Suriyeli Kadın Cinayeti Davası'nda 1 Tutuklama
Kayseri’de 2015 yılında yardım etmek bahanesiyle evlerine çağırdıkları 65 yaşındaki Suriyeli kadını bez ile boğarak öldürüp, çuval içerisine koyduktan sonra moloz yığınlarına gömdükleri ve altın, para ile cep telefonunu çaldıkları iddiasıyla yargılanan 2’si tutuklu 3 sanık ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuksuz sanık da ilk celse tutuklandı.
Bez ile boğarak öldürüp, moloz yığınlarına gömmüşler
Suriye uyruklu şahıslara Kur’an dersi vermek için haftanın 3 günü kursa giden ve 3 Temmuz 2015’te kurstan çıkan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Suriyeli Hamide Cüneyd’in kayıp ihbarını alan polis, kadının öldürülmüş olabileceğini değerlendirdi. Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde oluşturulan 3 ekip, olay günü yardım etmek amacı ile Suriye uyruklu A.E’ye ait ikamete gideceği bilgisine ulaşan polis, A.E.’yi takibe aldı. İki ay süren teknik takip ve telefonların HTS raporları doğrultusunda, Hamide Cüneyd’i, yardım alma bahanesiyle evine çağıran A.E. ve arkadaşı Y.K. ile birlikte bez ile boğarak öldürdükleri belirlendi. 21 Mart 2017’de gözaltına alınan ve sorgularında cinayeti itiraf eden zanlıların, öldürülen kadının çantasında, kollarında ve boynunda bulunan altın bilezik, kolye, cep telefonu ve cüzdanını aldıklarını, cesedi ise iki adet çuval içerisine yerleştirerek, araçla Selçuklu Mahallesi Gülören Sokak üzerinde bulunan boşluk arazideki moloz yığınlarının içerisine bıraktıklarını, cesedin bulunduğu çuvalın ağzının bağlı olduğunu ve üzerini orada buldukları katı maddeler ile kapattıklarını söyledikleri ortaya çıktı.
Altın ve cep telefonunu Gaziantep’te satmışlar
Kadına ait çanta, manto, ayakkabı ve kimlik kartlarını yakan cinayet zanlıların, Suriye uyruklu bir taksi şoförü ile anlaşarak Gaziantep’e gittikleri ve burada kadından aldıkları altınları ve cep telefonunu 32 bin TL karşılığında paraya çevirdiklerini, cep telefonunu 100 TL’ye sattıklarını, bin Euro, 200 ABD doları, 750 TL ve 10 bin Suriye Lirasını paylaştıklarını beyan eden cinayet zanlıların, öldürdükleri kadının cesedini attıkları yeri 20 gün veya bir ay boyunca takip ettiklerini söylediler. A.E. ile Y.K. ‘tasarlayarak kasten adam öldürme’ suçundan tutuklanırken, M.Ö. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar A.E.(42), Y.K.(44) ve tutuksuz sanık M.Ö. (20) ile müşteki M.C.(69) ve avukatlar hazır bulundu.
Suriyeli tutuklu sanık A.E. mahkemede “Ben ölen kadını hiç görmedim, tanımam. Ne Suriye’de, ne Türkiye’de görmedim. Önceki ifadeleri işkence altında verdiğim için kabul etmiyorum. Benim eşimin kardeşi M.Ö. altınları bana verdi. M.Ö.’yü yardım için kadının evine göndermiş ve Y.K. ile öldürmüş ve cesedi taşımış değilim. Suçsuzum” diye konuştu.
Tutuklu sanık Y.K. de kadını tanımadığını ve hiçbir ispat olmadığını, cesedin de bulunmadığını söyledi.
Tutuksuz sanık M.Ö. ise “A.E. benim eniştem olur. Ölen Hamide Cüneyd ise benim kardeşimin kayınvalidesi olur. Hamide’nin oğlu A.Z. ise iş arkadaşım olur. Eniştem A.E. bana Hamide’nin altınlarının olduğunu gördüğünü ve onları alacağını söyledi.
Ben kabul etmedim. Olaydan bir gün önce iş çıkışı Hamide’nin evine gitmemi söyledi gittim. A.E. aradı, Hamide ile konuştu, ona yardım edeceğini söyledi.
Yardım etmek için A.E. kendi evine çağırdı. Ertesi gün ne olduğunu bilmiyorum. Altınları alacağını söyledi ama öldüreceğini söylemedi. Bana da para vermedi” ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti tanıkların dinlenilmesi için duruşmayı ertelerken, tutuksuz sanık M.Ö.’nün de tutuklanmasına karar verdi.
Kaynak: İHA
Suriye uyruklu şahıslara Kur’an dersi vermek için haftanın 3 günü kursa giden ve 3 Temmuz 2015’te kurstan çıkan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Suriyeli Hamide Cüneyd’in kayıp ihbarını alan polis, kadının öldürülmüş olabileceğini değerlendirdi. Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde oluşturulan 3 ekip, olay günü yardım etmek amacı ile Suriye uyruklu A.E’ye ait ikamete gideceği bilgisine ulaşan polis, A.E.’yi takibe aldı. İki ay süren teknik takip ve telefonların HTS raporları doğrultusunda, Hamide Cüneyd’i, yardım alma bahanesiyle evine çağıran A.E. ve arkadaşı Y.K. ile birlikte bez ile boğarak öldürdükleri belirlendi. 21 Mart 2017’de gözaltına alınan ve sorgularında cinayeti itiraf eden zanlıların, öldürülen kadının çantasında, kollarında ve boynunda bulunan altın bilezik, kolye, cep telefonu ve cüzdanını aldıklarını, cesedi ise iki adet çuval içerisine yerleştirerek, araçla Selçuklu Mahallesi Gülören Sokak üzerinde bulunan boşluk arazideki moloz yığınlarının içerisine bıraktıklarını, cesedin bulunduğu çuvalın ağzının bağlı olduğunu ve üzerini orada buldukları katı maddeler ile kapattıklarını söyledikleri ortaya çıktı.
Altın ve cep telefonunu Gaziantep’te satmışlar
Kadına ait çanta, manto, ayakkabı ve kimlik kartlarını yakan cinayet zanlıların, Suriye uyruklu bir taksi şoförü ile anlaşarak Gaziantep’e gittikleri ve burada kadından aldıkları altınları ve cep telefonunu 32 bin TL karşılığında paraya çevirdiklerini, cep telefonunu 100 TL’ye sattıklarını, bin Euro, 200 ABD doları, 750 TL ve 10 bin Suriye Lirasını paylaştıklarını beyan eden cinayet zanlıların, öldürdükleri kadının cesedini attıkları yeri 20 gün veya bir ay boyunca takip ettiklerini söylediler. A.E. ile Y.K. ‘tasarlayarak kasten adam öldürme’ suçundan tutuklanırken, M.Ö. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar A.E.(42), Y.K.(44) ve tutuksuz sanık M.Ö. (20) ile müşteki M.C.(69) ve avukatlar hazır bulundu.
Suriyeli tutuklu sanık A.E. mahkemede “Ben ölen kadını hiç görmedim, tanımam. Ne Suriye’de, ne Türkiye’de görmedim. Önceki ifadeleri işkence altında verdiğim için kabul etmiyorum. Benim eşimin kardeşi M.Ö. altınları bana verdi. M.Ö.’yü yardım için kadının evine göndermiş ve Y.K. ile öldürmüş ve cesedi taşımış değilim. Suçsuzum” diye konuştu.
Tutuklu sanık Y.K. de kadını tanımadığını ve hiçbir ispat olmadığını, cesedin de bulunmadığını söyledi.
Tutuksuz sanık M.Ö. ise “A.E. benim eniştem olur. Ölen Hamide Cüneyd ise benim kardeşimin kayınvalidesi olur. Hamide’nin oğlu A.Z. ise iş arkadaşım olur. Eniştem A.E. bana Hamide’nin altınlarının olduğunu gördüğünü ve onları alacağını söyledi.
Ben kabul etmedim. Olaydan bir gün önce iş çıkışı Hamide’nin evine gitmemi söyledi gittim. A.E. aradı, Hamide ile konuştu, ona yardım edeceğini söyledi.
Yardım etmek için A.E. kendi evine çağırdı. Ertesi gün ne olduğunu bilmiyorum. Altınları alacağını söyledi ama öldüreceğini söylemedi. Bana da para vermedi” ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti tanıkların dinlenilmesi için duruşmayı ertelerken, tutuksuz sanık M.Ö.’nün de tutuklanmasına karar verdi.