İyot Yetersizliği Zeka Geriliğine Sebeb Oluyor
Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Hamzaoğlu: 'İyot yetersizliği, dünyada önlenebilir zeka geriliği ve beyin hasarında tek temel nedendir'.
Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Köksal Hamzaoğlu, iyot yetersizliğinin dünyada önlenebilir zeka geriliği ve beyin hasarında tek temel neden olduğunu belirtti.
Hamzaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığının 1994'de UNICEF ile işbirliğinde 'İyot Yetersizliği Hastalıklarının Önlenmesi ve Tuzun İyotlanması Programı' başlattığını anımsatarak, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, anne ve çocuk ölümlerine yol açabilen sağlık problemlerinin çözümüne ve toplumun bu konuda bilinçlendirilmesine yönelik çalışmalar yürütüldüğünü ifade etti.
İyotun, insan vücudunda çok az miktarda bulunan bir element olduğuna dikkati çeken Hamzaoğlu, şunları kaydetti:
'İyota olan gereksinim çok az olmakla beraber, iyot yetersizliği dünyada önlenebilir zeka geriliği ve beyin hasarında tek temel nedendir. İyot, tiroid hormonlarından T3 ve T4'ün yapımında kullanılmaktadır. Bu hormonlar vücut ısı ve enerjisinin devamını, iç organların işlevlerini düzenler, dolayısıyla beden ve zeka gelişimini, sinir ve kas dokularının işlevlerini tam yapabilmelerini, dolaşımın düzenli olmasını sağlar.'
Hamzaoğlu, iyot yetersizliğinin en olumsuz ve yıkıcı etkilerinin gözlendiği risk gruplarının doğurganlık çağındaki kadınlar, gebeler, bebekler ve çocuklar olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
'İnsanlarda beynin büyüyüp gelişmesinin büyük bir kısmı gebelik sırasında ve doğumdan ilk 2-3 yıl sonra olur. Bir toplumda günlük olarak alınması gereken miktarda iyot alınamadığında sadece tek bir hastalığın değil, bir dizi fonksiyonel ve gelişimsel bozukluğun ortaya çıktığı saptanmıştır. Bunlar kısaca iyot yetersizliği hastalıklardır.'
Dünyada ve ülkede iyot eksikliğinin önlenmesi yolunda yapılan en önemli çalışmanın doğrudan tüketiciye sunulan ince toz haline getirilmiş sofra tuzlarının iyotlanması olduğunu aktaran Hamzaoğlu, şöyle devam etti:
'Tuzun iyotlanması, tuzun renginde tat ve kokusunda bir değişikliğe neden olmamaktadır. Tuzun iyot içeriğinin korunması için koyu renkli ve kapaklı kavanozlarda, serin ve kuru yerde saklanmasına özen gösterilmeli. Yemeğe tuz eklenecekse, tuzda bulunan iyodun yemek pişerken kaybolmaması için yemek piştikten ve ocaktan indirildikten sonra veya sofrada yerken eklenmelidir.'
Kaynak: AA
Hamzaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığının 1994'de UNICEF ile işbirliğinde 'İyot Yetersizliği Hastalıklarının Önlenmesi ve Tuzun İyotlanması Programı' başlattığını anımsatarak, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, anne ve çocuk ölümlerine yol açabilen sağlık problemlerinin çözümüne ve toplumun bu konuda bilinçlendirilmesine yönelik çalışmalar yürütüldüğünü ifade etti.
İyotun, insan vücudunda çok az miktarda bulunan bir element olduğuna dikkati çeken Hamzaoğlu, şunları kaydetti:
'İyota olan gereksinim çok az olmakla beraber, iyot yetersizliği dünyada önlenebilir zeka geriliği ve beyin hasarında tek temel nedendir. İyot, tiroid hormonlarından T3 ve T4'ün yapımında kullanılmaktadır. Bu hormonlar vücut ısı ve enerjisinin devamını, iç organların işlevlerini düzenler, dolayısıyla beden ve zeka gelişimini, sinir ve kas dokularının işlevlerini tam yapabilmelerini, dolaşımın düzenli olmasını sağlar.'
Hamzaoğlu, iyot yetersizliğinin en olumsuz ve yıkıcı etkilerinin gözlendiği risk gruplarının doğurganlık çağındaki kadınlar, gebeler, bebekler ve çocuklar olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
'İnsanlarda beynin büyüyüp gelişmesinin büyük bir kısmı gebelik sırasında ve doğumdan ilk 2-3 yıl sonra olur. Bir toplumda günlük olarak alınması gereken miktarda iyot alınamadığında sadece tek bir hastalığın değil, bir dizi fonksiyonel ve gelişimsel bozukluğun ortaya çıktığı saptanmıştır. Bunlar kısaca iyot yetersizliği hastalıklardır.'
Dünyada ve ülkede iyot eksikliğinin önlenmesi yolunda yapılan en önemli çalışmanın doğrudan tüketiciye sunulan ince toz haline getirilmiş sofra tuzlarının iyotlanması olduğunu aktaran Hamzaoğlu, şöyle devam etti:
'Tuzun iyotlanması, tuzun renginde tat ve kokusunda bir değişikliğe neden olmamaktadır. Tuzun iyot içeriğinin korunması için koyu renkli ve kapaklı kavanozlarda, serin ve kuru yerde saklanmasına özen gösterilmeli. Yemeğe tuz eklenecekse, tuzda bulunan iyodun yemek pişerken kaybolmaması için yemek piştikten ve ocaktan indirildikten sonra veya sofrada yerken eklenmelidir.'