Şebiarus / Mevlana'yı Anma Paneli

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz: 'Hazreti Mevlana ölümü de öldüren, güzelleştiren yüksek bir mütefekkir ve Hakk dostu. Sözleri yıllar öncesinden bize yazılmış bir mektup gibi. Her okuduğumuzda bugünün düşünceleri ile hitap ediyor'

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, "Hazreti Mevlana ölümü de öldüren, güzelleştiren yüksek bir mütefekkir ve Hakk dostu. Sözleri yıllar öncesinden bize yazılmış bir mektup gibi. Her okuduğumuzda bugünün düşünceleri ile hitap ediyor." dedi.

Şebiarus adıyla bilinen "Hazreti Mevlana'nın 745. Vuslat Yıl Dönümü" dolayısıyla İstanbul Müftülüğü'nce "Şebiarus / Mevlana'yı Anma Paneli" düzenlendi.

İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen paneli yöneten İstanbul Müftüsü Yılmaz, açılış konuşmasında, "17 Aralık, Mevlana'nın Şebiarus'u, yani ariflerin gönüllerinde iskan olduğu bir zaman. Hazreti Mevlana ölümü de öldüren, güzelleştiren yüksek bir mütefekkir ve Hakk dostu. Sözleri yıllar öncesinden bize yazılmış bir mektup gibi. Her okuduğumuzda bugünün düşünceleri ile hitap ediyor." şeklinde konuştu.

Mevlana'nın Mesnevi eserinin İslam öğretisindeki önemine değinen Yılmaz, şunları söyledi:

"Mevlana'nın büyüklüğünü gösteren şey zor zamanlarda bile insanlara ümit aşılayan, yol gösteren, sığınılacak bir liman olduğunu anlatan ifadeleridir. Hazreti Mevlana alimler arasında ayrı bir yere oturuyor. Bu nedenle Mesnevi'sini sıkça okumak, mütalaa etmek bize ufuk açmaktadır. Kendisi Mesnevi'sini Kuran'ın tefsiri gibi tanımladığı için, Kuran yolunda yürüyen anlatısı olduğu için manevi rehberlik açısından önemlidir. Osmanlı döneminde camilerde, medreselerde Mesnevi sohbetlerinin yapılmış olması, Mesnevi'nin bizim kültürümüzdeki yerinin göstergesidir."

Mevlana'nın din hizmetlerindeki yaklaşımını anlatan Prof. Dr. Safi Arpaguş da "Günümüzde Mevlana'nın anlayışıyla İslam'ı tanıyan farklı dinlere mensup kimseler Müslümanlık hakkında bilgi edinmekte ve bazıları Müslümanlığı tercih etmektedirler. Hazreti Mevlana modern dünyada yanlış ve olduğundan fazla algılanma problemi yaşayan İslam inancına sahip fert ve toplumlar için önemli bilgiler, yaklaşım ve metotlar taşıyan bir anlayışa sahiptir." diye konuştu.

Mevlana'nın anlatısındaki özelliklerini ele alan Prof. Dr. Necdet Tosun ise, "Dini hususlarda ezberlenip unutulacak şeyler insanlara anlatıldığında çok tesirli olmuyor. İnsanlara bir kıssa ile olayların anlatılması daha etkili sonuçlar doğuruyor. Kuran'ın üslubu da budur. Ders çıkarmamız, ibret almamız için kıssalarla insanlara ilahi mesajlar anlatılır. Kuran'ın irşad metodunda kıssaların öneminin olduğunu görüyoruz. Mevlana da Mesnevi'sinde bol bol kıssa anlatır. Kıssalar bu anlamda çok etkilidir, bazen Mesnevi'de mecazlar kullanır. Bu mecazlarla insanlara çağrışımlarda bulunur, bizi düşünmeye sevk eder." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Reşat Öngören ise Mevlana'nın eserlerinin İslam öğretisindeki yerine değindi.

Osmanlı'da cami vaazlarında Kuran ve hadis kitaplarından sonra Mesnevi'nin kaynak kitap olduğunu dile getiren Öngören, "Çünkü cemaate Mesnevi'den bir hikaye anlattığınızda bunu, her seviyeden insan bir anlam bulabilecektir. Mevlana bir tasavvuf ehlidir. Bir tarikat mürşidinden bahsediyoruz. Kendisi birtakım yenilikler ile tasavvufta Mevlevilik çizgisini oluşturmuş." dedi.

Kaynak: AA