Bu Kahvehanenin İşletmecisi De Çalışanları Da Kadın
Samsun'da yaşayan 3 çocuk annesi Elmas Bozkurt, eşini kaybettikten sonra çocuklarını okutmak için 'Hayatta en son yapacağım iş' dediği kahvehane işletmeciliğini yaklaşık 4 yıldır sürdürüyor Bozkurt: 'Bu iş aklımın ucundan bile geçmezdi ama hayat insanı bazen mecbur bırakıyor. Çok şükür, ekmeğimi kazanıyorum, çocuğumu okutuyorum, oğlumu evlendirdim, evimi geçindiriyorum. Şimdilik bu iş sayesinde kimseye muhtaç olmadım'
SERHAT YILDIZ - Samsunlu 47 yaşındaki Elmas Bozkurt, eşini kaybettikten sonra çocuklarını okutmak için 'Hayatta en son yapacağım iş' dediği kahvehane işletmeciliği yapıyor.
İlkadım ilçesinde yaşayan üç çocuk annesi Elmas Bozkurt, eşini kaybettikten sonra pek çok iş yerinde ekmek parası için çalıştı. Aldığı maaşlarla evin geçimini karşılayamayan, evlendirdiği oğlunun borçlarını da ödemek zorunda kalan Bozkurt, 'Hayatta en son yapacağım iş' dese de kimseye muhtaç olmamak için 4 yıl kadar önce kahvehane açtı.
Çoğunluğu esnaf olan erkek müşterilere çay servisi yapan Bozkurt, işletmesindeki tüm çalışanları da kadınlardan seçti. Evini kahvehaneden kazandığı parayla geçindiren, evlendirdiği oğlunun borçlarını da ödediğini söyleyen Bozkurt, iş yerinde erkek müşterilerin küfürlü ve argo konuşmalarına ise izin vermiyor.
- 'Bu iş aklımın ucundan bile geçmezdi ama...'
Bozkurt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşini kaybetmeden önce terzilik ve aşçılık yaptığını, kahvehane işletmenin ise aklından bile geçmediğini söyledi. Eşini kaybettikten sonra çok zor duruma düştüğünü belirten Bozkurt, 'Oğlumu evlendirince borcumdan dolayı maaşım tamamen bankaya gitti. Çok işler yaptım, hepsi 500 lira maaş veriyordu. Sigortamı yapmıyorlardı. Tabi evimi geçindiremedim. Ben de kimseye muhtaç olmamak için kahvehane açtım' dedi.
Kahvehane işletmeciliğinin erkek mesleği olarak görüldüğünü, kendisinin de ilk başlarda zorlandığını dile getiren Bozkurt, 'Bu iş aklımın ucundan bile geçmezdi ama hayat insanı bazen mecbur bırakıyor. Çok şükür, ekmeğimi kazanıyorum, çocuğumu okutuyorum, oğlumu evlendirdim, evimi geçindiriyorum. Şimdilik bu iş sayesinde kimseye muhtaç olmadım' ifadelerini kullandı.
Çok titiz bir insan olduğuna dikkati çeken Bozkurt, erkeklerin mutfak işlerini iyi yapamadığını, bu sebeple çalışanlarını kadınlardan seçtiğini kaydetti. Çay bardaklarını günde iki kez çamaşır suyu ile yıkadığını vurgulayan Bozkurt, müşterilerin titiz hizmetten sonra en ufak hatada çayları geri gönderdiklerini anlattı.
- Küfürlü ve argo konuşmalara izin vermiyor
Bozkurt, iş yerinde küfürlü ve argo söylemlere de izin vermediğinin altını çizerek, 'Bu durumu engellemek için dükkanıma 'Küfürlü ve yüksek sesle konuşmayın' yazısı astım. Arada ağızlarından kaçıyor ama dönüp baktığımda özür diliyorlar. Ben burada kötü olaylara müsaade etmiyorum. Hoşuma gitmeyen, ağzı bozuk müşterileri çıkarıyorum' diye konuştu.
Borcunu bitirdikten sonra işi bırakmayı düşündüğünü belirten Bozkurt, 'Çevredeki esnaf işletmemden memnun. Bir esnaf arkadaşıma söyledim, 'Başkasının çayını içemeyiz, biz senin çayına alıştık, bırakma burayı' diyor ama borçlarım bittiğinde eski düzenime dönmek istiyorum. Buraya gelen diğer müşterilerim de aynı şeyi söylüyor' dedi.
Kaynak: AA
İlkadım ilçesinde yaşayan üç çocuk annesi Elmas Bozkurt, eşini kaybettikten sonra pek çok iş yerinde ekmek parası için çalıştı. Aldığı maaşlarla evin geçimini karşılayamayan, evlendirdiği oğlunun borçlarını da ödemek zorunda kalan Bozkurt, 'Hayatta en son yapacağım iş' dese de kimseye muhtaç olmamak için 4 yıl kadar önce kahvehane açtı.
Çoğunluğu esnaf olan erkek müşterilere çay servisi yapan Bozkurt, işletmesindeki tüm çalışanları da kadınlardan seçti. Evini kahvehaneden kazandığı parayla geçindiren, evlendirdiği oğlunun borçlarını da ödediğini söyleyen Bozkurt, iş yerinde erkek müşterilerin küfürlü ve argo konuşmalarına ise izin vermiyor.
- 'Bu iş aklımın ucundan bile geçmezdi ama...'
Bozkurt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşini kaybetmeden önce terzilik ve aşçılık yaptığını, kahvehane işletmenin ise aklından bile geçmediğini söyledi. Eşini kaybettikten sonra çok zor duruma düştüğünü belirten Bozkurt, 'Oğlumu evlendirince borcumdan dolayı maaşım tamamen bankaya gitti. Çok işler yaptım, hepsi 500 lira maaş veriyordu. Sigortamı yapmıyorlardı. Tabi evimi geçindiremedim. Ben de kimseye muhtaç olmamak için kahvehane açtım' dedi.
Kahvehane işletmeciliğinin erkek mesleği olarak görüldüğünü, kendisinin de ilk başlarda zorlandığını dile getiren Bozkurt, 'Bu iş aklımın ucundan bile geçmezdi ama hayat insanı bazen mecbur bırakıyor. Çok şükür, ekmeğimi kazanıyorum, çocuğumu okutuyorum, oğlumu evlendirdim, evimi geçindiriyorum. Şimdilik bu iş sayesinde kimseye muhtaç olmadım' ifadelerini kullandı.
Çok titiz bir insan olduğuna dikkati çeken Bozkurt, erkeklerin mutfak işlerini iyi yapamadığını, bu sebeple çalışanlarını kadınlardan seçtiğini kaydetti. Çay bardaklarını günde iki kez çamaşır suyu ile yıkadığını vurgulayan Bozkurt, müşterilerin titiz hizmetten sonra en ufak hatada çayları geri gönderdiklerini anlattı.
- Küfürlü ve argo konuşmalara izin vermiyor
Bozkurt, iş yerinde küfürlü ve argo söylemlere de izin vermediğinin altını çizerek, 'Bu durumu engellemek için dükkanıma 'Küfürlü ve yüksek sesle konuşmayın' yazısı astım. Arada ağızlarından kaçıyor ama dönüp baktığımda özür diliyorlar. Ben burada kötü olaylara müsaade etmiyorum. Hoşuma gitmeyen, ağzı bozuk müşterileri çıkarıyorum' diye konuştu.
Borcunu bitirdikten sonra işi bırakmayı düşündüğünü belirten Bozkurt, 'Çevredeki esnaf işletmemden memnun. Bir esnaf arkadaşıma söyledim, 'Başkasının çayını içemeyiz, biz senin çayına alıştık, bırakma burayı' diyor ama borçlarım bittiğinde eski düzenime dönmek istiyorum. Buraya gelen diğer müşterilerim de aynı şeyi söylüyor' dedi.