'Suriye'de Savaşın Sürmesi İran'ın Çıkarına'
Suriyeli gazeteci Zeydan:'Suriye'de savaşın sürmesi İran'ın çıkarına. 'Dışarıda savaşmazsan içeride tehdit altındasın' sözüne inanan İran, iç sorunlarını dışarıya aktarıyor. İran, dışarıya yayılma politikasını durdurursa içeride bedel ödeyeceğini çok iyi biliyor.''Dünyanın, Suriye'yi Türkiye üzerinden görme ihtiyacı var'
AHMED YUSUF - Suriyeli deneyimli gazeteci Ahmed Muvaffak Zeydan, Suriye meselesinde Rusya ve İran arasında bazı ayrıntılarda fikir ayrılığı bulunduğunu belirtti.
Zeydan, AA muhabirine, Rusya'nın, çıkarlarına uygun güçlü ve laik bir ordu tarafından yönetilen Suriye isterken, bu konunun İran'ı çok ilgilendirmediğini, Tahran yönetiminin Suriye'de Irak ve Yemen'de olduğu gibi kaosun ve ölümlerin sürmesinde sakınca görmediğini, ülkenin güçlü bir mekanizma yerine dağınık ve kolay yönetilebilecek milislerden oluşan askeri yapıya sahip olmasını tercih ettiğini söyledi.
İran'ın milisleri aracılığıyla herhangi bir zaman ve mekanda anlaşmayı bozma ve sabote etme girişiminde bulunabileceği konusunda uyarıda bulunan Zeydan, Ankara'nın Türkiye'nin konumunu güçlendirmesi için Arap unsurlarına ihtiyacı olduğunu ileri sürdü.
Zeydan, Suriye'deki 'ihlallerin ve bombardımanının devam ettiği' ateşkes anlaşmasına atfen, bu anlaşmadan dolayı Rusya'nın, Suriye'de akıttığı kanları ve suçları aklamasından kuşku duyduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:
'Suriye halkının çıkarları doğrultusunda olan anlaşmaların başarısı için sahadaki muhaliflerin desteklenmesi çağrısında bulunuyorum. Muhaliflerin özellikle istihbarat konusunda güçlendirilmesi ve desteklenmesi gerekir. Çünkü karşı taraf hakkında yeterli bir bilgiye sahip değiller. Söz konusu bu destekler sağlanmış olsaydı akan kan önemli ölçüde durdurulmuş olurdu.'
Zeydan, birleşmeye zorlanması gereken Suriyeli gruplar aracılığıyla Suriye halkına gerçek, ulusal bir ajandanın belirlenmesi gerektiğine vurgu yaparak, söz konusu birliğe yapılan siyasi ve mali desteklerin de tek kanaldan olması gerektiğini belirterek, 'Savaşın sonucundan dolayı hiçbir işgalci bırakıp gitmedi. İşgalci kendi evinde zayıf duruma düşmedikçe bırakıp gitmez. Rusya, ekonomisinin çökmesi ve savaşın yüksek maliyetinin ardından Afganistan'dan (1979-1989) çekilmek zorunda kaldı. ABD de iç meseleleri nedeniyle Vietnam'dan (1955-1975) ayrılmak zorunda kaldı.' dedi.
İran'ın Suriye politikasıyla ilgili Zeydan, 'Suriye'de savaşın sürmesi İran'ın çıkarına. 'Dışarıda savaşmazsan içeride tehdit altındasın' sözüne inanan İran, iç sorunlarını dışarıya aktarıyor. İran, dışarıya yayılma politikasını durdurursa içeride bedel ödeyeceğini çok iyi biliyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin, sorunun çözümü için tüm taraflara sorumluluklarıyla ilgili baskı yapması ve tüm muhalif grupları birleşmeye zorlaması gerektiğini söyleyen Zeydan, 'Dünyanın, Suriye'yi Türkiye üzerinden görme ihtiyacı var.' ifadesini kullandı.
Afganistan-Pakistan sınırında 20 yıla yakın savaş muhabirliği yapan Zeydan, sözlerini şöyle tamamladı:
'Türkiye'nin, 'siyasi alanda karşılaştığı bütün baskılar ve Avrupa tarafından yalnız bırakılmasına rağmen' Suriye konusunda daha sabırlı davranmaya ihtiyacı var. Taraflar, oyuncular ve oyun bakımından Suriye savaş dosyasının Afganistan'la benzerliği var. Türkiye, 4 milyon Afgan mülteciyi kabul eden Pakistan'dan söz konusu mülteciler dosyasında istifade edebilir. Pakistan, Afgan mülteciler dosyasında dünya genelindeki birçok istihbarat servisiyle iş birliği yaptı. Bu konuyla ilgili bütün görüşmeler sadece Pakistan yoluyla yapıldı. Bundan dolayı İslamabad yönetimi güçlü bir istihbarat deneyimi kazandı.'
Kaynak: AA
Zeydan, AA muhabirine, Rusya'nın, çıkarlarına uygun güçlü ve laik bir ordu tarafından yönetilen Suriye isterken, bu konunun İran'ı çok ilgilendirmediğini, Tahran yönetiminin Suriye'de Irak ve Yemen'de olduğu gibi kaosun ve ölümlerin sürmesinde sakınca görmediğini, ülkenin güçlü bir mekanizma yerine dağınık ve kolay yönetilebilecek milislerden oluşan askeri yapıya sahip olmasını tercih ettiğini söyledi.
İran'ın milisleri aracılığıyla herhangi bir zaman ve mekanda anlaşmayı bozma ve sabote etme girişiminde bulunabileceği konusunda uyarıda bulunan Zeydan, Ankara'nın Türkiye'nin konumunu güçlendirmesi için Arap unsurlarına ihtiyacı olduğunu ileri sürdü.
Zeydan, Suriye'deki 'ihlallerin ve bombardımanının devam ettiği' ateşkes anlaşmasına atfen, bu anlaşmadan dolayı Rusya'nın, Suriye'de akıttığı kanları ve suçları aklamasından kuşku duyduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:
'Suriye halkının çıkarları doğrultusunda olan anlaşmaların başarısı için sahadaki muhaliflerin desteklenmesi çağrısında bulunuyorum. Muhaliflerin özellikle istihbarat konusunda güçlendirilmesi ve desteklenmesi gerekir. Çünkü karşı taraf hakkında yeterli bir bilgiye sahip değiller. Söz konusu bu destekler sağlanmış olsaydı akan kan önemli ölçüde durdurulmuş olurdu.'
Zeydan, birleşmeye zorlanması gereken Suriyeli gruplar aracılığıyla Suriye halkına gerçek, ulusal bir ajandanın belirlenmesi gerektiğine vurgu yaparak, söz konusu birliğe yapılan siyasi ve mali desteklerin de tek kanaldan olması gerektiğini belirterek, 'Savaşın sonucundan dolayı hiçbir işgalci bırakıp gitmedi. İşgalci kendi evinde zayıf duruma düşmedikçe bırakıp gitmez. Rusya, ekonomisinin çökmesi ve savaşın yüksek maliyetinin ardından Afganistan'dan (1979-1989) çekilmek zorunda kaldı. ABD de iç meseleleri nedeniyle Vietnam'dan (1955-1975) ayrılmak zorunda kaldı.' dedi.
İran'ın Suriye politikasıyla ilgili Zeydan, 'Suriye'de savaşın sürmesi İran'ın çıkarına. 'Dışarıda savaşmazsan içeride tehdit altındasın' sözüne inanan İran, iç sorunlarını dışarıya aktarıyor. İran, dışarıya yayılma politikasını durdurursa içeride bedel ödeyeceğini çok iyi biliyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin, sorunun çözümü için tüm taraflara sorumluluklarıyla ilgili baskı yapması ve tüm muhalif grupları birleşmeye zorlaması gerektiğini söyleyen Zeydan, 'Dünyanın, Suriye'yi Türkiye üzerinden görme ihtiyacı var.' ifadesini kullandı.
Afganistan-Pakistan sınırında 20 yıla yakın savaş muhabirliği yapan Zeydan, sözlerini şöyle tamamladı:
'Türkiye'nin, 'siyasi alanda karşılaştığı bütün baskılar ve Avrupa tarafından yalnız bırakılmasına rağmen' Suriye konusunda daha sabırlı davranmaya ihtiyacı var. Taraflar, oyuncular ve oyun bakımından Suriye savaş dosyasının Afganistan'la benzerliği var. Türkiye, 4 milyon Afgan mülteciyi kabul eden Pakistan'dan söz konusu mülteciler dosyasında istifade edebilir. Pakistan, Afgan mülteciler dosyasında dünya genelindeki birçok istihbarat servisiyle iş birliği yaptı. Bu konuyla ilgili bütün görüşmeler sadece Pakistan yoluyla yapıldı. Bundan dolayı İslamabad yönetimi güçlü bir istihbarat deneyimi kazandı.'