(Özel) Geçirdiği Kaza Sonrası Kanser Olduğunu Öğrenince Dünyası Yıkıldı
Zonguldak’ta 3 yıl önce çalıştığı iş yerinde yüksekten düşerek ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede bağırsık kanseri hastası olduğunu öğrenen iki çocuk babası Gültekin Topuz, ailesiyle birlikte zor günler geçiriyor. 3 yıldır kanser tedavisi gören Topuz, malulen emekli olduktan sonra aldığı maaşın da kira ve giderleri anca karşıladığını söyleyerek iş istedi.
Çaycuma ilçesinde yaşayan iki çocuk babası Gültekin Topuz, 2015 yılının Ağustos ayında çalıştığı iş yerinde yüksekten düşerek ağır yaralandı. Önce Çaycuma Devlet Hastanesi’ne oradan da Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’ne sevk edilen talihsiz adam, geçirdiği ameliyat sonrası bağırsak kanseri olduğunu öğrendi. Bunun üzerine Ankara’daki bir hastaneye kanser tedavisi için giden genç adam, 3 yıldır kanser tedavisi görüyor. Bu zaman zarfında kendisine maluliyet maaşı bağlanan Topuz, aldığı 900 liralık maaşın 600 lirasının kiraya kalan miktarının da giderleri anca karşıladığını söyledi.
Yaşadıklarını anlatan Topuz, "2015 yılının Ağustos ayının son günleri çalıştığı iş yerinden düşerek zor günler geçiren Gültekin Topuz başından geçenleri şöyle anlattı; “Çaycuma’da Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) özel bir şirkette çalışıyordum. Çalıştığım esnada yerdeki kalıpların üzerine düşerek kasıklarımdan darbe aldım, kanama geçirdim ve vücudum şişmeye başladı.
Önce Çaycuma Devlet Hastanesi’nden, Zonguldak Devlet Hastanesi’ne sevk edildim. Burada geçirdiğim ameliyattan sonra bağırsak kanseri hastası olduğum anlaşıldı ve beni iki günün sonunda Ankara’ya Onkoloji bölümüne sevk ettiler. 2015 yılında geçirdiğim kaza sonrasından bu zamana kadar yani yaklaşık 3 yıldır kanser hastalığı tedavisi görüyorum. Hastanede yattığım sırada psikolojim oldukça bozuldu. 2 defa sağ beyin tarafımdan felç geçirdim. Bunun içinde beyin için ışın tedavi gördüm. Şimdi ilaçlarla duruyorum. Eğer ilaçlarımı kullanmazsam beynimde karıncalanmalar oluyor" dedi.
Evli ve iki çocuk babası Gültekin Topuz çocuklarına bakabilmek için, onlara gelecek sağlayabilmek için yetkililerden iş yardımı isteğinde bulundu. Topuz, “Bana yada eşime iş verin, kimseye muhtaç olmak istemiyoruz. Başka bir beklentimiz olmadı, yokta” dedi.
"Bir kilogram yük kaldırması bile yasak"
Bir kiloluk yük bile taşımasının kendisine yasaklandığını belirten Topuz, “İş kazasından doğru malulen emekli olmak zorunda kaldım. Çocuğumun biri okuyor, okul masrafları oluyor. Diğeri daha küçük, beziydi, ihtiyaçları derken bir dünya masraf oluyor. Her sene 7 doktordan geçip, raporu tazeliyorum. Aldığım malulen emeklilik maaşından 900 TL ama elime geçen 600 TL. Kesintiler oluyor, muayene, ilaç parası. Raporla aldığım stoma torbalar yetersiz geliyor ve kendim ayrıca almak zorunda kalıyorum. Çocuktan farkım yok. Kaldığım ev kira. Bunun 600 TL’si eve, 200 TL’si elektriğe, suya, 200 TL’si doğal gaza gibi bir sürü fatura geliyor. Mutfak masrafını daha saymadım bile. Ailem ile arkadaşlarımın yardımları ile geçimimizi sağlıyoruz. Eş, dostlarımız bağışlarını bana gönderiyor, bayramdan bayrama yardım ediyorlar. Hepsinden Allah razı olsun” dedi.
İş kazasından sonra aldığı tazminatla yaşamını sağlayan Topuz ailesi, "Hazıra dağ dayanmıyor, üstüne kirada yaşıyoruz. Kendi imkânlarımla çocuğumuzu okula götürüp, getirmek için 3 tekerlekli vasıta aldım. Hayat zor" dedi.
"Eşimi o halde görünce dünyam yıkıldı"
Gültekin Topuz’un eşi Türkan Topuz, eşinin geçirdiği kaza sonrası zorlu yaşam süreçlerinden bahsetti. Türkan Topuz; “Hamileliğimin son zamanlarında eşim kaza geçirmiş. Ailem üzülmeyeyim diye benden saklamış. Kaza geçirdiğini duyduğum zaman sancılandım, doğum için hastaneye kaldırıldım. Eşim yanımda olamadı. Taburcu olunca bebeğimle eve geldim. Geçirdiği kaza sonrası eşimi o halde ilk defa görünce dünyam yıkıldı sandım. İkimizin de psikolojisi bozuldu. Sonra eşime bakabilmesi için birisini bulduk. Ama maddi şartlar yüzünden uzun süre devam edemedik. Ailemde kızım kendin alış, artık sende toparlandın dedi.
Öylelikle kendi yaramızı kendimiz sarmaya başladık. Ailemden, komşularımdan, arkadaşlarımdan gelen destekler sayesinde bu zamana geldik. Allah onlardan binlerce kez razı olsun. Eşime bebekler gibi baktım. Yemek yemiyor, yüzü gülmüyordu. 38 kiloya kadar düşmüştü. Toparlanması için elimden geleni yaptım. Şuan düzelip, toparlandığı için çok mutluyum. Yetkililerden tek ricam iş istiyorum. Çocuklarım için istiyorum. Aslında çocuklarım küçük olduğu için onlara bakacak kimsem yok. Kayınvalidem yaşlı olduğu için bakamıyor. Ne yapacağımı bilemez oldum ama hayat şartları da zor. Allah çaresiz koymasın kimseyi” dedi.
Kaynak: İHA
Yaşadıklarını anlatan Topuz, "2015 yılının Ağustos ayının son günleri çalıştığı iş yerinden düşerek zor günler geçiren Gültekin Topuz başından geçenleri şöyle anlattı; “Çaycuma’da Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) özel bir şirkette çalışıyordum. Çalıştığım esnada yerdeki kalıpların üzerine düşerek kasıklarımdan darbe aldım, kanama geçirdim ve vücudum şişmeye başladı.
Önce Çaycuma Devlet Hastanesi’nden, Zonguldak Devlet Hastanesi’ne sevk edildim. Burada geçirdiğim ameliyattan sonra bağırsak kanseri hastası olduğum anlaşıldı ve beni iki günün sonunda Ankara’ya Onkoloji bölümüne sevk ettiler. 2015 yılında geçirdiğim kaza sonrasından bu zamana kadar yani yaklaşık 3 yıldır kanser hastalığı tedavisi görüyorum. Hastanede yattığım sırada psikolojim oldukça bozuldu. 2 defa sağ beyin tarafımdan felç geçirdim. Bunun içinde beyin için ışın tedavi gördüm. Şimdi ilaçlarla duruyorum. Eğer ilaçlarımı kullanmazsam beynimde karıncalanmalar oluyor" dedi.
Evli ve iki çocuk babası Gültekin Topuz çocuklarına bakabilmek için, onlara gelecek sağlayabilmek için yetkililerden iş yardımı isteğinde bulundu. Topuz, “Bana yada eşime iş verin, kimseye muhtaç olmak istemiyoruz. Başka bir beklentimiz olmadı, yokta” dedi.
"Bir kilogram yük kaldırması bile yasak"
Bir kiloluk yük bile taşımasının kendisine yasaklandığını belirten Topuz, “İş kazasından doğru malulen emekli olmak zorunda kaldım. Çocuğumun biri okuyor, okul masrafları oluyor. Diğeri daha küçük, beziydi, ihtiyaçları derken bir dünya masraf oluyor. Her sene 7 doktordan geçip, raporu tazeliyorum. Aldığım malulen emeklilik maaşından 900 TL ama elime geçen 600 TL. Kesintiler oluyor, muayene, ilaç parası. Raporla aldığım stoma torbalar yetersiz geliyor ve kendim ayrıca almak zorunda kalıyorum. Çocuktan farkım yok. Kaldığım ev kira. Bunun 600 TL’si eve, 200 TL’si elektriğe, suya, 200 TL’si doğal gaza gibi bir sürü fatura geliyor. Mutfak masrafını daha saymadım bile. Ailem ile arkadaşlarımın yardımları ile geçimimizi sağlıyoruz. Eş, dostlarımız bağışlarını bana gönderiyor, bayramdan bayrama yardım ediyorlar. Hepsinden Allah razı olsun” dedi.
İş kazasından sonra aldığı tazminatla yaşamını sağlayan Topuz ailesi, "Hazıra dağ dayanmıyor, üstüne kirada yaşıyoruz. Kendi imkânlarımla çocuğumuzu okula götürüp, getirmek için 3 tekerlekli vasıta aldım. Hayat zor" dedi.
"Eşimi o halde görünce dünyam yıkıldı"
Gültekin Topuz’un eşi Türkan Topuz, eşinin geçirdiği kaza sonrası zorlu yaşam süreçlerinden bahsetti. Türkan Topuz; “Hamileliğimin son zamanlarında eşim kaza geçirmiş. Ailem üzülmeyeyim diye benden saklamış. Kaza geçirdiğini duyduğum zaman sancılandım, doğum için hastaneye kaldırıldım. Eşim yanımda olamadı. Taburcu olunca bebeğimle eve geldim. Geçirdiği kaza sonrası eşimi o halde ilk defa görünce dünyam yıkıldı sandım. İkimizin de psikolojisi bozuldu. Sonra eşime bakabilmesi için birisini bulduk. Ama maddi şartlar yüzünden uzun süre devam edemedik. Ailemde kızım kendin alış, artık sende toparlandın dedi.
Öylelikle kendi yaramızı kendimiz sarmaya başladık. Ailemden, komşularımdan, arkadaşlarımdan gelen destekler sayesinde bu zamana geldik. Allah onlardan binlerce kez razı olsun. Eşime bebekler gibi baktım. Yemek yemiyor, yüzü gülmüyordu. 38 kiloya kadar düşmüştü. Toparlanması için elimden geleni yaptım. Şuan düzelip, toparlandığı için çok mutluyum. Yetkililerden tek ricam iş istiyorum. Çocuklarım için istiyorum. Aslında çocuklarım küçük olduğu için onlara bakacak kimsem yok. Kayınvalidem yaşlı olduğu için bakamıyor. Ne yapacağımı bilemez oldum ama hayat şartları da zor. Allah çaresiz koymasın kimseyi” dedi.