Genç Yazar Begüm Uysal, Espark'ta İmza Gününe Katıldı
Eskişehir’de yaşayan ve 11 yaşında yazdığı "Melezlerin Sonuncusu-Sonun Başlangıcı" isimli romanı ile dikkatleri üzerine çeken Begüm Uysal, Espark Alışveriş Merkezi’nde düzenlenen imza gününe katıldı.
11 Yaşında okumaya başladığı Harry Potter, Dedektif Kuru Kafa ve Yüzüklerin Efendisi gibi fantastik ve kurgu romanların etkisi ile yazmaya başlayan Begüm Uysal, kısa süre içerisinde eserini tamamlayarak yayımladı. İlk kitabının ardından seriye devam ederek 2 eser daha yazan genç yazar Begüm Uysal, ECE Türkiye tarafından yönetilen Espark AVM’de sevenleriyle buluşarak kitabını imzaladı. Sevenlerinin kitaplarını imzalayıp fotoğraf çektiren Uysal, çevredeki vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Vatandaşlar, henüz küçük yaşta olmasına rağmen böyle bir başarı göstermiş olan Begüm Uysal’a başarılar diledi.
“ÖNEMLİ OLAN YAŞ DEĞİL, KAFADA NE OLDUĞU”
Aklında kitap yazma gibi bir düşüncesinin olmadığını belirten Begüm Uysal, kendisinin de bir kitap yazabileceğini düşünerek adım attığını ifade etti.
Fantastik bir roman yazdığını aktaran Uysal, “Okuyacak kitabım kalmadığı zamanda ‘Ben de yazabilirim’ dedim. Bir anda yazmaya başladım, sonra devamı geldi. Aksiyon ve fantastikten esinlendim çünkü fantastik okuyorum. Çoğundan karma bir şey oldu. Ben genel hatlarıyla üç ayda bitirmiştim. Çevremdekiler başta şaşırdılar. Özellikle ailem. Ama sonradan bir heves olmadığını anladılar. Önemli olan yaşınız değil, kafanızın içinde ne kadar bilgi olduğu. Onu ne kadar kullanabildiğiniz” dedi.
“KIZIMIZ DÜNYAYA BİR ESER BIRAKTIĞI İÇİN ÇOK MUTLUYUZ”
Kızının küçük yaşlardan itibaren çok fazla kitap okuduğunu belirten baba Gürkan Uysal, zaman içerisinde okuduğu eserlerden beslenerek bir şeyler yazabileceğini düşündüklerini aktardı. Kızlarının bu düşüncesini desteklediklerini ifade eden baba Uysal, “Şuan gerçekten çok mutluyuz yani hani sonuçta dünyaya bir eser bırakmış oldu. Bizim kızımızın böyle bir eseri oluşturması ki bu kitabı 11 yaşında yazdı o. Biz ancak iki sene zarfında yayın evinden basılması matbaa aşaması uzun sürdü. Bizim için büyük mutluluk verici bir şey. Basılıp duyulmasından sonra tabi oda çok güzel bir şey. Geri dönüşler okuyan arkadaşlardan, tanımadığımız insanlardan hoş görü dönüşler oldu, eleştiriler var. Onları da kendisine iletiyoruz. Oda bunları dikkate alarak şuan ikinci kitabını bitirdi. Üçüncüyü yazıyor. Tabi ona göre profesyonel eleştirilerden faydalanıyor. Oda tabi çok güzel bir şey bizim açımızdan, onun açısından da öyle. Umarım ilerde daha güzel şeyler çıkar ortaya. Beklentimiz bu yönde” ifadelerini kullandı.
“BU DURUM ÇOCUKLARIN ÇOK HOŞUNA GİDİYOR VE KENDİLERİNE İÇSELLEŞTİRİYORLAR”
Kızının yazdığı kitabın ve kendisine olan ilginin kendisini çok etkilemediğini aktaran baba Gürkan Uysal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz iki hafta önce İstanbulda’da kitap fuarındaydık. İmza günümüz vardı orda da çok büyük ilgi gördü kendisi. Yani 13 yaşında roman yazmış bir çocuk olarak güzel bir şey. İnsanların hoşuna gidiyor, çocukların çok hoşuna gidiyor yani onlarda kendilerini içselleştiriyorlar yani bizde yapabiliriz duygusunu görüyorlar. Yani büyükler yazacak değil yani çocuklar da yazabilir. Ama okulda arkadaşlarının ilgisi biraz tabi daha farklı oluyor. Ama genel anlamda derslerinde tabi negatif yönde bir şeyimiz olmadı hep pozitif yönde etkisi olduğunu düşünüyorum.”
Kaynak: İHA
“ÖNEMLİ OLAN YAŞ DEĞİL, KAFADA NE OLDUĞU”
Aklında kitap yazma gibi bir düşüncesinin olmadığını belirten Begüm Uysal, kendisinin de bir kitap yazabileceğini düşünerek adım attığını ifade etti.
Fantastik bir roman yazdığını aktaran Uysal, “Okuyacak kitabım kalmadığı zamanda ‘Ben de yazabilirim’ dedim. Bir anda yazmaya başladım, sonra devamı geldi. Aksiyon ve fantastikten esinlendim çünkü fantastik okuyorum. Çoğundan karma bir şey oldu. Ben genel hatlarıyla üç ayda bitirmiştim. Çevremdekiler başta şaşırdılar. Özellikle ailem. Ama sonradan bir heves olmadığını anladılar. Önemli olan yaşınız değil, kafanızın içinde ne kadar bilgi olduğu. Onu ne kadar kullanabildiğiniz” dedi.
“KIZIMIZ DÜNYAYA BİR ESER BIRAKTIĞI İÇİN ÇOK MUTLUYUZ”
Kızının küçük yaşlardan itibaren çok fazla kitap okuduğunu belirten baba Gürkan Uysal, zaman içerisinde okuduğu eserlerden beslenerek bir şeyler yazabileceğini düşündüklerini aktardı. Kızlarının bu düşüncesini desteklediklerini ifade eden baba Uysal, “Şuan gerçekten çok mutluyuz yani hani sonuçta dünyaya bir eser bırakmış oldu. Bizim kızımızın böyle bir eseri oluşturması ki bu kitabı 11 yaşında yazdı o. Biz ancak iki sene zarfında yayın evinden basılması matbaa aşaması uzun sürdü. Bizim için büyük mutluluk verici bir şey. Basılıp duyulmasından sonra tabi oda çok güzel bir şey. Geri dönüşler okuyan arkadaşlardan, tanımadığımız insanlardan hoş görü dönüşler oldu, eleştiriler var. Onları da kendisine iletiyoruz. Oda bunları dikkate alarak şuan ikinci kitabını bitirdi. Üçüncüyü yazıyor. Tabi ona göre profesyonel eleştirilerden faydalanıyor. Oda tabi çok güzel bir şey bizim açımızdan, onun açısından da öyle. Umarım ilerde daha güzel şeyler çıkar ortaya. Beklentimiz bu yönde” ifadelerini kullandı.
“BU DURUM ÇOCUKLARIN ÇOK HOŞUNA GİDİYOR VE KENDİLERİNE İÇSELLEŞTİRİYORLAR”
Kızının yazdığı kitabın ve kendisine olan ilginin kendisini çok etkilemediğini aktaran baba Gürkan Uysal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz iki hafta önce İstanbulda’da kitap fuarındaydık. İmza günümüz vardı orda da çok büyük ilgi gördü kendisi. Yani 13 yaşında roman yazmış bir çocuk olarak güzel bir şey. İnsanların hoşuna gidiyor, çocukların çok hoşuna gidiyor yani onlarda kendilerini içselleştiriyorlar yani bizde yapabiliriz duygusunu görüyorlar. Yani büyükler yazacak değil yani çocuklar da yazabilir. Ama okulda arkadaşlarının ilgisi biraz tabi daha farklı oluyor. Ama genel anlamda derslerinde tabi negatif yönde bir şeyimiz olmadı hep pozitif yönde etkisi olduğunu düşünüyorum.”