küçük şirin bu ilçemize 20 bin insan gelmesi çok kıymetli bir değer” dedi.
Kaynak: İHA
Ayrıca Mehmet Akif Ersoy müzesinin Başbakan Binali Yıldırım’ın katıldığı bir törenle hizmete açıldığını belirten Turan, “Ecdad yadigarı eserlerimizin restorasyonuna önem veriyoruz. Merkez ve ilçelerimizde geçmişten bugüne ayakta kalan eserlerin geleceğe aktarılması için bir program dahilinde restore ediyoruz” diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Çok güzel bir açılış için bir aradayız . Her hangi bir tesis için değil. Bizim tarihimizde coğrafyamızda çok kıymetli olan özel bir insanın hatıralarının olduğu bir camiinin restarasyonu için bir aradayız. Diyor ya Mehmet Akif ‘ Yarab muazzam Ramazan hürmetine kaldır aradan vahdete hain ne var ise. Yarab şu asırlarca süren tefrikadan artık ezilip düşmesin ümmet yese’ diyor. Bu şair bizim milli şairimiz. Bu kıtaları yazan o destanları yazan Çanakkale destanını yazan aziz insanın buralarda hatıraları var. Ankara’da biliyorsunuz Tacettin Dergahı var. Mehmet Akif’in rahmetlinin İstiklal Marşı’nın yazdığı yer. Gezdiğimizde küçük bir Bayramiç gördük orada camisi var, mezarlığı var, müzesi var evi var. Ama etrafında çok muazzam el işi imkanlarıyla, kafeleriyle bir hayat tarzı var. Dedik ki, ‘Bunun bir küçük örneğini vakıflarımızla beraber burada yapabiliriz.’ Hamdolsun besmeleyi çektik bu geldiğimiz zaman içerisinde hepinizin bildiği gibi önce müzemizin açılışını yaptık. Orası boş bir arsaydı biliyorsunuz hiçbir tarihi kalıntı kalmamıştı. Fotoğraflarından planlarından ortaya çıkarak aynı tarihi kopyalayarak güzel eser hayata geçmiş oldu. Ardından ikinci adım attık. Bu güzel camimizi vakıflar müdürlüğü öncülüğünde restore etme imkanı bulduk. Harika bir yer oldu. Sonraki adımımız köprümüz olacak. Daha sonraki adımımız burayı genişletip Bayramiç’in kendi meyvesini sebzesinin satıldığı kadınların el ürünlerinin satıldığı gelenlerin çay kahve içeceği mekanlar olsun. Müze varsa bir defa gelinir ama etrafında hayat varsa her zaman gelinir. Biz Bayramiç’i özel seviyoruz, özel gayret ediyoruz. Bu adım bizim tarihi sorumluluğumuz kadar bu kadim medeniyete olan borcumuz kadar Bayramiç’in ekonomisine de önemli sadece bu sene müzemize gelen 20 bin kişi var. Bu 20 bin kişi ekstra Bayramiç’e geldi. Bu daha başlangıç, küçük şirin bu ilçemize 20 bin insan gelmesi çok kıymetli bir değer” dedi.