Kamu Politikalarında Bağımlılıkla Mücadele Sempozyumu
Uluslararası Yeşilay Federasyonu Başkanı Prof. Dr. M. İhsan Karaman: 'Teknoloji üzerinden kumar bağımlılığı giderek toplumsal sorun haline gelmeye başladı, hatta küresel sorun haline gelmekte'
Uluslararası Yeşilay Federasyonu Başkanı Prof. Dr. M. İhsan Karaman, "Teknoloji üzerinden kumar bağımlılığı giderek toplumsal sorun haline gelmeye başladı, hatta küresel sorun haline gelmekte." dedi.
Düzce Valiliği, Düzce Üniversitesi (DÜ), Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) ve Yeşilay tarafından "Kamu Politikalarında Bağımlılıkla Mücadele" başlığıyla düzenlenen Uluslararası Kamu Politikaları Sempozyumu ikinci gününde devam etti.
DÜ Cumhuriyet Konferans Salonu'ndaki etkinlikte konuşan Karaman, bağımlılığın iki ana unsurundan birinin kimyasal, diğerinin ise davranışsal olduğunu belirtti.
Bağımlılıktan bahsedildiğinde akla hep kimyasal bağımlılık geldiğine dikkati çeken Karaman, "Sorulduğunda birçok insan bağımlılık denildiğinde direkt olarak 'uyuşturucu' der. Davranışsal bağımlılık gözardı edilse de son yıllarda biraz daha ön plana çıkan bir bağımlılık türü. Örneğin, teknoloji üzerinden kumar bağımlılığı giderek toplumsal sorun haline gelmeye başladı, hatta küresel sorun haline gelmekte." diye konuştu.
Karaman, teknoloji bağımlılarının zamanlarını büyük oranda bilgisayar veya televizyon başında geçirdiği için hayatlarını dengeleyemediğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu gibi bağımlılar iş, okul ve hatta bireysel temizlik gibi kişisel ve toplumsal sorumluluklarını teknoloji bağımlılığı nedeniyle engelliyor. Televizyon, internet, online kumar bağımlılığı aslında insanın bedenine hiçbir şey yapmıyor. Bağımlılık bir süreçtir, önce bir merakla başlar. Her şey o ilk adımla başlar."
- "İnsanları kategorilendirmek tedavi süreçlerini olumsuz etkiler"
ATV ve A Haber Haber Koordinatörü Fatih Atik ise bağımlılıkla ilgili haberleri verirken seçici olduklarını ve kullanılan tabirlere dikkat ettiklerini söyledi.
"İnsanlarımızı kategorize etmekten vazgeçtik." diyen Atik, "Sarhoş, tinerci, esrarkeş gibi kelimeleri biz medya olarak literatürümüzden çıkardık. Halen bu tür kelimeleri kullanan arkadaşlarımız olduğunda ben şahsen uyarıyorum. Çünkü bunlar insanların itibarlarını zedeleyen ifadeler oluyor." şeklinde konuştu.
Atik, "İnsan uyuşturucu bağımlısı olabilir ama bu tür tanımlamalarla insanları kategorilendirmek, tedavi süreçlerini olumsuz etkiliyor. Hem aileleri rencide oluyor hem de kendileri. Bu tanımlamalar ve görüntülerin yayınlanması daha sonraki süreçte onları tamamen kaybetmemize neden olabiliyor." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Düzce Valiliği, Düzce Üniversitesi (DÜ), Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) ve Yeşilay tarafından "Kamu Politikalarında Bağımlılıkla Mücadele" başlığıyla düzenlenen Uluslararası Kamu Politikaları Sempozyumu ikinci gününde devam etti.
DÜ Cumhuriyet Konferans Salonu'ndaki etkinlikte konuşan Karaman, bağımlılığın iki ana unsurundan birinin kimyasal, diğerinin ise davranışsal olduğunu belirtti.
Bağımlılıktan bahsedildiğinde akla hep kimyasal bağımlılık geldiğine dikkati çeken Karaman, "Sorulduğunda birçok insan bağımlılık denildiğinde direkt olarak 'uyuşturucu' der. Davranışsal bağımlılık gözardı edilse de son yıllarda biraz daha ön plana çıkan bir bağımlılık türü. Örneğin, teknoloji üzerinden kumar bağımlılığı giderek toplumsal sorun haline gelmeye başladı, hatta küresel sorun haline gelmekte." diye konuştu.
Karaman, teknoloji bağımlılarının zamanlarını büyük oranda bilgisayar veya televizyon başında geçirdiği için hayatlarını dengeleyemediğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu gibi bağımlılar iş, okul ve hatta bireysel temizlik gibi kişisel ve toplumsal sorumluluklarını teknoloji bağımlılığı nedeniyle engelliyor. Televizyon, internet, online kumar bağımlılığı aslında insanın bedenine hiçbir şey yapmıyor. Bağımlılık bir süreçtir, önce bir merakla başlar. Her şey o ilk adımla başlar."
- "İnsanları kategorilendirmek tedavi süreçlerini olumsuz etkiler"
ATV ve A Haber Haber Koordinatörü Fatih Atik ise bağımlılıkla ilgili haberleri verirken seçici olduklarını ve kullanılan tabirlere dikkat ettiklerini söyledi.
"İnsanlarımızı kategorize etmekten vazgeçtik." diyen Atik, "Sarhoş, tinerci, esrarkeş gibi kelimeleri biz medya olarak literatürümüzden çıkardık. Halen bu tür kelimeleri kullanan arkadaşlarımız olduğunda ben şahsen uyarıyorum. Çünkü bunlar insanların itibarlarını zedeleyen ifadeler oluyor." şeklinde konuştu.
Atik, "İnsan uyuşturucu bağımlısı olabilir ama bu tür tanımlamalarla insanları kategorilendirmek, tedavi süreçlerini olumsuz etkiliyor. Hem aileleri rencide oluyor hem de kendileri. Bu tanımlamalar ve görüntülerin yayınlanması daha sonraki süreçte onları tamamen kaybetmemize neden olabiliyor." ifadesini kullandı.