'Demokrasiden Yana Olanları Kucaklayarak Süreci Aşacağız'
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: 'Demokrasiden yana olan bütün güçler olarak tıpkı Kuvayımilliye hareketinde olduğu gibi siyasi düşüncelerimizi bir kenara bırakacağız. Demokrasiden yana olanları kucaklayarak bu süreci aşacağız' 'Bizler fırsat eşitliği ile Aziz Sancar'ı da Çoban Sülo'yu da yetiştirdik. Sınıf atladılar, aileleri, çevreleri de sınıf atladı iyi bir konuma geldiler. Bu sınıf atlama süreci şimdi köreltiliyor. Eğitim farklı mecralara taşınıyor'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçen yıl bugün yapılan anayasa değişikliği referandumunda yaşananların bir demokrasi ayıbı olduğunu belirterek, "Bugün onun yıl dönümü ve önümüzdeki süreçte, 2019'da daha iyi hazırlık yaparak sandıklara gideceğiz, oylarımızı kullanacağız ve demokrasimizi taçlandıracağız. Demokrasiden yana olan bütün güçler olarak tıpkı Kuvayımilliye hareketinde olduğu gibi siyasi düşüncelerimizi bir kenara bırakacağız. Demokrasiden yana olanları kucaklayarak bu süreci aşacağız." dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, Balçova ilçesindeki bir otelde düzenlenen "Köy Enstitülerinin Kuruluşunun 78. Yıl Dönümünde Eğitimde Adaleti ve Geleceği Düşünmek" konulu sempozyuma katıldı.
Bu sabah Şırnak'ta 3 askerin şehit olduğuna ilişkin haber aldıklarını aktaran Kılıçdaroğlu, "Her zaman söylerim yine söyleyeceğim. 2002'de terörsüz bir Türkiye teslim aldılar. Ama bugün anneler yine ağlıyor. Birilerinin bunun hesabını vermesi lazım. Terör örgütüyle işbirliği yaparak terörü sonlandıracağını düşününlerin Türkiye'yi hangi felaketle karşı karşıya getireceğini görmeleri lazım. Sokakta, kahvede oturan vatandaşın da bunu görmesi lazım." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, geçen yıl bugün yapılan anayasa değişikliği referandumuna işaret ederek, bu seçimde yaşananların bir demokrasi ayıbı olarak tarihe geçtiğini ileri sürdü.
Gelecek yıl yapılacak seçimlerde daha iyi hazırlık yaparak sandığa gideceklerini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Devletin bütün imkanlarını, uçaklarını, arabalarını, forslarını, kaymakamlarını, devletin bütün bürokrasisini kullandılar. Sizlerin ödediği vergileri kendi çıkarlarını korumak için kullandılar ama istedikleri başarıyı elde edemediler. Yüksek Seçim Kurulu'nda yuvalanan bir grup çete onların istediği sonucu ilan etti. 'Atı alan Üsküdar'ı geçti' demek zorunda kaldı. Ne bu millet o referandumu içine sindirdi ne biz, gayet iyi biliyoruz. Bugün onun yıl dönümü ve önümüzdeki süreçte 2019'da daha iyi hazırlık yaparak sandıklara gideceğiz, oylarımızı kullanacağız ve demokrasimizi taçlandıracağız. Demokrasiden yana olan bütün güçler olarak tıpkı Kuvayımilliye hareketinde olduğu gibi siyasi düşüncelerimizi bir kenara bırakacağız. Demokrasiden yana olanları kucaklayarak bu süreci aşacağız. Aşmakta kararlıyız. Demokrasiyi kendi özgür irademizle yeniden getireceğiz."
- "Aziz Sancar'ı da Çoban Sülo'yu da yetiştirdik"
Konuşmasında yaşam boyu eğitimin önemine değinen Kılıçdaroğlu, bugünün çocuklarının yüzde 65'inin çalışma yaşına geldiklerinde henüz alanı tamamlanmamış, icat edilmemiş mesleklerde çalışacaklarına işaret etti.
Bilim ve teknolojideki hızlı değişimin yaşam boyu eğitimi zorunlu kıldığını anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Eğitimin bir sınıf atlama olduğunu anlatmak zorundayız. Kendi yaşamımdan örnek vereyim, Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez köyünde doğdum, 7 kardeşten üniversiteye giden sadece benim. Bana bu fırsatı sağlayan cumhuriyete ve onun kurucusuna yaşamım boyunca hep minnet duydum. Osmanlı'nın varlığı halinde ben okuyamayacaktım ama cumhuriyet bize eşit yurttaşlığı, fırsat eşitliğini, eğitimi, aydınlanmayı getirdi. Bizler fırsat eşitliği ile Aziz Sancar'ı da Çoban Sülo'yu da yetiştirdik. Sınıf atladılar, aileleri, çevreleri de sınıf atladı iyi bir konuma geldiler. Bu sınıf atlama süreci şimdi köreltiliyor. Eğitim farklı mecralara taşınıyor, bir partiye militan yetiştirmek için programlarsanız ülkenin geleceğini ateşe atmış olursunuz.
Üniversiteler bilgi üretemiyorsa o ülkenin gelecek şansı yüksek değil. Susturulan üniversiteler bilgi üretemez. Farklı düşündüğü için kapının önüne konan akademisyenler varsa o ülkede üniversiteler bilgi üretemezler. Bir ülkeyi geri bıraktırmak istiyorsanız işgal etmenize gerek yok, eğitim sistemini allak bullak ederseniz o ülkeyi geri bıraktırırsınız."
- "Öğretmen ayrımı son bulmalı"
Öğretmenlik meslek kanunu çıkarılması, kadrolu, sözleşmeli, ücretli öğretmen ayırımının son bulmasını istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, eğitimin kesinlikle parasız olması, öğrencinin ayakkabısından öğle yemeğine kadar herşeyinin kamu tarafından karşılanması gerektiğini bildirdi.
Taşımalı eğitimin son bulmasının şart olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Nerede öğrenci varsa oranın öğretmeni olacak. Taşımalı eğitime son verilmesi gerekiyor. Bizim sözümüz var en geç 2 yıl içinde hiçbir öğrenci 'benim yurdum yok' diyemeyecek." dedi.
Kılıçdaroğlu, öğretmenler emekli olduğunda yaşam standartlarının düşmemesi için 3 bin 600 ek gösterge vereceklerini, okul aile birliklerini yasal statüye kavuşturacaklarını, her okulun bütçesinin olacağını vurguladı.
Sosyal devletin okula ulaşamayan çocukları düşünmesi gerektiğini de kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye'nin 5 temel sorunu var, birincisi dış politikada sorun yaşıyoruz. Ekonomide ciddi sorunlar yaşıyoruz. Bir siyasi iktidar bir avuç tefeciye teslim olmuş durumda, milyarlarca lira faiz ödüyor. Çiftçiler, işçiler perişan vaziyette. Her gün yeni şehitler geliyor. Toplumsal barışı sağlamak zorundayız ve demokraside ciddi sorunlarımız var. Ama bir beşinci sorunumuz var ki ana aktör sorunudur ve eğitim sorunudur. Eğitim sistemini düzeltebilirseniz bütün sorunları çözebilirsiniz. Çözemezseniz yeni sorunlar eklenecektir."
Sempozyuma Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin de davet edildiğini ancak kimsenin gelmediğini bildiren Kılıçdaroğlu, "Bu da bakanlığın farklı düşünceye uyamadığını gösterir." diye konuştu.
Konya'da 100 yıllık bir okulun nitelikli okul kapsamından çıkarıldığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Turgut Özal, birçok aydın oradan mezun olmuş ama bu okul Milli Eğitim Bakanlığı'nın gözünde niteliksiz okul. Konyalılar isyan ediyor, niye etmesinler, oylarını verdiler onlar da ihanet ediyor. Çocuklarınızın iyi eğitim almasını istiyorsan tercihini değiştireceksin." değerlendirmesini yaptı.
- Sempozyum sonrası protesto
Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel ve şair Ataol Behramoğlu'nun da konuşma yaptığı sempozyum sonrası CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na kitap hediye edildi.
Bu arada, CHP'li Bornova Belediyesi'nin kendilerine pazar yeri göstermediğini belirterek, bir süredir eylem yapan Özkanlar Pazaryeri esnafı, sempozyumun düzenlendiği otelin girişinde toplandı.
"Esnaf ekmeğini halk pazarını istiyor", "Viyadük sözü nerede" yazılı pankartlar açan grup, Kılıçdaroğlu'nun otelden çıkışı sırasında alkışlı protestoda bulundu.
Kaynak: AA
Kemal Kılıçdaroğlu, Balçova ilçesindeki bir otelde düzenlenen "Köy Enstitülerinin Kuruluşunun 78. Yıl Dönümünde Eğitimde Adaleti ve Geleceği Düşünmek" konulu sempozyuma katıldı.
Bu sabah Şırnak'ta 3 askerin şehit olduğuna ilişkin haber aldıklarını aktaran Kılıçdaroğlu, "Her zaman söylerim yine söyleyeceğim. 2002'de terörsüz bir Türkiye teslim aldılar. Ama bugün anneler yine ağlıyor. Birilerinin bunun hesabını vermesi lazım. Terör örgütüyle işbirliği yaparak terörü sonlandıracağını düşününlerin Türkiye'yi hangi felaketle karşı karşıya getireceğini görmeleri lazım. Sokakta, kahvede oturan vatandaşın da bunu görmesi lazım." ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, geçen yıl bugün yapılan anayasa değişikliği referandumuna işaret ederek, bu seçimde yaşananların bir demokrasi ayıbı olarak tarihe geçtiğini ileri sürdü.
Gelecek yıl yapılacak seçimlerde daha iyi hazırlık yaparak sandığa gideceklerini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Devletin bütün imkanlarını, uçaklarını, arabalarını, forslarını, kaymakamlarını, devletin bütün bürokrasisini kullandılar. Sizlerin ödediği vergileri kendi çıkarlarını korumak için kullandılar ama istedikleri başarıyı elde edemediler. Yüksek Seçim Kurulu'nda yuvalanan bir grup çete onların istediği sonucu ilan etti. 'Atı alan Üsküdar'ı geçti' demek zorunda kaldı. Ne bu millet o referandumu içine sindirdi ne biz, gayet iyi biliyoruz. Bugün onun yıl dönümü ve önümüzdeki süreçte 2019'da daha iyi hazırlık yaparak sandıklara gideceğiz, oylarımızı kullanacağız ve demokrasimizi taçlandıracağız. Demokrasiden yana olan bütün güçler olarak tıpkı Kuvayımilliye hareketinde olduğu gibi siyasi düşüncelerimizi bir kenara bırakacağız. Demokrasiden yana olanları kucaklayarak bu süreci aşacağız. Aşmakta kararlıyız. Demokrasiyi kendi özgür irademizle yeniden getireceğiz."
- "Aziz Sancar'ı da Çoban Sülo'yu da yetiştirdik"
Konuşmasında yaşam boyu eğitimin önemine değinen Kılıçdaroğlu, bugünün çocuklarının yüzde 65'inin çalışma yaşına geldiklerinde henüz alanı tamamlanmamış, icat edilmemiş mesleklerde çalışacaklarına işaret etti.
Bilim ve teknolojideki hızlı değişimin yaşam boyu eğitimi zorunlu kıldığını anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Eğitimin bir sınıf atlama olduğunu anlatmak zorundayız. Kendi yaşamımdan örnek vereyim, Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez köyünde doğdum, 7 kardeşten üniversiteye giden sadece benim. Bana bu fırsatı sağlayan cumhuriyete ve onun kurucusuna yaşamım boyunca hep minnet duydum. Osmanlı'nın varlığı halinde ben okuyamayacaktım ama cumhuriyet bize eşit yurttaşlığı, fırsat eşitliğini, eğitimi, aydınlanmayı getirdi. Bizler fırsat eşitliği ile Aziz Sancar'ı da Çoban Sülo'yu da yetiştirdik. Sınıf atladılar, aileleri, çevreleri de sınıf atladı iyi bir konuma geldiler. Bu sınıf atlama süreci şimdi köreltiliyor. Eğitim farklı mecralara taşınıyor, bir partiye militan yetiştirmek için programlarsanız ülkenin geleceğini ateşe atmış olursunuz.
Üniversiteler bilgi üretemiyorsa o ülkenin gelecek şansı yüksek değil. Susturulan üniversiteler bilgi üretemez. Farklı düşündüğü için kapının önüne konan akademisyenler varsa o ülkede üniversiteler bilgi üretemezler. Bir ülkeyi geri bıraktırmak istiyorsanız işgal etmenize gerek yok, eğitim sistemini allak bullak ederseniz o ülkeyi geri bıraktırırsınız."
- "Öğretmen ayrımı son bulmalı"
Öğretmenlik meslek kanunu çıkarılması, kadrolu, sözleşmeli, ücretli öğretmen ayırımının son bulmasını istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, eğitimin kesinlikle parasız olması, öğrencinin ayakkabısından öğle yemeğine kadar herşeyinin kamu tarafından karşılanması gerektiğini bildirdi.
Taşımalı eğitimin son bulmasının şart olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Nerede öğrenci varsa oranın öğretmeni olacak. Taşımalı eğitime son verilmesi gerekiyor. Bizim sözümüz var en geç 2 yıl içinde hiçbir öğrenci 'benim yurdum yok' diyemeyecek." dedi.
Kılıçdaroğlu, öğretmenler emekli olduğunda yaşam standartlarının düşmemesi için 3 bin 600 ek gösterge vereceklerini, okul aile birliklerini yasal statüye kavuşturacaklarını, her okulun bütçesinin olacağını vurguladı.
Sosyal devletin okula ulaşamayan çocukları düşünmesi gerektiğini de kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye'nin 5 temel sorunu var, birincisi dış politikada sorun yaşıyoruz. Ekonomide ciddi sorunlar yaşıyoruz. Bir siyasi iktidar bir avuç tefeciye teslim olmuş durumda, milyarlarca lira faiz ödüyor. Çiftçiler, işçiler perişan vaziyette. Her gün yeni şehitler geliyor. Toplumsal barışı sağlamak zorundayız ve demokraside ciddi sorunlarımız var. Ama bir beşinci sorunumuz var ki ana aktör sorunudur ve eğitim sorunudur. Eğitim sistemini düzeltebilirseniz bütün sorunları çözebilirsiniz. Çözemezseniz yeni sorunlar eklenecektir."
Sempozyuma Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin de davet edildiğini ancak kimsenin gelmediğini bildiren Kılıçdaroğlu, "Bu da bakanlığın farklı düşünceye uyamadığını gösterir." diye konuştu.
Konya'da 100 yıllık bir okulun nitelikli okul kapsamından çıkarıldığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Turgut Özal, birçok aydın oradan mezun olmuş ama bu okul Milli Eğitim Bakanlığı'nın gözünde niteliksiz okul. Konyalılar isyan ediyor, niye etmesinler, oylarını verdiler onlar da ihanet ediyor. Çocuklarınızın iyi eğitim almasını istiyorsan tercihini değiştireceksin." değerlendirmesini yaptı.
- Sempozyum sonrası protesto
Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel ve şair Ataol Behramoğlu'nun da konuşma yaptığı sempozyum sonrası CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na kitap hediye edildi.
Bu arada, CHP'li Bornova Belediyesi'nin kendilerine pazar yeri göstermediğini belirterek, bir süredir eylem yapan Özkanlar Pazaryeri esnafı, sempozyumun düzenlendiği otelin girişinde toplandı.
"Esnaf ekmeğini halk pazarını istiyor", "Viyadük sözü nerede" yazılı pankartlar açan grup, Kılıçdaroğlu'nun otelden çıkışı sırasında alkışlı protestoda bulundu.