İklim Değişikliği Yuvarlak Masa Toplantısı
Türkiye'nin İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Birpınar: 'Dünyada liderler bir araya geldiğinde üç mesele konuşulur, bunlar göç, terör ve iklim değişikliğidir' Massachusetts Teknoloji Enstitüsü İcra Direktörü Mehling: 'Küresel ısınmada, 2 santigrat derecenin üzerindeki artışla iklimlerde potansiyel değişiklikler, eko sistemler üzerinde yıkıcı etkiler ve kıtalarda öngörülemeyen çevresel değişimler gözlenebilir'.
Türkiye'nin İklim Değişikliği Başmüzakerecisi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, iklim değişikliği konusunun dünya liderlerinin bir araya geldiğinde görüştüğü en önemli sorunlar arasında yer aldığını bildirdi.
Türkiye Bölgesel Çevre Merkezi (REC) ve ABD Büyükelçiliğince düzenlenen İklim Değişikliği Yuvarlak Masa toplantısı yapıldı.
Birpınar 'İklim Değişikliği ve Türkiye' başlıklı konuşmasında, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın, vatandaşların gelirini, günlük yaşamını, toprağını, suyunu etkilediğini, dolayısıyla gerek yöneticilerin gerekse halkın gündemin her zaman yer aldığını söyledi.
İklim değişikliğinin, çevre ve enerji gibi ülkelerin ekonomik gelişmişliklerini etkileyen birçok alanı da kapsadığını belirterek, 'Ne zaman ki Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli raporları açıklandı ve 'İnsanların faaliyetleri iklim değişikliği ve küresel ısınmanın asıl nedenidir' denmeye başlandı, artık önlem alınması gerektiği ön plana çıkmaya başlandı' diye konuştu.
İklim değişikliği kavramının ne olduğu konusunda birçok insanın kafa karışıklığı yaşadığını ifade eden Birpınar, medyanın bu konuda aydınlatıcı yayınlar yapmasının önemine işaret etti.
Birpınar, Türkiye'de yenilenebilir enerji kaynaklarını etkin şekilde kullanması ve bu alandaki projelerin hızla hayata geçirilmesi için gerekli düzenlemelerin yapıldığını kaydetti.
- 'Bu hedef kesinlikle aşılmamalı'
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) İcra Direktörü Michael Mehling 'İklim Değişikliğiyle Mücadelede Paris Anlaşması' başlıklı konuşmasında, maksimum 2 derecelik artış hedefinin, politikacılar, kanun koyucular, bilim adamları ve toplum tarafından dikkate alınmasının önemini vurgulayarak, bu hedefin kesinlikle aşılmaması gerektiğini bildirdi.
Mehling, sıcaklık artışının 2 derecenin üzerinde gerçekleşmesinin, karbon emisyonlarına bağlı olduğuna dikkati çekerek, 'Bu derecenin üzerindeki artışla iklimlerde potansiyel değişiklikler, eko-sistemler üzerinde yıkıcı etkiler ve kıtalarda öngörülemeyen çevresel değişimler gözlenebilir' dedi.
Paris Anlaşması'nın 195 ülkenin onayıyla kabul edilmesini, başarı olarak gördüğünü belirten Mehling, ülkelerin yenilenebilir enerji stratejileri geliştirmesini ise memnuniyet verici bir gelişme olarak değerlendirdi.
- 'Haber dili sade ama etkili olmalı'
Danimarka Eski Çevre Bakanı Connie Hedegaard ise 'İklim Değişikliğinde Medyanın Rolü' konulu konuşmasında, gazetecilerin, bilimsel kavram içeren iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi konularda haber yazmakta zorlanabildiklerine işaret etti.
Kendisinin de bakanlık görevinden önce 14 yıl gazetecilik yaptığını anlatan Hedegaard, bu sırada en zorlandığı görevlerin başında iklim değişikliği konusunu haber şeklinde sunmanın geldiğini söyledi.
Konunun sadece muhabirler için değil editörler ve diğer branşlardaki çalışma arkadaşları için de zor ve karmaşık olduğunu belirten Hedegard, 'Medya, çevre ve enerjiyle ilgili kavramları ve olayları haberleştirirken, halkın anlayabileceği şekilde en yalın dili kullanmalı' dedi.
Hedegaar, bu konudaki haberlerin sade ancak etkili olması gerektiğini vurgulayarak, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın uzun süreli çevresel etkilerinin halka aktarılmasının önemine dikkati çekti.
Kaynak: AA
Türkiye Bölgesel Çevre Merkezi (REC) ve ABD Büyükelçiliğince düzenlenen İklim Değişikliği Yuvarlak Masa toplantısı yapıldı.
Birpınar 'İklim Değişikliği ve Türkiye' başlıklı konuşmasında, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın, vatandaşların gelirini, günlük yaşamını, toprağını, suyunu etkilediğini, dolayısıyla gerek yöneticilerin gerekse halkın gündemin her zaman yer aldığını söyledi.
İklim değişikliğinin, çevre ve enerji gibi ülkelerin ekonomik gelişmişliklerini etkileyen birçok alanı da kapsadığını belirterek, 'Ne zaman ki Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli raporları açıklandı ve 'İnsanların faaliyetleri iklim değişikliği ve küresel ısınmanın asıl nedenidir' denmeye başlandı, artık önlem alınması gerektiği ön plana çıkmaya başlandı' diye konuştu.
İklim değişikliği kavramının ne olduğu konusunda birçok insanın kafa karışıklığı yaşadığını ifade eden Birpınar, medyanın bu konuda aydınlatıcı yayınlar yapmasının önemine işaret etti.
Birpınar, Türkiye'de yenilenebilir enerji kaynaklarını etkin şekilde kullanması ve bu alandaki projelerin hızla hayata geçirilmesi için gerekli düzenlemelerin yapıldığını kaydetti.
- 'Bu hedef kesinlikle aşılmamalı'
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) İcra Direktörü Michael Mehling 'İklim Değişikliğiyle Mücadelede Paris Anlaşması' başlıklı konuşmasında, maksimum 2 derecelik artış hedefinin, politikacılar, kanun koyucular, bilim adamları ve toplum tarafından dikkate alınmasının önemini vurgulayarak, bu hedefin kesinlikle aşılmaması gerektiğini bildirdi.
Mehling, sıcaklık artışının 2 derecenin üzerinde gerçekleşmesinin, karbon emisyonlarına bağlı olduğuna dikkati çekerek, 'Bu derecenin üzerindeki artışla iklimlerde potansiyel değişiklikler, eko-sistemler üzerinde yıkıcı etkiler ve kıtalarda öngörülemeyen çevresel değişimler gözlenebilir' dedi.
Paris Anlaşması'nın 195 ülkenin onayıyla kabul edilmesini, başarı olarak gördüğünü belirten Mehling, ülkelerin yenilenebilir enerji stratejileri geliştirmesini ise memnuniyet verici bir gelişme olarak değerlendirdi.
- 'Haber dili sade ama etkili olmalı'
Danimarka Eski Çevre Bakanı Connie Hedegaard ise 'İklim Değişikliğinde Medyanın Rolü' konulu konuşmasında, gazetecilerin, bilimsel kavram içeren iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi konularda haber yazmakta zorlanabildiklerine işaret etti.
Kendisinin de bakanlık görevinden önce 14 yıl gazetecilik yaptığını anlatan Hedegaard, bu sırada en zorlandığı görevlerin başında iklim değişikliği konusunu haber şeklinde sunmanın geldiğini söyledi.
Konunun sadece muhabirler için değil editörler ve diğer branşlardaki çalışma arkadaşları için de zor ve karmaşık olduğunu belirten Hedegard, 'Medya, çevre ve enerjiyle ilgili kavramları ve olayları haberleştirirken, halkın anlayabileceği şekilde en yalın dili kullanmalı' dedi.
Hedegaar, bu konudaki haberlerin sade ancak etkili olması gerektiğini vurgulayarak, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın uzun süreli çevresel etkilerinin halka aktarılmasının önemine dikkati çekti.