KTO Karatay Üniversitesi Kendi Tarihini Film İle Anlatıyor
Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Öztürk, "Diriliş Karatay" filminin süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Medresenin ve bugün okulun ismini aldığı Emir Celaleddin Karatay’ı Mehmet Aslantuğ’un canlandırdığı "Diriliş Karatay" film süreci ile ilgili görüşlerini paylaşan Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Öztürk, “Aslan payı bize bu tarihi miras bırakan atalarımızındır. Zira geçmişimize baktığımızda anlatmaya değer bir şey bulamayıp yönünü tarihçilerden kurguculara çevirmek zorunda kalan ülkelerden değiliz. Sadece kurmuş olduğumuz devletlerin değil; Anadolu’muzdaki beylikler döneminin bile pek çok kahramanlık, adalet ve fedakarlık hikayesiyle dolu olduğunu biliyoruz. Direniş Karatay filminin ele aldığı gerçek hikayeyi özellikle seçmemizin nedeni ‘birlik’ olmanın, ‘bir’ olmanın kıymetinin anlaşılmasını istememizdir. O günün en zorba ve askeri bakımdan en güçlü devletinin baskılarına rağmen nasıl olup da bugünlere gelebildiğimizi anlamak bugünkü şartlarda büyük bir görev. Birlikten kastedilen de şudur; biz devletsiz olmadık, devleti de ilim ve ticaretten ayrı tasavvur etmedik hiçbir zaman. Filmin özelinde ise dirayetli devlet adamı Emir Celaleddin Karatay, o günün ticaret erbabı Ahiler ve Ahi Evren, yine o dönemin en muteber ilim adamı Sadreddin Konevi’yi ve Mevlana’yı tarihte olduğu gibi bir arada görüyoruz” açıklamasını yapıyor” dedi.
“Bugünün AHİ’si, ticaret odasının filmi”
Öztürk, “Bu gerçek hikayeyi hatırlatmanın da bugünün ahileri olarak ticaret odalarına düşmesinden yola çıkılan projede yurtdışı platoları kullanmak çok daha kolay olmasına rağmen Konya’da şehrin ve milletin de dahil olacağı özel bir plato hazırlandı. Bu nedenle, birkaç ay gibi kısa bir sürede, Anadolu’nun tam ortasında, devasa boyutta bir dönem platosu inşa edildi. Bu sayede, hayatında hiç plato kurulumunda çalışmamış pek çok Konyalı usta ve işçi bu işin nasıl yapıldığını öğrenmiş oldu. Çekimler öncesi ve süresince Konya’da otel işletmecileri, taksiciler, hırdavatçılar, yapımda stajyer olarak görev alan öğrencilere kadar tüm halka dokunuldu. KTO Karatay Üniversitesinin yapımcılığını üstlendiği film, Türk sinema tarihi açısından birçok ilki de bünyesinde barındırıyor. Anadolu Selçuklu Devleti ilk kez tek başına bir sinema filminde ele alınmış oldu ve yine ilk kez bir üniversite, bir sinema filminin doğrudan yapımcılığını üstlendi. Ülkeye 66 bin metrekare kapalı, 20 bin metrekare açık olmak üzere toplam 86 bin metrekare alana kurulu dev bir plato kazandırıldı. Bu plato, aynı zamanda, ilk Selçuklu platosu olma özelliğini de taşıyor. Savaş sahneleri için uluslararası standartta 45 kişilik dublör ekibi görev alırken aynı sahneler için 500 kişilik figüran kadrosuyla çalışıldı. Bu sahnelerde bine yakın özel tasarım ok, yay, kılıç, mızrak ve kalkan kullanıldı. Dünyaca ünlü moda tasarımcısı Zeynep Kartal’ın uzun süren çalışmaları ve araştırmaları ile meydana getirdiği ve yine ilk olma özelliğine sahip Selçuklu dönemine ait, sayısı 4300 parçayı bulan kostümlerin hazırlanması ise yaklaşık 1 yılı buldu” diye konuştu.
“Konya yapımcıları bekliyor”
Başkan Öztürk, “Umarız ki bu proje, tarihimizi ışık tutan başka projelere öncülük teşkil eder. Anadolu Selçukluları hakkında benzeri faaliyetlerde bulunmak isteyen kişi, kurum ve kuruluşlarımıza Konya Ticaret Odası - TÜYAP Fuar Alanı’nda kurduğumuz Anadolu Selçuklu dönem platosunun kapıları sonuna kadar açık olacak. Yerli film ve dizilerimiz için Konya’nın yeni bir üs olacağına, nitelikli yapımlar için bir cazibe merkezi kimliğine bürüneceğine inanıyoruz. Ulaşım ve konaklama başta olmak üzere pek çok konuda benzersiz imkanlar sunan Konya’mızın sahip olduğu potansiyel, yerli film seyirci sayısının geçtiğimiz yıla oranla yaklaşık %30 artması, 2013’ten bugüne gerçekleştirilen yerli yapım sayısının her yıl ciddi artış göstermesi ekonomik anlamda, bu alanda daha çok faaliyet için cazip bir tablo sergiliyor. Bu vesileyle ilklerin filmi olarak değerlendirdiğimiz ’Direniş Karatay’ın’ yapımında emeği geçen herkese bir kez daha en kalbi duygularımla şükranlarımı sunuyor, tüm sinemaseverleri 9 Mart’ta beyaz perdede olacak filmimizi izlemeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
“Bugünün AHİ’si, ticaret odasının filmi”
Öztürk, “Bu gerçek hikayeyi hatırlatmanın da bugünün ahileri olarak ticaret odalarına düşmesinden yola çıkılan projede yurtdışı platoları kullanmak çok daha kolay olmasına rağmen Konya’da şehrin ve milletin de dahil olacağı özel bir plato hazırlandı. Bu nedenle, birkaç ay gibi kısa bir sürede, Anadolu’nun tam ortasında, devasa boyutta bir dönem platosu inşa edildi. Bu sayede, hayatında hiç plato kurulumunda çalışmamış pek çok Konyalı usta ve işçi bu işin nasıl yapıldığını öğrenmiş oldu. Çekimler öncesi ve süresince Konya’da otel işletmecileri, taksiciler, hırdavatçılar, yapımda stajyer olarak görev alan öğrencilere kadar tüm halka dokunuldu. KTO Karatay Üniversitesinin yapımcılığını üstlendiği film, Türk sinema tarihi açısından birçok ilki de bünyesinde barındırıyor. Anadolu Selçuklu Devleti ilk kez tek başına bir sinema filminde ele alınmış oldu ve yine ilk kez bir üniversite, bir sinema filminin doğrudan yapımcılığını üstlendi. Ülkeye 66 bin metrekare kapalı, 20 bin metrekare açık olmak üzere toplam 86 bin metrekare alana kurulu dev bir plato kazandırıldı. Bu plato, aynı zamanda, ilk Selçuklu platosu olma özelliğini de taşıyor. Savaş sahneleri için uluslararası standartta 45 kişilik dublör ekibi görev alırken aynı sahneler için 500 kişilik figüran kadrosuyla çalışıldı. Bu sahnelerde bine yakın özel tasarım ok, yay, kılıç, mızrak ve kalkan kullanıldı. Dünyaca ünlü moda tasarımcısı Zeynep Kartal’ın uzun süren çalışmaları ve araştırmaları ile meydana getirdiği ve yine ilk olma özelliğine sahip Selçuklu dönemine ait, sayısı 4300 parçayı bulan kostümlerin hazırlanması ise yaklaşık 1 yılı buldu” diye konuştu.
“Konya yapımcıları bekliyor”
Başkan Öztürk, “Umarız ki bu proje, tarihimizi ışık tutan başka projelere öncülük teşkil eder. Anadolu Selçukluları hakkında benzeri faaliyetlerde bulunmak isteyen kişi, kurum ve kuruluşlarımıza Konya Ticaret Odası - TÜYAP Fuar Alanı’nda kurduğumuz Anadolu Selçuklu dönem platosunun kapıları sonuna kadar açık olacak. Yerli film ve dizilerimiz için Konya’nın yeni bir üs olacağına, nitelikli yapımlar için bir cazibe merkezi kimliğine bürüneceğine inanıyoruz. Ulaşım ve konaklama başta olmak üzere pek çok konuda benzersiz imkanlar sunan Konya’mızın sahip olduğu potansiyel, yerli film seyirci sayısının geçtiğimiz yıla oranla yaklaşık %30 artması, 2013’ten bugüne gerçekleştirilen yerli yapım sayısının her yıl ciddi artış göstermesi ekonomik anlamda, bu alanda daha çok faaliyet için cazip bir tablo sergiliyor. Bu vesileyle ilklerin filmi olarak değerlendirdiğimiz ’Direniş Karatay’ın’ yapımında emeği geçen herkese bir kez daha en kalbi duygularımla şükranlarımı sunuyor, tüm sinemaseverleri 9 Mart’ta beyaz perdede olacak filmimizi izlemeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı.