Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki Darbe Faaliyetlerine İlişkin Dava

FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığı’ndaki faaliyetler ve eylemlerle, Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu’nun kaçırılarak Hadımköy’deki askeri cezaevine konulmasına ilişkin, aralarında 3 generalin de bulunduğu 110’u tutuklu, 1’i firari 116 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması tamamlandı.

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığı’ndaki faaliyetler ve eylemlerle, Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu’nun kaçırılarak cezaevine konulmasına ilişkin, aralarında 3 generalin de bulunduğu 110’u tutuklu, 1’i firari 116 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmada, sanık savunmalarına geçildi.

Tutuklu sanık Süleyman Yıldız, iddianamede hakkında somut herhangi bir delilin olmadığını ve 15 Temmuz günü eylemlerinin yanlış anlaşıldığını öne sürerek, 'FETÖ’yle hiçbir irtibatım ve iltisakım olmadığı gibi, iddianamede buna dair bir delil de bulunmamaktadır. Aksine itibarımı karalayıcı ve aşağılayıcı beyanlar bulunmaktadır. Üzülerek belirtmek istiyorum ki, anayasal hak olan masumiyet karinesi dikkate alınmayarak yapay suç ve suçlu üretilmiştir. Benim olay gecesi Harp Akademileri'ndeki faaliyetlere iştirak ettiğim düşünülmektedir. Oysa o gece telefon HTS kayıtlarım incelense darbe girişimiyle bir alakamın olmadığı anlaşılacaktır. 15 Temmuz günü dışarı çıkmamın yanlış anlaşıldığını düşünüyor ve beraatimi talep ediyorum.' diye konuştu.

- 'Darbe girişiminin mağduruyum'

Söz alan tutuklu sanık Rıza Erkuş da suçlamaları reddederek tahliye talebinde bulundu.

Hukuka aykırı emir veya talimat almadığını söyleyen Erkuş, darbe girişiminde de kimseye kanunsuz emir vermediğini savundu.

15 Temmuz günü kızının doğum günü olduğunu anlatan Erkuş, şöyle devam etti:

'Yıllarca terörle mücadelede görevler aldım. Benim veya ailemin FETÖ’yle hiçbir irtibatı yoktur. Akademide yoklama alınacağı ve herkesin yoklamaya katılması gerektiği yönünde telefonuma mesaj geldi. Bu bilgilendirme üzerine kamuflajımı ve beylik tabancamı alarak 4. Levent’teki birliğime gittim. Darbe girişimini burada öğrendim. Ortalık karışıktı. Kimin masum, kimin darbeci olduğu belli değildi. Dinleme odasına çekilerek beklemeye devam ettim. Kimseden de darbe girişimine iştirak edecek yönde emir almadım. İki subayın derdest edildiği konusunda hiçbir fikrim yoktu. Derdest olayını ise ertesi gün birlikte konuşulduğunda öğrendim. Darbe girişiminin mağduruyum, tahliyemi talep ediyorum.'

Söz alan tutuklu sanık Gökhan Kenarlı ise 15 Temmuz’daki darbe girişiminde darbe şüphelisi olduğu değerlendirilen hiç kimseyle irtibat kurmadığını öne sürdü.

Kaçma şüphesinin bulunmadığını savunan Kenarlı, 'Telefonumun HTS kayıtlarından da anlaşılacağı üzere şüpheli sayılan kimseyle irtibatım olmamıştır. 17 Ekim’e kadar görevimin başındaydım. Kaçacak olsaydım, bu zamana kadar beklemezdim. Bana ait olmayan beyanlar emniyet sorguma yansımıştır. Bu ifadeleri kabul etmiyorum.' diye konuştu.

Araya giren mahkeme başkanı Kemal Yalçın Selçuk'un 'İfaden alındığında avukatın yanında var mıydı?' sorusuna Kenarlı 'Evet, avukatım da yanımdaydı' yanıtını verdi.

Savunmasına devam eden Kenarlı, 'Hakkımda tesis edilen tutuklu yargılanmanın adil olmadığını düşünüyorum. 15 Temmuz’da kimseden emir almadığım gibi kimseye de emir vermedim. Maddi gerçeğin ortaya çıkarılması tek temennimdir.' dedi.

İki gündür devam eden duruşmada 6 tutuklu sanığın savunması tamamlandı.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının tamamlanması için duruşmayı yarına erteledi.​

Kaynak: AA