Üzüm Salkımlarını Kese İle Koruyor
Konya'nın Bozkır ilçesinde bir üretici, üzüm salkımlarını arılardan ve soğuktan koruyabilmek için özel kese dikti Üretici Altunsoy: 'Burada bahçeleri soğuk erken etkiler. Bahçemde kendi ektiğim asmalar var. Bu asmalar geç olgunlaşan bir cins. Geç olgunlaştığı için daha tatlanmadan soğuktan etkilenebiliyor. Bir de diğer bahçelerde ürün kalmadığı için tüm eşek arıları bu salkımlara yükleniyor' 'Üzümleri koruyabilmek için çare düşünmeye başladım. Salkımlardan bir kaç tanesini diktiğim özel keselerin içine koyarak bağladım. Salkımlar hem arılardan zarar görmedi hem de soğuktan etkilenmedi. Sonra tüm salkımları keselere aldım'
MEHMET ÇETİN - Konya'nın Bozkır ilçesinde bir üretici, bağında yetiştirdiği üzüm salkımlarını eşek arılarından ve soğuktan özel olarak diktiği keselerle koruyor.
İlçeye bağlı Kozağaç köyünde yaşayan 65 yaşındaki Veli Altunsoy emekli olduktan sonra doğup büyüdüğü mahalleye yerleşti. Burada babadan kalma eski evi düzenleyen ve bahçesinde hobi amaçlı organik meyve sebze yetiştiren Altunsoy, bu ürünleri uzun süre taze tüketebilmek için kendince çareler aradı.
Diğer çeşitlere göre daha geç olgunlaşan üzümlerini eşek arılarından ve soğuktan koruyabilmek için ilginç bir yöntem bulan Altunsoy, her salkımı dalında tek tek keseleyerek muhafaza ediyor.
Altunsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, emekli olduktan sonra Toros Dağları'nın üzerinde bulunan doğup büyüdüğü mahalleye yerleştiğini söyledi.
Babasından kalma evde doğa ile baş başa sakin bir hayat yaşamayı tercih ettiğini belirten Altunsoy, "Bahçemde organik meyve ve sebze yetiştirmeye çalışıyorum. Sebzelerde annemin sandığından çıkan yerli tohumları kullanıyorum. Bu tohumların kaybolmaması için uğraşıyorum. Doğal ortamda kendi ürettiğim meyve sebzelerle emekliliğimi yaşıyorum." diye konuştu.
Mahallenin bin 500 rakımda olduğunu ve kışın erken başladığını dile getiren Altunsoy, şöyle devam etti:
"Burada bahçeleri soğuk erken etkiler. Bahçemde kendi ektiğim asmalar var. Bu asmalar geç olgunlaşan bir cins. Geç olgunlaştığı için daha tatlanmadan soğuktan etkilenebiliyor. Bir de diğer bahçelerde ürün kalmadığı için tüm eşek arıları bu salkımlara yükleniyor. Ben de üzümleri koruyabilmek için çare düşünmeye başladım. Salkımlardan bir kaç tanesini diktiğim özel keselerin içine koyarak bağladım. Salkımlar hem arılardan zarar görmedi hem de soğuktan etkilenmedi. Sonra tüm salkımları keselere aldım."
- "Kar yağıncaya kadar salkımları koparmıyoruz"
Altunsoy, asmalardaki keseleri görenlerin önce çok şaşırdığını, sonrasında bazı üreticilerin kendisini örnek aldığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Köyümüzde bu iş sevildi. Kar yağıncaya kadar salkımları koparmıyoruz. Kestikten sonra da ambarlarımıza asıyoruz. Ben ambarda saklarken de farklı bir uygulama yapıyorum. Üzüm salkımını sapından değil yanlarında bulunan dallardan kesiyorum. Bu dalların iki tarafına elma veya patates takıyorum. Üzüm o meyveden besleniyor. Şubat, mart ayına kadar taze üzüm yiyebiliyorum. Keseleri hava alabilen kumaşlardan yapıyoruz. Bu uygulama ticari amaçlı değil. Sadece kışın organik, taze meyve tüketebilmek için."
Çevresindekilerin, "Bu tür ilginçlikler genellikle Karadeniz'de görülür" diyerek kendisine takıldığını anlatan Altunsoy, "Burası Karadeniz değil, Bozkır'ın Kozağaç Mahallesi. Aslında mahallemiz, yaylalarımız Karadeniz'deki köylere çok benzer. Aynı şeklide yaşam şartlarımız zor. Bu zorluklar kendi sorunlarımızı kendimizin çözme mecburiyetini ortaya çıkarıyor." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
İlçeye bağlı Kozağaç köyünde yaşayan 65 yaşındaki Veli Altunsoy emekli olduktan sonra doğup büyüdüğü mahalleye yerleşti. Burada babadan kalma eski evi düzenleyen ve bahçesinde hobi amaçlı organik meyve sebze yetiştiren Altunsoy, bu ürünleri uzun süre taze tüketebilmek için kendince çareler aradı.
Diğer çeşitlere göre daha geç olgunlaşan üzümlerini eşek arılarından ve soğuktan koruyabilmek için ilginç bir yöntem bulan Altunsoy, her salkımı dalında tek tek keseleyerek muhafaza ediyor.
Altunsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, emekli olduktan sonra Toros Dağları'nın üzerinde bulunan doğup büyüdüğü mahalleye yerleştiğini söyledi.
Babasından kalma evde doğa ile baş başa sakin bir hayat yaşamayı tercih ettiğini belirten Altunsoy, "Bahçemde organik meyve ve sebze yetiştirmeye çalışıyorum. Sebzelerde annemin sandığından çıkan yerli tohumları kullanıyorum. Bu tohumların kaybolmaması için uğraşıyorum. Doğal ortamda kendi ürettiğim meyve sebzelerle emekliliğimi yaşıyorum." diye konuştu.
Mahallenin bin 500 rakımda olduğunu ve kışın erken başladığını dile getiren Altunsoy, şöyle devam etti:
"Burada bahçeleri soğuk erken etkiler. Bahçemde kendi ektiğim asmalar var. Bu asmalar geç olgunlaşan bir cins. Geç olgunlaştığı için daha tatlanmadan soğuktan etkilenebiliyor. Bir de diğer bahçelerde ürün kalmadığı için tüm eşek arıları bu salkımlara yükleniyor. Ben de üzümleri koruyabilmek için çare düşünmeye başladım. Salkımlardan bir kaç tanesini diktiğim özel keselerin içine koyarak bağladım. Salkımlar hem arılardan zarar görmedi hem de soğuktan etkilenmedi. Sonra tüm salkımları keselere aldım."
- "Kar yağıncaya kadar salkımları koparmıyoruz"
Altunsoy, asmalardaki keseleri görenlerin önce çok şaşırdığını, sonrasında bazı üreticilerin kendisini örnek aldığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Köyümüzde bu iş sevildi. Kar yağıncaya kadar salkımları koparmıyoruz. Kestikten sonra da ambarlarımıza asıyoruz. Ben ambarda saklarken de farklı bir uygulama yapıyorum. Üzüm salkımını sapından değil yanlarında bulunan dallardan kesiyorum. Bu dalların iki tarafına elma veya patates takıyorum. Üzüm o meyveden besleniyor. Şubat, mart ayına kadar taze üzüm yiyebiliyorum. Keseleri hava alabilen kumaşlardan yapıyoruz. Bu uygulama ticari amaçlı değil. Sadece kışın organik, taze meyve tüketebilmek için."
Çevresindekilerin, "Bu tür ilginçlikler genellikle Karadeniz'de görülür" diyerek kendisine takıldığını anlatan Altunsoy, "Burası Karadeniz değil, Bozkır'ın Kozağaç Mahallesi. Aslında mahallemiz, yaylalarımız Karadeniz'deki köylere çok benzer. Aynı şeklide yaşam şartlarımız zor. Bu zorluklar kendi sorunlarımızı kendimizin çözme mecburiyetini ortaya çıkarıyor." ifadelerini kullandı.