AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ve Parti Sözcüsü Aktay Açıklaması (1)
'Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye her düzeyde sergilemekte olduğu bir çifte standardı da yaşıyoruz. Ancak bu bizim Avrupalı bir güç olmamız gerçeğini çok da değiştirmiyor. Bu sosyolojik bir vaka, coğrafi, tarihi bir vaka. Türkiye AB'nin bir üyesi olmasa da Avrupa'nın bir parçası ama Avrupa Birliği'ni yöneten güçlerin İngiltere referandumunu da önlerine koyup, 'biz buraya nereden geldik, bu bizi nereye götürür' diye çok daha fazla sorumlu, çok daha ciddi düşünmeleri gerekiyor'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Yasin Aktay, 'Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye her düzeyde sergilemekte olduğu bir çifte standardı da yaşıyoruz. Ancak bu bizim Avrupalı bir güç olmamız gerçeğini çok da değiştirmiyor. Bu sosyolojik bir vaka, coğrafi, tarihi bir vaka. Türkiye AB'nin bir üyesi olmasa da Avrupa'nın bir parçası ama Avrupa Birliği'ni yöneten güçlerin İngiltere referandumunu da önlerine koyup, 'biz buraya nereden geldik, bu bizi nereye götürür' diye çok daha fazla sorumlu, çok daha ciddi düşünmeleri gerekiyor.' dedi.
Aktay, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası Genel Merkez'de basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasına, Mardin ve Hakkari'de terör örgütü mensuplarınca şehit edilen askerlere Allah'tan rahmet dileyerek başlayan Yasin Aktay, 'Bu terör örgütünü tekrar tekrar telin ediyoruz. Bunların son çırpınışları olduğuna herkesin inanmasını istiyoruz.' diye konuştu.
Aktay, terör örgütünün son saldırılarıyla halk nezdinde iyice kaybetmiş olduğunu, tabanının her geçen gün eridiğini gözlemlediklerini ifade etti.
MYK toplantısının birinci gündeminin İngiltere'deki referandum süreci olduğunu ifade eden Yasin Aktay, 'Tabiatıyla İngiltere'deki referandum, Avrupa Birliği'nde kalmak veya Avrupa Birliği'nden ayrılmak yönünde halka sunulan referandum, neticeleriyle birlikte bugün geldiğimiz noktada çok sıradan bir olay değil, tarihi bir olay. 'Avrupa Birliği'nin geleceğine dair şimdiye kadar karşılaşmış olduğu en önemli kriz' olarak görebiliriz. Bu endişe verici bir durumdur Avrupa Birliği açısından.' değerlendirmesinde bulundu.
Aktay, Avrupa Birliği'nin daha da güçlenmesini ve kuşatıcı olmasını istediklerini belirterek, Avrupa'da her geçen gün artmakta olan yabancı düşmanlığı, daha fazla artmakta olan aşırı sağcılık, muhafazakarlık ve bu muhafazakarlık neticesinde grubun genişlemesine dair sağcı partilerin propagandalarının çok daha işliyor olmasının, AB'nin savunucusu olan aktörlerin üzerinde durmaları, tedbirleri almaları gereken bir durum olduğunu kaydetti.
Yasin Aktay, AB'nin değişik aktörlerinin bu duyarlılığı şimdiye kadar göstermediklerini ifade etti.
Referandum sonucunun İngiltere halkının bir kararı olduğunu ve buna hiç kimsenin itiraz edemeyeceğini belirten Aktay, referanduma götüren bir takım siyasi partilerin Türkiye karşıtlığını merkeze alarak adeta bunu bir yarış konusu haline getirmiş olmalarının dikkatlerden kaçmadığını da bildirdi.
Bu durumun iyi bir netice vermediğini ifade eden Yasin Aktay, İngiltere Başbakanı David Cameron'un açıklamalarına da atıfta bulunarak, bunları 'Kendi seçmenini rahatlatmak adına ileri sürülmüş bir takım argümanlar' olarak nitelendirdi.
Aktay, 'Ama bu argümanlar aynı zamanda toplumdaki Türkiye karşıtlığını daha da besleyen bir etki yapacağını ya hiç hesaba katmadı ya da hesaba kattıysa bu daha da kötü oldu. Türkiye'ye ömür biçti, 'Türkiye'nin 3 bin yıl sonra ancak Avrupa Birliği'ne üye olacağını' söyledi. O günlerde biz demiştik, 'Sen Avrupa Birliği'nin 3 bin yıl devam edeceğini mi düşünüyorsun, şu halde, şu gidişatla, şu ideolojik yapıyla?' değerlendirmesi yaptı.
Türkiye'nin AB üyesi olma konusunda her zaman samimiyetini gösterdiğini, bu konuda ödün vermediğini, üzerine düşeni yaptığına işaret eden Yasin Aktay, 'Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye her düzeyde sergilemekte olduğu bir çifte standardı da yaşıyoruz. Ancak bu bizim Avrupalı bir güç olmamız gerçeğini çok da değiştirmiyor. Bu sosyolojik bir vaka, coğrafi, tarihi bir vaka. Türkiye AB'nin bir üyesi olmasa da Avrupa'nın bir parçası ama Avrupa Birliği'ni yöneten güçlerin İngiltere referandumunu da önlerine koyup, 'biz buraya nereden geldik, bu bizi nereye götürür' diye çok daha fazla sorumlu, çok daha ciddi düşünmeleri gerekiyor.' şeklinde konuştu.
Referandumun sonuçlarının 2 yıllık bir sürece yayılacağını anımsatan Aktay, AB ile İngiltere arasındaki ilişkilerin farklı bir statüyle devam edeceğini söyledi.
Yasin Aktay, MYK toplantısında ikinci gündem maddesinin yeni anayasa çalışmaları olduğunu ifade etti.
Konuyla ilgili mevcut durumun ve çalışmaların gözden geçirildiğini belirten Aktay, 'Önümüzdeki günlerde bu konuda daha net belki de bir takvimin veya bir yol haritasının oluşabileceğini söyleyebilirim.' dedi.
AK Parti TBMM grubu çalışmalarının da masaya yatırıldığını ve Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nun dün itibarıyla yasalaştığını, önceki hafta da Maarif Kanunu'nun yasalaştığını anımsatan Yasin Aktay, ramazanın temposuna rağmen milletvekillerinin bu yasaları çıkardığını söyledi.
TBMM gündemine önümüzdeki hafta gelecek iki kanunun görüşmelerinin yapıldığını ifade eden Aktay, bunlardan bir tanesinin yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili bir kanun olduğunu bildirdi.
Yasin Aktay, 'Sayın Genel Başkanımız bu konuda 'Türkiye'de yatırım yapmak isteyen yabancılara gerekirse turkuaz halı sereriz' şeklinde bir ifadesi var. Gerçekten de bu yasa bu imkanları yatırımcılara nasıl sunabilir. Dolayısıyla Türkiye'nin kalkınması Türkiye'deki yatırım ortamının daha da geliştirilmesi Türkiye'nin 2023 hedeflerine hızla yol alabilmesi için gerekli tedbirlerin alınacağı bir yasa paketi.' diye konuştu.
Diğer yasa paketinin Uluslararası İş Gücü Kanunu olduğunu anlatan Aktay, bunun da benzer nitelikte olduğunu belirterek, 'Türkiye'ye gelebilecek nitelikte tabiri caizse beyin göçünü nasıl sağlarız, beyin göçü ve nitelikli iş gücünün Türkiye'de tutunabilmesi ve Türkiye'nin ekonomisine kalkınmasına daha fazla katkıda bulunabilmesi için alınabilecek tedbirleri içeren, ihtiva eden bir kanun.' ifadesini kullandı.
Ramazan ayı dolayısıyla AK Parti'nin bütün birimlerinin çalıştığını, adeta 'seferberlik ilan ettiğini' belirten Yasin Aktay, yurtta milli birlik ve kardeşliğin sağlanması, Güneydoğu'da bazı yerlerde devam eden operasyonlar nedeniyle bölgede yaşanan ve yaşanabilecek mağduriyetlerin giderebilmesi için bir takım tedbirler alındığını dile getirdi.
Aktay, partinin Güneydoğu'da yaşanmakta olan olağandışı halin normalleştirilebilmesi için, batıdaki şehirlerle arasında kardeşlik köprüsü kurulması için çalışma yaptıklarını ve bu çalışmanın devam ettiğini de aktardı.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Aktay, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası Genel Merkez'de basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasına, Mardin ve Hakkari'de terör örgütü mensuplarınca şehit edilen askerlere Allah'tan rahmet dileyerek başlayan Yasin Aktay, 'Bu terör örgütünü tekrar tekrar telin ediyoruz. Bunların son çırpınışları olduğuna herkesin inanmasını istiyoruz.' diye konuştu.
Aktay, terör örgütünün son saldırılarıyla halk nezdinde iyice kaybetmiş olduğunu, tabanının her geçen gün eridiğini gözlemlediklerini ifade etti.
MYK toplantısının birinci gündeminin İngiltere'deki referandum süreci olduğunu ifade eden Yasin Aktay, 'Tabiatıyla İngiltere'deki referandum, Avrupa Birliği'nde kalmak veya Avrupa Birliği'nden ayrılmak yönünde halka sunulan referandum, neticeleriyle birlikte bugün geldiğimiz noktada çok sıradan bir olay değil, tarihi bir olay. 'Avrupa Birliği'nin geleceğine dair şimdiye kadar karşılaşmış olduğu en önemli kriz' olarak görebiliriz. Bu endişe verici bir durumdur Avrupa Birliği açısından.' değerlendirmesinde bulundu.
Aktay, Avrupa Birliği'nin daha da güçlenmesini ve kuşatıcı olmasını istediklerini belirterek, Avrupa'da her geçen gün artmakta olan yabancı düşmanlığı, daha fazla artmakta olan aşırı sağcılık, muhafazakarlık ve bu muhafazakarlık neticesinde grubun genişlemesine dair sağcı partilerin propagandalarının çok daha işliyor olmasının, AB'nin savunucusu olan aktörlerin üzerinde durmaları, tedbirleri almaları gereken bir durum olduğunu kaydetti.
Yasin Aktay, AB'nin değişik aktörlerinin bu duyarlılığı şimdiye kadar göstermediklerini ifade etti.
Referandum sonucunun İngiltere halkının bir kararı olduğunu ve buna hiç kimsenin itiraz edemeyeceğini belirten Aktay, referanduma götüren bir takım siyasi partilerin Türkiye karşıtlığını merkeze alarak adeta bunu bir yarış konusu haline getirmiş olmalarının dikkatlerden kaçmadığını da bildirdi.
Bu durumun iyi bir netice vermediğini ifade eden Yasin Aktay, İngiltere Başbakanı David Cameron'un açıklamalarına da atıfta bulunarak, bunları 'Kendi seçmenini rahatlatmak adına ileri sürülmüş bir takım argümanlar' olarak nitelendirdi.
Aktay, 'Ama bu argümanlar aynı zamanda toplumdaki Türkiye karşıtlığını daha da besleyen bir etki yapacağını ya hiç hesaba katmadı ya da hesaba kattıysa bu daha da kötü oldu. Türkiye'ye ömür biçti, 'Türkiye'nin 3 bin yıl sonra ancak Avrupa Birliği'ne üye olacağını' söyledi. O günlerde biz demiştik, 'Sen Avrupa Birliği'nin 3 bin yıl devam edeceğini mi düşünüyorsun, şu halde, şu gidişatla, şu ideolojik yapıyla?' değerlendirmesi yaptı.
Türkiye'nin AB üyesi olma konusunda her zaman samimiyetini gösterdiğini, bu konuda ödün vermediğini, üzerine düşeni yaptığına işaret eden Yasin Aktay, 'Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye her düzeyde sergilemekte olduğu bir çifte standardı da yaşıyoruz. Ancak bu bizim Avrupalı bir güç olmamız gerçeğini çok da değiştirmiyor. Bu sosyolojik bir vaka, coğrafi, tarihi bir vaka. Türkiye AB'nin bir üyesi olmasa da Avrupa'nın bir parçası ama Avrupa Birliği'ni yöneten güçlerin İngiltere referandumunu da önlerine koyup, 'biz buraya nereden geldik, bu bizi nereye götürür' diye çok daha fazla sorumlu, çok daha ciddi düşünmeleri gerekiyor.' şeklinde konuştu.
Referandumun sonuçlarının 2 yıllık bir sürece yayılacağını anımsatan Aktay, AB ile İngiltere arasındaki ilişkilerin farklı bir statüyle devam edeceğini söyledi.
Yasin Aktay, MYK toplantısında ikinci gündem maddesinin yeni anayasa çalışmaları olduğunu ifade etti.
Konuyla ilgili mevcut durumun ve çalışmaların gözden geçirildiğini belirten Aktay, 'Önümüzdeki günlerde bu konuda daha net belki de bir takvimin veya bir yol haritasının oluşabileceğini söyleyebilirim.' dedi.
AK Parti TBMM grubu çalışmalarının da masaya yatırıldığını ve Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nun dün itibarıyla yasalaştığını, önceki hafta da Maarif Kanunu'nun yasalaştığını anımsatan Yasin Aktay, ramazanın temposuna rağmen milletvekillerinin bu yasaları çıkardığını söyledi.
TBMM gündemine önümüzdeki hafta gelecek iki kanunun görüşmelerinin yapıldığını ifade eden Aktay, bunlardan bir tanesinin yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili bir kanun olduğunu bildirdi.
Yasin Aktay, 'Sayın Genel Başkanımız bu konuda 'Türkiye'de yatırım yapmak isteyen yabancılara gerekirse turkuaz halı sereriz' şeklinde bir ifadesi var. Gerçekten de bu yasa bu imkanları yatırımcılara nasıl sunabilir. Dolayısıyla Türkiye'nin kalkınması Türkiye'deki yatırım ortamının daha da geliştirilmesi Türkiye'nin 2023 hedeflerine hızla yol alabilmesi için gerekli tedbirlerin alınacağı bir yasa paketi.' diye konuştu.
Diğer yasa paketinin Uluslararası İş Gücü Kanunu olduğunu anlatan Aktay, bunun da benzer nitelikte olduğunu belirterek, 'Türkiye'ye gelebilecek nitelikte tabiri caizse beyin göçünü nasıl sağlarız, beyin göçü ve nitelikli iş gücünün Türkiye'de tutunabilmesi ve Türkiye'nin ekonomisine kalkınmasına daha fazla katkıda bulunabilmesi için alınabilecek tedbirleri içeren, ihtiva eden bir kanun.' ifadesini kullandı.
Ramazan ayı dolayısıyla AK Parti'nin bütün birimlerinin çalıştığını, adeta 'seferberlik ilan ettiğini' belirten Yasin Aktay, yurtta milli birlik ve kardeşliğin sağlanması, Güneydoğu'da bazı yerlerde devam eden operasyonlar nedeniyle bölgede yaşanan ve yaşanabilecek mağduriyetlerin giderebilmesi için bir takım tedbirler alındığını dile getirdi.
Aktay, partinin Güneydoğu'da yaşanmakta olan olağandışı halin normalleştirilebilmesi için, batıdaki şehirlerle arasında kardeşlik köprüsü kurulması için çalışma yaptıklarını ve bu çalışmanın devam ettiğini de aktardı.
(Sürecek)