'Organ Naklinde Zengin, Fakir, Din, Dil, Irk, Cinsiyet Ayrımı Yok'
Samsun Organ ve Doku Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi Sorumlusu Dr. Kazak: 'Burada zengin, fakir, din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı gözetilmiyor. Sadece doku ve kan uyumuna göre, puanlama sistemi sonucunda bu organlar dağıtılır'
Samsun Organ ve Doku Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi Sorumlusu Dr. Mehmet Kazak, "Burada zengin, fakir, din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı gözetilmiyor. Sadece doku ve kan uyumuna göre, puanlama sistemi sonucunda bu organlar dağıtılır." dedi.
Kazak, Giresun Üniversitesi Prof. Dr. İlhan Özdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi konferans salonunda düzenlenen "Organ Bağışı ve Nakli Hakkında Her Şey" konulu panelde yaptığı konuşmada, 1975 yılında Türkiye'de ilk organ naklinin yapıldığını anımsattı.
O günden bu güne kadar dünyada hangi nakil yapılıyorsa Türkiye'de de bunun son derece başarılı şekilde gerçekleştirildiğine işaret eden Kazak, böbrek, karaciğer, kalp, pankreas, akciğer, kornea gibi birçok organ ve doku naklinin Türkiye'de yapıldığını belirtti.
Kazak, Türkiye'de 25 bin organ bekleyen bulunduğuna dikkati çekerek, nakillerde böbrekte yüzde 90, karaciğerde de yüzde 70'ler seviyesinde yaşama başarısı yakalandığını ifade etti.
Herkesten organ bağışı alınmadığını, belli şartların oluşması gerektiğini kaydeden Kazak, "Çeşitli nedenlerle hastanenin yoğun bakımına yatmış, tedavilere cevap vermemiş 'beyin ölümü' dediğimiz hadise gerçekleşmiş, hastaların ailelerinin izniyle bağış süreci gerçekleşmekte. Bakın kaç tane şey bir araya gelecek. Gerçekten zorlu bir süreç bu." diye konuştu.
Kazak, beyin ölümü gerçekleşen her 100 hastadan, ABD ve İspanya'da 90'ının, Türkiye'de ise 20'sinin organlarının bağışlandığını belirterek, hastalara daha fazla umut olma adına, bağış oranının artırılmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
Sağlık Bakanlığının ve devletin organ bağışçısı sayısının artırılması için yoğun çaba harcadığına işaret eden Kazak, şunları söyledi:
"Devletimiz ve Bakanlığımız burada topuyla tüfeğiyle bizim yanımızda. Helikopteriyle ambulansıyla uçağıyla gerçekten devlet elinden geleni yapıyor, o bekleyen insanlarımızın organa kavuşması için. Burada zengin, fakir, din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı gözetilmiyor. Sadece doku ve kan uyumuna göre, puanlama sistemi sonucunda bu organlar dağıtılır."
- "Bazen bir kişi 5, bazen de 7 kişiye umut oluyor"
Kazak, Samsun koordinasyon merkezinin sorumluluk sahasında 8 ilin yer aldığını ve önemli işlere imza attıklarını ifade ederek, birkaç yıldır Türkiye'de ilk sıralarda olduklarını dile getirdi.
Sadece geçen sene Samsun 19 Mayıs Üniversitesinde kadavradan 38 nakil yapıldığını aktaran Kazak, "Birkaç saat sonra mezara girecek organlar birilerine umut oldu. Bazen bir kişi 5, bazen de 7 kişiye umut oluyor." dedi.
Giresun Valisi Harun Sarıfakıoğulları ise organ bağışına duyarlılık, hassasiyet gösterilmesini isteyerek, "Bizim genlerimizde var bağışta bulunmak, hayırda bulunmak. Bizim özümüzde var. Birçok insanın hem yaşam kalitesi daha çok yükselecek hem de Hak nezdinde büyük bir hayır yapmış olacağız." ifadesini kullandı.
Sarıfakıoğulları, kendisinin de 2006 yılında organ bağışçısı olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Kazak, Giresun Üniversitesi Prof. Dr. İlhan Özdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi konferans salonunda düzenlenen "Organ Bağışı ve Nakli Hakkında Her Şey" konulu panelde yaptığı konuşmada, 1975 yılında Türkiye'de ilk organ naklinin yapıldığını anımsattı.
O günden bu güne kadar dünyada hangi nakil yapılıyorsa Türkiye'de de bunun son derece başarılı şekilde gerçekleştirildiğine işaret eden Kazak, böbrek, karaciğer, kalp, pankreas, akciğer, kornea gibi birçok organ ve doku naklinin Türkiye'de yapıldığını belirtti.
Kazak, Türkiye'de 25 bin organ bekleyen bulunduğuna dikkati çekerek, nakillerde böbrekte yüzde 90, karaciğerde de yüzde 70'ler seviyesinde yaşama başarısı yakalandığını ifade etti.
Herkesten organ bağışı alınmadığını, belli şartların oluşması gerektiğini kaydeden Kazak, "Çeşitli nedenlerle hastanenin yoğun bakımına yatmış, tedavilere cevap vermemiş 'beyin ölümü' dediğimiz hadise gerçekleşmiş, hastaların ailelerinin izniyle bağış süreci gerçekleşmekte. Bakın kaç tane şey bir araya gelecek. Gerçekten zorlu bir süreç bu." diye konuştu.
Kazak, beyin ölümü gerçekleşen her 100 hastadan, ABD ve İspanya'da 90'ının, Türkiye'de ise 20'sinin organlarının bağışlandığını belirterek, hastalara daha fazla umut olma adına, bağış oranının artırılmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
Sağlık Bakanlığının ve devletin organ bağışçısı sayısının artırılması için yoğun çaba harcadığına işaret eden Kazak, şunları söyledi:
"Devletimiz ve Bakanlığımız burada topuyla tüfeğiyle bizim yanımızda. Helikopteriyle ambulansıyla uçağıyla gerçekten devlet elinden geleni yapıyor, o bekleyen insanlarımızın organa kavuşması için. Burada zengin, fakir, din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı gözetilmiyor. Sadece doku ve kan uyumuna göre, puanlama sistemi sonucunda bu organlar dağıtılır."
- "Bazen bir kişi 5, bazen de 7 kişiye umut oluyor"
Kazak, Samsun koordinasyon merkezinin sorumluluk sahasında 8 ilin yer aldığını ve önemli işlere imza attıklarını ifade ederek, birkaç yıldır Türkiye'de ilk sıralarda olduklarını dile getirdi.
Sadece geçen sene Samsun 19 Mayıs Üniversitesinde kadavradan 38 nakil yapıldığını aktaran Kazak, "Birkaç saat sonra mezara girecek organlar birilerine umut oldu. Bazen bir kişi 5, bazen de 7 kişiye umut oluyor." dedi.
Giresun Valisi Harun Sarıfakıoğulları ise organ bağışına duyarlılık, hassasiyet gösterilmesini isteyerek, "Bizim genlerimizde var bağışta bulunmak, hayırda bulunmak. Bizim özümüzde var. Birçok insanın hem yaşam kalitesi daha çok yükselecek hem de Hak nezdinde büyük bir hayır yapmış olacağız." ifadesini kullandı.
Sarıfakıoğulları, kendisinin de 2006 yılında organ bağışçısı olduğunu sözlerine ekledi.