'Global Girişim Sermayesi Yatırımları 20 Yılın Zirvesinde'

EY Küresel Girişim Sermayesi Trendleri 2015 Raporu’na göre, girişim sermayesi yatırımları 2015 yılında 148 milyar dolar ile yaklaşık 20 yılın en yüksek seviyesine ulaştı EY Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü Ortağı Özdemir: 'Girişim sermayesi yatırımları için 2016, hem küresel çapta hem de Türkiye’de piyasanın sağlıklı bir şekilde yeniden dengelendiği bir yıl olacak'.

Global girişim sermayesi yatırımlarının, geçen yıl 148 milyar dolarla yaklaşık 20 yılın en yüksek seviyesine çıktığı bildirildi.

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY'nin Küresel Girişim Sermayesi Trendleri 2015 Raporu'na göre, girişim sermayesi yatırımları 2015 yılında 8 bin 381 anlaşma ile 148 milyar dolara ulaştı. Geçen yılın son çeyrek döneminde görülen aşağı yönlü trendin bu yılın geri kalanında da etkisini sürdüreceği öngörülüyor. Buna karşın Çin’de girişim sermayesi yatırımlarının geçen 5 yılda 7 kat yükseliş göstermesinin ardından bu yıl da yukarı yönlü trendi koruması bekleniyor.

- İşlem hacminde yüzde 10’luk artış görüldü

Geçen yıl fonlama bir önceki yıla kıyasla yaklaşık yüzde 55 arttı, buna karşın işlem hacminde yüzde 10’luk yükseliş görüldü. Bu durum, yatırımcıların 2015’te küresel olarak daha az sayıda ve mali açıdan daha yüksek değerli yatırımlar tercih ettiklerini gösteriyor. 2015’te gerçekleşen girişim sermayesi yatırımlarının yüzde 80’i gelir elde etme aşamasında olan şirketlere yapıldı. Girişim sermayesi yatırımlarının büyük çoğunluğu, yılın ilk üç çeyrek döneminde gerçekleşirken, son çeyrek dönemde bir önceki çeyreğe göre yüzde 12’lik azalış dikkati çekti. Söz konusu düşüşte piyasa koşulları, değerlemeler, negatif nakit akışı ve aşırı fonlama ile ilgili endişeler etkili oldu.

- Yatırımcı 2015’te turizm ve bilişim sektörlerine odaklandı

Sektörel bazda bakıldığında 2015’te global olarak turizm ve bilişim sektörlerine yönelik yıllık fon akışı sırasıyla yüzde 126 ve yüzde 71 arttı. Yatırım miktarı bakımından bilişim sektörü 32,1 milyar dolar ile birinci sırada yer aldı. Buna karşın ev ve ofis aletleri ve yenilenebilir enerji gibi alt sektörlere yatırımlarda kayda değer düşüş görüldü. Bu alt sektörlere yönelik fon akışında sırasıyla yüzde 43 ve yüzde 15 gerileme kaydedildi.

- Çin yükselişini sürdürecek

ABD, 72,3 milyar dolarlık yatırım, 3 bin 916 anlaşma ile 2015 yılında da girişim sermayesi piyasasına öncülük etmeye devam etti. Ancak bugüne kadar ilk defa en büyük ilk 5 anlaşmadan 3’ü ABD dışında, Çin’de gerçekleştirildi. Çin’de girişim sermayesi fonlaması son beş yılda 7 kat artarak, 2010 yılındaki 7 milyar dolar seviyesinden 2015 yılında 49 milyar dolara yükseldi. Aynı zamanda anlaşma hacmi iki kat büyüyerek, 2010 yılında 15 milyar dolar iken 2015 yılında 30 milyar dolara çıktı.

Bu istatistikler göz önüne alındığında, Çin’in Avrupa'daki diğer tüm ülkelerin toplamından 3 kat daha fazla yatırım aldığı görülüyor. Çin’de, geçen yıl 3,3 milyar dolarlık 'China Internet Plus Holding Ltd.' anlaşmasını da kapsayan ve içinde birkaç milyar dolar hacimlilerinin de bulunduğu toplam bin 611 anlaşma gerçekleştirildi.

- '2016, piyasanın sağlıklı bir şekilde yeniden dengelendiği bir yıl olacak'

Açıklamada görüşlerine yer verilen EY Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü Ortağı Demet Özdemir, girişim sermayesi yatırımları için 2016'nın, piyasanın sağlıklı bir şekilde yeniden dengelendiği bir yıl olacağını öngördü.

Özdemir, 'Küresel ekonomik büyümenin ılımlı seyrettiği ve faiz oranlarının düşük olduğu bir dönemde, yatırımcılar büyüme fırsatlarında arayışı sürdürecektir. İhtiyatlı tutum ile getiri arayışı arasında bir denge oluşacak.' değerlendirmesinde bulundu.

Geçen yılın, girişim sermayesi şirketlerinin de altında gruplandığı özel sermaye fonları açısından göreceli pozitif bir sene olduğunu vurgulayan Özdemir, 2015 yılında Türkiye’de gerçekleşen girişim sermayesi yatırımlarının 26 işlem ile tüm işlemlerin yüzde 8’ini oluşturduğunu ve 41 milyon dolarlık işlem hacmine ulaştığını (değeri açıklanan işlem sayısı 18 adettir) aktardı.

Özdemir, 'Girişim sermayesi yatırımları, global verilere paralel olarak işlem hacmi bakımından geçmiş yıla kıyasla artış gösterirken, Türkiye'nin potansiyelinin altında kaldı.' ifadelerini kullandı.

2016 yılında ilk 3 ay itibarıyla gerçekleşen girişim sermayesi yatırımı sayısının 5 olarak gerçekleştiğini ve bir önceki yılın ilk çeyreğine oranla 8 işlem gerilediğini belirten Özdemir, 'Global ölçüde beklenen yavaşlama trendinin Türkiye’de de görülmesi beklenebilir.' görüşünü paylaştı.

- 'Türkiye’de bilişim sektörü çekiciliğini koruyacak'

Özdemir, geçen yıl Türkiye'de toplam 26 girişim sermayesi yatırımının 25’inin bilişim sektöründe gerçekleştiğini, bu işlemlerin toplam girişim sermayesi yatırım hacminin yüzde 80’ini oluşturduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

'Gelecek yıllarda da bilişim sektörünün bu alana hem işlem sayısı hem de işlem hacmi açısından öncülük etmesi bekleniyor. Kurumsal girişim sermayesi (CVC) yatırımlarında da özellikle hizmet olarak yazılım (SaaS) üreten şirketler ve finansal teknoloji şirketlerine (Fintech) ilginin devam edeceğini öngörüyoruz. 2015 yılında bilişim sektörüne ek olarak yiyecek ve içecek alanında da girişim sermayesi yatırımı gerçekleşti. Önümüzdeki yıllarda, özellikle global ölçekte de görülen trendlere benzer şekilde sağlık sektöründeki girişimlere yapılan yatırımların bilişim sektörünün ardından gelmesi öngörülüyor.'

- '2016'nın bir olgunluk yılı olması bekliyoruz'

Özdemir, küresel ölçekte büyük anlaşmalar gerçekleştirilmesinin zorlaşması ile spesifik bir alana odaklanmanın, 2016’da yeniden çekicilik kazanacağını, yatırımcıların en iyi bildikleri alanlara yöneleceğini ifade etti.

2016’nın bir olgunluk yılı olması beklediklerini vurgulayan Özdemir, şu görüşleri de paylaştı:

'Sofistike yatırımcıların daha güçlü ve uzun vadeli işleri ayrıştıracağı bir yıl olacak. Eğer 2016 küresel yatırımlar anlamında 148 milyar dolarlık rekor seviyeye ulaşılan 2015’in gerisinde kalan bir yıl olursa buna şaşırmamak gerek. Bize göre daha iyi anlaşmalar ve bunların lider takımları, geleneksel girişim sermayesi fonlarını çekmeye devam edecek. Kurumsal girişim sermayesi de aktif olmaya devam edecek. Yenilik arayışına ve sürdürülebilir büyümeye karşı yoğun bir ilgi olduğunu görüyoruz.'
Kaynak: AA