Karataş Açıklaması 'Öğretmen İhtiyacı Giderilmelidir'
Eğitim-Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Karataş, 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ikinci dönemine başlarken gündeme getirdikleri sorunların çözümünü tekrar hatırlatarak yetkililerden çözüm beklediklerini söyledi.
ÖĞRETMEN İHTİYACI GİDERİLMELİDİR
Eğitim sistemindeki reformların kalıcı olabilmesi için, okullarda boş ders kalmaması gerektiğini dile getiren Mustafa Karataş, “2016-2017 Eğitim-Öğretim yılının ikinci kanaat dönemi başlarken daha önce gündeme getirdiğimiz ve çözüm beklediğimiz hususları yeniden hatırlatıyoruz. Yetkililerden beklentimiz kısa sürede bu zikrettiğimiz konuları çözüme kavuştururlar ve daha huzurlu başarılı bir süreci birlikte yaşarız.
Ülkemizde ve İlimizde ki Öğretmen açığının ücretli öğretmen ve de Sözleşmeli öğretmen istihdam ederek giderilmesi uygulamasından vazgeçilmelidir. İnsan heba edilemeyecek kadar kıymetlidir. Çocuklarımıza ehil ve liyakat sahibi öğretmenlerimiz marifetiyle eğitim-öğretim verdirerek milletimiz için faydalı nesiller yetiştirmek zorundayız. Gelecek nesillerini heder edenlerin Ülkesini ve Dünyayı imar etmesi söz konusu değildir.
Daha önce denenen ve uygulamasından vazgeçilen sözleşmeli öğretmen istihdamından geri dönülmelidir. Aday öğretmenler için uygulanan Mülakat sınavı kaldırılmalı ve Memuriyete başlamadan önce gerekli Güvenlik soruşturmaları yapılarak müracaatları alınmalı göreve başladıktan sonra tekrar bir sınav stresi yaşatılmamalıdır” dedi.
KILIK KIYAFET DAYATMASI SONA ERDİRİLMELİDİR
Kamu Kurumlarında çalışanların artık kılık kıyafetin bir sorun olmaktan çıkarılmasını beklediğini anlatan Karataş, “Kurum amirleri tarafından uyarılmak zorunda kalmak istemiyorlar. Geleceğin nesillerinin yetiştirilmesini emanet ettiğimiz kişilere kendi giyimlerinde bile güvenilmezliğin ne kadar bir çelişki olduğunu ifade ederek bu güvensizliğe artık bir son verilmesinin zamanının gelip geçtiğini düşünüyoruz. Bu konuda başlattığımız sivil itaatsizlik eylemi, talebimiz karşılanıncaya kadar devam ettiğini de medya aracılığı ile tekrar hatırlatmada yarar gördüğümü ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
İSTİHDAMDA GÜÇLÜK ÇEKİLEN BÖLGELERE TEŞVİK UYGULANMASI
Mustafa Karataş, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Sözleşmeli Öğretmenlikle zorla ve cebren görev yaptırma anlayışından ziyade ortaya konulacak alternatiflerle çalışanları cezp ettiren çözümler üreterek çalışanlarımızı kendi rızalarıyla ve en üst performanslarıyla istihdam güçlüğü çekilen yerlerde daha uzun süre tutmanın yolları aranıp bulunmalıdır. Bu konuyla ilgili Bakanlıkta yapılan çalışmalar hızlandırılmalı ve kısa zamanda sonlandırılmalıdır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri başta olmak üzere, kalıcı öğretmen istihdamının sağlanması için zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapan öğretmenlere, illerin veya yerleşim yerlerinin sosyal, ekonomik, kültürel ve ulaşım imkânları dikkate alınarak, kalkınmada öncelikli hizmet tazminatı verilmesiyle ilgili düzenleme yapılmalıdır. Bu tür uygulamalar, hem açığın kapatılması hem de bölgenin zorluğuna göre eğitim çalışanlarının yaşadıkları mağduriyetin giderilmesi bakımından gereklidir.
OKUL MÜDÜRLER İNİNİN NÖBET ÜCRETİ SORUNU YASAL ZEMİNE KAVUŞTURULMALIDIR
Görevi gereği Okulun tüm işleriyle ilgilenen ve sorumlu olan okul müdürlerinin görev tanımından kaynaklanan mevzuat sıkıntısının giderilerek hafta da en az müdür yardımcıları kadar nöbet ücretinin verilmesi gerekmektedir. Sorumluluğun büyük ve önemliliğiyle orantılı ücretlendirmenin yapılması gerekir.
KARMA EĞİTİM DAYATMASI SON BULMALIDIR
1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu’nda yer alan, “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır’ ibaresi değiştirilmeli, karma eğitim dayatması yerine, tek cinsiyetli eğitim veya karma eğitim görme konusunda veliye ve öğrenciye seçme hakkı tanıyan bir düzenleme yapılmalıdır.İsteyenin istediği okul türünde okumasının önü açılmalı , engeller ve dayatmalar sonlandırılmalıdır.
ÖĞRETMENLİK KARİYER SİSTEMİ SONUÇLANDIRILMALIDIR
Anayasa Mahkemesi’nin Öğretmenlik Kariyer Basamaklarında Yükselme uygulamasına yönelik olarak verdiği iptal kararı ve Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun mahkeme kararıyla kariyer basamağı unvanı elde edilemeyeceği noktasındaki içtihadı sonrasında kariyer basamakları sürecinin yasal belirliliğe kavuşturulmaması, adeta unutulmaya terk edilmesi pek çok hak kaybına neden olmuştur. 10 yıldır öğretmen kariyer basamaklarına ilişkin uygulama yapılmamaktadır. Öğretmenler haklı bir beklenti içerisindedir. Bu çerçevede paydaşların görüşleri ve talepleri doğrultusunda herkesin yararlanmasına açık, özgün, maddi ve manevi açıdan tatminkâr bir kariyer sistemi ivedilikle tatbik edilmelidir.
ÖĞRETMENİN İTİBARI VE ŞİDDET
Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olayları son dönemlerde iyice artmış ve okullarımızda yaygın bir sorun hâlini almıştır. Millî Eğitim Bakanlığı, eğitimcilere yönelik her saldırının sıkı takipçisi olarak, suçluların cezalandırılmasını sağlamalıdır. Bakanlık, Hukuk Müşavirliği kanalıyla yargıya intikal etmiş davalarda kendi personelinin yanında olduğunu göstermeli, nerede duracağı belli olmayan bu şiddet olaylarının bir an önce son bulması için gereğini yapmalıdır. Ayrıca, öğretmenlerimizin özlük, mali, sosyal hakları ve çalışma şartları, itibar ve saygıyı temsil edecek şekilde düzenlenmeli ve geliştirilmelidir.
TACİZCİLER VE FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜ MENSUPLARI EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILMALIDIR
Eğitim kurumlarında olmasını aklımızın ucundan dahi geçirmediğimiz ve işittiğimizde damarlarımızda kanımızın donduğu cinsel taciz ve istismarların en ağır şekilde cezalandırılarak bu illete bulaşmış olanların biran bile Eğitim kurumlarında barındırılmaması gerektiğini söylüyoruz. istatistikleri incelendiğinde, konunun acil tedbir gerektiren bir boyuta ulaştığı görülmektedir. Bakanlık, taciz ve istismar iddialarının üzerine giderek konu adli makamlara intikal etmeden evvel gerekli tahkikatı tamamlayıp inisiyatifi eline almalı, öğretmenlerin ve eğitim kurumlarının yıpratılmasının da önüne geçmelidir. Fetö Terör Örgütüne bulaşmış bir şekilde bu yapıya destek olmuş ve yataklık yapmış olanların hak ettikleri cezaya çarptırılmalarını talep ederken bu yapıyla bir ilişkisi olmadığı halde mağduriyet yaşayanlarında kısa zamanda mağduriyetlerinin giderilerek görevlerine iade edilmelerini bekliyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, bütün eğitim çalışanlarına ve öğrencilerimize iyi bir ikinci dönem diliyor; 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ikinci kanat döneminin daha nitelikli ve verimli geçmesi için, dikkat çektiğimiz sorunların çözülmesi gerektiğini bir defa daha ifade ediyoruz.”
Kaynak: İHA
Eğitim sistemindeki reformların kalıcı olabilmesi için, okullarda boş ders kalmaması gerektiğini dile getiren Mustafa Karataş, “2016-2017 Eğitim-Öğretim yılının ikinci kanaat dönemi başlarken daha önce gündeme getirdiğimiz ve çözüm beklediğimiz hususları yeniden hatırlatıyoruz. Yetkililerden beklentimiz kısa sürede bu zikrettiğimiz konuları çözüme kavuştururlar ve daha huzurlu başarılı bir süreci birlikte yaşarız.
Ülkemizde ve İlimizde ki Öğretmen açığının ücretli öğretmen ve de Sözleşmeli öğretmen istihdam ederek giderilmesi uygulamasından vazgeçilmelidir. İnsan heba edilemeyecek kadar kıymetlidir. Çocuklarımıza ehil ve liyakat sahibi öğretmenlerimiz marifetiyle eğitim-öğretim verdirerek milletimiz için faydalı nesiller yetiştirmek zorundayız. Gelecek nesillerini heder edenlerin Ülkesini ve Dünyayı imar etmesi söz konusu değildir.
Daha önce denenen ve uygulamasından vazgeçilen sözleşmeli öğretmen istihdamından geri dönülmelidir. Aday öğretmenler için uygulanan Mülakat sınavı kaldırılmalı ve Memuriyete başlamadan önce gerekli Güvenlik soruşturmaları yapılarak müracaatları alınmalı göreve başladıktan sonra tekrar bir sınav stresi yaşatılmamalıdır” dedi.
KILIK KIYAFET DAYATMASI SONA ERDİRİLMELİDİR
Kamu Kurumlarında çalışanların artık kılık kıyafetin bir sorun olmaktan çıkarılmasını beklediğini anlatan Karataş, “Kurum amirleri tarafından uyarılmak zorunda kalmak istemiyorlar. Geleceğin nesillerinin yetiştirilmesini emanet ettiğimiz kişilere kendi giyimlerinde bile güvenilmezliğin ne kadar bir çelişki olduğunu ifade ederek bu güvensizliğe artık bir son verilmesinin zamanının gelip geçtiğini düşünüyoruz. Bu konuda başlattığımız sivil itaatsizlik eylemi, talebimiz karşılanıncaya kadar devam ettiğini de medya aracılığı ile tekrar hatırlatmada yarar gördüğümü ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
İSTİHDAMDA GÜÇLÜK ÇEKİLEN BÖLGELERE TEŞVİK UYGULANMASI
Mustafa Karataş, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Sözleşmeli Öğretmenlikle zorla ve cebren görev yaptırma anlayışından ziyade ortaya konulacak alternatiflerle çalışanları cezp ettiren çözümler üreterek çalışanlarımızı kendi rızalarıyla ve en üst performanslarıyla istihdam güçlüğü çekilen yerlerde daha uzun süre tutmanın yolları aranıp bulunmalıdır. Bu konuyla ilgili Bakanlıkta yapılan çalışmalar hızlandırılmalı ve kısa zamanda sonlandırılmalıdır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri başta olmak üzere, kalıcı öğretmen istihdamının sağlanması için zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapan öğretmenlere, illerin veya yerleşim yerlerinin sosyal, ekonomik, kültürel ve ulaşım imkânları dikkate alınarak, kalkınmada öncelikli hizmet tazminatı verilmesiyle ilgili düzenleme yapılmalıdır. Bu tür uygulamalar, hem açığın kapatılması hem de bölgenin zorluğuna göre eğitim çalışanlarının yaşadıkları mağduriyetin giderilmesi bakımından gereklidir.
OKUL MÜDÜRLER İNİNİN NÖBET ÜCRETİ SORUNU YASAL ZEMİNE KAVUŞTURULMALIDIR
Görevi gereği Okulun tüm işleriyle ilgilenen ve sorumlu olan okul müdürlerinin görev tanımından kaynaklanan mevzuat sıkıntısının giderilerek hafta da en az müdür yardımcıları kadar nöbet ücretinin verilmesi gerekmektedir. Sorumluluğun büyük ve önemliliğiyle orantılı ücretlendirmenin yapılması gerekir.
KARMA EĞİTİM DAYATMASI SON BULMALIDIR
1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu’nda yer alan, “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır’ ibaresi değiştirilmeli, karma eğitim dayatması yerine, tek cinsiyetli eğitim veya karma eğitim görme konusunda veliye ve öğrenciye seçme hakkı tanıyan bir düzenleme yapılmalıdır.İsteyenin istediği okul türünde okumasının önü açılmalı , engeller ve dayatmalar sonlandırılmalıdır.
ÖĞRETMENLİK KARİYER SİSTEMİ SONUÇLANDIRILMALIDIR
Anayasa Mahkemesi’nin Öğretmenlik Kariyer Basamaklarında Yükselme uygulamasına yönelik olarak verdiği iptal kararı ve Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun mahkeme kararıyla kariyer basamağı unvanı elde edilemeyeceği noktasındaki içtihadı sonrasında kariyer basamakları sürecinin yasal belirliliğe kavuşturulmaması, adeta unutulmaya terk edilmesi pek çok hak kaybına neden olmuştur. 10 yıldır öğretmen kariyer basamaklarına ilişkin uygulama yapılmamaktadır. Öğretmenler haklı bir beklenti içerisindedir. Bu çerçevede paydaşların görüşleri ve talepleri doğrultusunda herkesin yararlanmasına açık, özgün, maddi ve manevi açıdan tatminkâr bir kariyer sistemi ivedilikle tatbik edilmelidir.
ÖĞRETMENİN İTİBARI VE ŞİDDET
Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olayları son dönemlerde iyice artmış ve okullarımızda yaygın bir sorun hâlini almıştır. Millî Eğitim Bakanlığı, eğitimcilere yönelik her saldırının sıkı takipçisi olarak, suçluların cezalandırılmasını sağlamalıdır. Bakanlık, Hukuk Müşavirliği kanalıyla yargıya intikal etmiş davalarda kendi personelinin yanında olduğunu göstermeli, nerede duracağı belli olmayan bu şiddet olaylarının bir an önce son bulması için gereğini yapmalıdır. Ayrıca, öğretmenlerimizin özlük, mali, sosyal hakları ve çalışma şartları, itibar ve saygıyı temsil edecek şekilde düzenlenmeli ve geliştirilmelidir.
TACİZCİLER VE FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜ MENSUPLARI EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILMALIDIR
Eğitim kurumlarında olmasını aklımızın ucundan dahi geçirmediğimiz ve işittiğimizde damarlarımızda kanımızın donduğu cinsel taciz ve istismarların en ağır şekilde cezalandırılarak bu illete bulaşmış olanların biran bile Eğitim kurumlarında barındırılmaması gerektiğini söylüyoruz. istatistikleri incelendiğinde, konunun acil tedbir gerektiren bir boyuta ulaştığı görülmektedir. Bakanlık, taciz ve istismar iddialarının üzerine giderek konu adli makamlara intikal etmeden evvel gerekli tahkikatı tamamlayıp inisiyatifi eline almalı, öğretmenlerin ve eğitim kurumlarının yıpratılmasının da önüne geçmelidir. Fetö Terör Örgütüne bulaşmış bir şekilde bu yapıya destek olmuş ve yataklık yapmış olanların hak ettikleri cezaya çarptırılmalarını talep ederken bu yapıyla bir ilişkisi olmadığı halde mağduriyet yaşayanlarında kısa zamanda mağduriyetlerinin giderilerek görevlerine iade edilmelerini bekliyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, bütün eğitim çalışanlarına ve öğrencilerimize iyi bir ikinci dönem diliyor; 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ikinci kanat döneminin daha nitelikli ve verimli geçmesi için, dikkat çektiğimiz sorunların çözülmesi gerektiğini bir defa daha ifade ediyoruz.”