Uşak'ta 'Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi' Konferansı
Uşak Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi” konulu konferans gerçekleştirildi.
Mustafa Kemal Paşa Amfisinde yapılan konferansa Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş, Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nuray Şahinler, konuşmacı Avukat Serap Ergün Bitgin, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Konferansta konuşan Rektör Savaş, kadının toplumdaki yerinin önemini değindi. rektör Savaş,“Küçücük şeylerle mutlu olan fakat her zaman tabir-i caizse kabak başında patlayan kişidir kadın. Kadın, Kurtuluş Savaşı’nda, sırtında çocuğuyla cepheye mermi taşıyan insandır. Varlığımızın sebebidir, H.Z. Havva’dır, H.Z. Ayşe’dir. Büyük Atatürk’ü yetiştiren Zübeyde Hanım’dır kadın. Kendisine Allah’ın bir emaneti olarak verildiğini anlamayan adamlara adam olduğunu hissettiren insandır kadın. Erzurum’da Nene Hatun, İnebolu’da kucağında çocuğu ile silah taşırken donarak ölen Şerife Bacı’dır kadın. Halide Onbaşı adıyla anılan, savaşan Halide Edip Adıvar’dır kadın. Kastamonu’da annesi ve babasının bütün yakarışlarına rağmen aldırmayan genç yaşında orduya katılan Halime Onbaşı’dır kadın. Böyle bir varlık olan kadına, utanıyorum şiddetten! Cennet anaların ayakları altındadır müjdesine sahip büyük bir insandır kadın. Dolayısıyla biz kadını her zaman hatırlamalıyız ve nasıl bir varlık olduğunu unutmamalıyız.25 Kasımı kadınlara şiddetin önlenmesi ile ilgili gün ilan eden Birleşmiş Milletler, maalesef yıllardır Filistin’de, Suriye’de ölen kadınları hiç görmedi. Bugün Suriye’de aynı şeyler yaşanmakta.”dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, 2017 yılında 133 bin 809, bu yılın ilk 7 ayında ise 96 bin 417 kadının şiddete maruz kaldığını açıkladığını belirten Prof. Dr. Savaş, “Böyle bir toplum çok acı. Bizim bir geçmişimiz, bir kültürümüz, dinimiz var. Eğer İslam’ın bize öğrettiği gibi yaşasaydık bunlar yaşanmazdı. Öğrencilerimiz, sizler duyarlı olacaksınız. Biz Uşak Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi olarak konuyla ilgili kadınlarımıza eğitimler vermeli, kurslar açmalıyız” diye konuştu.
"Güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü devlet demektir"
Prof. Dr. Şahinler, açılış konuşmasında ailenin insan için olduğu kadar toplum içinde vazgeçilmez bir konu olduğuna dikkat çekerek, ailenin var olmasına aracılık ettiği insanı koruduğunu, beslediğini, büyüttüğünü, eğittiğini ve desteklediğini belirtti.
Ailenin maddiyatın ötesinde bir duygu ve maneviyat ihtiyacını da karşıladığını aktaran Prof. Dr. Şahinler, “Aile bireylerini birbirlerine bağlayan sevgi ve merhamet bağı ne kadar güçlü ise aile ve toplumda o kadar sağlıklı olur. ‘Güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü devlet’ sloganını burada anmak istiyorum. Aile bağlarını zayıflatarak birliğimizi tehdit eden en ciddi konu şiddettir. Aile içi şiddet tüm insanları tehdit eden bir boyutta yaşanırken bu tehdidi en ağar biçimde kadınlar yaşamaktadır. Bu açıdan öncelikle toplumda normalleşen kadına yönelik şiddet eylemleri üzerine, başta kadınlar olmak üzere bireylerin bilinçlendirilmesi, kadına yönelik şiddetin en ağar insan hakları ihlali olduğu konusunun da altının çizilmesi gerekmektedir. Kadınlarımıza yönelik gerekli yasal düzenlemelerin yapılması ve uygulanması önemlidir.”dedi.
Avukat Serap Ergün Bitgin yaptığı sunumda, kadınlara yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin, kadınlara yalnız kadın oldukları için uygulanan ve orantısız bir şekilde uygulanan şiddeti ifade ettiğini söyleyerek, öncelikle kadınların bu kötü gidişata bir dur demesi için bilinçlenmesi, temel hak ve özgürlüklerini, tüm hukuki boyutlarıyla bilmesi gerektiğini belirtti.
Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hakkında ayrıntılı bir sunum yapan Av. Bitgin’e, konferansın sonunda Prof. Dr. Nuray Şahinler tarafından üniversite adına teşekkür plaketi verildi.
Kaynak: İHA
Konferansta konuşan Rektör Savaş, kadının toplumdaki yerinin önemini değindi. rektör Savaş,“Küçücük şeylerle mutlu olan fakat her zaman tabir-i caizse kabak başında patlayan kişidir kadın. Kadın, Kurtuluş Savaşı’nda, sırtında çocuğuyla cepheye mermi taşıyan insandır. Varlığımızın sebebidir, H.Z. Havva’dır, H.Z. Ayşe’dir. Büyük Atatürk’ü yetiştiren Zübeyde Hanım’dır kadın. Kendisine Allah’ın bir emaneti olarak verildiğini anlamayan adamlara adam olduğunu hissettiren insandır kadın. Erzurum’da Nene Hatun, İnebolu’da kucağında çocuğu ile silah taşırken donarak ölen Şerife Bacı’dır kadın. Halide Onbaşı adıyla anılan, savaşan Halide Edip Adıvar’dır kadın. Kastamonu’da annesi ve babasının bütün yakarışlarına rağmen aldırmayan genç yaşında orduya katılan Halime Onbaşı’dır kadın. Böyle bir varlık olan kadına, utanıyorum şiddetten! Cennet anaların ayakları altındadır müjdesine sahip büyük bir insandır kadın. Dolayısıyla biz kadını her zaman hatırlamalıyız ve nasıl bir varlık olduğunu unutmamalıyız.25 Kasımı kadınlara şiddetin önlenmesi ile ilgili gün ilan eden Birleşmiş Milletler, maalesef yıllardır Filistin’de, Suriye’de ölen kadınları hiç görmedi. Bugün Suriye’de aynı şeyler yaşanmakta.”dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, 2017 yılında 133 bin 809, bu yılın ilk 7 ayında ise 96 bin 417 kadının şiddete maruz kaldığını açıkladığını belirten Prof. Dr. Savaş, “Böyle bir toplum çok acı. Bizim bir geçmişimiz, bir kültürümüz, dinimiz var. Eğer İslam’ın bize öğrettiği gibi yaşasaydık bunlar yaşanmazdı. Öğrencilerimiz, sizler duyarlı olacaksınız. Biz Uşak Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi olarak konuyla ilgili kadınlarımıza eğitimler vermeli, kurslar açmalıyız” diye konuştu.
"Güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü devlet demektir"
Prof. Dr. Şahinler, açılış konuşmasında ailenin insan için olduğu kadar toplum içinde vazgeçilmez bir konu olduğuna dikkat çekerek, ailenin var olmasına aracılık ettiği insanı koruduğunu, beslediğini, büyüttüğünü, eğittiğini ve desteklediğini belirtti.
Ailenin maddiyatın ötesinde bir duygu ve maneviyat ihtiyacını da karşıladığını aktaran Prof. Dr. Şahinler, “Aile bireylerini birbirlerine bağlayan sevgi ve merhamet bağı ne kadar güçlü ise aile ve toplumda o kadar sağlıklı olur. ‘Güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü devlet’ sloganını burada anmak istiyorum. Aile bağlarını zayıflatarak birliğimizi tehdit eden en ciddi konu şiddettir. Aile içi şiddet tüm insanları tehdit eden bir boyutta yaşanırken bu tehdidi en ağar biçimde kadınlar yaşamaktadır. Bu açıdan öncelikle toplumda normalleşen kadına yönelik şiddet eylemleri üzerine, başta kadınlar olmak üzere bireylerin bilinçlendirilmesi, kadına yönelik şiddetin en ağar insan hakları ihlali olduğu konusunun da altının çizilmesi gerekmektedir. Kadınlarımıza yönelik gerekli yasal düzenlemelerin yapılması ve uygulanması önemlidir.”dedi.
Avukat Serap Ergün Bitgin yaptığı sunumda, kadınlara yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin, kadınlara yalnız kadın oldukları için uygulanan ve orantısız bir şekilde uygulanan şiddeti ifade ettiğini söyleyerek, öncelikle kadınların bu kötü gidişata bir dur demesi için bilinçlenmesi, temel hak ve özgürlüklerini, tüm hukuki boyutlarıyla bilmesi gerektiğini belirtti.
Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hakkında ayrıntılı bir sunum yapan Av. Bitgin’e, konferansın sonunda Prof. Dr. Nuray Şahinler tarafından üniversite adına teşekkür plaketi verildi.