Medeniyetler Korosu, 15 Temmuz Şehitleri İçin Söyleyecek
Üç semavi dinin ve 6 mezhebin üyelerinin yer aldığı Antakya Medeniyetler Korosu, yeni sezonda farklı dillerde seslendireceği tüm eserlerini darbe girişiminde hayatını kaybedenlere armağan edecek Antakya Medeniyetler Korosu Derneği Başkanı Özfırat: 'Bu yıl yapacağımız tüm konserleri 15 Temmuz şehitlerinin ruhuna atfetmek istiyoruz. Çünkü o insanlar sayesinde bugün ayakta kaldığımıza inanıyoruz. Bugün bu koroda bulunan yaklaşık 200 kişinin hepsi de onlara sonsuz minnettarlık duyuyor'
LALE KÖKLÜ - İmamdan papaza, gazeteciden emekli memura, ev hanımından öğretmen ve öğrenciye, üç semavi din ile 6 mezhebin üyelerinin buluştuğu Antakya Medeniyetler Korosu, yeni sezon konserlerindeki tüm şarkılarını 15 Temmuz şehitleri için seslendirecek.
Kurulduğu 2007 yılından bu yana ''Yaradılanı seviyorum, Yaradan'dan ötürü'' felsefesini dünyaya göstermek için faaliyetlerini sürdüren, farklı meslek gruplarından Alevi, Sünni, Ermeni, Katolik, Musevi ve Ortodoks'ların yer aldığı koro üyeleri, 2016-2017 yılı yeni sezon hazırlıklarına başladı.
Haftanın belli günlerinde tarihi Antakya evinin restore edilmesi sonucu yaptırılan Medeniyetler Evi'nde buluşan koronun gönüllü üyeleri, repertuvarlarına aldıkları eserlerin provasını yapıyor.
İngilizce, Türkçe, Arapça, Romanca, Çerkezce ilahi ve türkülerle barış ve kardeşliği eserlerinde işleyen koro üyeleri, bu yılki yeni sezonda seslendirecekleri tüm eserleri, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde hayatını kaybeden şehitlere armağan edecek.
Antakya Medeniyetler Korosu Derneği Başkanı Yılmaz Özfırat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 9 yıldır faaliyette olan koronun, tüm dünyaya Türkiye'deki bir arada yaşama kültürünü gösterme gayreti içinde olduğunu söyledi.
Ülkenin 15 Temmuz darbe girişimiyle ciddi süreçten geçtiğini anımsatan Özfırat, şöyle devam etti:
'15 Temmuz şehitlerimizin ruhu için konserler vermek istiyoruz. Çünkü o insanlar olmasaydı bizler belki de bugün burada olamayacaktık, bunun çok iyi bilincindeyiz. Türkiye'nin çok farklı şehirlerinde yaklaşık 20 konserimiz gerçekleşecek. 8 Ekim'de İstanbul'dayız, 1-2 Kasım'da Ankara'da iki konserimiz var. Çanakkale, Yalova, Aydın ve daha birçok ilimizde konserlerimiz olacak. Hatay'daki bu bir arada yaşama kültürünü insanlara göstereceğiz. Hani birileri bizi karıştırmaya çalışıyor, onlar 'Alevi ve Sünni'yi nasıl çatıştırırız' diye planlar yaparlarken biz de buna inat 'Bakın işte Hatay örneğinde olduğu gibi bir arada yaşayabiliyoruz' diyoruz, bunu da herkese göstermek istiyoruz. Üzerine basa basa söylüyoruz: Allah bir daha bu ülkeye İstiklal Marşı yazdırmasın. Çünkü biz dünyaya Osmanlı İmparatorluğu'ndan bugüne kadar hep medeniyeti götürmüş bir milletiz. Yine aynı şekilde götürmeye devam edeceğiz.'
Geçen yıl Birleşmiş Milletler'de 2 konser verdiklerini ve bunun haklı gururunu yaşadıklarını anlatan Özfırat, 'Bu yıl yapacağımız tüm konserleri 15 Temmuz şehitlerinin ruhuna atfetmek istiyoruz. Çünkü o insanlar sayesinde bugün ayakta kaldığımıza inanıyoruz. Bugün bu koroda bulunan yaklaşık 200 kişinin hepsi de onlara sonsuz minnettarlık duyuyor.' dedi.
- Koro üyeleri 15 Temmuz şehitlerine minnettar
Koro üyesi Antakya Armutlu Camisi imamı Ahmet Gürbüz, kurulduğu günden bu yana koroda yer aldığını ifade ederek, farklı din ve mezhebe mensup insanlarla bir arada barış ve kardeşlik için tek bir amaç altında olmaktan gurur duyduğunu söyledi.
Ülkede yaşanan olumsuzlukların bir an önce son bulmasını temenni eden Gürbüz, 'Allah bir daha ülkemize böyle bir acı yaşatmasın. Devletimize, milletimize zeval vermesin. O acı günleri inşallah el birliğiyle millet ve devlet olarak atlatmaya çalışacağız. Daha refah günler yaşamayı Rabbim bize nasip etsin.' diye konuştu.
Gürbüz, 15 Temmuz'da hayatını kaybeden şehitlere rahmet dileyerek onlara minnettar olduklarını belirtti.
Koronun Alevi mensubu emekli Şefik Kazar da gönüllü olarak yer aldıkları koroda tüm dünyaya barışı götürmeye çalıştıklarını aktardı.
Dil, din ve etnik yapı ayırt etmeksizin birlikte olma şuurunu yaşatmayı hedeflediklerini dile getiren Kazar, '15 Temmuz darbe girişimi bizi çok üzdü, böyle bir şey asla kabul edilemez, biz buna karşıyız. Demokrasinin, özgürlüğün ve kardeşliğin önemi bu kalkışmayla daha da anlaşıldı. Siyasi veya etnik yapısı ne olursa olsun birlikteliğe ve kardeşliğe ihtiyaç vardır. Dünya ancak bu şekilde yaşanabilir bir yer olur.' değerlendirmesinde bulundu.
Koronun Ermeni üyesi Lusinda Horoz da yeni bir sezona çok enerjik başladıklarını ve seslendirecekleri tüm eserleri kahraman şehitlere armağan ettiklerini kaydetti.
Darbe girişiminin kendilerini çok üzdüğünü anlatan koro üyelerinden Ortodoks Nuran Freyçoglu da 15 Temmuz darbe girişimini kınadıklarını ifade etti.
Kaynak: AA
Kurulduğu 2007 yılından bu yana ''Yaradılanı seviyorum, Yaradan'dan ötürü'' felsefesini dünyaya göstermek için faaliyetlerini sürdüren, farklı meslek gruplarından Alevi, Sünni, Ermeni, Katolik, Musevi ve Ortodoks'ların yer aldığı koro üyeleri, 2016-2017 yılı yeni sezon hazırlıklarına başladı.
Haftanın belli günlerinde tarihi Antakya evinin restore edilmesi sonucu yaptırılan Medeniyetler Evi'nde buluşan koronun gönüllü üyeleri, repertuvarlarına aldıkları eserlerin provasını yapıyor.
İngilizce, Türkçe, Arapça, Romanca, Çerkezce ilahi ve türkülerle barış ve kardeşliği eserlerinde işleyen koro üyeleri, bu yılki yeni sezonda seslendirecekleri tüm eserleri, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde hayatını kaybeden şehitlere armağan edecek.
Antakya Medeniyetler Korosu Derneği Başkanı Yılmaz Özfırat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 9 yıldır faaliyette olan koronun, tüm dünyaya Türkiye'deki bir arada yaşama kültürünü gösterme gayreti içinde olduğunu söyledi.
Ülkenin 15 Temmuz darbe girişimiyle ciddi süreçten geçtiğini anımsatan Özfırat, şöyle devam etti:
'15 Temmuz şehitlerimizin ruhu için konserler vermek istiyoruz. Çünkü o insanlar olmasaydı bizler belki de bugün burada olamayacaktık, bunun çok iyi bilincindeyiz. Türkiye'nin çok farklı şehirlerinde yaklaşık 20 konserimiz gerçekleşecek. 8 Ekim'de İstanbul'dayız, 1-2 Kasım'da Ankara'da iki konserimiz var. Çanakkale, Yalova, Aydın ve daha birçok ilimizde konserlerimiz olacak. Hatay'daki bu bir arada yaşama kültürünü insanlara göstereceğiz. Hani birileri bizi karıştırmaya çalışıyor, onlar 'Alevi ve Sünni'yi nasıl çatıştırırız' diye planlar yaparlarken biz de buna inat 'Bakın işte Hatay örneğinde olduğu gibi bir arada yaşayabiliyoruz' diyoruz, bunu da herkese göstermek istiyoruz. Üzerine basa basa söylüyoruz: Allah bir daha bu ülkeye İstiklal Marşı yazdırmasın. Çünkü biz dünyaya Osmanlı İmparatorluğu'ndan bugüne kadar hep medeniyeti götürmüş bir milletiz. Yine aynı şekilde götürmeye devam edeceğiz.'
Geçen yıl Birleşmiş Milletler'de 2 konser verdiklerini ve bunun haklı gururunu yaşadıklarını anlatan Özfırat, 'Bu yıl yapacağımız tüm konserleri 15 Temmuz şehitlerinin ruhuna atfetmek istiyoruz. Çünkü o insanlar sayesinde bugün ayakta kaldığımıza inanıyoruz. Bugün bu koroda bulunan yaklaşık 200 kişinin hepsi de onlara sonsuz minnettarlık duyuyor.' dedi.
- Koro üyeleri 15 Temmuz şehitlerine minnettar
Koro üyesi Antakya Armutlu Camisi imamı Ahmet Gürbüz, kurulduğu günden bu yana koroda yer aldığını ifade ederek, farklı din ve mezhebe mensup insanlarla bir arada barış ve kardeşlik için tek bir amaç altında olmaktan gurur duyduğunu söyledi.
Ülkede yaşanan olumsuzlukların bir an önce son bulmasını temenni eden Gürbüz, 'Allah bir daha ülkemize böyle bir acı yaşatmasın. Devletimize, milletimize zeval vermesin. O acı günleri inşallah el birliğiyle millet ve devlet olarak atlatmaya çalışacağız. Daha refah günler yaşamayı Rabbim bize nasip etsin.' diye konuştu.
Gürbüz, 15 Temmuz'da hayatını kaybeden şehitlere rahmet dileyerek onlara minnettar olduklarını belirtti.
Koronun Alevi mensubu emekli Şefik Kazar da gönüllü olarak yer aldıkları koroda tüm dünyaya barışı götürmeye çalıştıklarını aktardı.
Dil, din ve etnik yapı ayırt etmeksizin birlikte olma şuurunu yaşatmayı hedeflediklerini dile getiren Kazar, '15 Temmuz darbe girişimi bizi çok üzdü, böyle bir şey asla kabul edilemez, biz buna karşıyız. Demokrasinin, özgürlüğün ve kardeşliğin önemi bu kalkışmayla daha da anlaşıldı. Siyasi veya etnik yapısı ne olursa olsun birlikteliğe ve kardeşliğe ihtiyaç vardır. Dünya ancak bu şekilde yaşanabilir bir yer olur.' değerlendirmesinde bulundu.
Koronun Ermeni üyesi Lusinda Horoz da yeni bir sezona çok enerjik başladıklarını ve seslendirecekleri tüm eserleri kahraman şehitlere armağan ettiklerini kaydetti.
Darbe girişiminin kendilerini çok üzdüğünü anlatan koro üyelerinden Ortodoks Nuran Freyçoglu da 15 Temmuz darbe girişimini kınadıklarını ifade etti.