Köy Gayrimenkullerini Satılığa Çıkarma Kararı Alan Dikili Belediyesi'ne, AK Partili Meclis Üyeleri Tarafından Dava
İzmir-Dikili Belediye Başkanlığı’nın, 6 Nisan tarihli meclis toplantısında, İzmir-Dikili ilçesi Kızılçukur Mahallesi’nde tarla vasıflı 8 parselin satış kararı almasının ardından, 2 AK Partili meclis üyesi, yapılanların hukuka aykırı olduğunu belirterek mahkemeye başvurdu.
AK Partili meclis üyeleri Önder Akşengür ve Ali İmren; CHP’li Dikili Belediyesi hakkında Dikili Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla idare mahkemeye dava açtılar.
Önder Akşengür, Dikili Belediyesinin almış olduğu yanlış kararın düzeltilmesi gerektiğini belirterek, "Yıllardır köylerin ve köylülerin malı olan gayrimenkullerin emekle saklanmış, korunmuş, hiçbir muhtar hizmetinde bu arazileri, tarlaları, zeytinlikleri satmamış, ama Dikili Belediyesi fütursuzca yapmış olduğu harcamalarını kapatmak için saltığa çıkarmıştır. Belediyede gereğinin üç dört katı fazla lüzumsuz personel çalıştırıp Dikili Belediyesini ciddi bir borç batağına sürüklemişlerdir. Banka kredileri de kapanınca tek yol bu arazileri satmakta çareyi bulmuşlar. 100 personelle yürütülecek işleri 680 personelle yürütüyorlar. Bu personelin parasını köy arazisi satarak temin etmeye çalışıyorlar" dedi.
Büyük Şehir Belediyesinin borçları devir almış olmasına rağmen yasa çıktıktan sonra Dikili Belediyesi’nin iki yıllık süre içerisinde ciddi bir borç batağına saplandığını kaydeden Akşengür, "Büyükşehir yasası çıktıktan sonra köylerin malları belediyelerin malları oldu. Ama bu bedavadan gelmiş bir mal gibi satarsanız olmaz. O köyler mahalle oldu, buraları büyüyecek, bu mallar o köyün gelişmesine büyümesine katkı sağlayacaktır. 30-40 yıl sonrasını düşünün, bugünü düşünmenin bir anlamı yok. Daha sonradan o mahallelerin nüfusu arttığında belki bugün satılacak araziler o zaman bir sosyal tesis olacaktır. Bu projelerin içerisinde satımdan elde edilecek paranın harcanacağı köylere yönelik hiçbir proje yoktur. Şimdi biz de köylülerimizin, vatandaşlarımızın ve kamu vicdanının rahatlaması adına Dikili Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla İdare Mahkemesi’ne Belediye meclisinin usulüne uygun olmayan satış kararını iptali yönünde dava açtık, hizmet etmek için illa ki mal mı satmak gerekiyor?“ şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Önder Akşengür, Dikili Belediyesinin almış olduğu yanlış kararın düzeltilmesi gerektiğini belirterek, "Yıllardır köylerin ve köylülerin malı olan gayrimenkullerin emekle saklanmış, korunmuş, hiçbir muhtar hizmetinde bu arazileri, tarlaları, zeytinlikleri satmamış, ama Dikili Belediyesi fütursuzca yapmış olduğu harcamalarını kapatmak için saltığa çıkarmıştır. Belediyede gereğinin üç dört katı fazla lüzumsuz personel çalıştırıp Dikili Belediyesini ciddi bir borç batağına sürüklemişlerdir. Banka kredileri de kapanınca tek yol bu arazileri satmakta çareyi bulmuşlar. 100 personelle yürütülecek işleri 680 personelle yürütüyorlar. Bu personelin parasını köy arazisi satarak temin etmeye çalışıyorlar" dedi.
Büyük Şehir Belediyesinin borçları devir almış olmasına rağmen yasa çıktıktan sonra Dikili Belediyesi’nin iki yıllık süre içerisinde ciddi bir borç batağına saplandığını kaydeden Akşengür, "Büyükşehir yasası çıktıktan sonra köylerin malları belediyelerin malları oldu. Ama bu bedavadan gelmiş bir mal gibi satarsanız olmaz. O köyler mahalle oldu, buraları büyüyecek, bu mallar o köyün gelişmesine büyümesine katkı sağlayacaktır. 30-40 yıl sonrasını düşünün, bugünü düşünmenin bir anlamı yok. Daha sonradan o mahallelerin nüfusu arttığında belki bugün satılacak araziler o zaman bir sosyal tesis olacaktır. Bu projelerin içerisinde satımdan elde edilecek paranın harcanacağı köylere yönelik hiçbir proje yoktur. Şimdi biz de köylülerimizin, vatandaşlarımızın ve kamu vicdanının rahatlaması adına Dikili Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla İdare Mahkemesi’ne Belediye meclisinin usulüne uygun olmayan satış kararını iptali yönünde dava açtık, hizmet etmek için illa ki mal mı satmak gerekiyor?“ şeklinde konuştu.