İran Sinema Günleri Başladı!

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Anadolu Bil Meslek Yüksekokulu ve İran İslam Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı iş birliği ile düzenlenen İran Sinema Günlerinde eleştirmenler tarafından “Bütçesi düşük, ama insanlığı büyük, samimi ve dürüst filmler içermektedir” ifadeleri ile tabir edilen İran sinemasından önemli filmler sinemaseverler ile buluşacak.

İran Sinema Günleri Başladı!
İstanbul Aydın Üniversitesi Florya Yerleşkesinde başlayan etkinlik dört gün sürecek. Bu kapsamda dünya sinemasındaki İran sinemasının yeri görülmüş ve aynı zamanda öğrencilerin uluslararası sinema sektöründeki bakış açılarına İran’da eklenmiş olacak. Özellikle Fotoğrafçılık ve Kameramanlık Bölümü öğrencilerinin ilgiyle karşıladığı İran Sinema Haftasının açılışına İAÜ Rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli, İran İstanbul Başkonsolosu Mohsen Mortezaifar, İade Filmi Baş Rol Oyuncusu Hamid Farokhnezhad katıldı.

Açılış konuşmalarının ardından İade Filmi ile İran Sinema Haftası başlamış oldu.

İran sinemasının öneminden bahseden İAÜ Rektörü Prof. Dr. Yadigâr İzmirli, “Popüler kültürün bir parçası olma ve sanatsal anlamının dışında, bugün toplumsal belleğin oluşması ve sonraki nesile aktarılması açısından büyük önem taşıyan sinema konusunu İran sineması bağlamında ele alıyoruz. Sinema bir ülkenin sosyokültürel, politik, ekonomik ve tarihi kimliğinden çok önemli detayların yer aldığı kültür aktarımının yanında kültürel değişimin de bir parçası olmuştur. Yıllarca bulunduğu coğrafyanın ve kültür hareketliliğinin çeşitli geçişlerini yaşamış bir sinema olan İran Sineması da buna en güzel örneklerden biridir. Hollywood sinemasının tüm dünyada yaygınlaşmış egemenliğine, parasal ve küresel gücüne karşılık kendi ismiyle ayakta duran ender sinemalardan biridir. Buna rağmen birçok başarıya imza atmış olan İran Sineması bizi etkilemeye devam edecektir” dedi.

“SİNEMA, HERKESİN KENDİNİ EN İYİ ANLATTIĞI ORTAK DİLDİR”

İAÜ’ye yapmış olduğu etkinlikten dolayı teşekkürlerini ileten İran İstanbul Başkonsolosu Mohsen Mortezaifar de bu sayede aradaki dostluk ilişkilerinin de daha da güçlendiğini söyledi.



İran ve Türkiye’nin özellikle tarih ve sanat yönünde çok fazla ortak yönleri bulunan iki ülke olduğunu anlatan Mortezaifer, şöyle konuştu: "Bu ortak kavram çok uzun bir tarih öncesine dayanıyor. İki ülkenin arasındaki sınır her zaman barış sınırı olmuştur. Kültürel, siyasi ve ekonomik anlamda olsun bütün ilişkilerimiz her zaman iyi olmuştur. Sizin de bildiğiniz gibi İran sineması dünyada birçok başarı elde etmiştir. Türkiye’de de sinema sektörü bir o kadar gelişmiştir. Kitabı herkes okuyamaz, herkes şiir sevmeyebilir fakat herkes için kendini en iyi anlattığı dil sinema dilidir. Aydın Üniversitesinin yapmış olduğu İran Sinema Günleri belki iki ülke arasında yapmak istediğimiz filmler konusunda bir adım sayılabilir. Bu yüzden bu etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”

“SİNEMA, BİZLER İÇİN DOSTLUK KÖPRÜSÜDÜR”

İran Başkonsolosluğu Kültür Ataşesi Abdürrıza Raşit ise amaçlarının bu tarz etkinliklerle iki ülke arasındaki kültür ve kardeşlik bağlarını güçlendirmek olduğunu söyleyerek, “Biz sinemaya dostluk köprüsü olarak bakıyoruz" dedi.

İran ve Türkiye’nin komşu ülkeler olduğunu anlatan Raşit, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz her zaman iki ülke arasında dostluk istemişizdir. Sinema tercüme etmeye gerek duymadığımız insanlığın ortak bir dili olmuştur. İran sinemasını İslam inkılabı öncesi ve sonrası diye ikiye ayırabiliriz. İslam inkılabı öncesi sinemaya sadece ticari açıdan bakılıyordu fakat artık sinemaya kültür açısından bakılıyor. Bu sayede de İran filmleri artık büyük projelerde yer almaya başladı.

O yüzden böyle bir çalışmayla birlikte sinema sektörümüzün önemini vurgulayan Aydın Üniversitesi’ne teşekkür ediyorum.”

İran sinemasını tanımanın öğrenciler için çok faydalı olacağını anlatan İAÜ Fotoğrafçılık ve Kameramanlık Bölüm Başkanı Babürhan Cörüt de, “Öncelikli olarak İran sinemasının dünyada çok önemli bir yeri var. Kendine has bir film dili söz konusu. Fotoğrafçılık ve Kameramanlık Bölümü olarak öğrencilerimizle bu kadar güçlü bir dili olan sinemayı birleştirmek istedik. İran filmleri dünya film festivallerinden örnek almış bir sinema sektörüdür. Böylesine güçlü bir anlatım dili olan İran filmlerinden hem kültürel olarak faydalanmak hem de sinema sektöründe kariyer yapmak isteyen öğrencilerimizin faydalanması açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla bu etkinliği geleneksek hale getirmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

“SİNEMANIN ÖNEMLİ BİR ANLATIM GÜCÜ VARDIR”

Cörüt, aynı zamanda, “Aslında İran ve Türk sinemalarının birbirlerine yakın iki kültür" olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı: "Fakat birbirlerine bu kadar yakınken aynı zamanda birbirlerini tanımayan iki kültür olarak düşündüğümüzde sinemanın büyük bir köprü olacağını düşünüyoruz. Hem İran medeniyetini tanımak anlamında hem de İran’ın bizi tanıması anlamında önemli bir kültür alışverişi olacaktır. Çünkü sinemamın önemli bir anlatım gücü var. Sinema toplumları birbirlerine yakınlaştırmakta, değiştirmekte ve kaynaştırmakta çok büyük bir rol oynuyor. Bu etkinlik de iki farklı medeniyetin birbirini tanıması için güzel bir girişim olabilir.”
Kaynak: İHA