'Üretici İşletmelere Markalaşma Teşviki Verilmeli'
TESK Genel Başkanı Palandöken: 'Türkiye ekonomisi devler ligine markalaşma ile girecek' 'Üretici işletmelere markalaşma teşviki verilmeli ve bu konudaki danışmanlık hizmetleri artırılmalı'.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Türki̇ye ekonomisinin devler li̇gi̇ne markalaşma i̇le girebileceğini ifade ederek, üretici işletmelere markalaşma teşviki verilmesi ve bu konudaki danışmanlık hizmetlerinin artırılması gerektiğini belirtti.
Palandöken, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin tekstilde dünyadaki en iyi ülkelerinin başında geldiğine işaret ederek, 'Dünyanın en tanınmış markaları, üretimi Türkiye'de yaptırıp ürünlerin üzerine kendi etiketini basıyor. Üretim maliyetinin en az 25-30 katına bu ürünleri dünyanın her yerinde satıyor. Sonuçta bizim üreticimiz sınırlı bir gelir elde ederken, ürün fiyatının yüzde 90'ı marka geliri olarak yabancı firmalara kalıyor. Bu dengesizliği tersine çevirmek için mutlaka çok sayıda marka yaratmamız gerekir.' değerlendirmesinde bulundu.
KOBİ'lere markalaşmanın öneminin çok iyi anlatılması gerektiğinin altını çizen Palandöken, şunları kaydetti:
'Türkiye ekonomisi devler ligine markalaşma ile girecek. Ülkemizde son yıllar marka olan işletme sayısı artıyor ama bunların çok azı uluslararası alanda etkili oluyor. Üretici işletmelere markalaşma teşviki verilmeli ve bu konudaki danışmanlık hizmetleri artırılmalı. Markalaşma konusunda en kısa sürede ulusal bir kampanya başlatılmalı. Bu konu liselerde ders müfredatına alınmalı ve üniversitelerde markalaşma, patent, coğrafi işaret konularındaki bölümler yaygınlaştırılmalı. Türkiye'nin geleceği markalaşma ile olacak. Örneğin beyaz eşya, otomotiv yan sanayi ve organik gıda maddeleri konusunda markalaşmaya önem verilmelidir.'
Kaynak: AA
Palandöken, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin tekstilde dünyadaki en iyi ülkelerinin başında geldiğine işaret ederek, 'Dünyanın en tanınmış markaları, üretimi Türkiye'de yaptırıp ürünlerin üzerine kendi etiketini basıyor. Üretim maliyetinin en az 25-30 katına bu ürünleri dünyanın her yerinde satıyor. Sonuçta bizim üreticimiz sınırlı bir gelir elde ederken, ürün fiyatının yüzde 90'ı marka geliri olarak yabancı firmalara kalıyor. Bu dengesizliği tersine çevirmek için mutlaka çok sayıda marka yaratmamız gerekir.' değerlendirmesinde bulundu.
KOBİ'lere markalaşmanın öneminin çok iyi anlatılması gerektiğinin altını çizen Palandöken, şunları kaydetti:
'Türkiye ekonomisi devler ligine markalaşma ile girecek. Ülkemizde son yıllar marka olan işletme sayısı artıyor ama bunların çok azı uluslararası alanda etkili oluyor. Üretici işletmelere markalaşma teşviki verilmeli ve bu konudaki danışmanlık hizmetleri artırılmalı. Markalaşma konusunda en kısa sürede ulusal bir kampanya başlatılmalı. Bu konu liselerde ders müfredatına alınmalı ve üniversitelerde markalaşma, patent, coğrafi işaret konularındaki bölümler yaygınlaştırılmalı. Türkiye'nin geleceği markalaşma ile olacak. Örneğin beyaz eşya, otomotiv yan sanayi ve organik gıda maddeleri konusunda markalaşmaya önem verilmelidir.'