Cumhurbaşkanı Erdoğan, Radyoya Konuk Oldu

Erdoğan: (1) 'Herkesin dürüst olması lazım. Yalan konuşmayacak. Yalanın da bir sermayesi var. Onun için ben bu 16 Nisan'ı inşallah yalanların tamamen ayak altına alındığı ama hakikatin yine zirve yaptığı gün olarak görüyorum' 'Karamsarlık diye bir şey eğer hayatıma sinmiş olsaydı zaten bu noktalara gelmemiz mümkün olmazdı. İnanmış insanlar için bir defa karamsarlık olamaz. Biz inanmışız, azmetmişiz ve bu yola da öyle girmişiz. Aşk ile koşan yorulmaz. Böyle koşuyoruz, böyle de yorulmak mümkün değil. Biz özellikle şuna inanmışız. Halka hizmet Hakk'a hizmettir'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Herkesin dürüst olması lazım. Yalan konuşmayacak. Yalanın da bir sermayesi var. Onun için ben bu 16 Nisan'ı inşallah yalanların tamamen ayak altına alındığı ama hakikatin yine zirve yaptığı gün olarak görüyorum.' dedi.

Erdoğan, Kral FM, TRT FM ve bazı yerel radyoların ortak yayınında 'Gezegen Mehmet'in gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

'Radyoda farklı bir mecradasınız. Televizyonlardan çok uzak, sıcak bir ortamdasınız. Sizin için radyo ne anlam ifade ediyor?' sorusu üzerine Erdoğan, radyonun olmazsa olmaz bir özelliğinin bulunduğunu söyledi.

Radyonun eskiden sadece evde ağırlıklı dinlendiğini, şimdi ise araçlarda daha hakim bir arkadaş olduğunu ifade eden Erdoğan, evlerde televizyonun ön aldığını, bunda Türkiye'nin refah düzeyinin artmasının etkili olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, araçlarda radyodan sadece şoförün istifade etmediğini, yolcuların da radyo dinlediğini anlatarak, 'Radyonun yol arkadaşı olması büyük bir özellik arz ediyor. Bunun yanında evlerde kısmen de olsa yine bir arkadaş olarak var. Cep telefonlarından da dinlenmek üzere radyo dinleme artıyor.' diye konuştu.

Gezegen Mehmet'in, 'Bir radyo anınız var mı hatırladığınız?' sorusu üzerine Erdoğan, ortak anılarının olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Pınarhisar Cezaevi'ne gitmeden önce evinden Kral FM'e bağlandığını anımsatan Gezegen Mehmet, Erdoğan'ın o gün bağlanarak yaptığı konuşmayı dinletti.

- 'Aşk ile koşan yorulmaz'

Dinledikleri konuşmayı 18 yıl önce Mart ayında yaptığını, nereden nereye gelindiğini anlatan Erdoğan, 'Cezaevine giderken Türkiye ile ilgili hayalleriniz var. Hiç mi karamsarlığa, umutsuzluğa kapılmadınız o anda?' sorusu üzerine, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Karamsarlık diye bir şey eğer hayatıma sinmiş olsaydı zaten bu noktalara gelmemiz mümkün olmazdı. İnanmış insanlar için bir defa karamsarlık olamaz. Biz inanmışız, azmetmişiz ve bu yola da öyle girmişiz. Aşk ile koşan yorulmaz. Böyle koşuyoruz, böyle de yorulmak mümkün değil. Biz özellikle şuna inanmışız. Halka hizmet Hakk'a hizmettir. Buna inandığımız için bu yolda belediye başkanlığımızdan bu yana bu şekilde yürüdük. Seninle beraber Kazlıçeşme'de Ahmet Kaya'nın olduğu geceyi hatırla. Bir milyona yakın insan o gece oradaydı. Bir milyona yakın insan bizi niye orada yalnız bırakmadı? Cezaevine gidiyoruz ve milletimiz bizimle beraber. Düşünün o zaman İstanbul'un nüfusu 8 milyon. 8'in biri orada. Böyle bir gün yaşadık orada. Herkes ayakta.'

Programda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 1998 yılında Pınarhisar Cezaevi'ne girmeden önce sanatçı Ahmet Kaya'nın da katıldığı Kazlıçeşmede'ki 75. Yıl Cumhuriyet Konseri'nde yaptığı konuşma da dinletildi.

- 'Durup dururken insanlar sizi sevmez'

Recep Tayyip Erdoğan, 'Cezaevine girmeden önce bir milyon kişi toplandı. O gün kimse slogan da bilmiyor, parti, bayrak yok, sadece Türk bayrakları, ülkücüler, sağcılar, solcular, herkes orada. Sadece 'En büyük başkan bizim başkan.' diyorlar. O tabloyu görünce ne hissettiniz?' şeklindeki soruyu da şöyle yanıtladı:

'7 Ağustos'taki Yenikapı ruhu var ya adeta bu Yenikapı ruhunun yeniden ayağa kalkışı. Allah'a hamdolsun, demek ki bir sevgi, muhabbet var. O 4,5 yıl içinde yapılanlar İstanbul'da meyvesini vermiş. Durup dururken insanlar sizi sevmez. Bir hizmet var ki... Çünkü İstanbul ciddi bir badireden çıktı. O CHP belediye başkanlığının İstanbul'a getirdiği susuzluğu, çöp dağlarının İstanbul halkına yaşattıklarını, hava kirliliğini İstanbul halkının unutması mümkün mü? Birileri çıkıyor, 'CHP bizi çağdışılıktan kurtaracak.' diyor. İstanbul şu anda çağdışılık mı yaşıyor? İnsaf et. Göz var, görmüyor, kulak var, duymuyor, dil var, hakikati söylemiyor, kalpler mühürlenmiş. Şimdi 94 öncesi İstanbul'u ve Türkiye'yi düşün.

Bir de 94 sonrası Türkiye'yi ve İstanbul'u getirdiğimiz yeri düşün. A'dan Z'ye, eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, enerji, gıda, tarım, savunma sanayisinde getirdiğimiz yere bakalım. Herkesin dürüst olması lazım. Yalan konuşmayacak. Yalanın da bir sermayesi var. Onun için ben bu 16 Nisan'ı inşallah yalanların tamamen ayak altına alındığı ama hakikatin yine zirve yaptığı gün olarak görüyorum.'

(Sürecek)
Kaynak: AA