'Gemiyi Fareler Terk Eder, Kaptanlar Değil'
TBMM 27. Dönem Başkanı İsmail Kahraman: '(15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili) Dediler ki ‘3 tane yer var seni oraya götürelim. Kimsenin bilmediği yer. Çünkü 1 numaraya bir şey olursa 2 numara olarak sana vazife düşecek. Seni saklayalım’ dediler. Saklananlar var. Çay, kahve içenler de var. Adresi belli olmayanlar var. Çünkü tarihi bilgileri eksik. Gemiyi fareler terk eder, kaptanlar değil' Vuslat Platformu Başkanı Hamza Cebeci: 'Beni bu milletin içerisinden çıkanlar yönetir. Bu milletin inancına bu milletinin tarihine göre ben yönetilirim. Yoksa bu milleti Amerika’nın Avrupa’nın anlayışına göre yönetenlere geçit vermem diyen bir nesil çıktı ortaya'
TBMM 27. Dönem Başkanı İsmail Kahraman, 15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili olarak, "Dediler ki ‘3 tane yer var seni oraya götürelim. Kimsenin bilmediği yer. Çünkü 1 numaraya bir şey olursa 2 numara olarak sana vazife düşecek. Seni saklayalım’ dediler. Saklananlar var. Çay kahve içenler de var. Adresi belli olmayanlar var. Çünkü tarihi bilgileri eksik. Gemiyi fareler terk eder, kaptanlar değil." dedi.
Vuslat Platformu ve Kartepe Belediyesi tarafından Abant'ta bir otelde düzenlenen "Yeni Dünya Düzeni ve Geleceğin Haritası" konulu konferansta konuşan Kahraman, konuşmasına 15 Temmuz ile başlamak istediğini belirterek, "O gece Cumhurbaşkanının, ‘hemen sizi 5 dakika içinde uluslar içi sahaya 10 dakika içinde Yunan sahasına çıkartırım’ lafına kendine has üslubu içinde cevap vermeseydi ve uysaydı ne büyük bir badire ile karşı karşıya kalacaktık. Çünkü hareket güçlüydü. 27 Mayıs’tan, 28 Şubat’tan, 21 Mayıs’tan. 9 Mart’tan, 12 Mart’tan güçlüydü." diye konuştu
-"FETÖ elebaşı ikrar etse belki hesap günü tutunacak bir şeyi olur"
Kahraman, 15 Temmuz darbe girişimine yeltenen FETÖ/PDY’nin elebaşı Fetullah Gülen’in bir piyon olduğuna dikkat çekerek, “Bir piyon var. O kim ki o kadar organize yapacak. Bu kadar gücü bir araya getirecek. 160 ülkede okul idare edecek. Bankalar, yayınlar bilmem neler kuracak. Şimdi kalkıp da zalım, ‘ben kullanıldım. Af dileyemem çünkü affın üzerine geçtim. Başkası kullanılmasın diye ikrar ediyorum.’ dese hiç olmazsa hesap gününde bir sarılacağı yer olur. Onu da demiyor." ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin, 15 Temmuz’da büyük bir badire atlattığını hatırlatan Kahraman, kendisine o gece Meclis'in genel sekreteri, koruma müdürü ve yazı işleri müdürünün “Gizli bir yere “ götürme teklifi olduğunu anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dediler ki ‘3 tane yer var seni oraya götürelim. Kimsenin bilmediği yer. Çünkü 1 numaraya bir şey olursa 2 numara olarak sana vazife düşecek. Seni saklayalım’ dediler. Saklananlar var. Çay, kahve içenler de var. Adresi belli olmayanlar var. Çünkü tarihi bilgileri eksik. Gemiyi fareler terk eder, kaptanlar değil. Cumhurbaşkanıma ulaşamadım, temas edemedik. Başbakanımızı bulamadık. Aynı hareketi yaptık. Birbirimizden habersiz ‘Alçaklar’ dedik. Ve muvaffak olamadılar. Allah korudu milletimizi. Bütün millet Cumhurbaşkanımızın daveti ile meydanlara çıktı. Tabii 251 şehidimiz var, gazilerimiz var. Onları rahmet ve minnetle tekrar analım."
Kahraman, konferansa katılan gençleri göstererek, Türkiye’nin mayasının sağlam olduğunu söyledi.
23 Nisan’da gençlerin Meclis'i ziyaret ettiği esnada yaşadığı bir olayı anlatan Kahraman, şöyle konuştu:
"İlkokul talebeleri, orta öğretim talebeleri geldi. Ne olacaksın diye soruyorum, doktor, öğretmen diyen çoğunlukta, biri anestezist olacağım dedi. Biri de futbolcu olacağım dedi. O dönemde Arda Turan’ın, Barcelona’ya gitmesi gündemde. Arda Turan mı olacaksın? dedim. Çocuk 11 yaşında adı Osman, Nevşehirli. ‘Hayır’ dedi. Peki Ronaldo mu olacaksın? dedim. ‘Hayır’ dedi. Messi mi olacaksın? dedim. ‘Hayır’ dedi. ‘Ben olacağım’ dedi. Kendim olacağım. Mesele bu. Biz olacağız. Cumhurbaşkanımızın farkı bu. 'Ben varım' diyor. 'One minute' diyor. Bir dünya lideri var. 'Ben olacağım' diyen. Osman’ın amcası. Gençler böyle olalım."
-"16 Nisan 2017’de Türkiye ray değiştirmiştir"
"Birbirimize girmeyelim. Bu demokrasinin pohpohlamaları bizi kalkıp da birbirimize düşman etmesin şucu, bucu dedirtmesin” diyen Kahraman, var olan dünya düzeninin değişmeyeceğine değinerek, şunları söyledi:
"Egemenler vardır. Ezilenler vardır. Bir de ezilmekten kurtulmak isteyenler vardı. Değişimler ihtilaller ve büyük olaylarla oluyor. Malum İstanbul’un fethi bir çağın kapanıp bir çağın açılmasıdır. Büyük hadisedir. Rus İhtilali, Fransız İhtilali, İttihat Terakki’nin yaptığı o meşhur Abdulhamid’i düşürme hadisesi. Bunlar büyük hadiselerdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük bir hadisesi de 16 Nisan 2017’de olmuştur. Türkiye ray değiştirmiştir. Türkiye makas değiştirmiştir. Yeni bir sisteme girmiştir."
-"Osmanlı yıkılmasa belki şimdi Osmanlı Devletler Topluluğu olabilirdi"
İsmail Kahraman, artık Türkiye’de ikide bir hükümet devrilmesi, yıkması, güvensizlik ve partiler arası alışverişler ve pazarlıklar olmadığını anlatarak, “Bütün dünya ayağa kalktı. ‘Sakın ha değiştirmeyin’ dediler. İşlerine geliyordu çünkü. İstikrarsız bir Türkiye değiliz. Geleceğimiz fevkalade. Ve dünya üzerinde büyük otoriteye sahibiz. Dünkü Türkiye değiliz. 1 milyon dolar için Lüksemburg’tan dilenen değiliz. Güçlüyüz. Biz varız. Almanya var. Kabul ettirdi kendini, '5+1' diyorlar. Toplantılara sokuyorlar. Güvenlik Konseyi'ne koyuyorlar. Çin var. Bir dev. Rusya var. Dün iki kutuptu. Şimdi birkaç kutup var. Bir de Türkiye var. Osmanlı eğer devrilmeseydi bugün yine devletler kurulabilirdi ama Osmanlı Devletler Topluluğu’da olurdu. Olur mu acaba tekrar.” ifadesini kullandı.
Vuslat Platformu Başkanı Hamza Cebeci ise Allah'ın çok şey yaşattığını ve öğrettiğini ifade ederek, "Bu memleketin, yokluğunu, darlığını, sıkıntılarını da gördük. Bugünkü hallerini de görüyor ve elhamdülillah mutlu oluyoruz. Bu memlekette Tanzimat'tan sonra farklı gruplar, farklı anlayışlar var oldu. Ondan önce de mutlaka vardı." dedi.
-"Beni bu milletin içerisinden çıkanlar yönetir"
Önceden, Türkiye'de, "Biz bir şey yapamayız, bizden bir şey olmaz. Batılılar daha akıllı, daha zeki, daha çağdaş. Onlar yapar biz onları seyrederiz. Onlar yönetir, biz yönetiliriz" şeklinde bir anlayışın olduğunu ifade eden Cebeci, bu anlayışın halen belli oranda devam etmesine rağmen, artık ortadan kalktığını belirtti.
Cebeci, Sevr Anlaşması'nı bu milletin temsilcilerinin imzaladığını vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Mondros Ateşkes Antlaşmasında, galip devletlerin kendi aralarında Osmanlı topraklarını paylaşmakta uzlaşamaması sonucunda Sevr ortaya çıkıyor. Bu anlaşmanın maddelerini okuduğu zaman bir nesil kafasında şimşek çakmalı. Bizi bir avuç toprağa hapsetmişler. Bu anlayışa da evet diyen bir zihniyet vardı. Onlar rahat yaşasın bizi Amerika, İngiliz, Fransız kim yönetirse yönetsin. Ama onların hesap edemediği bir nesil ortaya çıktı ki. Ölürüm zillete razı olmam. Ölürüm şehit olurum, boyun eğmem. Beni bu milletin içerisinden çıkanlar yönetir. Bu milletin inancına bu milletinin tarihine göre ben yönetilirim. Yoksa bu milleti Amerika’nın Avrupa’nın anlayışına göre yönetenlere geçit vermem diyen bir nesil çıktı ortaya."
Cebeci, sözlerini şöyle tamamladı:
"Arkadaşlar biz kendimize geleceğiz. Geçmişimizi tarihimizi iyi analiz ederek, biz dünyayı geçmişte yönetmişsek bugün de yönetiriz. Buna hiçbir mani yok. Sadece üzerimize serpilen ölü toprağı kalksın ve bugün olduğu gibi bu milletin içinden çıkmış ‘Biz bu yola kefenimizi çantaya koyarak çıktık’ diyen bir liderle gidilmesi gereken bir yere gidilmesi için sözümüz ve yeminimiz olmalı geri dönmemeliyiz."
Uluslararası Vuslat Platformu tarafından Abant Tabiat Parkı’nda bulunan bir otelde düzenlenen "Yeni Dünya Düzeni Ve Geleceğin Haritası Konferansları", 3 gün sürecek.
Kaynak: AA
Vuslat Platformu ve Kartepe Belediyesi tarafından Abant'ta bir otelde düzenlenen "Yeni Dünya Düzeni ve Geleceğin Haritası" konulu konferansta konuşan Kahraman, konuşmasına 15 Temmuz ile başlamak istediğini belirterek, "O gece Cumhurbaşkanının, ‘hemen sizi 5 dakika içinde uluslar içi sahaya 10 dakika içinde Yunan sahasına çıkartırım’ lafına kendine has üslubu içinde cevap vermeseydi ve uysaydı ne büyük bir badire ile karşı karşıya kalacaktık. Çünkü hareket güçlüydü. 27 Mayıs’tan, 28 Şubat’tan, 21 Mayıs’tan. 9 Mart’tan, 12 Mart’tan güçlüydü." diye konuştu
-"FETÖ elebaşı ikrar etse belki hesap günü tutunacak bir şeyi olur"
Kahraman, 15 Temmuz darbe girişimine yeltenen FETÖ/PDY’nin elebaşı Fetullah Gülen’in bir piyon olduğuna dikkat çekerek, “Bir piyon var. O kim ki o kadar organize yapacak. Bu kadar gücü bir araya getirecek. 160 ülkede okul idare edecek. Bankalar, yayınlar bilmem neler kuracak. Şimdi kalkıp da zalım, ‘ben kullanıldım. Af dileyemem çünkü affın üzerine geçtim. Başkası kullanılmasın diye ikrar ediyorum.’ dese hiç olmazsa hesap gününde bir sarılacağı yer olur. Onu da demiyor." ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin, 15 Temmuz’da büyük bir badire atlattığını hatırlatan Kahraman, kendisine o gece Meclis'in genel sekreteri, koruma müdürü ve yazı işleri müdürünün “Gizli bir yere “ götürme teklifi olduğunu anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dediler ki ‘3 tane yer var seni oraya götürelim. Kimsenin bilmediği yer. Çünkü 1 numaraya bir şey olursa 2 numara olarak sana vazife düşecek. Seni saklayalım’ dediler. Saklananlar var. Çay, kahve içenler de var. Adresi belli olmayanlar var. Çünkü tarihi bilgileri eksik. Gemiyi fareler terk eder, kaptanlar değil. Cumhurbaşkanıma ulaşamadım, temas edemedik. Başbakanımızı bulamadık. Aynı hareketi yaptık. Birbirimizden habersiz ‘Alçaklar’ dedik. Ve muvaffak olamadılar. Allah korudu milletimizi. Bütün millet Cumhurbaşkanımızın daveti ile meydanlara çıktı. Tabii 251 şehidimiz var, gazilerimiz var. Onları rahmet ve minnetle tekrar analım."
Kahraman, konferansa katılan gençleri göstererek, Türkiye’nin mayasının sağlam olduğunu söyledi.
23 Nisan’da gençlerin Meclis'i ziyaret ettiği esnada yaşadığı bir olayı anlatan Kahraman, şöyle konuştu:
"İlkokul talebeleri, orta öğretim talebeleri geldi. Ne olacaksın diye soruyorum, doktor, öğretmen diyen çoğunlukta, biri anestezist olacağım dedi. Biri de futbolcu olacağım dedi. O dönemde Arda Turan’ın, Barcelona’ya gitmesi gündemde. Arda Turan mı olacaksın? dedim. Çocuk 11 yaşında adı Osman, Nevşehirli. ‘Hayır’ dedi. Peki Ronaldo mu olacaksın? dedim. ‘Hayır’ dedi. Messi mi olacaksın? dedim. ‘Hayır’ dedi. ‘Ben olacağım’ dedi. Kendim olacağım. Mesele bu. Biz olacağız. Cumhurbaşkanımızın farkı bu. 'Ben varım' diyor. 'One minute' diyor. Bir dünya lideri var. 'Ben olacağım' diyen. Osman’ın amcası. Gençler böyle olalım."
-"16 Nisan 2017’de Türkiye ray değiştirmiştir"
"Birbirimize girmeyelim. Bu demokrasinin pohpohlamaları bizi kalkıp da birbirimize düşman etmesin şucu, bucu dedirtmesin” diyen Kahraman, var olan dünya düzeninin değişmeyeceğine değinerek, şunları söyledi:
"Egemenler vardır. Ezilenler vardır. Bir de ezilmekten kurtulmak isteyenler vardı. Değişimler ihtilaller ve büyük olaylarla oluyor. Malum İstanbul’un fethi bir çağın kapanıp bir çağın açılmasıdır. Büyük hadisedir. Rus İhtilali, Fransız İhtilali, İttihat Terakki’nin yaptığı o meşhur Abdulhamid’i düşürme hadisesi. Bunlar büyük hadiselerdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük bir hadisesi de 16 Nisan 2017’de olmuştur. Türkiye ray değiştirmiştir. Türkiye makas değiştirmiştir. Yeni bir sisteme girmiştir."
-"Osmanlı yıkılmasa belki şimdi Osmanlı Devletler Topluluğu olabilirdi"
İsmail Kahraman, artık Türkiye’de ikide bir hükümet devrilmesi, yıkması, güvensizlik ve partiler arası alışverişler ve pazarlıklar olmadığını anlatarak, “Bütün dünya ayağa kalktı. ‘Sakın ha değiştirmeyin’ dediler. İşlerine geliyordu çünkü. İstikrarsız bir Türkiye değiliz. Geleceğimiz fevkalade. Ve dünya üzerinde büyük otoriteye sahibiz. Dünkü Türkiye değiliz. 1 milyon dolar için Lüksemburg’tan dilenen değiliz. Güçlüyüz. Biz varız. Almanya var. Kabul ettirdi kendini, '5+1' diyorlar. Toplantılara sokuyorlar. Güvenlik Konseyi'ne koyuyorlar. Çin var. Bir dev. Rusya var. Dün iki kutuptu. Şimdi birkaç kutup var. Bir de Türkiye var. Osmanlı eğer devrilmeseydi bugün yine devletler kurulabilirdi ama Osmanlı Devletler Topluluğu’da olurdu. Olur mu acaba tekrar.” ifadesini kullandı.
Vuslat Platformu Başkanı Hamza Cebeci ise Allah'ın çok şey yaşattığını ve öğrettiğini ifade ederek, "Bu memleketin, yokluğunu, darlığını, sıkıntılarını da gördük. Bugünkü hallerini de görüyor ve elhamdülillah mutlu oluyoruz. Bu memlekette Tanzimat'tan sonra farklı gruplar, farklı anlayışlar var oldu. Ondan önce de mutlaka vardı." dedi.
-"Beni bu milletin içerisinden çıkanlar yönetir"
Önceden, Türkiye'de, "Biz bir şey yapamayız, bizden bir şey olmaz. Batılılar daha akıllı, daha zeki, daha çağdaş. Onlar yapar biz onları seyrederiz. Onlar yönetir, biz yönetiliriz" şeklinde bir anlayışın olduğunu ifade eden Cebeci, bu anlayışın halen belli oranda devam etmesine rağmen, artık ortadan kalktığını belirtti.
Cebeci, Sevr Anlaşması'nı bu milletin temsilcilerinin imzaladığını vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Mondros Ateşkes Antlaşmasında, galip devletlerin kendi aralarında Osmanlı topraklarını paylaşmakta uzlaşamaması sonucunda Sevr ortaya çıkıyor. Bu anlaşmanın maddelerini okuduğu zaman bir nesil kafasında şimşek çakmalı. Bizi bir avuç toprağa hapsetmişler. Bu anlayışa da evet diyen bir zihniyet vardı. Onlar rahat yaşasın bizi Amerika, İngiliz, Fransız kim yönetirse yönetsin. Ama onların hesap edemediği bir nesil ortaya çıktı ki. Ölürüm zillete razı olmam. Ölürüm şehit olurum, boyun eğmem. Beni bu milletin içerisinden çıkanlar yönetir. Bu milletin inancına bu milletinin tarihine göre ben yönetilirim. Yoksa bu milleti Amerika’nın Avrupa’nın anlayışına göre yönetenlere geçit vermem diyen bir nesil çıktı ortaya."
Cebeci, sözlerini şöyle tamamladı:
"Arkadaşlar biz kendimize geleceğiz. Geçmişimizi tarihimizi iyi analiz ederek, biz dünyayı geçmişte yönetmişsek bugün de yönetiriz. Buna hiçbir mani yok. Sadece üzerimize serpilen ölü toprağı kalksın ve bugün olduğu gibi bu milletin içinden çıkmış ‘Biz bu yola kefenimizi çantaya koyarak çıktık’ diyen bir liderle gidilmesi gereken bir yere gidilmesi için sözümüz ve yeminimiz olmalı geri dönmemeliyiz."
Uluslararası Vuslat Platformu tarafından Abant Tabiat Parkı’nda bulunan bir otelde düzenlenen "Yeni Dünya Düzeni Ve Geleceğin Haritası Konferansları", 3 gün sürecek.