Kurtulmuş'tan Rusya Ve Amerika'ya Çağrı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, "ilk sunumu Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal yaptılar. Turizm mevsiminin yaklaştığı günlerde turizm sektöründen gelen talepler değerlendirilmişti. Bunun sonucu olarak acil eylem planı Bakanlar Kurulu’na sunuldu. Temel husus, Rusya’dan gelen turistler, birtakım çevrelerin yaptığı algı operasyonları neticesinde turizm sektörünü olumsuz etkilememesi için 11 maddelik bir eylem planı hazırlandı. Buradaki alınan tedbirler acil tedbirlerdir, turizm sektörünün yapısal olarak nelere ihtiyacı var bu uzun dönemli bir meseledir. Kültür ve Turizm Bakanlığımız çalışmalarını sürdürmektedir. Bu süre içerisinde vatandaşlarımızın, turizm sektörünün zarar görmemesi için ciddi şekilde çaba sarf edilecektir" ifadelerini kullandı.

İkinci sunumun Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı tarafından yapıldığını belirten Kurtulmuş, "İki konu ele alındı, hükümetimizin reform adımlarından biri olan kentsel dönüşüm çerçevesinde izinsiz yapılara elektrik ve su bağlanmasının kentsel dönüşüm çerçevesinde ele alınmasıdır. Kentsel dönüşüm süresi içinde bu binanın sahiplerinin muvaffakiyetlerinin alınması. Bu kaçak yapıları özendirmek yerine var olan yapıların kentsel dönüşüm kapsamında alarak 5 yıl süreyle bunların su ve doğalgazlarının sağlanmasıdır. Çok titiz bir çalışmanın ürünüdür" dedi.



TERÖRDEN ARINDIRILMIŞ ŞEHİRLERİN İMARI

Birlik, Huzur ve Demokrasi Eylem Planı’nın parçası olarak terörden arındırılmış olan ilçe ve şehirlerin imarının sağlanması için atılacak adımların da toplantıda ele alındığına işaret eden Kurtulmuş, "6 Bakan arkadaşımız bölgelerdeki çalışmalarını sürdürdü. Sürekli olarak bakanlar arasında koordinasyon çalışmalarını yürütüyoruz. Bu çerçevede terörden arındırılmış olan Silopi ilçemizde riskli alanların tespit edilmesi, titiz çalışma Çevre Bakanlığı tarafından tamamlanmıştır. Sağlıksız yapıların düzeltilmesi için kentsel dönüşüm programı uygulanacaktır. 7 bin 600 binanın bulunduğu bir yer Silopi, 600’ünde hasar vardır. Oradaki yapı stoğunu sağlıklı hale getirme bakımından da örnek bir çalışmayı teşkil edecektir" diye konuştu.

Bilirkişilik Kanun Tasarısı’nın da Bakanlar Kurulu toplantısında ele alındığını belirten Kurtulmuş, "Bilirkişilik ile ilgili olarak müstakil bilirkişilik yasası bulunmamaktadır. Bununla ilgili Adalet Bakanımızın detaylı bir sunumu oldu. Bilirkişilik müessesi, tanımı, kurumsal yapısı devletimizin ihtiyaçlarına uygun bir şekilde yapıldı. Bilirkişilik Danışma Kurulu 25 kişiden oluşacak. Bunun sekretaryası bünyesinde Bilirkişilik Daire Başkanlığı oluşturulacak. 15 bölgede de bilirkişilik bölge kurulları oluşturularak bu bölgelerde müstakil olarak bilirkişilik yürümüş olacak" şeklinde konuştu.

Kurtulmuş, Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan’ın devam eden reformlarla ilgili bir sunum yaptığını ifade etti.

Suriye’deki gelişmelere değinen Kurtulmuş, "Burada herkesin titiz davranması gerek. Türkiye’nin her konuyu yakinen takip ediyor. Suriye topraklarında ortaya çıkan her gelişme Türkiye ile ilgili olarak ulusal güvenlik ve çıkar meselesidir. Türkiye’nin gelişmeleri dikkatlice takip etmesi Türkiye’nin ulusal egemenliğinin gereğidir. Bunun için gelişmeleri yakinen takip ediyoruz. Orada masum insan kanının akmamasını diliyoruz. Kalkan uçaklarla Suriye’de siviller vuruluyor. Rusya’nın şimdiye kadar 5 bini aşkın sortisinin yapıldığını biliyoruz, bu sortilerden yüzde 90’ından fazlası Suriye’deki sivil mevzilerine, ulusal güçlerin özgürlük güçlerine atılmış bombalardır" şeklinde konuştu.



"BM, SADECE TEMENNİDE BULUNAN ULUSLARARASI KURULUŞ HALİNE DÜŞÜRÜLMÜŞTÜR"

"Rusya Federasyonu’nun uçaklarıyla Suriye’de yapmış oldukları saldırılar alenen katliam havasına dönmüş, alenen savaş suçu niteliğine bürünmüştür" diyen Kurtulmuş, "Bütün dünyanın, Suriye’de barışı isteyen bütün unsurların, Rusya’nın saldırgan tavrına karşı sesini yükseltmelerini talep ediyoruz. Türkiye’ye Suriye sınırları içerisinden PYD ve IŞİD unsurları tarafında yapılan saldırıların hepsine Türkiye’nin karşılık vermiş olması da Türkiye’nin ulusal çıkarlarının koruması içindir. Türkiye’nin kendisini koruma görevini yerine getirmesini, BM Güvenlik Konseyi’ne Rusya’nın şikayet etmesi çok anlaşılır bir tavır değildir. BM Güvenlik Konseyi’ne getirilmesi gereken konu, daha dün Azez bölgesinde hastanelere yapılan saldırı, sivil bölgelere yapılan saldırı, ortak olarak korunması gereken alanlara yapılan saldırıların BM Güvenlik Konseyi’ne taşınmasıdır. BM Güvenlik Konseyi öyle bir yer ki kimin gücü varsa, etkisi varsa onun sözünün geçtiği bir yer. BM Güvenlik Konseyi onun için ne Suriye, ne Ukrayna ne de dünyanın başka yerindeki krizi çözebiliyor. Esas beklediğimiz bu tür insanlık suçlarına Karşı BM Güvenlik Konseyi’nin sesini yükseltebilir noktaya gelmesi. BM, sadece temennide bulunan uluslararası kuruluş haline düşürülmüştür. Burada BM’nin itibarını da korumak BM’yi oluşturan milletlerin de ortak sorunudur" ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Rusya’nın açık saldırıları ortadadır. Rusya, başka ülkelerin de bu bölgede saldırılarda bulunuyor. Hadi bakalım Amerika ve Rusya, eğer samimiyseniz buyurun birlikte BM Güvenlik Konseyi’ne gidelim, deyin ki ’Suriye’de şu bölgeler uçuşa yasak bölgelerdir ve hiçbir ülke burada uçaklarını uçurmasın’. Eğer, gerçekten bir tarafta İsviçre’de ve Almanya’da barış masaları kuruyorsanız, o barış masalarından samimi bir sonuç elde etmeyi umuyorsanız, buyurun burada BM’de de uçuşa yasak bölge ilan ederek savaşın gayri insani boyutlarını hemen önleyin. Siz hem savaş meydanında BM’de gücü olanın her türlü katliamı yapabileceği zemini hazırlayacak hem de barış masası kurduğunuzu iddia edeceksiniz. Bu çelişkinin ortadan kaldırılması önemlidir. Hem Amerika hem Rusya’ya bu tarihi sorumluluklarını hatırlatıyoruz. Uluslararası toplum, Suriye meselesinde barışı yakalayamazsa buradaki çatışmaların çok daha uzun süreli çatışmalar olacağı da aşikardır. Türkiye’nin bütün ulusal çıkarlarını koruyacak her türlü tedbiri alıyoruz, her türlü hazırlığımızı yapıyoruz. Denge içerisinde, basiret, feraset içerisinde bu gelişmelerin nereye evrildiğini bilen bir anlayışla Türkiye’nin bir maceranın içine atılmasını istemeyiz. Kamuoyunun rahat olmasını temenni ediyoruz. Savaş lobilerinin, savaşa dair seslerinin yükseldiğini görüyoruz. Türkiye, bu bölgede barışın sağlanmasına katkıda bulunacaktır."

İNŞA VE İHYA SÜRECİ, SİLOPİ’YE BAŞLAYACAK

Bir gazetecinin, "Silopi’deki dönüşümün nasıl olacağını" sorması üzerine Kurtulmuş, "Şehrin fiziki altyapısının sağlanması, yollarının yenilenmesi, burada eskimiş binaların olduğu biliniyor, bu binaların bir plan içinde uygulanmaya başlaması. Bu acil eylem planının bir parçasıdır. Bütün detayları aksamadan hesap edilmiştir. Silopi’deki durum ortaya çıkacak, Sur ve Cizre’de örnek teşkil edecektir" diye konuştu.

Mülteciler konusunda Türkiye’ye verilecek olan 3 milyar Euro’luk yardıma ilişkin değerlendirmede bulunan Kurtulmuş, yardım kuruluşlarıyla diyalog içerisinde olduklarını belirtti.

Kurtulmuş, "Fonların nasıl kullanılacağı ile ilgili Başbakanlıkta bir çalışma yapılıyor. Başbakan Başmüşaviri öncülüğünde bu fonların nasıl kullanılacağı, fon yönetimi ile ilgili görüşler alınarak çalışma sürdürülüyor" dedi.



İSRAİL-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ

Başka bir gazetecinin, "İsrail-Türkiye ilişkilerine" ilişkin sorusuna Kurtulmuş, "İsrail ile anlaşma konusunda Türkiye’nin üç talebi vardı. Birincisi özür dilenmesi, bu gerçekleşti. İkincisi, Mavi Marmara şehitlerine tazminat ödenmesi ile ilgili görüşmeler devam ediyor. Üçüncüsü ise Gazze’ye olan ablukanın kaldırılması. Bu maddelerin hepsi bizim için önemli ve değerli maddelerdir. Mavi Marmara insani yardım konvoyu Akdeniz’in uluslararası sularında seyrederken karşılaşmış olduğu saldırı kabul edilebilir değildir. Türkiye’nin bu üçüncü madde konusundaki fikri açıktır. Bu 3 maddenin hepsinde uzlaşım olursa bunlar kamuoyuyla paylaşılır" karşılığını verdi.

"KAÇAK YAPILARIN KENTSEL DÖNÜŞÜME ALINMASI İÇİN YASAL DÜZENLEME GEREKECEK"

Bir gazetecinin, "Kaçak yapıların kentsel dönüşüme alınması için yasa değişikliği mi gerekiyor? Kaç yapı var?" sorusunu Kurtulmuş, "Bunun için yasal düzenleme yapılacak. Birçok yerde izinsiz olarak yapılmış binalar var. Bunlar 1 Kasım 2015’ten önce yapılan binaları kapsamak üzere. Bu binalarda su, elektrik, doğalgazı yok. Bunları bekliyorlar ama biz bunu yaparız diyoruz, ama kentsel dönüşüm kapsamına sizin binalarınızı alacağız. Buradaki vatandaşlarımız ’ben kentsel dönüşüme rıza gösteriyorum’ diyerek muvafakat verecekler. Vatandaşlarımızın günlük hayatlarındaki karşılaşmış oldukları zorlukların aşılmasıdır. Bunlarla ilgili bir iyileştirme olarak görülmesi lazım yoksa izinsiz yapılara izin veriliyor gibi algılanmaması lazım. Atılmış bir reform adımı olacak, bununla ilgili yasal düzenleme gerekecek" şeklinde cevapladı.