AK Parti İstanbul Milletvekili Külünk Açıklaması
'15 Temmuz bir hükümet darbesi modeli değildir, 15 Temmuz doğrudan bir devlet darbesidir. Devlet darbesiyle hükümet darbesi farklıdır, hükümet darbesi mevcut hükümeti alıp yerine yenisini getirmektir ama bu doğrudan devleti çökertmek üzere yapılmış bir kalkışmadır'
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, ''15 Temmuz bir hükümet darbesi modeli değildir, 15 Temmuz doğrudan bir devlet darbesidir. Devlet darbesiyle hükümet darbesi farklıdır, hükümet darbesi mevcut hükümeti alıp yerine yenisini getirmektir ama bu doğrudan devleti çökertmek üzere yapılmış bir kalkışmadır'' dedi.
Külünk, Çorlu İlim Yayma Cemiyeti Tarafından düzenlenen ''15 Temmuz ve Milli İrade'' konulu konferansta yaptığı konuşmada, 15 Temmuz'un şimdi çok daha iyi anlaşıldığını söyledi.
Gizli tanıkların ve sanıkların itiraflarda bulunduğunu, bu ifadelerde ve ele geçen delillerde 15 Temmuz'un daha iyi anlaşıldığını belirten Külünk, ''Devletin içine sızdırılmış, devleti teslim almak üzere örgütlenmiş küresel güçlerin kontrolünde, legal görünümlü ancak illegal, dini görünümlü ama dini tasfiye etmek üzere kurgulanmış bir yapının elinden Türkiye'yi, devleti, bağımsızlığı, vatanı, bayrağı, ezanı ve ümmeti nasıl bu kirli kalkışmanın elinden aldığını geriye dönüp baktığımızda şimdi çok daha iyi görüyoruz'' diye konuştu.
Bir yargı mensubunun Pensilvanya'dan talimatla yargıyı nasıl dizayn ettiğinin 15 Temmuz sonrası daha iyi görüldüğünü ifade eden Külünk, şöyle konuştu:
'Yargıtayda verilmesi gereken kararların Pensilvanya'ya dosyalar götürülerek nasıl verildiğini, devletin bürokrasisinin kamu yönetiminin kamu disiplini çerçevesinde değilde illegal bir yapı üzerinden nasıl yönetildiğini ve teslim alınmak istendiğini, bir generalin astsubaydan nasıl emir aldığını, bir doktorun hastanedeki bir hizmetliden nasıl emir aldığını, bir profesörün üniversitenin yanındaki bir esnaftan nasıl emir aldığını 6 aylık fotoğrafına baktığınızda, 15 Temmuz'da aslında hangi uçurumdan dönüldüğünü herkes daha iyi gördü.'
- '15 Temmuz devlet darbesidir'
Külünk, 15 Temmuz darbe girişiminde hedefin devlet ve cumhuriyet olduğunu aktardı.
15 Temmuz'un, bir hükümet darbesi modeli olmadığını ifade eden Külünk, '15 Temmuz doğrudan bir devlet darbesidir. Devlet darbesiyle hükümet darbesi farklıdır. Hükümet darbesi mevcut hükümeti alıp yerine yenisini getirmektir ama bu doğrudan devleti çökertmek üzere yapılmış bir kalkışmadır' şeklinde konuştu.
15 Temmuz'un, 1923'te bu milletin kurduğu cumhuriyetten bir rövanş almanın girişimi olduğunu söyleyen Külünk, şöyle devam etti:
'Çünkü, hedef doğrudan cumhuriyetti, çünkü hedef doğrudan devletti, çünkü hedef doğrudan bağımsızlığımızdı. Onun için 15 Temmuz bugün bir kere daha 6 ay geriye dönüp baktığımızda bir devlet darbesiydi, devlete darbeydi, devleti çökerterek teslim almaktı. Bunu hedefi de Ortadoğu'da etkisizleştirilmiş, kendi kontrollerinde bir ordu, kendi kontrollerinde ve iddiası olmayan bir Türkiye ve Ortadoğu'da sınırları yeniden çizilecek bir çizilirken de bu süreçte iddia sahibi olmayan bir Türkiye idi. Yani, Suriye'de harita yeniden çizilirken, Irak'ta harita yeniden çizilirken Musul'u, Cerablus'u, El Bab'ı konuşmayacak bir Türkiye.''
Külünk, 15 Temmuz darbe girişimi eğer başarılı olsaydı, önümüzdeki 100 yıllık şekillenmede Türkiye'nin Ankara'nın etrafına sıkıştırılacağını dile getirerek, ''Eğer o gece başarılı olsalardı, kurdukları oyun başlarına geçmeseydi, milletin iradesi Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde o ayağa kalkış gerçekleşmeseydi Türkiye Ankara'nın etrafına sıkışacak, Türkiye merkez güç olma özelliğini kaybedecekti'' dedi.
Kaynak: AA
Külünk, Çorlu İlim Yayma Cemiyeti Tarafından düzenlenen ''15 Temmuz ve Milli İrade'' konulu konferansta yaptığı konuşmada, 15 Temmuz'un şimdi çok daha iyi anlaşıldığını söyledi.
Gizli tanıkların ve sanıkların itiraflarda bulunduğunu, bu ifadelerde ve ele geçen delillerde 15 Temmuz'un daha iyi anlaşıldığını belirten Külünk, ''Devletin içine sızdırılmış, devleti teslim almak üzere örgütlenmiş küresel güçlerin kontrolünde, legal görünümlü ancak illegal, dini görünümlü ama dini tasfiye etmek üzere kurgulanmış bir yapının elinden Türkiye'yi, devleti, bağımsızlığı, vatanı, bayrağı, ezanı ve ümmeti nasıl bu kirli kalkışmanın elinden aldığını geriye dönüp baktığımızda şimdi çok daha iyi görüyoruz'' diye konuştu.
Bir yargı mensubunun Pensilvanya'dan talimatla yargıyı nasıl dizayn ettiğinin 15 Temmuz sonrası daha iyi görüldüğünü ifade eden Külünk, şöyle konuştu:
'Yargıtayda verilmesi gereken kararların Pensilvanya'ya dosyalar götürülerek nasıl verildiğini, devletin bürokrasisinin kamu yönetiminin kamu disiplini çerçevesinde değilde illegal bir yapı üzerinden nasıl yönetildiğini ve teslim alınmak istendiğini, bir generalin astsubaydan nasıl emir aldığını, bir doktorun hastanedeki bir hizmetliden nasıl emir aldığını, bir profesörün üniversitenin yanındaki bir esnaftan nasıl emir aldığını 6 aylık fotoğrafına baktığınızda, 15 Temmuz'da aslında hangi uçurumdan dönüldüğünü herkes daha iyi gördü.'
- '15 Temmuz devlet darbesidir'
Külünk, 15 Temmuz darbe girişiminde hedefin devlet ve cumhuriyet olduğunu aktardı.
15 Temmuz'un, bir hükümet darbesi modeli olmadığını ifade eden Külünk, '15 Temmuz doğrudan bir devlet darbesidir. Devlet darbesiyle hükümet darbesi farklıdır. Hükümet darbesi mevcut hükümeti alıp yerine yenisini getirmektir ama bu doğrudan devleti çökertmek üzere yapılmış bir kalkışmadır' şeklinde konuştu.
15 Temmuz'un, 1923'te bu milletin kurduğu cumhuriyetten bir rövanş almanın girişimi olduğunu söyleyen Külünk, şöyle devam etti:
'Çünkü, hedef doğrudan cumhuriyetti, çünkü hedef doğrudan devletti, çünkü hedef doğrudan bağımsızlığımızdı. Onun için 15 Temmuz bugün bir kere daha 6 ay geriye dönüp baktığımızda bir devlet darbesiydi, devlete darbeydi, devleti çökerterek teslim almaktı. Bunu hedefi de Ortadoğu'da etkisizleştirilmiş, kendi kontrollerinde bir ordu, kendi kontrollerinde ve iddiası olmayan bir Türkiye ve Ortadoğu'da sınırları yeniden çizilecek bir çizilirken de bu süreçte iddia sahibi olmayan bir Türkiye idi. Yani, Suriye'de harita yeniden çizilirken, Irak'ta harita yeniden çizilirken Musul'u, Cerablus'u, El Bab'ı konuşmayacak bir Türkiye.''
Külünk, 15 Temmuz darbe girişimi eğer başarılı olsaydı, önümüzdeki 100 yıllık şekillenmede Türkiye'nin Ankara'nın etrafına sıkıştırılacağını dile getirerek, ''Eğer o gece başarılı olsalardı, kurdukları oyun başlarına geçmeseydi, milletin iradesi Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde o ayağa kalkış gerçekleşmeseydi Türkiye Ankara'nın etrafına sıkışacak, Türkiye merkez güç olma özelliğini kaybedecekti'' dedi.