Osmanlı Annelere 'Çocuk Maaşı' Bağlamış

Osmanlı devletinin, hangi bölgeden, dinden, milletten, mezhepten olursa olsun tebaası olan tüm muhtaç ikiz, üçüz, dördüz sahibi anne ve çocuklarına yardım yaptığı belgelendi Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdöl:'Osmanlı tam anlamıyla bir sosyal devletti. Bunu Osmanlı arşivlerinde yaptıkları incelemelerde çok net görebiliyoruz' 'Tev'em maaşı olarak bilinen bu yardımlar ikiz, üçüz ya da dördüz çocukları doğan, çocuklarına bakmakta zorlanan muhtaç ailelere yapılıyordu ve günün şartlarına göre belirlenen oranlarda aylık olarak akçe veya kuruş hesabına göre ödeniyordu'

MURAT PAKSOY - Osmanlı devletinin ikiz, üçüz, dördüz doğuran, yardıma muhtaç aile ve çocuklarını maaşa bağlaması, dönemin 'sosyal devlet' anlayışının en güzel örneğini yansıtıyor.

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı padişahlarının halkın ihtiyaçları ve talepleri konusunda son derece duyarlı olduklarını vurgulayarak, Osmanlı'nın tam anlamıyla bir sosyal devlet özelliği taşıdığına dikkati çekti.

Bu durumu arşivlerde yaptıkları incelemelerde çok net görebildiklerini dile getiren Erdöl, 'Osmanlı'nın ikiz, üçüz, dördüz çocuğu doğan ihtiyaç sahibi ailelere yaptığı yardımlar bunun en bariz örneğidir. Tev'em maaşı olarak bilinen bu yardımlar ikiz, üçüz ya da dördüz çocukları doğan, çocuklarına bakmakta zorlanan muhtaç ailelere yapılıyordu ve günün şartlarına göre belirlenen oranlarda aylık olarak akçe veya kuruş hesabına göre ödeniyordu. Tev'em maaşı almanın yegane şartı ihtiyaç sahibi olmaktı. Ailelerin yardım talepleri üzerine durumları yetkililerce değerlendiriliyor, doğruluğu tespit ediliyor ve belirli oranlarda hem çocuklara hem de annesine verilmek üzere maaş bağlanıyordu” diye konuştu.

- 'Yardımlarda herhangi bir ayrım yoktu'

Erdöl, hangi bölgeden, dinden, milletten, mezhepten olursa olsun Osmanlı tebaası olan tüm muhtaç ikiz, üçüz, dördüz sahibi anne ve çocuklarına maaş bağlandığına işaret ederek, şunları kaydetti:

'Osmanlı devleti tüm farklılıklara rağmen adaleti, yönetiminin temel esası yapmıştı. Tebaa arasında Tev’em maaşı ve diğer sosyal yardımlar konusunda dil, din, kültür, mezhep ve değerleri ne olursa olsun kesinlikle ayrım yapmamıştır. Paylaştığımız belgelerde bu durum çok barizdir. Esasında onca farklılıklara rağmen koca imparatorluğu 600 yıl ayakta tutan olgu da bu adalet ve adil paylaşım anlayışı idi.'
Kaynak: AA