Can Dündar'a 28 Bin TL Adli Para Cezası
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, ‘hakaret’ ve ’gizliliği ihlal’ suçlarından yargılandığı davada 28 bin 650 TL adli para cezasına çarptırıldı.
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın da şikayetçileri arasında bulunduğu ‘gizliliği ihlal’ ve ‘hakaret’ suçundan yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Can Dündar, eşi Dilek Doğan ve avukatlarıyla birlikte katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu şikayetçileri ise avukatları temsil etti.
DAVA BİRLEŞTİRİLSİN
Duruşmanın başlamasının ardından hakim, sanık avukatlarının İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde Can Dündar’ın casusluktan yargılandığı dava ile kendi dava dosyalarının birleştirilmesini talep ettiğini belirtti.
Talebe ilişkin söz alan Dündar’ın avukatı Akın Atalay, “Yargıtay, Ergenekon davası kararında bir kişinin hem sanık hem tanık hem de gizli tanık olmasını ‘Bir kuzudan 3 post çıkarılmış’ şeklinde yorumladı. Dündar’da benzer içerikler nedeniyle iki farklı davada yargılanıyor. Dava bu nedenle birleştirilmeli” dedi.
TALEP YARGILAMAYI UZATMAYA YÖNELİK
Sanık avukatlarının talebinin yargılamayı uzatmaya yönelik olduğunu belirten şikayetçi avukatları bu talebin reddedilmesini istedi. Dava dosyaları arasında sanık Can Dündar dışında ortak bağ olmadığını belirten mahkeme, birleştirme talebini reddetti.
“GAZETECİLİK YAPTIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM”
Can Dündar, mahkemenin bu kararının ardından savunmasını yapmak için söz aldı. Sanık Dündar, dava konusu yazı dizisini okumak istediğini belirtti.
Yazı dizisinin suç oluşturmadığını öne süren Dündar, “Dava konusu yazı dizisi mecliste ve partilerin grup toplantılarına da konu olan yolsuzluk iddialarını içeriyor. Gazetecilik yaptığımı düşünüyorum. Gizliliği ihlal suçlamasını kabul etmiyorum. Gizlilik kararı yazı dizisinden sonra alınmıştır. İddianamede hangi cümle ile hakarette bulunduğum belirtilmiyor. Hakaretim söz konusu değildir. Hakaretin söz konusu olmadığını ancak yazı dizisini okuyarak anlatabilirim. Bu nedenle yazı dizisini okumak istiyorum” dedi.
Gazetede yer alan yazı dizisini okuyan Dündar, “Gazetecilik görevimizi yaptığımı düşünüyorum. Hiçbir hakaret cümlem yoktur” diye konuştu.
Dündar’ın ardından söz alan avukatları da yazının içeriğinin gazetecilik olduğunu ve müvekkillerinin beraatine karar verilmesini talep etti.
BERAATİMİ TALEP EDİYORUM
Davayı karara bağlayacağını belirten hakim Dündar’a son sözünü sordu. Dündar da son sözünde “Yazdıklarım savunmamdır. Bütün yazdığımın arkasındayım. Yazdıklarımda hakaret kastı yoktur. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
GİZLİLİĞİ İHLAL SUÇUNDAN BERAAT
Kararını açıklayan hakim, sanık Dündar’ın unsurları oluşmadığı gerekçesiyle “gizliliği ihlal” suçundan beraatine karar verdi. Mahkeme kararında, sanık Dündar’ın “hakaret” suçunu işlediğini sabit gördü. Suçu işleme şekli, suçun işlendiği zaman, suç konusunun önemi ve kast yoğunluğunu dikkate alan mahkeme, Dündar’ı 500 gün adli para cezasına çarptırdı.
28 BİN 650 TL ADLİ PARA CEZASI
Suçun kamu görevlileri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bakan Yıldırım’ın da bulunduğu toplam 9 kişiye yönelik işlendiğine dikkat çeken mahkeme, cezayı toplam bin 92 gün adli para cezasına çıkardı. Dündar’ın gazeteci sıfatını ve sabıkası bulunmadığını dikkate alan mahkeme bu cezayı daha sonra 955 güne indirdi. Dündar’ın ekonomik durumuna göre cezayı günlüğü 30 liradan hesaplayan mahkeme, Dündar’ı toplam 28 bin 650 TL adli para cezasıyla cezalandırdı. Cezayı ertelemeyen mahkeme, hükmün onaylanması halinde Dündar’ın para cezasını 8 taksitle ödemesini kararlaştırdı.
“HAKARET İDDİASIYLA MAHKUM EDİLDİK”
Duruşma sonrası adliye önündeki alanda avukatı Akın Atalay ile birlikte kararı değerlendiren Can Dündar, yazdığı iki köşe yazısı ve bir yazı dizisi nedeniyle yargılandığını hatırlatarak şunları söyledi: “İki köşe yazısında hakaret bulunduğu iddiası mesnetsiz bulunarak beraatle sonuçlandı. Yazı dizisine bir ceza verildi.
28 bin 600 küsur lira. Yazı dizisinde adı geçen kişilere hakaret ettiğimiz iddiasıyla mahkum edildik.”
9 YIL 4 AYA KADAR HAPSİ İSTENİYORDU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Usame Kutup, Yassen Abdulah Al Kadı, Abdulkerim Çay, Muaz Yassen Al Kadı, Hasan Doğan ve Cengiz Aktürk’ün şikayetçi olduğu dava dosyasında Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın gizliliği ihlal ve hakaret suçundan 9 yıl 4 aya kadar hapsi talep ediliyordu.
Kaynak: İHA
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu şikayetçileri ise avukatları temsil etti.
DAVA BİRLEŞTİRİLSİN
Duruşmanın başlamasının ardından hakim, sanık avukatlarının İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde Can Dündar’ın casusluktan yargılandığı dava ile kendi dava dosyalarının birleştirilmesini talep ettiğini belirtti.
Talebe ilişkin söz alan Dündar’ın avukatı Akın Atalay, “Yargıtay, Ergenekon davası kararında bir kişinin hem sanık hem tanık hem de gizli tanık olmasını ‘Bir kuzudan 3 post çıkarılmış’ şeklinde yorumladı. Dündar’da benzer içerikler nedeniyle iki farklı davada yargılanıyor. Dava bu nedenle birleştirilmeli” dedi.
TALEP YARGILAMAYI UZATMAYA YÖNELİK
Sanık avukatlarının talebinin yargılamayı uzatmaya yönelik olduğunu belirten şikayetçi avukatları bu talebin reddedilmesini istedi. Dava dosyaları arasında sanık Can Dündar dışında ortak bağ olmadığını belirten mahkeme, birleştirme talebini reddetti.
“GAZETECİLİK YAPTIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM”
Can Dündar, mahkemenin bu kararının ardından savunmasını yapmak için söz aldı. Sanık Dündar, dava konusu yazı dizisini okumak istediğini belirtti.
Yazı dizisinin suç oluşturmadığını öne süren Dündar, “Dava konusu yazı dizisi mecliste ve partilerin grup toplantılarına da konu olan yolsuzluk iddialarını içeriyor. Gazetecilik yaptığımı düşünüyorum. Gizliliği ihlal suçlamasını kabul etmiyorum. Gizlilik kararı yazı dizisinden sonra alınmıştır. İddianamede hangi cümle ile hakarette bulunduğum belirtilmiyor. Hakaretim söz konusu değildir. Hakaretin söz konusu olmadığını ancak yazı dizisini okuyarak anlatabilirim. Bu nedenle yazı dizisini okumak istiyorum” dedi.
Gazetede yer alan yazı dizisini okuyan Dündar, “Gazetecilik görevimizi yaptığımı düşünüyorum. Hiçbir hakaret cümlem yoktur” diye konuştu.
Dündar’ın ardından söz alan avukatları da yazının içeriğinin gazetecilik olduğunu ve müvekkillerinin beraatine karar verilmesini talep etti.
BERAATİMİ TALEP EDİYORUM
Davayı karara bağlayacağını belirten hakim Dündar’a son sözünü sordu. Dündar da son sözünde “Yazdıklarım savunmamdır. Bütün yazdığımın arkasındayım. Yazdıklarımda hakaret kastı yoktur. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
GİZLİLİĞİ İHLAL SUÇUNDAN BERAAT
Kararını açıklayan hakim, sanık Dündar’ın unsurları oluşmadığı gerekçesiyle “gizliliği ihlal” suçundan beraatine karar verdi. Mahkeme kararında, sanık Dündar’ın “hakaret” suçunu işlediğini sabit gördü. Suçu işleme şekli, suçun işlendiği zaman, suç konusunun önemi ve kast yoğunluğunu dikkate alan mahkeme, Dündar’ı 500 gün adli para cezasına çarptırdı.
28 BİN 650 TL ADLİ PARA CEZASI
Suçun kamu görevlileri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bakan Yıldırım’ın da bulunduğu toplam 9 kişiye yönelik işlendiğine dikkat çeken mahkeme, cezayı toplam bin 92 gün adli para cezasına çıkardı. Dündar’ın gazeteci sıfatını ve sabıkası bulunmadığını dikkate alan mahkeme bu cezayı daha sonra 955 güne indirdi. Dündar’ın ekonomik durumuna göre cezayı günlüğü 30 liradan hesaplayan mahkeme, Dündar’ı toplam 28 bin 650 TL adli para cezasıyla cezalandırdı. Cezayı ertelemeyen mahkeme, hükmün onaylanması halinde Dündar’ın para cezasını 8 taksitle ödemesini kararlaştırdı.
“HAKARET İDDİASIYLA MAHKUM EDİLDİK”
Duruşma sonrası adliye önündeki alanda avukatı Akın Atalay ile birlikte kararı değerlendiren Can Dündar, yazdığı iki köşe yazısı ve bir yazı dizisi nedeniyle yargılandığını hatırlatarak şunları söyledi: “İki köşe yazısında hakaret bulunduğu iddiası mesnetsiz bulunarak beraatle sonuçlandı. Yazı dizisine bir ceza verildi.
28 bin 600 küsur lira. Yazı dizisinde adı geçen kişilere hakaret ettiğimiz iddiasıyla mahkum edildik.”
9 YIL 4 AYA KADAR HAPSİ İSTENİYORDU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Usame Kutup, Yassen Abdulah Al Kadı, Abdulkerim Çay, Muaz Yassen Al Kadı, Hasan Doğan ve Cengiz Aktürk’ün şikayetçi olduğu dava dosyasında Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın gizliliği ihlal ve hakaret suçundan 9 yıl 4 aya kadar hapsi talep ediliyordu.