Muhaliflerin Başarısı Güvenli Bölgeyi Yeniden Gündeme Getirdi

Muhaliflerin Suriye'nin kuzeyindeki en büyük Türkmen beldesi Çobanbeyi ele geçirmesi güvenli bölge için önemli bir adım oldu Beldede 100'ü aşkın DAEŞ militanı etkisiz hale getirildi Koalisyon güçlerinin hava desteğinin sürmesi bekleniyor Muhaliflerin ilerlemeye devam etmesi siviller için DAEŞ'ten arındırılmış güvenli bölge projesini güçlendirecek.

Suriye'nin kuzeyinde Türkiye sınırında yer alan Halep ilinin Çobanbey beldesini terör örgütü DAEŞ'ten temizleyen muhalif güçler aynı zamanda güvenli bölgenin oluşturulmasına yönelik başarı elde etmiş oldu.

AA'nın yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre, muhalifler dün akşam ele geçirdikleri Çobanbey'e dört koldan yaklaşık bin 200 savaşçıyla kuşatarak girdi.

Çatışmalar sırasında 100'den fazla DAEŞ militanın etkisiz hale getirildiği tespit edildi. Ancak çok sayıda militan da Bab ve Mümbiç ilçelerine kaçtı.

Dün gece boyunca Çobanbey'e sızmaya çalışan DAEŞ militanları, birçok noktada bomba yüklü araçlarla intihar saldırısı girişiminde bulundu.

Ancak muhalifler TOW füzelerini kullanarak tüm saldırıları engelledi. Aynı şekilde, beldeye sızmaya çalışan 10 DAEŞ militanından 8'ini etkisiz hale getirdi.

Muhalifler, Suriye'nin kuzeyindeki en büyük Türkmen yerleşim bölgesi olan Çobanbey'in ele geçirilmesi sırasında, 16 savaşçılarının hayatını kaybettiği bilgisini paylaştı.

DAEŞ'e karşı yürütülen operasyona İncirlik Üssü üzerinden koalisyon güçleri de hava desteği vermeyi sürdürürken, muhalif kaynaklar koalisyonla irtibatlarının güçlü şekilde süreceğini bildirdi.

Çobanbey'in DAEŞ'ten geri alınması, Suriye'nin kuzeyinde terörden arındırılarak oluşturulması öngörülen güvenli bölge planının da yeniden gündeme gelmesine neden oldu.

-Güvenli bölge ihtiyacı

Türkiye'nin gündeme getirdiği güvenli bölge, Suriye'deki çatışmalardan kaçan sivil nüfusun can güvenliğinin sağlandığı barınma alanı oluşturulmasını öngörüyor.

Gaziantep’in Karkamış ilçesinin karşı tarafında bulunan Halep’e bağlı Cerablus ilçesinden, Kilis'in karşısındaki Azez ilçesine uzanan hat, 98 kilometrelik bir alana yayılıyor. İnsani ihtiyaçların rahatlıkla karşılanabilmesi içinse Suriye toprakları içine doğru 45 kilometrelik bir derinlik oluşturulması hedefleniyor.

Türkiye, bölgeyi, Halep başta olmak üzere tüm Suriye'den yeni göç eden sivillerin toplanabileceği ya da Türkiye'ye geçmiş Suriyelilerin arzu etmeleri halinde yerleşebileceği bir bölge olarak tasarlıyor. Halihazırda Türkiye, 2 milyon 600 binden fazla Suriyeli sığınmacıyı konuk ediyor.

Suriye'de iç savaşın durması halinde dahi, Suriye halkının barınma, iş ve sosyal hizmetlerden mahrum kalmasından ötürü başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dış göçe devam etmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu durum en fazla, Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerini endişelendiriyor.

- Uçuş yasağı şart

Güvenli bölgenin oluşturulması öncelikle uçuş yasağına bağlı. Rusya'nın 30 Eylül 2015'te savaşa katılmasına kadar ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin DAEŞ'le mücadele amacıyla Halep'in kuzeyinde yaptığı uçuşlar, rejim uçaklarının da bölgeden uzak kalmasını sağlamıştı. Rejim uçaklarının Halep merkezin kuzeyine çıkmaktan vazgeçmesiyle güvenli bölge fiilen oluşmaya başlamıştı.

Ancak Rus hava unsurlarının Türkiye hava sahasını ihlal ve ABD uçaklarını taciz edecek kadar provakatif bir tutum takınması, durumu tersine çevirmişti.

Bu nedenle, güvenli bölge olarak tasarlanan alanın uçuşa yeniden kapatılması, ABD'nin Rusya karşısında kararlı bir tutum sergilemesine bağlı.

Azez tarafı muhaliflerin elinde olan bölgenin Cerablus kısmında ise terör örgütü DAEŞ'in hakimiyeti sürüyor. Türkiye, bu bölgenin müttefiklerle ortak bir strateji çerçevesinde kara ve hava operasyonuyla örgütten arındırılmasını öneriyor.

- Güvenli bölgenin çekim gücü

Güvenli bölgenin oluşturulması halinde, Türkiye sınırına yığılan ya da halihazırda Türkiye'de yaşayan sığınmacıların buraya yerleşmelerini teşvik etmek için imar ve gelişmiş sosyal hizmet faaliyetleri planlanıyor.

Özgür Suriye Ordusu'nun iç güvenliğini sağlayacağı bölgede, muhaliflerden oluşan Suriye Geçiçi Hükümeti'ne aktarılan fonlarla sosyal hizmetler verilmesi öngörülüyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin somut önerilerini 27 Aralık 2015'te El Arabiya kanalına yaptığı açıklamalarda, şöyle dile getirmişti:

'Bakın, bizim güneyimizde, Suriye'nin kuzeyinde 98 kilometre eninde, 45 kilometre derinliğinde şu anda bir bölge var. Biz bu bölgeyi ilk etapta, terörden arındırılmış bir bölge olarak ilan edebiliriz. Ve bu terörden arındırılmış bölgeye Suriye'den çıkacak olanları ve Türkiye'de kamplarda bulunanlardan da Suriye'ye kendi ülkesine dönmek isteyenleri buraya yerleştirebiliriz. 'Peki, ne yapabiliriz?'. Dedim yapacağımız iş şudur: Bir, donörler olarak önce bir mali seferberlik ilan edip parayı toparlayacağız. Biz altyapıda, konut yapımında başarılı bir ülkeyiz. Buralarda Suriye'nin yerel mimarisine uygun olarak konutlar yapalım. Ve bu konutları yapmak suretiyle burada o ihtiyacın hiç olmazsa ilk etapta belli bir kısmını karşılayacak şekilde burada şehir, şehirler veya şehircikler kuralım. Ama bunun uçuşa yasak bölge ilan edilmesi şart ki buranın güvenliği olsun.'

Kaynak: AA