Dondurma yerken sağlığınız bozulmasın
Memorial Kayseri Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Diyetisyen Hülya Tulgar, hijyenik koşullarda üretilip saklanmayan dondurmaların zehirlenmelere neden olabileceğini söyledi.
Dondurma tüketimi konusunda önerilerde bulunan Diyetisyen Hülya Tulgar, yaz aylarında serinlemek için tüketilen dondurmanın hijyenik koşullarda üretilmemesi durumunda sağlığa olumsuz etkileri olacağını ifade etti.
Özellikle çocukların severek tükettiği dondurmanın, besin değeri açısından faydalı olsa bile miktarına dikkat etmek gerektiğine dikkat çeken Diyetisyen Hülya Tulgar, “Besin değeri açısından katkısız olarak üretilen doğal bir dondurma; süte göre 3-4 kat daha fazla yağ, yaklaşık yüzde15 fazla protein ve 3-4 kat daha çok karbonhidrat içermektedir. Kalsiyum ve fosfor açısından zengin olan dondurma, B ve A vitamini bakımından da zengindir. Dondurma, içerdiği kalsiyum ve fosfor nedeniyle de büyüme çağındaki çocukların kemik ve diş gelişimi açısından da önemli bir besin kaynağıdır” dedi.
Kronik hastalıkları olanlar dikkat!
Sütlü tatlı olmasından dolayı dondurmanın kalorisinin baklava ya da pastaya oranla daha düşük olduğunu kaydeden Diyetisyen Hülya Tulgar, “Özellikle yaz aylarında zayıflamak veya forma girmek isteyenlerin günlük beslenme planlarında, aşırıya kaçmamak şartıyla dondurma tüketmeleri uygundur. Haftada bir veya iki kez 2 top şeklinde ara öğünlerde tüketilecek organik meyveli dondurmanın, antioksidan özelliği de bulunmaktadır. Kalp-damar ve diyabet hastalarının ise özel olarak üretilen, besin değerleri daha düşük diyet dondurmaları uzman kontrolünde tüketmesi uygundur” diye konuştu.
Kilo aldırmayacağını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz
Masum bir tatlı olsa da fazla tüketilen dondurmanın da kilo aldıracağını belirten Diyetisyen Hülya Tulgar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dondurmanın hafif ve besleyici bir tatlı olması kilo aldırmayacağı anlamına gelmemektedir. Tüketim miktarı ve çeşitlerin içindeki yapay şeker oranına çok dikkat edilmelidir. Özellikle çocukların yazın günde birkaç dondurma tüketmesi beslenme alışkanlıklarına olumsuz etki etmekte ve ilerleyen dönemlerde kilo sorununa yol açmaktadır.”
Hijyen birinci kural
Diyetisyen Hülya Tulgar son olarak dondurma tüketirken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı: “Dondurmanın sağlıklı koşullarda üretilmiş ve saklanmış olması da çok önemlidir. Çünkü gerekli hijyen koşullarında üretilmemiş ve uygun bir şekilde saklanmamış dondurma vücut sağlığını tehdit edebilir. Taze sütten yapılan ve katkısız dondurmaların tercih edilmesi daha çok önerilmektedir. Klasik usullerle üretilen katkısız ve paketsiz satılan dondurmaların ise bilinen ve güvenilir yerlerden alınması çok önemlidir. Mikroorganizmalar, süt ve süt ürünlerinin içinde çok hızlı çoğaldıkları için dondurma da kolay bozulabilen bir yiyecektir. Bu nedenle dondurmanın pastörize sütten yapılması ve hijyenik koşullarda üretilmesi çok önemlidir. İzinsiz üretilen veya son kullanma tarihi geçmiş ürünler asla satın alınmamalıdır. Dondurmanın üretimi sonrasında dağıtımının soğuk zincire uygun olarak yapılması gerekmektedir. Dondurmaların saklandığı soğutucuların steril olması da çok önemlidir.”
Kaynak: İHA
Özellikle çocukların severek tükettiği dondurmanın, besin değeri açısından faydalı olsa bile miktarına dikkat etmek gerektiğine dikkat çeken Diyetisyen Hülya Tulgar, “Besin değeri açısından katkısız olarak üretilen doğal bir dondurma; süte göre 3-4 kat daha fazla yağ, yaklaşık yüzde15 fazla protein ve 3-4 kat daha çok karbonhidrat içermektedir. Kalsiyum ve fosfor açısından zengin olan dondurma, B ve A vitamini bakımından da zengindir. Dondurma, içerdiği kalsiyum ve fosfor nedeniyle de büyüme çağındaki çocukların kemik ve diş gelişimi açısından da önemli bir besin kaynağıdır” dedi.
Kronik hastalıkları olanlar dikkat!
Sütlü tatlı olmasından dolayı dondurmanın kalorisinin baklava ya da pastaya oranla daha düşük olduğunu kaydeden Diyetisyen Hülya Tulgar, “Özellikle yaz aylarında zayıflamak veya forma girmek isteyenlerin günlük beslenme planlarında, aşırıya kaçmamak şartıyla dondurma tüketmeleri uygundur. Haftada bir veya iki kez 2 top şeklinde ara öğünlerde tüketilecek organik meyveli dondurmanın, antioksidan özelliği de bulunmaktadır. Kalp-damar ve diyabet hastalarının ise özel olarak üretilen, besin değerleri daha düşük diyet dondurmaları uzman kontrolünde tüketmesi uygundur” diye konuştu.
Kilo aldırmayacağını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz
Masum bir tatlı olsa da fazla tüketilen dondurmanın da kilo aldıracağını belirten Diyetisyen Hülya Tulgar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dondurmanın hafif ve besleyici bir tatlı olması kilo aldırmayacağı anlamına gelmemektedir. Tüketim miktarı ve çeşitlerin içindeki yapay şeker oranına çok dikkat edilmelidir. Özellikle çocukların yazın günde birkaç dondurma tüketmesi beslenme alışkanlıklarına olumsuz etki etmekte ve ilerleyen dönemlerde kilo sorununa yol açmaktadır.”
Hijyen birinci kural
Diyetisyen Hülya Tulgar son olarak dondurma tüketirken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı: “Dondurmanın sağlıklı koşullarda üretilmiş ve saklanmış olması da çok önemlidir. Çünkü gerekli hijyen koşullarında üretilmemiş ve uygun bir şekilde saklanmamış dondurma vücut sağlığını tehdit edebilir. Taze sütten yapılan ve katkısız dondurmaların tercih edilmesi daha çok önerilmektedir. Klasik usullerle üretilen katkısız ve paketsiz satılan dondurmaların ise bilinen ve güvenilir yerlerden alınması çok önemlidir. Mikroorganizmalar, süt ve süt ürünlerinin içinde çok hızlı çoğaldıkları için dondurma da kolay bozulabilen bir yiyecektir. Bu nedenle dondurmanın pastörize sütten yapılması ve hijyenik koşullarda üretilmesi çok önemlidir. İzinsiz üretilen veya son kullanma tarihi geçmiş ürünler asla satın alınmamalıdır. Dondurmanın üretimi sonrasında dağıtımının soğuk zincire uygun olarak yapılması gerekmektedir. Dondurmaların saklandığı soğutucuların steril olması da çok önemlidir.”