CHP'li Nazlıaka Savunmasını YDK'ya Verdi
'Bir milletvekilinin odasındaki Atatürk resmini indirdiği' iddiasıyla ilgili tedbirli olarak kesin ihraç istemiyle disipline sevk edilen Ankara Milletvekili Nazlıaka, yazılı savunmasını iletti.
CHP'de, 'bir milletvekilinin odasındaki Atatürk resmini indirdiği' iddiasıyla ilgili tedbirli olarak kesin ihraç istemiyle Yüksek Disiplin Kuruluna (YDK) sevk edilen Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, yazılı savunmasını kurula iletti.
Alınan bilgiye göre, Nazlıaka savunmasında, partisinden üç milletvekili ile yaptığı özel bir sohbetin, 'çarpıtılmış bir şekilde' basına aktarıldığını öne sürdü.
Haberlerin basında yer almasının ardından, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan randevu alarak, iddialarla ilgili bilgi verdiğini belirten Nazlıaka, parti yönetiminin gerekli işlemleri yapmaması nedeniyle tartışmanın kamuoyunda büyüdüğünü savundu.
Olay nedeniyle 'mağdur' edildiğini ileri süren Nazlıaka, hakkında istenen 'kesin ihraç' talebinin kabul edilemez olduğunu belirtti.
Nazlıaka'nın ayrıca Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan başkanlığında, gelecek hafta toplanacak YDK'da sözlü savunma da yapması bekleniyor.
Öte yandan Nazlıaka, Parti Meclisinin (PM) hakkında aldığı 'tedbir' kararına yaptığı itirazın YDK tarafından reddedilmesini mahkemeye taşıdı.
Nazlıaka'nın dava dilekçesinde, 'tedbir' kararı verme yetkisine sahip olmayan YDK'nın, Siyasi Partiler Kanunu ve Parti Tüzüğü hükümlerine aykırı hareket ettiği ileri sürüldü.
- 'Ölçüsüz ve keyfi yaklaşım'
Demokratik bir rejimde, 'ölçülülük/orantılılık' ilkesinin, her türlü eylem ve işlemde öncelikle gözetilmesi gereken kurallardan olduğu ifade edilen dilekçede, Nazlıaka'nın, 'kesin çıkarma' istemiyle siyasi faaliyette bulunma hakkının kısıtlanmak istenmesinin, 'ölçülülük' ilkesi temelinde, demokratik bir hukuk devleti içerisinde kabul edilemeyeceği belirtildi.
'Tedbir kararından beklenen yarar nedir' sorusuna yer verilen dilekçede, şunlar kaydedildi:
'Bu ölçüsüz ve keyfi yaklaşım, parti içi demokrasinin ortadan kaldırılmasına sebep olmaktadır. Siyasi partide, siyaset yapma haklarını kullanmak için bulunan milletvekilleri, tüm üyelerinin oyunu alma durumundan oldukça uzaklaşan bir yönetime karşı eleştiri sunamaz hale gelmişlerdir. Partinin önceki genel başkanı, eleştiriler getirdiği için kesin ihraç istemiyle şikayet edilmiştir. Bu şikayette, müvekkile yönelik keyfi bakış açısı ile sonuç alınmasının mümkün olduğunu gösterir sürecin etki ve katkısı vardır.'
Dilekçede, tedbire yönelik itirazı reddeden YDK kararının kaldırılması istendi.
Kaynak: AA
Alınan bilgiye göre, Nazlıaka savunmasında, partisinden üç milletvekili ile yaptığı özel bir sohbetin, 'çarpıtılmış bir şekilde' basına aktarıldığını öne sürdü.
Haberlerin basında yer almasının ardından, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan randevu alarak, iddialarla ilgili bilgi verdiğini belirten Nazlıaka, parti yönetiminin gerekli işlemleri yapmaması nedeniyle tartışmanın kamuoyunda büyüdüğünü savundu.
Olay nedeniyle 'mağdur' edildiğini ileri süren Nazlıaka, hakkında istenen 'kesin ihraç' talebinin kabul edilemez olduğunu belirtti.
Nazlıaka'nın ayrıca Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan başkanlığında, gelecek hafta toplanacak YDK'da sözlü savunma da yapması bekleniyor.
Öte yandan Nazlıaka, Parti Meclisinin (PM) hakkında aldığı 'tedbir' kararına yaptığı itirazın YDK tarafından reddedilmesini mahkemeye taşıdı.
Nazlıaka'nın dava dilekçesinde, 'tedbir' kararı verme yetkisine sahip olmayan YDK'nın, Siyasi Partiler Kanunu ve Parti Tüzüğü hükümlerine aykırı hareket ettiği ileri sürüldü.
- 'Ölçüsüz ve keyfi yaklaşım'
Demokratik bir rejimde, 'ölçülülük/orantılılık' ilkesinin, her türlü eylem ve işlemde öncelikle gözetilmesi gereken kurallardan olduğu ifade edilen dilekçede, Nazlıaka'nın, 'kesin çıkarma' istemiyle siyasi faaliyette bulunma hakkının kısıtlanmak istenmesinin, 'ölçülülük' ilkesi temelinde, demokratik bir hukuk devleti içerisinde kabul edilemeyeceği belirtildi.
'Tedbir kararından beklenen yarar nedir' sorusuna yer verilen dilekçede, şunlar kaydedildi:
'Bu ölçüsüz ve keyfi yaklaşım, parti içi demokrasinin ortadan kaldırılmasına sebep olmaktadır. Siyasi partide, siyaset yapma haklarını kullanmak için bulunan milletvekilleri, tüm üyelerinin oyunu alma durumundan oldukça uzaklaşan bir yönetime karşı eleştiri sunamaz hale gelmişlerdir. Partinin önceki genel başkanı, eleştiriler getirdiği için kesin ihraç istemiyle şikayet edilmiştir. Bu şikayette, müvekkile yönelik keyfi bakış açısı ile sonuç alınmasının mümkün olduğunu gösterir sürecin etki ve katkısı vardır.'
Dilekçede, tedbire yönelik itirazı reddeden YDK kararının kaldırılması istendi.