Kameraya Kaset Koymayı Unutan Düğün Salonu Sahibine Tazminat Cezası
Kayseri’de 2015 yılında evlenen Ali-Sulhiye Tetik çiftinin, düğün gecelerinde çekilen video görüntülerinde kameraya kaset koymayı unutan düğün salonu işletmecisine açtıkları tazminat davası sonuçlandı. Mahkeme, düğün salonu işletmecisine, çifte 8 bin 468 lira tazminat ödemeye mahkum etti. Davacı Avukatı Umut Gülmez, insan ömründe bir kere yaşayabileceği ve de tekrarı olmayan, bu durumdan dolayı müvekkillerinin ayıplı hizmet nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını söyledi.
Kayseri’de yaşayan Ali Tetik ve Sulhiye Tetik, Kayseri 3. Tüketici Mahkemesi’ne evlendikleri düğün salonu sahibine ’ayıplı hizmet nedeniyle maddi ve manevi tazminat’ davası açtı. Davalı düğün salonu işletmecisi ile davacı çift 7 Nisan 2015 tarihinde sözleşme imzaladı. Sözleşmeye göre 1 Ağustos 2015’te düğün yapılmasını planladı ve burada verilecek hizmetlerde ikramlar, düğün pastası, fotoğraf çekimi ve kamera çekimi için anlaşma yapıldı. 00.30’a kadar sürecek olan düğüne sözleşme gereği kameraman ve fotoğrafçı girmesi yasaklandı. Düğün bittikten bir ay sonra ilgili firmadan düğünün video kayıtlarını istediler. İddiaya göre ilk başta oyalandılar, daha sonra düğünden 49-50 dakikalık düğünün başında gelin ve damadın olmadığı, davetlilerin olduğu görüntünün bulunduğu CD’yi teslim etti. Geri kalan görüntü için kayıt kurtarma çalışmalarının devam ettiğini söylediler. Davalı şirket çalışanlarının kameraya kaset koymadıklarından manevi ve maddi zarara uğrayan çift davalı firma işletmecisini bu nedenle 32 bin TL manevi, bin TL maddi tazminat davası açtı.
Kayseri 3. Tüketici Mahkemesi’nde görülen davaya davalı ve davacıların avukatları hazır bulundu. Davalı tarafın avukatının savunmasında, "Sözleşmede salon kirası, kuruyemiş, pasta, içecek, müzik ve garson hizmeti olarak düzenlendiğini, kamera çekimi, 10 adet fotoğraf ve 3 adet havai fişeğin hediye olarak verileceğini anlaştık. Bütün hizmetler tam ve mükemmel şekilde verilirken, kamera çekimlerinin teknik arızalar nedeniyle CD’ye tam olarak aktarılamadı, herhangi bir kasıt ve kusur bulunmadığını, düğünün yarı görüntülerinin davacılara verildiğini, halen kayıtların kurtarılmaya devam ettiğini, kamera çekimi hediye olarak sunuldu" ifadelerine yer verildi.
Davacı tarafın avukatı Umut Gülmez ise, "Müvekkillerimiz davalı düğün salonu işletmecisi ile sözleşmede fotoğraf ve kamera çekimi için de anlaşmışlardır. Söz konusu düğünde saat 19.00’da başlamış, 00.30’a kadar sürmüştür. Düğüne kimlerin geldiği, kimlerin çiçek gönderdiği, adet gereğince kimlerin hediye takı taktığı, kameraların önünde gerçekleşmiştir. Yapılan sözleşme gereğince düğün salonu kameramanı ve fotoğrafçısı dışında kameramanın girmesi yasaklanmıştır. Düğün bittikten 1 ay sonra müvekkillerim sürekli oyalandı. Ancak davalı çalışanları kameraya kaset koymadıklarından yükümlülüklerini yerine getirmemişlerdir" diye konuştu.
"Ömür boyunca bu eksikliği hissedecekler"
İnsan ömründe bir kere yaşayabileceği ve de tekrarı olmayan, bu durumdan dolayı müvekkillerinin ayıplı hizmet nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını söyleyen Av. Gülmez, "Her gencin hayali kendi düğünün yapılması ve bunun kayıt altına alınarak yıllar sonra hem akrabalarına hem de çocuklarına göstermektir. Müvekkiller ömür boyunca bu eksikliği hissedecektir" dedi.
Kayseri 3. Tüketici Mahkemesi hakimi yapılan yargılama sonucu verdiği kararda davalının maddi tazminat talebi yönünden kısmen kabulü ile 468 TL, manevi tazminat talebi ise 8 bin TL olmak üzere 8 bin 468 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine hükmetti.
Kaynak: İHA
Kayseri 3. Tüketici Mahkemesi’nde görülen davaya davalı ve davacıların avukatları hazır bulundu. Davalı tarafın avukatının savunmasında, "Sözleşmede salon kirası, kuruyemiş, pasta, içecek, müzik ve garson hizmeti olarak düzenlendiğini, kamera çekimi, 10 adet fotoğraf ve 3 adet havai fişeğin hediye olarak verileceğini anlaştık. Bütün hizmetler tam ve mükemmel şekilde verilirken, kamera çekimlerinin teknik arızalar nedeniyle CD’ye tam olarak aktarılamadı, herhangi bir kasıt ve kusur bulunmadığını, düğünün yarı görüntülerinin davacılara verildiğini, halen kayıtların kurtarılmaya devam ettiğini, kamera çekimi hediye olarak sunuldu" ifadelerine yer verildi.
Davacı tarafın avukatı Umut Gülmez ise, "Müvekkillerimiz davalı düğün salonu işletmecisi ile sözleşmede fotoğraf ve kamera çekimi için de anlaşmışlardır. Söz konusu düğünde saat 19.00’da başlamış, 00.30’a kadar sürmüştür. Düğüne kimlerin geldiği, kimlerin çiçek gönderdiği, adet gereğince kimlerin hediye takı taktığı, kameraların önünde gerçekleşmiştir. Yapılan sözleşme gereğince düğün salonu kameramanı ve fotoğrafçısı dışında kameramanın girmesi yasaklanmıştır. Düğün bittikten 1 ay sonra müvekkillerim sürekli oyalandı. Ancak davalı çalışanları kameraya kaset koymadıklarından yükümlülüklerini yerine getirmemişlerdir" diye konuştu.
"Ömür boyunca bu eksikliği hissedecekler"
İnsan ömründe bir kere yaşayabileceği ve de tekrarı olmayan, bu durumdan dolayı müvekkillerinin ayıplı hizmet nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını söyleyen Av. Gülmez, "Her gencin hayali kendi düğünün yapılması ve bunun kayıt altına alınarak yıllar sonra hem akrabalarına hem de çocuklarına göstermektir. Müvekkiller ömür boyunca bu eksikliği hissedecektir" dedi.
Kayseri 3. Tüketici Mahkemesi hakimi yapılan yargılama sonucu verdiği kararda davalının maddi tazminat talebi yönünden kısmen kabulü ile 468 TL, manevi tazminat talebi ise 8 bin TL olmak üzere 8 bin 468 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine hükmetti.