Harran'ın Gönüllü Arkeologları
Milattan önce 6 binli yıllarda Moğolların saldırısına kadar, kesintisiz yerleşim yeri olma özelliğine sahip ve bir dönem Asur ve Emevilere başkentlik yapan Şanlıurfa'nın tarihi Harran ilçesinde yerli ve yabancı turistler oluşturulan suni alanda kazı çalışmalarına başladı Kaymakam Ayca: 'Ziyaretçilerin burada daha fazla kalmasını belki birkaç gün geçirmesini sağlayacak bir çalışma oluyor' Harran Örenyeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Önal: 'Tozda toprakta çalışarak tarihi eserleri iyice hissetmekteler dolayısıyla burada eski esere dokunup yaşayarak o heyecanı duyarak öğrenmekteler' Kazı yapan Doğukanlı: 'Gezince sadece görüyorsun ama kazınca onların nasıl çıkarıldığını ve müzelerde sergilendiğini görmüş oluyorsunuz
RAUF MALTAŞ - Dünyanın en eski yerleşim yerleri arasında yer alan Harran Örenyeri'nde, ziyaretçiler, oluşturulan özel alanda arkeologlar nezaretinde kazı çalışması yaparak adeta tarihin derinliklerine inmenin heyecanını yaşıyor.
Milattan önce 6 binli yıllarda Moğolların saldırısına kadar, kesintisiz yerleşim yeri olma özelliğine sahip ve bir dönem Asur ve Emeviler'e başkentlik yapan Harran Örenyeri'ndeki kazı faaliyetleri sürüyor.
Dört bir yanı tarihi kalıntılarla çevrili Harran'da kazılar sayesinde tarih gün yüzüne çıkarılırken bir taraftan da bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin tarihe bizzat tanıklık edebilmesine imkan sağlandı.
Harran Kaymakamlığı tarafından uygulamaya konulan Kentsel Tasarım Projesi kapsamında Emeviler döneminden kalma Ulu Cami kazı alanında yaklaşık 30 metrekarelik özel kazı alanı oluşturuldu.
Bölgeye ziyarete giden turistler aldıkları teorik eğitimin ardından arkeologlar nezaretinde çapa, mala ve fırçalarla kazı yapıp toprak altında daha önce uzmanlar tarafından yerleştirilen heykel, seramik parçaları ve bakır eşyaları bulabilmenin heyecanını yaşıyor.
Ziyaretçilere buldukları eserlere ilişkin ise Harran Örenyeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Önal ve beraberindeki arkeolog ekibi bilgi veriyor.
- 'İnsanlar deneyimlemek istiyor'
Kaymakam Temel Ayca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Harran ile tarihin adeta özdeşleştiğini söyledi.
Kazı çalışmaları ilçenin turizmi açısından büyük önem taşıdığını ifade eden Ayca, her yapılan kazının Harran'ı biraz daha eskiye götürdüğünü dile getirdi.
Kazı yapan ziyaretçilerin arttığını vurgulayan Ayca, 'Deneyim çok önemli bir şey, insanlar, gelip arkeolojik kazı nedir deneyimlemek istiyor. Ziyaretçilerin burada daha fazla kalmasını belki bir kaç gün geçirmesini sağlayacak bir çalışma oluyor. Hedefimiz insanların buraya gelip daha fazla zaman geçirecekleri bir ortam oluşturmak. Bu da kentsel tasarım projemizin en önemli aşamalarından bir tanesi olacak.' diye konuştu.
Bir buçuk yıldır üzerinde çalıştıkları Kentsel Tasarım Projesi kapsamında ilçeye büyük bir arkeopark da kazandırmak istediklerini anlatan Ayca, ziyaretçilerin arkeoparkın tamamlanmasının ardından daha geniş bir alanda kazı yapma imkanı bulacağını kaydetti.
- 'Eski eser elçisi oluyorlar'
Harran Örenyeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Önal da bölgedeki bilimsel arkeolojik kazıların devam ettiğini hatırlattı.
Ziyaretçilerinde arkeolojik kazı çalışmalarına katılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Önal, kazma heyecanının ve sabrının bambaşka bir duygu olduğuna değindi.
Alandaki kazıların gerçek kazı gibi yapıldığına işaret eden Önal, 'Ziyaretçilerin buldukları seramik parçalarını bilimsel arkeolojik kazı çalışmalarında nasıl toplanırsa nasıl itina gösterilirse aynen hepsi burada arkeolog nezaretinde itina ile gösterilip, yönlendirilmektedir. Buldukları her seramik parçaları bulanı heyecanlandırmaktadır. Tozda toprakta çalışarak tarihi eserleri iyice hissetmekteler dolayısıyla burada eski esere dokunup yaşayarak o heyecanı duyarak öğrenmekteler. Her biri bir eski eser koruyucusu eski eserin elçisi olarak eğitimin sonunda buradan ayrılmakta, bu da bizi sevindirmektedir.' şeklinde konuştu.
- Kazı yapanlar memnun
Bölgede kazı yapan Artun Boz ise ilk defa böyle bir çalışmaya katıldığını ve çok heyecanlı bulduğunu söyledi.
Yeni keşfedilen şeylere tanıklık etmenin insana keyif verdiğini aktaran Boz, 'Herkesin bunu görmesi gerekiyor. Buraya gelince insanın ufku genişliyor. Kazının bu kadar uzun süreceğini tahmin etmiyordum, burada kazının çok uzun sürdüğünü fark ettim. Özen gösterilmesi gerektiğini anladım, saygım da arttı. Çok itina ile kazıyorlar.' dedi.
Ata Doğukanlı da kazmanın apayrı bir duygu olduğunu belirterek, 'Gezince sadece görüyorsun ama kazınca onların nasıl çıkarıldığını ve müzelerde sergilendiğini görmüş oluyorsunuz. Bence en önemli farklardan bir tanesi anlamaktır.' değerlendirmesinde bulundu.
Kazı yapan 9 yaşındaki Baki Doğan ise zorlandığını ancak bir şeyler bulduktan sonra yaşadığı heyecan nedeniyle zorlandığı anları unuttuğunu kaydetti.
Kaynak: AA
Milattan önce 6 binli yıllarda Moğolların saldırısına kadar, kesintisiz yerleşim yeri olma özelliğine sahip ve bir dönem Asur ve Emeviler'e başkentlik yapan Harran Örenyeri'ndeki kazı faaliyetleri sürüyor.
Dört bir yanı tarihi kalıntılarla çevrili Harran'da kazılar sayesinde tarih gün yüzüne çıkarılırken bir taraftan da bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin tarihe bizzat tanıklık edebilmesine imkan sağlandı.
Harran Kaymakamlığı tarafından uygulamaya konulan Kentsel Tasarım Projesi kapsamında Emeviler döneminden kalma Ulu Cami kazı alanında yaklaşık 30 metrekarelik özel kazı alanı oluşturuldu.
Bölgeye ziyarete giden turistler aldıkları teorik eğitimin ardından arkeologlar nezaretinde çapa, mala ve fırçalarla kazı yapıp toprak altında daha önce uzmanlar tarafından yerleştirilen heykel, seramik parçaları ve bakır eşyaları bulabilmenin heyecanını yaşıyor.
Ziyaretçilere buldukları eserlere ilişkin ise Harran Örenyeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Önal ve beraberindeki arkeolog ekibi bilgi veriyor.
- 'İnsanlar deneyimlemek istiyor'
Kaymakam Temel Ayca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Harran ile tarihin adeta özdeşleştiğini söyledi.
Kazı çalışmaları ilçenin turizmi açısından büyük önem taşıdığını ifade eden Ayca, her yapılan kazının Harran'ı biraz daha eskiye götürdüğünü dile getirdi.
Kazı yapan ziyaretçilerin arttığını vurgulayan Ayca, 'Deneyim çok önemli bir şey, insanlar, gelip arkeolojik kazı nedir deneyimlemek istiyor. Ziyaretçilerin burada daha fazla kalmasını belki bir kaç gün geçirmesini sağlayacak bir çalışma oluyor. Hedefimiz insanların buraya gelip daha fazla zaman geçirecekleri bir ortam oluşturmak. Bu da kentsel tasarım projemizin en önemli aşamalarından bir tanesi olacak.' diye konuştu.
Bir buçuk yıldır üzerinde çalıştıkları Kentsel Tasarım Projesi kapsamında ilçeye büyük bir arkeopark da kazandırmak istediklerini anlatan Ayca, ziyaretçilerin arkeoparkın tamamlanmasının ardından daha geniş bir alanda kazı yapma imkanı bulacağını kaydetti.
- 'Eski eser elçisi oluyorlar'
Harran Örenyeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Önal da bölgedeki bilimsel arkeolojik kazıların devam ettiğini hatırlattı.
Ziyaretçilerinde arkeolojik kazı çalışmalarına katılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Önal, kazma heyecanının ve sabrının bambaşka bir duygu olduğuna değindi.
Alandaki kazıların gerçek kazı gibi yapıldığına işaret eden Önal, 'Ziyaretçilerin buldukları seramik parçalarını bilimsel arkeolojik kazı çalışmalarında nasıl toplanırsa nasıl itina gösterilirse aynen hepsi burada arkeolog nezaretinde itina ile gösterilip, yönlendirilmektedir. Buldukları her seramik parçaları bulanı heyecanlandırmaktadır. Tozda toprakta çalışarak tarihi eserleri iyice hissetmekteler dolayısıyla burada eski esere dokunup yaşayarak o heyecanı duyarak öğrenmekteler. Her biri bir eski eser koruyucusu eski eserin elçisi olarak eğitimin sonunda buradan ayrılmakta, bu da bizi sevindirmektedir.' şeklinde konuştu.
- Kazı yapanlar memnun
Bölgede kazı yapan Artun Boz ise ilk defa böyle bir çalışmaya katıldığını ve çok heyecanlı bulduğunu söyledi.
Yeni keşfedilen şeylere tanıklık etmenin insana keyif verdiğini aktaran Boz, 'Herkesin bunu görmesi gerekiyor. Buraya gelince insanın ufku genişliyor. Kazının bu kadar uzun süreceğini tahmin etmiyordum, burada kazının çok uzun sürdüğünü fark ettim. Özen gösterilmesi gerektiğini anladım, saygım da arttı. Çok itina ile kazıyorlar.' dedi.
Ata Doğukanlı da kazmanın apayrı bir duygu olduğunu belirterek, 'Gezince sadece görüyorsun ama kazınca onların nasıl çıkarıldığını ve müzelerde sergilendiğini görmüş oluyorsunuz. Bence en önemli farklardan bir tanesi anlamaktır.' değerlendirmesinde bulundu.
Kazı yapan 9 yaşındaki Baki Doğan ise zorlandığını ancak bir şeyler bulduktan sonra yaşadığı heyecan nedeniyle zorlandığı anları unuttuğunu kaydetti.