Kemik Açıklaması 'Bayramda Ölçüyü Kaçırmayın'
İçel İl Sağlık Müdürü Aytekin Kemik, Kurban Bayramı’nda ve takip eden birkaç hafta içinde aşırı derecede et ve tatlı tüketildiğine dikkat çekerek, bunun sağlık açısından risk oluşturduğunu belirtti. Kemik, “Bayramda yerken ölçüyü kaçırmayın” uyarısında bulundu.
İl Sağlık Müdürü Kemik, Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenmeye ilişkin İHA muhabirine açıklama yaptı. Dini bayramların, tüm aile bireylerini bir araya toplayan, sevgi ve mutluluğun göstergesi olarak simgelenen geniş sofraların kurulduğu günler olduğuna işaret eden Kemik, Kurban Bayramı’nda da bayram geleneklerinden olan tatlı, şeker tüketimine ek olarak kırmızı et tüketiminin miktarı ve sıklığının arttığını belirtti.
Bu dönemde şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet (şeker) hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Kemik, “Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılması için alınması gereken önlemlerin herkes için geçerli olduğu unutulmayıp her zaman özen gösterilmeli” dedi.
“Bayramda yerken ölçüyü kaçırıyoruz”
“Kurban Bayramı’nda bizim toplum olarak en büyük kültürel yanlışımız, yerken ölçüyü kaçırıyoruz” diyen Kemik, etin sağlık açısından son derece faydalı bir besin olmasına rağmen fazla tüketildiğini, sağlığı olumsuz etkilediğini kaydetti.
Kemik, “Kurban Bayramı haftası veya takip eden birkaç hafta içinde felaket derecede et tüketiyoruz. Özellikle yüksek tansiyonu olan, kolesterolü yüksek olan, kalp krizi geçirme riski taşıyan bütün insanların riski kat be kat artıyor. Bizim bayram geleneklerimizin birisi de özellikle tatlıları ikram etmek. İkramı geri çevirmek de kültür olarak bize ters geldiği için hem eti yiyoruz hem tatlıları yiyoruz. Bu sefer ciddi anlamda sağlık problemleri yaşıyoruz. Kurban Bayramı’nın en büyük problemi, çok fazla aşırı beslenme ve kolesterol değeri yüksek besinleri çok tüketme. Tatlılarımızın yüzde 90’ı hamur işi. Hep hamur işi tatlılardan tükettiğimiz için tatlılar da sağlık açısından son derece bomba etkisi yapan, ciddi anlamda risk taşıyan tatlılar. Biz de kültürümüzde hep bunu kullanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bayramda aşırıya kaçmayın”
Bayramda yerken aşırıya kaçılmamasını tavsiye eden Kemik, hem et hem tatlı açısından mümkün olduğu kadar aşırı beslenmekten uzak durulmasını istedi. Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriğinin daha yüksek olduğunun altını çizen Kemik, şöyle devam etti: “Bu nedenle kalp-damar hastalığı, şeker ve yüksek tansiyonu olan kişiler, Kurban Bayramı’nda yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli ve aşırıya kaçmamalıdır. Bunun dışında tüm insanlarımız aşırı beslenmekten uzak dursunlar. Mutlaka midelerinin bir kısmını boş bıraksınlar. Sıvı gıdaları özellikle tüketsinler. Eğer imkanları varsa hamur işi tatlılardan ziyade sütlü tatlıları tercih etsinler. Özellikle hanımlara sesleniyorum; tatlı ikram edeceklerse de yine sütlü tatlılar hazırlasınlar. Sütlü tatlıların çok daha az zararlı olduğunu düşünüyoruz.”
“Tatlının yanında taze limonla yapılmış az şekerli limonata ikram edin”
Özellikle İçel ve Çukurova bölgesinde yapılan tatlıların şerbetinin aşırı derece yoğun olduğunu da ifade eden Kemik, tatlı yaparken şekerin azaltılması gerektiğini vurguladı. Böylece tüketimi çok daha kolay olan bir tatlı ortaya çıkacağını belirten Kemik, ayrıca şu önerilerde bulundu: “Bayramda misafire tatlı ikram ederken lütfen taze limonla yapılmış az şekerli limonata ikram etsinler, çünkü limon tatlının etkisini biraz nötralize eder. Öte yandan, bayramda özellikle gece geç saatlerde yememeye çalışsınlar. Zaten mide çok dolu oluyor, bir de gece yenirse sağlık açısından daha büyük risk oluşturuyor. Bir de ikramı çevirmek kültürümüzde ayıp ama ikram edilen tatlının tamamını bitirmek yerine sadece bir tanesini yiyerek ikramlara cevap verebilirler. Bayramda birçok ziyaret gerçekleştiriyoruz, her kapıda üç dilim tatlı yiyene kadar bir dilim yesinler. Zaten her gittiğimiz yerde ikramların hepsini silip süpürüyoruz. Tıka basa yendiğinde de şeker yükselecek, kolesterol yükselecek, kalp sıkışacak, insanlar sağlık açısından sıkıntı yaşayacaklar.”
Kaynak: İHA
Bu dönemde şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet (şeker) hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Kemik, “Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılması için alınması gereken önlemlerin herkes için geçerli olduğu unutulmayıp her zaman özen gösterilmeli” dedi.
“Bayramda yerken ölçüyü kaçırıyoruz”
“Kurban Bayramı’nda bizim toplum olarak en büyük kültürel yanlışımız, yerken ölçüyü kaçırıyoruz” diyen Kemik, etin sağlık açısından son derece faydalı bir besin olmasına rağmen fazla tüketildiğini, sağlığı olumsuz etkilediğini kaydetti.
Kemik, “Kurban Bayramı haftası veya takip eden birkaç hafta içinde felaket derecede et tüketiyoruz. Özellikle yüksek tansiyonu olan, kolesterolü yüksek olan, kalp krizi geçirme riski taşıyan bütün insanların riski kat be kat artıyor. Bizim bayram geleneklerimizin birisi de özellikle tatlıları ikram etmek. İkramı geri çevirmek de kültür olarak bize ters geldiği için hem eti yiyoruz hem tatlıları yiyoruz. Bu sefer ciddi anlamda sağlık problemleri yaşıyoruz. Kurban Bayramı’nın en büyük problemi, çok fazla aşırı beslenme ve kolesterol değeri yüksek besinleri çok tüketme. Tatlılarımızın yüzde 90’ı hamur işi. Hep hamur işi tatlılardan tükettiğimiz için tatlılar da sağlık açısından son derece bomba etkisi yapan, ciddi anlamda risk taşıyan tatlılar. Biz de kültürümüzde hep bunu kullanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bayramda aşırıya kaçmayın”
Bayramda yerken aşırıya kaçılmamasını tavsiye eden Kemik, hem et hem tatlı açısından mümkün olduğu kadar aşırı beslenmekten uzak durulmasını istedi. Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriğinin daha yüksek olduğunun altını çizen Kemik, şöyle devam etti: “Bu nedenle kalp-damar hastalığı, şeker ve yüksek tansiyonu olan kişiler, Kurban Bayramı’nda yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli ve aşırıya kaçmamalıdır. Bunun dışında tüm insanlarımız aşırı beslenmekten uzak dursunlar. Mutlaka midelerinin bir kısmını boş bıraksınlar. Sıvı gıdaları özellikle tüketsinler. Eğer imkanları varsa hamur işi tatlılardan ziyade sütlü tatlıları tercih etsinler. Özellikle hanımlara sesleniyorum; tatlı ikram edeceklerse de yine sütlü tatlılar hazırlasınlar. Sütlü tatlıların çok daha az zararlı olduğunu düşünüyoruz.”
“Tatlının yanında taze limonla yapılmış az şekerli limonata ikram edin”
Özellikle İçel ve Çukurova bölgesinde yapılan tatlıların şerbetinin aşırı derece yoğun olduğunu da ifade eden Kemik, tatlı yaparken şekerin azaltılması gerektiğini vurguladı. Böylece tüketimi çok daha kolay olan bir tatlı ortaya çıkacağını belirten Kemik, ayrıca şu önerilerde bulundu: “Bayramda misafire tatlı ikram ederken lütfen taze limonla yapılmış az şekerli limonata ikram etsinler, çünkü limon tatlının etkisini biraz nötralize eder. Öte yandan, bayramda özellikle gece geç saatlerde yememeye çalışsınlar. Zaten mide çok dolu oluyor, bir de gece yenirse sağlık açısından daha büyük risk oluşturuyor. Bir de ikramı çevirmek kültürümüzde ayıp ama ikram edilen tatlının tamamını bitirmek yerine sadece bir tanesini yiyerek ikramlara cevap verebilirler. Bayramda birçok ziyaret gerçekleştiriyoruz, her kapıda üç dilim tatlı yiyene kadar bir dilim yesinler. Zaten her gittiğimiz yerde ikramların hepsini silip süpürüyoruz. Tıka basa yendiğinde de şeker yükselecek, kolesterol yükselecek, kalp sıkışacak, insanlar sağlık açısından sıkıntı yaşayacaklar.”