Bakan Tüfenkci, Taksici-Uber Kavgasını Değerlendirdi
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Taksici-Uber kavgasına değinerek, "Tüm dünya ölçeğinde bu güncel tartışmayı paylaşım ekonomisinin genel kazançları ve riskleri ile birlikte değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Tüketicinin paylaşım ekonomisi uygulamalarıyla mali açıdan zarar görmesini önleyecek yeni bir hukuk sisteminin varlığı, bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır" dedi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Uluslararası Tüketicinin korunması ve Uygulama Ağı toplantısının açılışına katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Bakan Tüfenkci, UBER - Taksici kavgasına değindi.
Yaşanan süreci üzüntü ile takip ettiklerini söyleyen Tüfenkci, "Paylaşım ekonomisi, günümüzde özellikle şehir için yolcu taşımacılık hizmeti verilmesi noktasında dünyada yaygınlık kazandı. Bu hizmeti verenlerin bazılarının esnaf veya tacir olmadığını görüyoruz. Türkiye’de son bir kaç aydır da konu ile ilgili olarak piyasaya hakim bir firmanın uygulamaları ile klasik anlamda taksi hizmeti verenler arasında çeşitli sorunlar yaşandığını da üzüntü ile görmekteyiz. Tabi bu sadece Türkiye de değil tüm dünya ölçeğinde bu güncel tartışmayı paylaşım ekonomisinin genel kazançları ve riskleri ile birlikte değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Bu yıl Uluslararası Tüketici Koruma ve Uygulama Ağı (ICPEN) konuyu ayrıntılı bir biçimde tartışıyor ve çözüm üretilmesi için konsensus sağlamaya çalışıyoruz. Avrupa komisyonunda da konu ile ilgili çalışmalar sürdürülüyor. Tüketicinin paylaşım ekonomisi uygulamalarıyla mali açıdan zarar görmesini önleyecek yeni bir hukuk sisteminin varlığı, bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. ICPEN’nin Türkiye dönem başkanlığı sonunda hazırlayacağı genel rapor da bu konuya da yer verilecektir. ICPEN’in bu önemli sorunun sistemdeki tüm aktörleri memnun edecek şekilde çözümlenmesi noktasında sorumluluk üstlenmesi önemli” diye konuştu.
“Tüketici hakem heyetleriyle milyonlarca tüketicinin sorunlarına mahkemelere çözüm imkanı getirdik"
Tüketici hakları konusunda Türkiye’de atılan adımları anlatan Bakan Bülent Tüfenkci, 2014 yılında 6502 sayılı yeni tüketici kanunu yayınlandığını hatırlatarak, "Türk tüketicilerinin özellikle finansal tüketicinin korunması, haksız ticari uygulamalar, reklam kurulu, e-ticaret ve mesafeli satışlar, piyasa gözetimi ve denetimi, satış sonrası hizmetler ve garanti süreleri, tüketici hakem heyetleri ile bir çok kavramı da Türk tüketicisi ile tanıştırdık. Milyonlarca tüketicinin sorunlarına mahkemelere gitmeden hızlı ve kolay bir biçimde çözme imkanını getirdik. Bu süreçte tüketici haklarına aykırı faaliyetlerde bulunan yüzlerce firmaya yaptırımlar uyguladık. Firmalara tüketici sorunlarında doğan sorumluluklarını anlatmaya çalıştık. Bu amaçla eğitimler düzenledik. Tüketicinin korunması alanında halen yapacağımız çok ama çok iş olduğunu da biliyoruz” şeklinde konuştu.
“Sivil toplum örgütlerinin tüketici politikası ve uygulama süreçlerine katılımlarını sağlamak”
Yeni dönemdeki hedeflerden de bahseden Bakan Tüfenkci, “Yeni dönemdeki en önemli hedefimiz sivil toplum örgütlerinin tüketici politikası ve uygulama süreçlerine katılımlarını sağlamak. Onların proje üretme ve uygulama kapasitesinin geliştirilmesine yardımcı olmak. Onları tüketici hareketinin demokratik bir yaklaşımla tabana yayılması noktasında öncü konumuna getirebilmektir. Ne tüketiciler üreticilere karşı bir hukuk geliştirmeli nede üreticiler tüketicileri aldatma üzerine bir hukuk geliştirmemesi lazım. Dolayısıyla burada iki tarafında şeffaf ne arzuladığını ne istediğini bilerek hareket etmeleri tüketicilerin istek ve arzuları doğrultusunda ürünleri geliştirmeleri ve ürün güvenliğine önem vermeleri esasında iş dünyasının gelişmesine de öneli katkı sağlayacağına da inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
“ Güçlü tüketici güçlü ekonominin yansımasıdır”
“Güçlü tüketici güçlü ekonominin yansımasıdır” diyen Bakan Tüfenkci, konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Türkiye 2017 yılında hükümetimizin istikrarlı ekonomik politikası sayesinde 7.4’lük büyüme oranı ile dünyanın en fazla büyüyen ikinci ekonomisi oldu. G20 arasında birinci ekonomi olmuştur. Türkiye 2017’de ayrıca 1 milyon 600 bine yakın istihdam imkanı sağlayarak da bu açıdan da öncü ülkelerden biri haline gelmiştir. Türkiye genç ve dinamik nüfusu ile büyük yatırımlarıyla istikrar ve güven yansıtan ekonomik yapısıyla bölgenin ve global düzlemin en önemli ekonomik aktörlerinden biridir”
Kaynak: İHA
Toplantının açılışında konuşan Bakan Tüfenkci, UBER - Taksici kavgasına değindi.
Yaşanan süreci üzüntü ile takip ettiklerini söyleyen Tüfenkci, "Paylaşım ekonomisi, günümüzde özellikle şehir için yolcu taşımacılık hizmeti verilmesi noktasında dünyada yaygınlık kazandı. Bu hizmeti verenlerin bazılarının esnaf veya tacir olmadığını görüyoruz. Türkiye’de son bir kaç aydır da konu ile ilgili olarak piyasaya hakim bir firmanın uygulamaları ile klasik anlamda taksi hizmeti verenler arasında çeşitli sorunlar yaşandığını da üzüntü ile görmekteyiz. Tabi bu sadece Türkiye de değil tüm dünya ölçeğinde bu güncel tartışmayı paylaşım ekonomisinin genel kazançları ve riskleri ile birlikte değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Bu yıl Uluslararası Tüketici Koruma ve Uygulama Ağı (ICPEN) konuyu ayrıntılı bir biçimde tartışıyor ve çözüm üretilmesi için konsensus sağlamaya çalışıyoruz. Avrupa komisyonunda da konu ile ilgili çalışmalar sürdürülüyor. Tüketicinin paylaşım ekonomisi uygulamalarıyla mali açıdan zarar görmesini önleyecek yeni bir hukuk sisteminin varlığı, bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. ICPEN’nin Türkiye dönem başkanlığı sonunda hazırlayacağı genel rapor da bu konuya da yer verilecektir. ICPEN’in bu önemli sorunun sistemdeki tüm aktörleri memnun edecek şekilde çözümlenmesi noktasında sorumluluk üstlenmesi önemli” diye konuştu.
“Tüketici hakem heyetleriyle milyonlarca tüketicinin sorunlarına mahkemelere çözüm imkanı getirdik"
Tüketici hakları konusunda Türkiye’de atılan adımları anlatan Bakan Bülent Tüfenkci, 2014 yılında 6502 sayılı yeni tüketici kanunu yayınlandığını hatırlatarak, "Türk tüketicilerinin özellikle finansal tüketicinin korunması, haksız ticari uygulamalar, reklam kurulu, e-ticaret ve mesafeli satışlar, piyasa gözetimi ve denetimi, satış sonrası hizmetler ve garanti süreleri, tüketici hakem heyetleri ile bir çok kavramı da Türk tüketicisi ile tanıştırdık. Milyonlarca tüketicinin sorunlarına mahkemelere gitmeden hızlı ve kolay bir biçimde çözme imkanını getirdik. Bu süreçte tüketici haklarına aykırı faaliyetlerde bulunan yüzlerce firmaya yaptırımlar uyguladık. Firmalara tüketici sorunlarında doğan sorumluluklarını anlatmaya çalıştık. Bu amaçla eğitimler düzenledik. Tüketicinin korunması alanında halen yapacağımız çok ama çok iş olduğunu da biliyoruz” şeklinde konuştu.
“Sivil toplum örgütlerinin tüketici politikası ve uygulama süreçlerine katılımlarını sağlamak”
Yeni dönemdeki hedeflerden de bahseden Bakan Tüfenkci, “Yeni dönemdeki en önemli hedefimiz sivil toplum örgütlerinin tüketici politikası ve uygulama süreçlerine katılımlarını sağlamak. Onların proje üretme ve uygulama kapasitesinin geliştirilmesine yardımcı olmak. Onları tüketici hareketinin demokratik bir yaklaşımla tabana yayılması noktasında öncü konumuna getirebilmektir. Ne tüketiciler üreticilere karşı bir hukuk geliştirmeli nede üreticiler tüketicileri aldatma üzerine bir hukuk geliştirmemesi lazım. Dolayısıyla burada iki tarafında şeffaf ne arzuladığını ne istediğini bilerek hareket etmeleri tüketicilerin istek ve arzuları doğrultusunda ürünleri geliştirmeleri ve ürün güvenliğine önem vermeleri esasında iş dünyasının gelişmesine de öneli katkı sağlayacağına da inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
“ Güçlü tüketici güçlü ekonominin yansımasıdır”
“Güçlü tüketici güçlü ekonominin yansımasıdır” diyen Bakan Tüfenkci, konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Türkiye 2017 yılında hükümetimizin istikrarlı ekonomik politikası sayesinde 7.4’lük büyüme oranı ile dünyanın en fazla büyüyen ikinci ekonomisi oldu. G20 arasında birinci ekonomi olmuştur. Türkiye 2017’de ayrıca 1 milyon 600 bine yakın istihdam imkanı sağlayarak da bu açıdan da öncü ülkelerden biri haline gelmiştir. Türkiye genç ve dinamik nüfusu ile büyük yatırımlarıyla istikrar ve güven yansıtan ekonomik yapısıyla bölgenin ve global düzlemin en önemli ekonomik aktörlerinden biridir”