Gözleriyle Değil 'Gönül'leriyle İşliyorlar

Trabzon'da Altı Nokta Körler Derneği Trabzon Şubesi'ne üye olan görme engelli kadınlar, dernekte düzenlenen takı tasarım kursunda boncukları işleyerek, takı haline getiriyorlar Altı Nokta Körler Derneği Trabzon Şubesi Başkanı Ali Ergül: '126 üyemizin bulunduğu derneğimizde İŞKUR, Halk Eğitim Merkezi ve Avrupa Birliği projeleriyle de bir çok kurs açarak, üyelerimizin yüzde 90'nına istihdam sağladık'.

DUYGU AVUNDUK - Ortahisar ilçesinde bulunan Altı Nokta Körler Derneği Trabzon Şubesi'nde bir araya gelen görme engelli kadınlar, aldıkları eğitimle boncuklardan takı yaparak, zoru başarıyorlar.

Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu ile dernek arasında oluşturulan protokolle 256 saatlik kursta, görerek icra edilen bu sanatı, görme engelli kursiyerlerin de yapabilmeleri hedefleniyor.

Altı Nokta Körler Derneği Trabzon Şubesi Başkanı Ali Ergül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genel merkezi Ankara'da bulunan derneğin, 1950 yılında görme engelli Doç. Dr. Mitat Enç tarafından kurulduğunu belirterek, derneğin, 1991 yılında da Trabzon'da şubesinin açıldığını söyledi.

Ergül, amaçlarının görme engelli bireyleri aynı çatı altında toplayıp, eğitim, rehabilite ve meslek edindirme gibi kurslarla destek olmaya çalıştıklarını ifade ederek, "126 üyemizin bulunduğu derneğimizde İŞKUR, Halk Eğitim Merkezi ve Avrupa Birliği projeleriyle de bir çok kurs açarak, üyelerimizin yüzde 90'nına istihdam sağladık. Son olarak halk eğitim merkeziyle birlikte yaptığımız çalışma sonucunda derneğimizde bulunan kızlarımız, takı yapma kursunda el becerilerini sergiliyorlar." dedi.

Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu usta öğreticisi Nurhan Çat da derneğin takı kursu için talepte bulunduğunu dile getirerek, "Bizde olabilirliğini denemek istedik ve ortaya çok güzel ürünler çıktı. Yaklaşık 2 buçuk aylık bir süremiz var. Haftada bir gün kursa geliyoruz, 5 saat kursiyerlere eğitim veriyorum." diye konuştu.

- "Anlatarak, dokunarak, hissederek bu işi başarabileceklerini gösterdiler"

Çat, takı tasarımının görmeden de yapılabildiğini anlatarak, şunları kaydetti:

"Görmeyle ilgili bu sanatımızı görmeden, dokunarak, anlatarak ve severek yapınca da oluyormuş. Bunu arkadaşlarımızla başardık. İlk duyduğumda 'her şey denemekle olur' diye düşünerek, başarıp, başaramayacağımızı yaşayarak görmek istedim. O nedenle seve seve kursta eğitim vermeyi kabul ettim. Kursiyerlerimiz, düşündüğümün üstünde bir gayret sarf ederek, anlatarak, dokunarak, hissederek bu işi başarabileceklerini gösterdiler. Birlikte güzel şeyler başardık."

Kermes ve sergilerde satış yaparken, ürünleri görme engelli kadınların yaptığını söylediğinde insanların çok şaşırdığını anlatan Çat, "Takıları gören vatandaşlar inanmıyorlar. Görmeyle ilgili bir sanat olduğu için 'nasıl yapıyorlar' diye şaşırıyorlar. Ama kursiyerlerimizin yaptıklarını gördüklerinde de o şaşkınlıkları geçiyor." dedi.

Çat, ürünlerin yapımını kolaylaştırmak adına iğne kullanmadıklarını belirterek, "Malzeme olarak çelik ip, boncuklar, çeşitli inci takılar, kristaller, aparat birleştirme ürünleri kullanıyoruz. Özellikle kursiyerlerimizin daha rahat kullanabilecekleri malzemeler seçiyorum. Kısa zamanda da çok fazla model çalıştık. Dernek ve kursiyerler istediği sürece bu kursa devam ederek, bu işi daha da ileriye taşımak isterim." şeklinde konuştu.

Projede yer almaktan manevi olarak çok mutlu olduğunu, Trabzon'da görme engellilere yönelik ilk kez takı kursu yapıldığını dile getiren Çat, kursiyerlere cesaretlerinden dolayı teşekkür etti.

- "Görerek değil, dokunarak yapıyoruz"

Trabzon'da rehber öğretmen olarak görev yapan dernek üyesi Şeyma Bulut ise doğuştan görme engelli olduğunu belirterek, "Öğretmenliğin yanı sıra bu tarz hobi kurslarıyla da ilgileniyorum. Bileklikler, kolyeler ve son zamanlarda toka uçları denemeye başladık. Daha çok boncukla yapabilecek çalışmalar yapıyoruz. Bu bir el becerisidir. Biraz da ilgiyle alakalıdır." dedi.

Bulut, her işte olduğu gibi bu kursta da bazı zorluklar olduğunu ancak istemek, zaman harcamak ve emek vererek her şeyin üstesinden gelineceğini söyleyerek, "Gören insanlar bir motifi açıp, görerek yapıyorlar ama bizlerin hocamız elimize boncukları veriyor, dokunarak modeli tanıyıp, yapmaya çalışıyoruz." diye konuştu.
Kaynak: AA