Asgari Ücretin Yıl İçinde Azalmasının Önlenmesine İş Dünyasından Destek

MÜSİAD Genel Başkanı Kaan: 'Yıl boyunca asgari ücretin vergi dilimi artışından etkilenmemesini sağlayacak tasarıyı önemsiyoruz. Her ne kadar işvereni doğrudan etkileyen bir durum gibi görünmese de bu düzenleme sayesinde asgari ücretlinin yıl boyunca ilave bir yükün altına girmekten kurtulacak olması işgücü piyasası adına olumlu bir gelişme olacaktır' İSTİB Başkanı Kopuz: (Asgari ücretin azalmasının önlenmesi) Hükümetimiz bu sorunu giderme yolunda önemli bir adım atmıştır. Bu da hem işçilerimizin işlerine daha sıkı sarılmalarını sağlayacak hem de moral motivasyon olarak işçilerimizi memnun edecektir' TİM Başkanı Büyükekşi: '(İlave istihdam desteği) 2018 yılında bir yandan ihracatımızda rekor kırarken diğer taraftan hükümetimizin işgücü konusunda sunduğu desteklerin de katkısıyla işsizlik oranlarında gerileme görmeye devam edeceğimize inanıyorum'

ELİF FERHAN YEŞİLYURT/MUSAB TURAN - Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, yıl boyunca asgari ücretin vergi dilimi artışından etkilenmemesini sağlayacak tasarıyı önemsediklerini belirterek, "Her ne kadar işvereni doğrudan etkileyen bir durum gibi görünmese de bu düzenleme sayesinde asgari ücretlinin yıl boyunca ilave bir yükün altına girmekten kurtulacak olması işgücü piyasası adına olumlu bir gelişme olacaktır." dedi.

TBMM'ye sevk edilen Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı'na ilişkin iş dünyası değerlendirmelerde bulundu.

MÜSİAD Genel Başkanı Kaan, tasarıyla asgari ücretin yıl içinde azalmasının önlenmesine ilişkin, asgari ücretli çalışanların, yılın belli bir döneminden sonra bir üst gelir vergisi dilimine geçerek net kazançlarının düşmesinin, işgücü piyasası adına önemli, ciddi bir sorun oluşturduğunu kaydetti.

Vergi oranının yüzde 15’ten yüzde 20'ye çıkması nedeniyle ücretin ciddi bir ilave kesintiye uğramasının, asgari ücretlinin refahını düşürdüğünü ifade eden Kaan, "Bu bağlamda yıl boyunca asgari ücretin vergi dilimi artışından etkilenmemesini sağlayacak bu tasarıyı önemsiyoruz. Her ne kadar işvereni doğrudan etkileyen bir durum gibi görünmese de bu düzenleme sayesinde asgari ücretlinin yıl boyunca ilave bir yükün altına girmekten kurtulacak olması işgücü piyasası adına olumlu bir gelişme olacaktır." diye konuştu.

Kaan, ilave istihdam desteklerine de değinerek, şunları söyledi:

"Ekim 2017 dönemi rakamlarına göre önceki yılın aynı ayına göre istihdam artışı yaklaşık 1,4 milyon iken, Ocak-Ekim 2017 döneminde 2 milyona yakın istihdam artışı sağlandı. İşsizlik yüzde 10,3 seviyesine geriledi. Bu gelişmelerde işverene verilen desteklerin etkisi elbette göz ardı edilemez. İstihdam artışını sürdürülebilir kılmak ve işsizlik oranını daha alt seviyelere çekebilmek adına, teşvik ve desteklerin hız kesmeden devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda ilave istihdama sağlanacak gelir vergisi stopajı, damga vergisi ve SGK primi desteği çok önemli. Bu düzenlemelerin etkisiyle istihdam artışı 2018 yılında da hız kesmeden sürecek ve ekonomik aktivite canlılığını koruyacaktır."

İşverenlere 2016 ve 2017 yıllarında uygulanan, 100 lira tutarındaki asgari ücret desteği uygulamasına 2018'de de devam edilmesine ilişkin ise Kaan, işverene 100 TL tutarındaki asgari ücret desteğinin 2018 yılında da sürecek olmasının işveren açısından oldukça sevindirici bir gelişme olduğunu kaydetti.

Kaan, asgari ücretteki artışın önceki yıla göre işveren üzerinde oluşturduğu ilave maliyetin yaklaşık 300 TL civarında olduğuna dikkati çekerek, "Bu bağlamda 100 TL’lik destek, ilave maliyetin 3’te 1’inin devlet tarafından karşılanması anlamına geliyor. Bu desteğin ilave istihdama katkı sağlayacağını ve kayıt dışı istihdamın azalmasına katkıda bulunacağına inanıyoruz." dedi.

- "İşsizlik oranlarında gerileme görmeye devam edeceğimize inanıyorum"

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de 2017 yılında 70 bine yakın ihracatçının 157,1 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğini anımsatarak, bu başarıya, ihracatçı firmaların istihdam ettiği 3 milyondan fazla çalışanın emekleri sayesinde ulaştıklarını, dolayısıyla işgücü piyasalarında yaşanan gelişmelerin, ihracatı çok yakından etkilediğini kaydetti.

Şu an gündemdeki torba yasa tasarısının, bu anlamda kendilerinin de yakından takip ettiği bir tasarı olduğunu ifade eden Büyükekşi, şunları kaydetti:

"Tasarıda hem çalışanlar lehine son derece olumlu maddeler bulunması hem de firmalarımızın karşı karşıya kaldıkları işgücü maliyetleri konusunda desteklerin yer alması, ihracatçılarımız açısından son derece olumlu. 2018 yılını bildiğiniz gibi ihracatta rekorlar yılı ilan ettik, 170 milyar doları aşma sözü verdik. Buna ulaşabilmek için daha fazla üretmemiz, bunun için de daha fazla istihdam yaratmamız şart. Bu çerçevede, torba yasa tasarısındaki maddelerin hayata geçmesi hem gelir anlamında çalışanlara hem de işçilik maliyetleri anlamında firmalarımıza verilmiş çok önemli bir destek vazifesi görüyor. Üretim, istihdam ve ihracata verilen diğer desteklerle birlikte istihdam anlamında yaşanacak bu gelişmenin ihracatımıza olumlu katkı sağlayacağına kesin gözüyle bakıyorum. Diğer taraftan, 2017 yılı Türkiye için ihracatta atılım yılı olurken, aynı zamanda istihdam açısından da olumlu bir yıl oldu ve işsizlik oranlarımızda düşüş yakalamayı başardık. Benzer şekilde 2018 yılında da bir yandan ihracatımızda rekor kırarken, diğer taraftan da hükümetimizin işgücü konusunda sunduğu desteklerin de katkısıyla işsizlik oranlarında gerileme görmeye devam edeceğimize inanıyorum."

- "Hem işçiler hem de işverenler açısından olumlu buluyorum"

İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz ise tasarıyla asgari ücretin yıl içinde azalmasının önlenmesini hem işçiler hem de işverenler açısından olumlu bulduğunu kaydetti.

Bu vergi dilimi meselesinin en çok asgari ücretlileri etkilediğini ifade eden Kopuz, "Asgari ücretler zaten bir işçinin yaşamını asgari şartlarda sürdürebilmesi için belirlenen bir ücret. Asgari ücretle çalışanların sene başında belli bir ücret alıyor. Bu ücret yıl içinde vergi dilimleri yüzünden düşüşe uğruyor. Bu durum asgari ücretlinin moralini bozuyor. Hükümetimiz ise bu sorunu giderme yolunda önemli bir adım atmıştır. Bu da hem işçilerimizin işlerine daha sıkı sarılmalarını sağlayacak hem de moral motivasyon olarak işçilerimizi memnun edecektir." şeklinde konuştu.

Kopuz, ilave istihdam desteklerine ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile başlatılan istihdam seferberliği kapsamında, iş dünyasının büyük gayretleriyle işsizlik konusunda önemli bir mesafe alındığını anlatarak, sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye’de 2007'den bu yana küresel finans krizine rağmen her yıl ortalama 941 bin insanımıza iş imkanı oluşturuldu. 2016'daki hain darbe girişimi ve sebep olduğu ekonomik zorluklara rağmen, 584 bin kişiye ilave istihdam sağlandı. 2017 yılının son günlerinde ise istihdam seferberliği kampanyası kapsamında 1,5 milyon istihdam sağlandı ancak artan istihdam rakamlarına rağmen, işgücüne katılım oranının da yükseliyor olması işsizlik oranının tek haneli rakamlara gelmesine engel oluyor. Yani burada nüfus kaynaklı kronik sayılabilecek bir sorun var. Bunu çözmek kolay değil. Biz iş dünyası olarak 2018 yılı için Sayın Cumhurbaşkanımıza ilave iki istihdam konusunda bir söz verdik. Biliyorsunuz geçtiğimiz sene ilave bir istihdam için söz vermiş ve sözümüzü yerine getirmiştik.Devletimiz bu yeni işgücü teşvikleri ile elini taşın altına koymuştur. Ben inanıyorum ki bu teşvikler, iş dünyası olarak ilave iki istihdam konusunda Sayın Cumhurbaşkanımıza verdiğimiz ilave iki istihdam sözümüzü yerine getirmemizi sağlayacaktır. Bu tedbirlerle birlikte önümüzdeki yıllarda işsizlik oranları tek haneli rakamlara düşecektir. Bu da ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayacaktır."

İşverenlere 2016 ve 2017 yıllarında uygulanan, 100 lira tutarındaki asgari ücret desteği uygulamasına 2018'de de devam edilmesine yönelik ise Kopuz, "1,5 milyon işveren bu destekten yararlanıyor. Bu desteğin devletimize maliyeti yıllık 10 milyar TL’nin üzerinde. Devletimiz 2016 -2017 yılında bu maliyetlere katlanarak bizleri motive etmiş ve 1 milyon yeni istihdam gerçekleştirilmiştir." dedi.

Kopuz, hain darbe girişiminin gerçekleştiği 2016 yılı ve sonrası verilen bu desteklerin daha da büyük önem kazandığını belirterek, "Bizim bir büyüme hikayemiz var. Bunun devam edebilmesi için herkesin elini taşın altına koyması ve üretimi desteklemesi gerekiyor. Üretimin durması Türkiye’nin durması demektir." diye konuştu.

Alınan tedbirlerin hepsinin büyüme odaklı olduğuna işaret eden Kopuz, hükümetin son iki yıldır verdiği söz konusu desteğin olumlu dönüşlerini gördükten sonra 2018 yılında da uygulamaya devam kararı almasını son derece faydalı bulduğunu dile getirdi.

- "2018 yılında da ihracat rekorları kırmaya devam edeceğiz"

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle de tasarıdaki en önemli gelişmelerden birinin asgari ücretin yıl boyunca vergi dilimi artışından etkilenmemesi olduğunu belirterek, Uzak Doğu ülkelerinin ucuz işgücü gibi avantajları sayesinde sektörlerin önüne geçmesinin hükümetin atmış olduğu bu son derece olumlu adımlarla engellendiğini kaydetti.

Gülle, hükümetin her zaman olduğu gibi sanayicilerin arkasında duran ve yükünü hafifleten bu yaklaşımının sektörlerin daha çok ihracat, istihdam, yatırım kararı almak için motivasyon kaynağı olacağını ifade ederek, şunları anlattı:

"(İlave istihdam destekleri) Hükümetimiz ve ihracatçılarımızın sıkı koordinasyonunun bir neticesi olarak çok zor bir dönemde ihracat rekorları ve büyümede dünya rekorları gerçekleştirdik. Gelir vergisi stopajı, damga vergisi ve sosyal güvenlik primi desteği, bizim öncelikli konularımızdı. Hükümetimizin bu konudaki hassasiyeti sayesinde 2018 yılında da ihracat rekorları kırmaya devam edeceğiz. Bizim de 2018 yılı için hedefimiz büyük. Türkiye’nin milli gücü ihracatçılar olarak 170 milyar dolarlık hedefe ulaşmak amacıyla topyekun seferberlik içindeyiz. En önemli amaçlarımızdan bir tanesi de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı istihdam seferberliğine katkı sağlamak. Sanayici ve ihracatçılar olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı seferberliğe sahip çıkarak 1 milyon istihdam seferberliğini aştık. Son teşviklerle bu yıl bunu daha da yukarılara çıkaracağız."

- "Üretim ve ihracat heyecanını artıracak"

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay da uygulamanın, Türkiye ekonomisinin büyümesinin baş mimarı olan yatırımcıların üretim ve ihracat heyecanını artıracağını, Ar-Ge ve tasarım faaliyetlerine de güç katacağını kaydetti.

Türkiye ekonomisinin 2016 yılındaki zor bir yılın ardından 2017 yılında ihracat, üretim ve istihdamda önemli bir başarıya imza attığını belirten Burkay, 2018 yılında da istikrarlı büyümenin devam etmesini beklediklerini söyledi.

“2002-2008 dönemi altın 6 yıldı. 2018 yılı da dünyada ticaret hacminin genişleyeceği ve Türkiye'nin de bulunduğu pazarlarda gücünü daha da artıracağı bir yıl olacaktır” diyen Burkay, meclise sunulan yeni torba yasanın iş dünyası için birçok avantaj taşıdığını vurguladı.

Vergi yükü sabitlenerek asgari ücretin kalıcı olarak yıl içinde azalmasının önlenmesinin yanı sıra yatırım, üretim, ihracat, Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerine sunulan teşviklerin şirketlerin yatırım iştahını artıracağını belirten Burkay, “İş dünyasının devletten talep ettiği birçok talep, yeni torba yasa ile yerine getirildiğini görüyoruz. Yatırımcıyı etkileyen birçok alanda iyileştirmelerin yeni torba yasa ile çözüme kavuşması sevindirici bir gelişme. Yatırım, üretim ve ihracat yapmak isteyen şirketlerimizin önündeki birçok engel ortadan kalkacak. Şirketlerimize yönelik her teşvik, ülkemizin ve Bursa’mızın hedeflerine güç katacaktır.” diye konuştu.
Kaynak: AA