'Kendini Arayan Çocuk' Projesiyle Öğrencilerine Işık Tuttu
Dersteki başarının yanı sıra yeteneklerin de geliştirilmesinin öneminden hareketle 'Kendini Arayan Çocuk' projesini hayata geçiren sınıf öğretmeni Perihan Akgöz, sınıfta oluşturduğu farklı zeka alanlarına yönelik eğitimle öğrencilerin ilgi alanlarını keşfetmelerini sağlıyor Öğretmen Perihan Akgöz: 'Sınıfı 'görsel', 'sözel', 'ritmik', 'mantıksal', 'kinestetik' ve 'mühendislik' olmak üzere 6 zeka ve öğrenme alanına ayırdık. Öğrencileri de 6 gruba ayırdık, iki hafta süreyle her grup bir alanda eğitim alıyor' 'Hiç beklemediğimiz çocuklardan inanılmaz sonuçlar alıyoruz. Çocukların kendine öz güveni geliyor. Çocukların okula karşı tutumları bambaşka oldu. Ders başarısı düşük ama diğer zeka alanları kuvvetli öğrenciler var' Veli Hacer Dönmez: 'Elektrik devresi yapıyoruz. Robot Doc'la ve Code Ork'la kodlama öğretiyoruz. Proje başladıktan sonra çocuğum okula severek gelmeye başladı. Bu, ders başarısını da olumlu yönde etkiledi'
Kars'ta görev yaptığı okulda, amatörce org çalmayı öğrettiği öğrencinin güzel sanatlar lisesini birincilikle kazanmasından ilham alarak çocukların yeteneklerini keşfetmeye yönelik harekete geçen Perihan Akgöz, şu anda öğretmenlik yaptığı Tuzla Mimar Sinan İlkokulunda "Kendini Arayan Çocuk" projesi başlattı.
Velilerle iş birliği yaptığı projeyle öğrencilerin ilgi ve yeteneklerini keşfetmelerini sağlamayı amaçlayan Akgöz, projenin sloganını "Özel okul değil, özel çocuk" olarak belirledi.
Sınıfı "görsel", "sözel", "ritmik", "mantıksal", "kinestetik" ve "mühendislik" olmak üzere 6 zeka ve öğrenme alanına ayıran Akgöz, projeye velileri de dahil ederek onlara da çeşitli eğitimler verdi. Bu kapsamda veliler belli günlerde sınıfa gelerek, öğrencilerle robotik, kodlama, ritim oyunu, kelime oyunu, mangala, katamino, elektrik devresi, origami, 3D çizim, kelime bulmaca, jimnastik ve badminton gibi etkinliklere katılıyor.
Ufak bütçelerle sınıfı, özel okulları aratmayacak donanıma ve eğitim sistemine geçiren Akgöz, hem dersleri eğlenceli hale getirerek öğrencilerin okula karşı olumlu tutumlarını en üst seviyeye çıkarıyor hem de öğrencilerin kendi ilgi alanlarına yönelerek yeteneklerini keşfetmelerine fırsat tanıyor.
- Öğrencilere faydalı olmak için kodlama ve robotik öğrendi
Projeyle ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Akgöz, 6 yıl önce Kars Kağızman'da öğretmenlik yaparken, sınıfta amatör olarak org çalmayı öğrettiği öğrencilerinden birinin, bu yıl güzel sanatlar lisesini kazanmasının ardından böyle bir proje başlatmayı ve birçok öğrencinin yeteneklerini keşfetmesine imkan sağlamayı amaçladığını kaydetti.
"Bu sınıfımda da farklı zeka alanlarına sahip öğrenciler varsa" diyerek yola çıktığını anlatan Akgöz, öğrencilerin ekonomik yetersizlikler sebebiyle yeteneklerini keşfedebilecekleri materyallerden uzak kalabildiğine dikkati çekti.
Perihan Akgöz, şöyle konuştu:
"Bizim imkanlarımız belli. Bütün materyallerden bütün sınıfa alamazdım. 'Ne yapabilirim?' dedim. Velileri bu sürecin içine katabileceğimi düşündüm. Hatta proje sürecinde çok yetenekli velilerimin olduğunu da fark ettim. Sınıfı gruplara ayırdım, materyalden 10 alacağıma bir tane aldım. Öncesinde toplantı yaparak, velileri bu durumdan haberdar ettim. 'Arkanızdayız' dediler. Zaten hepsini iyi tanıdığım için hangi alanda bana yardımcı olabileceklerini biliyordum."
Kodlama ve robotik hakkında bilgi sahibi olmadığını, bunun için yaz boyunca özel bir kursa giderek, çocuklara faydalı olabilmek için kendini daha donanımlı hale getirdiğini belirten Akgöz, velileri de yetenekli oldukları alanlara ayırarak, kısa süreli eğitim verdiğini dile getirdi.
- "Üreten çocuklar yetiştirmek için mühendislik becerilerine ihtiyacımız var"
Öğretmen Akgöz, Gardner'ın zeka kuramına göre 8 zeka alanı olduğunu, bunlardan içsel, sosyal ve doğacı zekayı sınıfta uygulama imkanı olmadığı için bunlara yer vermediğini söyledi.
Projenin ikinci aşamasında ilkbaharda doğacı zekayı eklemek istediğini aktaran Akgöz, "Elimde 5 zeka alanı kaldı. Bunlar görsel, sözel, ritmik, mantıksal ve kinestetik zeka. Bunlara ek, çocukların 21. yüzyıl becerileri ile mühendislik becerilerini geliştirmemiz gerekiyor. Üreten çocuklar yetiştirmeliyiz. Üreten çocuklar yetiştirmek için de mühendislik becerilerine ihtiyacımız var." diye konuştu.
Bunun için de kodlama ve robotik alanı projeye eklediklerini ifade eden Akgöz, "Robotları birleştiriyoruz. Hareket edince çocuk mutlu oluyor, 'Ben yaptım.' diyor. Elektrik devresi yaparak bir üretimi yaşıyor. Çocuklardaki sevinç inanılmaz." dedi.
Projeyi, öğleden sonra işledikleri görsel sanatlar, müzik, oyun, fiziki ve serbest etkinlikler gibi derslerde uyguladıklarını aktaran Akgöz, öğrencileri 6 gruba ayırdıkları için verimin arttığını vurguladı.
İki hafta süreyle her grubun bir zeka alanında eğitim aldığına işaret eden Akgöz, "İki haftanın sonunda yer değiştiriyorum. Ritmik zekaya sahip değilse çocuk, ritm bardaklarını yapamıyor ve sıkılıyor. İki hafta kaldıktan sonra toplam 6 hafta boyunca çocuklar bütün zeka alanlarını dolaşacak. Ondan sonra en çok eğlendikleri alanı seçecekler. Bizim amacımız çocukların zeka alanını keşfetmek. 'Kendini arayan çocuk' dedim ya şu an çocuklar kendini arıyor." değerlendirmesinde bulundu.
- "Ders başarısı düşük ama diğer zeka alanları kuvvetli öğrenciler var"
Proje başladıktan sonra öğrencilerde olumlu değişiklikler gözlemlediğini belirten Akgöz, şöyle devam etti:
"Çocuklar, materyallerle karşılaşsınlar ve sonuç olarak o alana yeteneği var mı yok mu kendileri karar versinler istedik. Hiç beklemediğimiz çocuklardan inanılmaz sonuçlar alıyoruz. Çocukların kendine öz güveni geliyor. Şu anda öğrenciler de veliler de beklentimizin üstünde gidiyor. Okula devamsızlık yapmak için bahaneler bulan çocuklar koşa koşa okula geliyor. 'Teneffüse çıkalım diyorum.' çıkmıyorlar. Çocukların okula karşı tutumları bambaşka oldu. Ders başarısı düşük ama diğer zeka alanları kuvvetli öğrenciler var. Çocuğa ritmik zekasının kuvvetli olduğunu, org çalmayı öğretmeden sadece şarkı söyleyerek hissettiremem. Orgun başına geçtiği zaman ilgisinin olduğunu anlıyor."
Özel okullardan bir eksiklerinin olmadığını ifade eden Akgöz, "Bizim sadece öğrenci sayısı fazlamız var. Bunu da velileri projenin içine katarak dengeledik. 'Özel okul değil, özel çocuk.' diye bu yüzden vurguladım." dedi.
- "Çocuğum okula severek gelmeye başladı"
Projeye katılan veli Hacer Dönmez, Perihan öğretmenin veli toplantısında, öğleden sonraki derslerde çocukların zeka alanlarını keşfedebileceği çeşitli alanlara yönelik eğitim vermek istediğini anlattığını ve bu konuda kendilerinden destek istediğini söyledi.
Bu projeyi olumlu karşıladıklarını dile getiren Dönmez, öğretmenin kendilerini yetenekli oldukları alanlarda daha fazla eğiterek, öğrencilere eğitim vermek için hazırladığını belirtti.
Mantıksal-mühendislik zeka alanında öğrencilere eğitim verdiğine dikkati çeken Dönmez, şunları kaydetti:
"Elektrik devresi yapıyoruz. Robot Doc'la ve Code Ork'la kodlama öğretiyoruz. Bazı bloklarla çocukların kodlamayı eğlenerek öğrenmesini sağlıyoruz. Proje başladıktan sonra çocuğum okula severek gelmeye başladı. Gruplar sebebiyle arkadaşlıkları daha sağlam olmaya başladı. Bu durum da ders başarısını olumlu yönde etkiledi."
Oğlunun mantıksal zeka alanını çok sevdiğini aktaran Dönmez, Code Ork eğitimiyle kodlamada kendisini geliştirdiğini ve lego oyuncaklarla bu konuyu desteklemeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.