Ozon Tedavisi Alerjik Hastalıklarda İlaç Kullanımını Düşürüyor
Özel Eskişehir TSG Anadolu Hastanesi Başhekimi Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Levent Bilir, herhangi bir yan etkisi bulunmayan ozon tedavisinin, bazı alerjik hastalarda uygulandığında ilaç kullanımında da azalmalar olduğunu belirtti.
Son yıllarda özellikle yorgunluk ve halsizlik hisseden vatandaşlara uygulanan ozon tedavisi hakkında bilgiler veren Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Levent Bilir, Ozon tedavisinin özellikle çok bilinen alerjik hastalıklarda da etkili olduğunu söyledi.
Günümüzde sağlıklı kalmak ve ihtiyarlamadan yaşlanmanın modern insan için en önemli faktör olduğunu ifade eden Bilir, yaşam süresinin kaliteli bir şekilde uzaması ve daha dinç, daha enerjik olmak için yapılması gereken destek tedavilerinde birinin medikal ozon tedavisi olduğunu vurguladı. Kan yolu ile yapılan ozon tedavisi sonrasında antioksidan sistemde aktivite artışı, metabolizmada hızlanma, eklem kıkırdak dokusunun rejenerasyonu, kollojen doku aktivasyonu, dokudaki oksijenasyonun arttırılması, karaciğer rejenasyonu ve dolayısıyla vücudun kendini yenileme mekanizmasının aktive edilmesi sağlandığını kaydeden Dr. Bilir, “Alerji, normalde zararsız olan maddelere karşı vücudumuzun anormal ve istenmeyen bir şekilde zararlı bağışıklık sistemi cevapları vermesidir. Vücudumuzu enfeksiyon ve hastalıklara karşı korumakla sorumlu olan bağışıklık sistemi, normal şartlarda zararlı olmayan maddelere karşı istenmeyen bazı reaksiyonlar oluşturur ve buna alerji denir. Normalde bitki polenleri ve tozları insanlar için zararlı olmayan taneciklerdir. Toplumda bazı insanlarda, bu polenlerle karşılaştıkları anda, nezleye benzer şikayetlerin ortaya çıkmasına neden olur. İşte bu olay alerjidir. Bu bünyeye sahip kişilere de alerjik bünyeli denir. Bu alerjik durumlar, anafilaktik şok denilen ölüme kadar gidebilen bir tabloya neden olabilir. Alerjik rinit, alerjik konjunktivit, alerjik bronşit, alerjik astım, atopik dermatit, ürtiker ve anjiödem gibi hastalıkların tümünde ozon tedavisi etkilidir” şeklinde konuştu.
“OZON TEDAVİSİNİN EN OLUMLU YANLARINDAN BİRİ DE KULLANMAK ZORUNDA KALINAN İLAÇLARIN DOZUNU DA AZALTMASIDIR”
Ozon tedavisi alan alerjik hastaların yarısından fazlasında ilaç kullanımının da azaldığını kaydeden Dr. Levent Bilir, “Ozon tedavisi alerjik hastalıklardan çok bilinen ‘alerjik bronşit’ ve ‘alerjik astım’ hastalıklarında etkilidir ve bu hastalıklara bağlı bulguların ortadan kalkmasını sağlar. Ozon tedavisinin en olumlu yanlarından biri de kullanmak zorunda kalınan ilaçların dozunu da azaltmasıdır. Yapılan çalışmalar astımlı hastaların yüzde 65’inde kullanılan ilaç dozlarının yüzde 50’den fazla azaldığını göstermiştir. Bu hastalıklarda major kan ozonlamanın yanında minör tedavide uygulanmalıdır. Minör tedavinin esas amacı aşı gibi vücudu güçlendirmektir. 2-5 mililitre kan ozonlandıktan sonra, kalçadan kas içerisine verilir, buradan oluşan reaksiyonla kan kas içerisinden yavaş yavaş emilirken vücut kendi hücrelerini tanımaya başlar ve bunlara karşı reaksiyon gelişme ihtimalini azaltır. Zaman içerisinde ise reaksiyon göstermez hale gelerek alerjik hastalıkların şiddeti azalır” şeklinde konuştu.
“BU TEDAVİ YÖNTEMİNİN DAHA İYİ OLDUĞU KANAATİNDEYİM”
Ozon tedavisi alan emekli öğretmen Zehra Öztürk (58) ise, ozon tedavisinin özellikle menepoz sonrası ağrılar için mutlaka uygulanması gerektiğini belirtti.
Öztürk, “Gerçekten çok faydasını gördüm. Toplamda 10 seans aldım. Ağrılarım yüzde 80 kadar azaldı. Ben zaten ağrı kesici almak istemiyordum. Yan etkilerinden dolayı kullanmayı istemiyordum. Evim 4’üncü katta ve ben 3’üncü kattan sonra nefes nefese kalıyordum. Artık genç kız gibi evime çıkabiliyorum. Ayrıca sindirim sistemine de faydası olduğunu düşünüyorum. Benim metabolizmam yavaştı, aldığım seanslardan sonra onda da düzelmeler fark ettim. Ağrılarımın geçmesi için platese de gittim, ancak bu tedavi yönteminin daha iyi olduğu kanaatindeyim. Kanımın renginde de düzelmeler var, daha akışkan ve daha açık renk oldu. Eşimin de bende değişiklikler gördüğünü söylemesi beni daha da mutlu etti” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Günümüzde sağlıklı kalmak ve ihtiyarlamadan yaşlanmanın modern insan için en önemli faktör olduğunu ifade eden Bilir, yaşam süresinin kaliteli bir şekilde uzaması ve daha dinç, daha enerjik olmak için yapılması gereken destek tedavilerinde birinin medikal ozon tedavisi olduğunu vurguladı. Kan yolu ile yapılan ozon tedavisi sonrasında antioksidan sistemde aktivite artışı, metabolizmada hızlanma, eklem kıkırdak dokusunun rejenerasyonu, kollojen doku aktivasyonu, dokudaki oksijenasyonun arttırılması, karaciğer rejenasyonu ve dolayısıyla vücudun kendini yenileme mekanizmasının aktive edilmesi sağlandığını kaydeden Dr. Bilir, “Alerji, normalde zararsız olan maddelere karşı vücudumuzun anormal ve istenmeyen bir şekilde zararlı bağışıklık sistemi cevapları vermesidir. Vücudumuzu enfeksiyon ve hastalıklara karşı korumakla sorumlu olan bağışıklık sistemi, normal şartlarda zararlı olmayan maddelere karşı istenmeyen bazı reaksiyonlar oluşturur ve buna alerji denir. Normalde bitki polenleri ve tozları insanlar için zararlı olmayan taneciklerdir. Toplumda bazı insanlarda, bu polenlerle karşılaştıkları anda, nezleye benzer şikayetlerin ortaya çıkmasına neden olur. İşte bu olay alerjidir. Bu bünyeye sahip kişilere de alerjik bünyeli denir. Bu alerjik durumlar, anafilaktik şok denilen ölüme kadar gidebilen bir tabloya neden olabilir. Alerjik rinit, alerjik konjunktivit, alerjik bronşit, alerjik astım, atopik dermatit, ürtiker ve anjiödem gibi hastalıkların tümünde ozon tedavisi etkilidir” şeklinde konuştu.
“OZON TEDAVİSİNİN EN OLUMLU YANLARINDAN BİRİ DE KULLANMAK ZORUNDA KALINAN İLAÇLARIN DOZUNU DA AZALTMASIDIR”
Ozon tedavisi alan alerjik hastaların yarısından fazlasında ilaç kullanımının da azaldığını kaydeden Dr. Levent Bilir, “Ozon tedavisi alerjik hastalıklardan çok bilinen ‘alerjik bronşit’ ve ‘alerjik astım’ hastalıklarında etkilidir ve bu hastalıklara bağlı bulguların ortadan kalkmasını sağlar. Ozon tedavisinin en olumlu yanlarından biri de kullanmak zorunda kalınan ilaçların dozunu da azaltmasıdır. Yapılan çalışmalar astımlı hastaların yüzde 65’inde kullanılan ilaç dozlarının yüzde 50’den fazla azaldığını göstermiştir. Bu hastalıklarda major kan ozonlamanın yanında minör tedavide uygulanmalıdır. Minör tedavinin esas amacı aşı gibi vücudu güçlendirmektir. 2-5 mililitre kan ozonlandıktan sonra, kalçadan kas içerisine verilir, buradan oluşan reaksiyonla kan kas içerisinden yavaş yavaş emilirken vücut kendi hücrelerini tanımaya başlar ve bunlara karşı reaksiyon gelişme ihtimalini azaltır. Zaman içerisinde ise reaksiyon göstermez hale gelerek alerjik hastalıkların şiddeti azalır” şeklinde konuştu.
“BU TEDAVİ YÖNTEMİNİN DAHA İYİ OLDUĞU KANAATİNDEYİM”
Ozon tedavisi alan emekli öğretmen Zehra Öztürk (58) ise, ozon tedavisinin özellikle menepoz sonrası ağrılar için mutlaka uygulanması gerektiğini belirtti.
Öztürk, “Gerçekten çok faydasını gördüm. Toplamda 10 seans aldım. Ağrılarım yüzde 80 kadar azaldı. Ben zaten ağrı kesici almak istemiyordum. Yan etkilerinden dolayı kullanmayı istemiyordum. Evim 4’üncü katta ve ben 3’üncü kattan sonra nefes nefese kalıyordum. Artık genç kız gibi evime çıkabiliyorum. Ayrıca sindirim sistemine de faydası olduğunu düşünüyorum. Benim metabolizmam yavaştı, aldığım seanslardan sonra onda da düzelmeler fark ettim. Ağrılarımın geçmesi için platese de gittim, ancak bu tedavi yönteminin daha iyi olduğu kanaatindeyim. Kanımın renginde de düzelmeler var, daha akışkan ve daha açık renk oldu. Eşimin de bende değişiklikler gördüğünü söylemesi beni daha da mutlu etti” ifadelerini kullandı.