Erken Gelişen Alzheimer'a Dikkat
Toplumda 65 yaş üzeri her 15 kişiden birinin Alzheimer hastası olduğunu belirten Nöroloji Uzmanı Dr. Songül Turğut, nadir de olsa 40 ve 50’li yaşlarda da hastalığa yakalanılabileceğini söyleyerek, "Önlem olarak zihinsel egzersizlerden uzak kalmayın, yeni hobiler edinin, dostlarla daha sık bir araya gelin, açık havada yürüyüş ve kitap okuyun" dedi.
Medicana International Ankara Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Songül Turğut, yaş ilerledikçe kişilerde unutkanlıkla ortaya çıkan Alzheimer hastalığının nadiren de olsa daha erken yaşlarda görülebildiğini belirtti.
Ancak her unutkanlığın Alzheimer olmadığına işaret eden Turğut, hastalığın tetkik öncesi temel kabul edilen belirtileri hakkında bilgi verdi. "Unutkanlığınız belirginleşerek karakterinizi değiştirmeye başladıysa ve çevrenizi suçlama noktasına geldiyseniz önemle dikkat edilmesi gerekiyor" diyen Dr. Turğut, dünyada 20 milyondan fazla ve Türkiye’de 300 bin civarında Alzheimer hastası olduğuna işaret etti. Dr. Turğut, "Ne yazık ki bu rakamların arttığını gözlüyoruz. Kadınlarda erkeklerden daha çok görülüyor. Yapılan çalışmalar, 65 yaş üzerinde 15 kişiden, 80-85 yaşın üzerinde ise her 2 kişiden birinde görüldüğünü ortaya koyuyor" dedi.
Hastalığın temel on belirtisi olduğunu ifade eden Dr. Turğut, bunları şöyle sıraladı:
"Günlük yaşamı etkileyecek derecede unutkanlık, günlük işlerini yapamama, kelime bulmada zorluk, tarih ve yol unutma, karar verememe, hesap yapmada sıkıntı, pratik düşünmede zorlanma, eşyalarının yerini karıştırma, davranış değişikliği, kişilik değişikliği ve insanları suçlama, sorumluluktan kaçma. Baştaki kısa süreli unutkanlıklar, zamanla hastanın günlük işlerini aksatma noktasına gelir. Hasta sorduğu şeyleri tekrar sorar, yakınlarını tanıyamaz. Bu durumda psikolojik sorunlar ortaya çıkar; içine kapanır, konuşma, yürüme, tuvalete gitme gibi yaşamsal aktivitelerini yerine getiremez. Beyin MR ve kan tetkikleri ile diğer hastalıklardan ayırt edilmeye çalışılır."
"Yaşamdan ve insanlardan kopmayın"
Dr. Songül Turğut, önlem olarak zihinsel egzersizlerden uzak kalmamanın, yeni hobilerin, dostlarla daha sık bir araya gelmenin, açık havada yürüyüşün ve kitap okuma sıklığının artırılabileceğini söyledi.
Hastalığın kesin tedavisi olmadığını ancak erken tanı ile uygulanacak ilaç tedavisinin ilerlemeyi yavaşlatabildiğini kaydeden Dr. Turğut, hasta ve yakınlarına ise şu önerilerde bulundu:
"Hastanın hislerinin paylaşılması, ona cesaret ve güven verilmesi çok önemli. Hastanın hobileri kısıtlanmamalı. Hastalarımız da günlük hayatlarını kolaylaştırmak için yapılacak işleri not alabilir. Ancak araç kullanmalarını önermiyoruz. Alzheimer sadece kişinin kendisi için değil ailesi için de çok zor. Bu nedenle hastalıkla yaşamaya alışmak gerekiyor. Alışma ve başetme konusunda profesyonel destek alınabilir."
Kaynak: İHA
Ancak her unutkanlığın Alzheimer olmadığına işaret eden Turğut, hastalığın tetkik öncesi temel kabul edilen belirtileri hakkında bilgi verdi. "Unutkanlığınız belirginleşerek karakterinizi değiştirmeye başladıysa ve çevrenizi suçlama noktasına geldiyseniz önemle dikkat edilmesi gerekiyor" diyen Dr. Turğut, dünyada 20 milyondan fazla ve Türkiye’de 300 bin civarında Alzheimer hastası olduğuna işaret etti. Dr. Turğut, "Ne yazık ki bu rakamların arttığını gözlüyoruz. Kadınlarda erkeklerden daha çok görülüyor. Yapılan çalışmalar, 65 yaş üzerinde 15 kişiden, 80-85 yaşın üzerinde ise her 2 kişiden birinde görüldüğünü ortaya koyuyor" dedi.
Hastalığın temel on belirtisi olduğunu ifade eden Dr. Turğut, bunları şöyle sıraladı:
"Günlük yaşamı etkileyecek derecede unutkanlık, günlük işlerini yapamama, kelime bulmada zorluk, tarih ve yol unutma, karar verememe, hesap yapmada sıkıntı, pratik düşünmede zorlanma, eşyalarının yerini karıştırma, davranış değişikliği, kişilik değişikliği ve insanları suçlama, sorumluluktan kaçma. Baştaki kısa süreli unutkanlıklar, zamanla hastanın günlük işlerini aksatma noktasına gelir. Hasta sorduğu şeyleri tekrar sorar, yakınlarını tanıyamaz. Bu durumda psikolojik sorunlar ortaya çıkar; içine kapanır, konuşma, yürüme, tuvalete gitme gibi yaşamsal aktivitelerini yerine getiremez. Beyin MR ve kan tetkikleri ile diğer hastalıklardan ayırt edilmeye çalışılır."
"Yaşamdan ve insanlardan kopmayın"
Dr. Songül Turğut, önlem olarak zihinsel egzersizlerden uzak kalmamanın, yeni hobilerin, dostlarla daha sık bir araya gelmenin, açık havada yürüyüşün ve kitap okuma sıklığının artırılabileceğini söyledi.
Hastalığın kesin tedavisi olmadığını ancak erken tanı ile uygulanacak ilaç tedavisinin ilerlemeyi yavaşlatabildiğini kaydeden Dr. Turğut, hasta ve yakınlarına ise şu önerilerde bulundu:
"Hastanın hislerinin paylaşılması, ona cesaret ve güven verilmesi çok önemli. Hastanın hobileri kısıtlanmamalı. Hastalarımız da günlük hayatlarını kolaylaştırmak için yapılacak işleri not alabilir. Ancak araç kullanmalarını önermiyoruz. Alzheimer sadece kişinin kendisi için değil ailesi için de çok zor. Bu nedenle hastalıkla yaşamaya alışmak gerekiyor. Alışma ve başetme konusunda profesyonel destek alınabilir."