KGTÜ'de 15 Temmuz Konferansı Düzenlendi
Türk tarihine kara bir leke olarak geçen 15 Temmuz, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesinde (KGTÜ) düzenlenen programda masaya yatırıldı.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren KGTÜ Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, Türkiye’nin zorlu bir süreçten geçtiğini söyledi.
15 Temmuz gibi olaylarda en büyük etkenin eğitim olduğunu, eğitim düzeyinin mutlaka yukarılara çıkarılması gerektiğini belirten Rektör Prof. Dr. Çökmüş, “Türkiye’nin bu süreçten kurtulması gerekiyor. Başta ordumuz ve devletimiz çok büyük zarar gördü. Halen bu devam ediyor, normal hücreden ayrılamayan kanser hücrelerini andıran bir yapı var, bu sürecin sağlıklı bir şekilde tamamlanması gerekir. Kanser hücrelerini yok ederken kendi hücrelerimizi yok etmemeliyiz” dedi.
“Aklı hür, vicdanı hür, fikri hür olmak zorundayız”
KGTÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır ise Türkiye’nin jeopolitik ve jeostratejik açıdan çok kritik bir coğrafyada yer aldığına dikkat çekerek, Anadolu coğrafyasının güçlü milletlere ev sahipliği yaptığını zayıflara da asla vatan olamayacağını dile getirdi. Türk milleti olarak bu toprakları vatan yapabilmek için çok bedel ödediklerini, bu bedelin fazlasını da ödemekten vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Dr. Çakır, “Aklı hür, vicdanı hür, fikri hür olmanın bedeli çok çalışmak, fedakar olmak bilim ve teknolojide atılım yapmaktan geçiyor. O nedenle bize düşen 15 Temmuzlar ve benzerlerini yaşamamak için, anarşizm ve onun eyleme geçmiş hali olan terörizmin bu topraklarda maya tutmasını engellemek için imanlı, bilgili, kültürlü ve çalışkan nesiller yetiştirecek kurum olmaktır. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi olarak ulaşabileceğimiz her alanda, aklı hür, fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek için var gücümüzle çalışacağız. Bilgi en büyük silahtır” diye konuştu.
“Türk milletine ağır bedeller ödetmek istediler”
Konuşmaların ardından konferansa geçildi. Konferansta açıklamalarda bulunan KGTÜ Yabancı Diller Koordinatörü Doç. Dr. Onur Köksal, Türkiye’nin, kurulduğu yıllardan beri iç ve dış kaynaklı birçok ihanet vakasına uğradığını aktardı. Doç. Dr. Köksal, “Türk milletinin gücünü unutan iç ve dış güçler, 15 Temmuz 2016 gecesi Türk milletine ağır bedeller ödetmek ve Türkiye’yi bir bataklığa sürüklemek üzere harekete geçmiştir. O gece, ülkenin milli birlik ve beraberliğine, bölünmez milli bütünlüğüne, cumhuriyetine, demokratik yapısına, anayasal düzene, parlamenter sisteme, iç barışa ve millet iradesine kast edilmiştir. O gece, ülke yönetimine gayri meşru yollarla el koymak isteyen güçlerin, Türkiye’nin demokratik yollarla seçilmiş meşru Cumhurbaşkanını görevden uzaklaştırma, hatta canına kastetme, meşru hükümeti devirme ve parlamentoyu kapatarak bir cunta rejimi kurma çabaları, Cumhurbaşkanımızın kararlı tavrı, meclisimizin, Türk milletinin, kahraman polis ve askerimizin destansı direnişi ile akamete uğramıştır. Devlet içinde yapılanmış bu terör örgütü grup, milleti korumak için kendilerine verilmiş araç, tank ve silahlarla bir milleti sindirmeye ve o millete diz çöktürmeye çalışmıştır. Bu örgüt, hiçbir hukuk, ilke ve vicdan tanımadan kendi halkına silah doğrultmuştur. Cumhuriyetin kalbi olan TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Emniyet Genel Müdürlüğü bombalanmıştır. En üst rütbeli askerler rehin alınmış ve tutsak edilmişlerdir. Boğaz Köprüsü zapt edilmiş ve 240’ı aşkın masum insan, polis ve asker şehit edilmiş ve birçok kişi yaralanmıştır. Verilen tüm kayıplara ve tanklara, toplara, bombalara, silahlara, jetlere ve uçaklara rağmen 15 Temmuz gecesi, Türk halkının demokrasisine sahip çıktığı ve halkın tepkisiyle dünya demokrasi tarihine geçtiği bir gecedir” şeklinde konuştu.
KGTÜ tarafından düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi Zaferimizi ve Şehitlerimizi Anma Programına, KGTÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır, Rektör Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleş, dekanlar, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Kaynak: İHA
15 Temmuz gibi olaylarda en büyük etkenin eğitim olduğunu, eğitim düzeyinin mutlaka yukarılara çıkarılması gerektiğini belirten Rektör Prof. Dr. Çökmüş, “Türkiye’nin bu süreçten kurtulması gerekiyor. Başta ordumuz ve devletimiz çok büyük zarar gördü. Halen bu devam ediyor, normal hücreden ayrılamayan kanser hücrelerini andıran bir yapı var, bu sürecin sağlıklı bir şekilde tamamlanması gerekir. Kanser hücrelerini yok ederken kendi hücrelerimizi yok etmemeliyiz” dedi.
“Aklı hür, vicdanı hür, fikri hür olmak zorundayız”
KGTÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır ise Türkiye’nin jeopolitik ve jeostratejik açıdan çok kritik bir coğrafyada yer aldığına dikkat çekerek, Anadolu coğrafyasının güçlü milletlere ev sahipliği yaptığını zayıflara da asla vatan olamayacağını dile getirdi. Türk milleti olarak bu toprakları vatan yapabilmek için çok bedel ödediklerini, bu bedelin fazlasını da ödemekten vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Dr. Çakır, “Aklı hür, vicdanı hür, fikri hür olmanın bedeli çok çalışmak, fedakar olmak bilim ve teknolojide atılım yapmaktan geçiyor. O nedenle bize düşen 15 Temmuzlar ve benzerlerini yaşamamak için, anarşizm ve onun eyleme geçmiş hali olan terörizmin bu topraklarda maya tutmasını engellemek için imanlı, bilgili, kültürlü ve çalışkan nesiller yetiştirecek kurum olmaktır. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi olarak ulaşabileceğimiz her alanda, aklı hür, fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek için var gücümüzle çalışacağız. Bilgi en büyük silahtır” diye konuştu.
“Türk milletine ağır bedeller ödetmek istediler”
Konuşmaların ardından konferansa geçildi. Konferansta açıklamalarda bulunan KGTÜ Yabancı Diller Koordinatörü Doç. Dr. Onur Köksal, Türkiye’nin, kurulduğu yıllardan beri iç ve dış kaynaklı birçok ihanet vakasına uğradığını aktardı. Doç. Dr. Köksal, “Türk milletinin gücünü unutan iç ve dış güçler, 15 Temmuz 2016 gecesi Türk milletine ağır bedeller ödetmek ve Türkiye’yi bir bataklığa sürüklemek üzere harekete geçmiştir. O gece, ülkenin milli birlik ve beraberliğine, bölünmez milli bütünlüğüne, cumhuriyetine, demokratik yapısına, anayasal düzene, parlamenter sisteme, iç barışa ve millet iradesine kast edilmiştir. O gece, ülke yönetimine gayri meşru yollarla el koymak isteyen güçlerin, Türkiye’nin demokratik yollarla seçilmiş meşru Cumhurbaşkanını görevden uzaklaştırma, hatta canına kastetme, meşru hükümeti devirme ve parlamentoyu kapatarak bir cunta rejimi kurma çabaları, Cumhurbaşkanımızın kararlı tavrı, meclisimizin, Türk milletinin, kahraman polis ve askerimizin destansı direnişi ile akamete uğramıştır. Devlet içinde yapılanmış bu terör örgütü grup, milleti korumak için kendilerine verilmiş araç, tank ve silahlarla bir milleti sindirmeye ve o millete diz çöktürmeye çalışmıştır. Bu örgüt, hiçbir hukuk, ilke ve vicdan tanımadan kendi halkına silah doğrultmuştur. Cumhuriyetin kalbi olan TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Emniyet Genel Müdürlüğü bombalanmıştır. En üst rütbeli askerler rehin alınmış ve tutsak edilmişlerdir. Boğaz Köprüsü zapt edilmiş ve 240’ı aşkın masum insan, polis ve asker şehit edilmiş ve birçok kişi yaralanmıştır. Verilen tüm kayıplara ve tanklara, toplara, bombalara, silahlara, jetlere ve uçaklara rağmen 15 Temmuz gecesi, Türk halkının demokrasisine sahip çıktığı ve halkın tepkisiyle dünya demokrasi tarihine geçtiği bir gecedir” şeklinde konuştu.
KGTÜ tarafından düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi Zaferimizi ve Şehitlerimizi Anma Programına, KGTÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır, Rektör Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleş, dekanlar, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.