Van'daki Kuş Ölümlerinde Salgın Çıkmadı
Yüzlerce türe ev sahipliği yapan Van'ın Erçek Gölü'ndeki kuş ölümleri ile ilgili incelemede, salgın hastalığa rastlanmadığı bildirildi YYÜ Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Doç. Dr. Aslan: 'Buraya gelen flamingolar, geldikleri gibi yakın zamanda sorunsuz şekilde göç edebilecekler. Bu yıl salgın hastalığa bağlı ölümler yaşanmadı'
Van'da 250'nin üzerinde yabani kuş türüne ev sahipliği yapan Erçek Gölü'nde kanatlı ölümleriyle ilgili yapılan incelemede, salgın hastalığa rastlanmadı.
Van Gölü havzasının en önemli sulak alanlarından olan ve kent merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Erçek Gölü'nde yaşanan kuş ölümlerini inceleyen Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi ile Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü ekipleri, salgın hastalık bulgusu saptamadı.
YYÜ Veteriner Fakültesi öğretim üyesi ve Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Doç. Dr. Lokman Aslan, yaptığı açıklamada, Erçek Gölü'nün her yıl flamingolar ve diğer birçok kuş türüne ev sahipliği yaptığını anlattı.
Havzada bulunan sulak alanlar ve hayvanların üreme alanlarında sürekli inceleme ve araştırma yaptıklarını aktaran Aslan, bu alanlarda farklı nedenlere bağlı ölümlerle karşılaştıklarını ifade etti.
Aslan, 'Çarpanak ve Adır Adası gibi insanların az olduğu yerlerde martılar üremeye gider. 150 binden fazla martı Adır ve Çarpanak bölgesine gider. Herbirinin 3 yumurta bıraktığını düşündüğümüzde milyonu bulan bir popülasyon ortaya çıkıyor. Üreme alanlarında çeşitli sebeplerden dolayı yüz binlerce nüfusluk bir yerde ölümler şekillenmekte.' diye konuştu.
Erçek Gölü çevresi sulak alanında da misafir ve yerleşik olarak üremesini devam ettiren ördek türü kuşlar bulunduğunu aktaran Aslan, 'Bilindiği gibi 150'den fazla tür burada barınmakta. Bu barınma süresinde bazı nedenler ve her canlıda görüldüğü gibi normal ölümler şekillenmekte. Biz Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi ve Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü ile ortak bu alanları rutin şekilde kontrol etmekteyiz. Müdürlük ekipleri herhangi bir olumsuzluk durumunda bizi bilgilendirmekte. Biz de farklı anabilim dallarından yardım alarak konu hakkında acil eylem planı oluşturuyoruz. Buradan da gerekli önlemlerimizi alıyoruz.' ifadesini kullandı.
-'Ölümler koksidiyoza bağlı'
Erçek Gölü'nde kuş ölümlerinin yaşandığının bildirilmesi ile hemen harekete geçtiklerine dikkati çeken Aslan, ancak son bir ay içerisinde ölümlerin 10'u geçmediğini belirlediklerini vurguladı.
Ölümlerin normal olduğunu, Erçek Gölü'nün ava yasak bölge belirlenmesi nedeniyle de popülasyonun yüksek bulunduğunu belirten Aslan, şöyle konuştu:
'Bunların etkisiyle çeşitli nedenlere bağlı olarak da ölümler şekillenir. Bizim yaptığımız tahlillerde ölümler koksidiyoza bağlı gerçekleşti. Bu havaların sıcak olması, üremenin daha çabuk olmasıyla ölümler genç hayvanlarda görüldü. Bunların tedbirlerini aldıktan sonra burada herhangi bir olumsuzluk kalmadı. Buraya gelen flamingolar, geldikleri gibi yakın zamanda sorunsuz şekilde göç edebilecekler. Bu yıl salgın hastalığa bağlı ölümler yaşanmadı. Yakında merkezimizin açılışını da yapacağız. Türkiye'nin ilk yaban hayvanları hastanesini de barındıracak bir merkez. Bu merkezin görevi koordinasyonu sağlamak. Böylelikle ilgili kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin koordinasyonunu sağlayacağız. Yaban hayvanlarının üremelerini tamamlamasıyla ölü hayvanların veya kirlilik oluşturan nedenlerin temizlenmesi lazım. Temizlenmediği zaman gelecek yılki popülasyona hastalık taşıyacaktır. Biz bu temizliği İş-Kur elemanları, bölge müdürlüğü ekipleriyle sulak alanlarda göçlerin ardından yapıyoruz. Temizlik ve gerekli tedbir çalışmalarını yaparak gelecek yıl öncesindeki programımızı belirliyoruz.'
Doğa Koruma ve Milli Parklar Van Şube Müdürü Yunus Bakıcı da Erçek Gölü'nün, önemli uluslararası sulak alanlardan biri olarak belirlendiğini anımsattı.
İlk kuş ölümleri ihbarını 27 Ağustos'ta aldıklarını ve hemen harekete geçerek bölgeyi kontrol altında tuttuklarına dikkati çeken Bakıcı, 'Burada ilk başta ikisi ölü, üçü hasta 5 kuş bulduk. Hasta olanların gerekli tedavileri Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğü tarafından yapıldı. Tedavilerinin ardından tekrar bu hayvanlar doğal ortamına bırakıldı. Daha sonraki bir aylık süreçte de elemanlarımız burada gerekli kontrollerini yaptı. Bundan sonraki ölümlerin de münferit olduğu, salgın veya zehir vakasına rastlanmadığı tespit edildi.' dedi.
Kaynak: AA
Van Gölü havzasının en önemli sulak alanlarından olan ve kent merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Erçek Gölü'nde yaşanan kuş ölümlerini inceleyen Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi ile Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü ekipleri, salgın hastalık bulgusu saptamadı.
YYÜ Veteriner Fakültesi öğretim üyesi ve Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Doç. Dr. Lokman Aslan, yaptığı açıklamada, Erçek Gölü'nün her yıl flamingolar ve diğer birçok kuş türüne ev sahipliği yaptığını anlattı.
Havzada bulunan sulak alanlar ve hayvanların üreme alanlarında sürekli inceleme ve araştırma yaptıklarını aktaran Aslan, bu alanlarda farklı nedenlere bağlı ölümlerle karşılaştıklarını ifade etti.
Aslan, 'Çarpanak ve Adır Adası gibi insanların az olduğu yerlerde martılar üremeye gider. 150 binden fazla martı Adır ve Çarpanak bölgesine gider. Herbirinin 3 yumurta bıraktığını düşündüğümüzde milyonu bulan bir popülasyon ortaya çıkıyor. Üreme alanlarında çeşitli sebeplerden dolayı yüz binlerce nüfusluk bir yerde ölümler şekillenmekte.' diye konuştu.
Erçek Gölü çevresi sulak alanında da misafir ve yerleşik olarak üremesini devam ettiren ördek türü kuşlar bulunduğunu aktaran Aslan, 'Bilindiği gibi 150'den fazla tür burada barınmakta. Bu barınma süresinde bazı nedenler ve her canlıda görüldüğü gibi normal ölümler şekillenmekte. Biz Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi ve Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü ile ortak bu alanları rutin şekilde kontrol etmekteyiz. Müdürlük ekipleri herhangi bir olumsuzluk durumunda bizi bilgilendirmekte. Biz de farklı anabilim dallarından yardım alarak konu hakkında acil eylem planı oluşturuyoruz. Buradan da gerekli önlemlerimizi alıyoruz.' ifadesini kullandı.
-'Ölümler koksidiyoza bağlı'
Erçek Gölü'nde kuş ölümlerinin yaşandığının bildirilmesi ile hemen harekete geçtiklerine dikkati çeken Aslan, ancak son bir ay içerisinde ölümlerin 10'u geçmediğini belirlediklerini vurguladı.
Ölümlerin normal olduğunu, Erçek Gölü'nün ava yasak bölge belirlenmesi nedeniyle de popülasyonun yüksek bulunduğunu belirten Aslan, şöyle konuştu:
'Bunların etkisiyle çeşitli nedenlere bağlı olarak da ölümler şekillenir. Bizim yaptığımız tahlillerde ölümler koksidiyoza bağlı gerçekleşti. Bu havaların sıcak olması, üremenin daha çabuk olmasıyla ölümler genç hayvanlarda görüldü. Bunların tedbirlerini aldıktan sonra burada herhangi bir olumsuzluk kalmadı. Buraya gelen flamingolar, geldikleri gibi yakın zamanda sorunsuz şekilde göç edebilecekler. Bu yıl salgın hastalığa bağlı ölümler yaşanmadı. Yakında merkezimizin açılışını da yapacağız. Türkiye'nin ilk yaban hayvanları hastanesini de barındıracak bir merkez. Bu merkezin görevi koordinasyonu sağlamak. Böylelikle ilgili kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin koordinasyonunu sağlayacağız. Yaban hayvanlarının üremelerini tamamlamasıyla ölü hayvanların veya kirlilik oluşturan nedenlerin temizlenmesi lazım. Temizlenmediği zaman gelecek yılki popülasyona hastalık taşıyacaktır. Biz bu temizliği İş-Kur elemanları, bölge müdürlüğü ekipleriyle sulak alanlarda göçlerin ardından yapıyoruz. Temizlik ve gerekli tedbir çalışmalarını yaparak gelecek yıl öncesindeki programımızı belirliyoruz.'
Doğa Koruma ve Milli Parklar Van Şube Müdürü Yunus Bakıcı da Erçek Gölü'nün, önemli uluslararası sulak alanlardan biri olarak belirlendiğini anımsattı.
İlk kuş ölümleri ihbarını 27 Ağustos'ta aldıklarını ve hemen harekete geçerek bölgeyi kontrol altında tuttuklarına dikkati çeken Bakıcı, 'Burada ilk başta ikisi ölü, üçü hasta 5 kuş bulduk. Hasta olanların gerekli tedavileri Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğü tarafından yapıldı. Tedavilerinin ardından tekrar bu hayvanlar doğal ortamına bırakıldı. Daha sonraki bir aylık süreçte de elemanlarımız burada gerekli kontrollerini yaptı. Bundan sonraki ölümlerin de münferit olduğu, salgın veya zehir vakasına rastlanmadığı tespit edildi.' dedi.