'Sektör Bazında Biraz Zor Bir Dönem Geçiriyoruz'
Foto muhabiri ve belgesel yapımcısı Coşkun Aral:'Ne yazık ki sponsor bulamayışımız ve desteklerin azalmasından ötürü sektör bazında biraz zor bir dönem geçiriyoruz' 'Türkiye'de var olan mükemmel değer ve kompozisyonlar milyonlarca lira harcanan içi boş programlarla anlatılacağına, bu bütçenin yarı fiyatına çok daha değerli ve evrensel bir dille dünyaya aktarılabilir'.
MEHMET AKİF PARLAK - Foto muhabiri ve belgesel yapımcısı Coşkun Aral, Türkiye'de belgesel sektörünün sponsor ve destek bulunamaması nedeniyle zor bir dönem geçirdiğini belirterek, "Türkiye'de var olan mükemmel değer ve kompozisyonlar milyonlarca lira harcanan içi boş programlarla anlatılacağına, bu bütçenin yarı fiyatına çok daha değerli ve evrensel bir dille dünyaya aktarılabilir." dedi.
Yaklaşık 30 yıldır belgesel yapımıyla uğraşan ve bu alanda birçok ödül alan usta foto muhabiri Aral, "4'üncü Altın Baklava Film Festivali"ne katılmak için geldiği Gaziantep'te, Türkiye'de son yıllarda belgesel yapımcılığının, yayıncılığın ve izleyici kitlesinin arttığını, bunun ülke adına oldukça önemli bir kazanım olduğunu söyledi.
Eskiden televizyon kanallarının belgesel yayınlama zorunluluğunun olduğunu hatırlatan Coşkun Aral, "Durum böyle olunca televizyonlar işi çığırından çıkarttı ve köyde, yolda giden at arabasını bile 'belgesel' diye millete izlettirdi. Oralardan buralara geldik. İyi yol aldık ama asla yeterli düzeyde değil." diye konuştu.
- "Ülkemizde belgesel yapımcılığı giderek artıyor
Aral, özellikle TRT Belgesel kanalının iyi işlere imza attığına dikkati çekerek, devletin sektöre desteğinin kendileri için mutluluk ve umut verici olduğunu ifade etti.
Belgesel sektörüne gerekli bütçe sağlanması halinde dünya çapında yapıtların ortaya çıkacağına inancının tam olduğuna değinen Coşkun Aral, şöyle devam etti:
"Ülkemizde belgesel yapımcılığı giderek artıyor. Ele aldığımız belgeseller dünyada ne kadar etki uyandırıyor diye baktığımız zaman, çok olumlu şeyler söyleyemem. En azından bir dizi sektörü kadar değil. Çünkü bunun için gerekli bütçeler yok. Eğer destek verilirse başarılı olacağına inanıyorum. Bugün Türkiye'de belgesel tarihinde en çok satılan prodüksiyon 'Batı'ya Doğru Akan Nehir'di ve ciddi bir oranda satıldı. Çünkü harcamalar evrensel ölçekteydi."
- Sektör bazında biraz zor bir dönem geçiriyoruz
Aral, belgesel çekmenin oldukça zahmetli, bir o kadar da eğlenceli olduğunu dile getirerek, insan, hayvan, bitki ve cansız figürleri yakından keşfetmek ve keşfetmenin verdiği hazzı izleyiciye aktarmanın büyük bir mutluluk olduğunu vurguladı.
Sektörün zor zamanlardan geçtiğini anlatan Coşkun Aral, şöyle konuştu:
"Ne yazık ki sponsor bulamayışımız ve desteklerin azalmasından ötürü sektör bazında biraz zor bir dönem geçiriyoruz. Umarım dizi sektörüne gösterilen ilgi belgesele de gösterilir yapım firmaları tarafından. Salt televizyonlar değil veya salt devlet değil özel sektör de kendi alanında evrensel bir platforma sıçramak için belgeseli kullanırsa niye olmasın diyorum. Türkiye'de var olan mükemmel değer ve kompozisyonlar milyonlarca lira harcanan içi boş programlarla anlatılacağına, bu bütçenin yarı fiyatına çok daha değerli ve evrensel bir dille dünyaya aktarılabilir. Gelişmiş ülkelere bakın, hemen hemen hepsi aynı yolu seçiyor. Bizim bundan geri kalmamamız lazım. İnşallah en kısa sürede biz de bu tarz işler olur diye umut ediyorum."
Kaynak: AA
Yaklaşık 30 yıldır belgesel yapımıyla uğraşan ve bu alanda birçok ödül alan usta foto muhabiri Aral, "4'üncü Altın Baklava Film Festivali"ne katılmak için geldiği Gaziantep'te, Türkiye'de son yıllarda belgesel yapımcılığının, yayıncılığın ve izleyici kitlesinin arttığını, bunun ülke adına oldukça önemli bir kazanım olduğunu söyledi.
Eskiden televizyon kanallarının belgesel yayınlama zorunluluğunun olduğunu hatırlatan Coşkun Aral, "Durum böyle olunca televizyonlar işi çığırından çıkarttı ve köyde, yolda giden at arabasını bile 'belgesel' diye millete izlettirdi. Oralardan buralara geldik. İyi yol aldık ama asla yeterli düzeyde değil." diye konuştu.
- "Ülkemizde belgesel yapımcılığı giderek artıyor
Aral, özellikle TRT Belgesel kanalının iyi işlere imza attığına dikkati çekerek, devletin sektöre desteğinin kendileri için mutluluk ve umut verici olduğunu ifade etti.
Belgesel sektörüne gerekli bütçe sağlanması halinde dünya çapında yapıtların ortaya çıkacağına inancının tam olduğuna değinen Coşkun Aral, şöyle devam etti:
"Ülkemizde belgesel yapımcılığı giderek artıyor. Ele aldığımız belgeseller dünyada ne kadar etki uyandırıyor diye baktığımız zaman, çok olumlu şeyler söyleyemem. En azından bir dizi sektörü kadar değil. Çünkü bunun için gerekli bütçeler yok. Eğer destek verilirse başarılı olacağına inanıyorum. Bugün Türkiye'de belgesel tarihinde en çok satılan prodüksiyon 'Batı'ya Doğru Akan Nehir'di ve ciddi bir oranda satıldı. Çünkü harcamalar evrensel ölçekteydi."
- Sektör bazında biraz zor bir dönem geçiriyoruz
Aral, belgesel çekmenin oldukça zahmetli, bir o kadar da eğlenceli olduğunu dile getirerek, insan, hayvan, bitki ve cansız figürleri yakından keşfetmek ve keşfetmenin verdiği hazzı izleyiciye aktarmanın büyük bir mutluluk olduğunu vurguladı.
Sektörün zor zamanlardan geçtiğini anlatan Coşkun Aral, şöyle konuştu:
"Ne yazık ki sponsor bulamayışımız ve desteklerin azalmasından ötürü sektör bazında biraz zor bir dönem geçiriyoruz. Umarım dizi sektörüne gösterilen ilgi belgesele de gösterilir yapım firmaları tarafından. Salt televizyonlar değil veya salt devlet değil özel sektör de kendi alanında evrensel bir platforma sıçramak için belgeseli kullanırsa niye olmasın diyorum. Türkiye'de var olan mükemmel değer ve kompozisyonlar milyonlarca lira harcanan içi boş programlarla anlatılacağına, bu bütçenin yarı fiyatına çok daha değerli ve evrensel bir dille dünyaya aktarılabilir. Gelişmiş ülkelere bakın, hemen hemen hepsi aynı yolu seçiyor. Bizim bundan geri kalmamamız lazım. İnşallah en kısa sürede biz de bu tarz işler olur diye umut ediyorum."