Tuzu Hayatınızdan Çıkarmadan Bir Kez Daha Düşünün !

Dr. Fevzi Özgönül, “Vücudumuzda yüzde 0.9 oranında tuz vardır ve bu fizyolojik orandır. Bunun altına inemez, inerse birçok rahatsızlık başlar, hastalanırız. 55-60 kilo olan bir kişinin vücudunun yarım kilosu tuzdur.” dedi.

Tuzu Hayatınızdan Çıkarmadan Bir Kez Daha Düşünün !
Tuz hakkında hep olumsuz bilgilendirme yapıldığını öne süren Özgönül, “O kadar kötü şeyler söylendi ki. En kötü 3 beyazın içine konuldu, kalp damar hastalıklarının, tansiyonun baş suçlusu ilan edildi. Obezitenin nedenlerinden birisidir diye açıklamalar yapıldı. Peki, gerçekten suçlu tuz mu? İnsanoğlu tuz olmadan daha sağlıklı mı yaşar? Gerçek şu ki insanoğlu tuz olmadan yaşayamaz.” diye konuştu.

Tuzun vücudumuzda birçok kullanım alanının olduğunu belirten Dr. Fevzi Özgönül, şu bilgileri verdi:

“Vücudumuzda asit - baz dengesinin sağlanmasında önemli rol üstlenir. Vücudun elektrolit dengesini sağlar. Tuz %40 sodyum, %60 klor içeren bir kristaldir, ayrıca içerisinde çok az demir, kalsiyum, magnezyum, çinko ve bakır da bulunmaktadır. Tuzun ilk faydasının sindirim yönünde. Tükürük salgısını arttırdığı için sindirimi kolaylaştırır. Ayrıca tuz astım, bronşit ve solunum yolu alerjileri için de bir ilaç gibidir. Bunun için özel tuz odaları yapılmış ve hastalar bu odalarda bir süre dinlenip nefes aldıklarında rahatlamaları sağlanmıştır. Tuz, egzama ve sedef gibi döküntülü hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır. Ayrıca sinüzit gibi akıntılı hastalıklarda da gargara veya yıkama olarak tuzlu su kullanılmaktadır. Kaya tuzu çok az miktarda yemeklerde kullanıldığında kemik erimesine karşı vücudu korur. Tuzu aynı zamanda çabuk bozulacak et, balık gibi yiyeceklerin saklanması için de kullanırız. Tuz mikrop barındırmaz. Akla hayale gelmeyecek bir durum olduğunda ‘tuz koktu’ diye bir deyiş kullanırız. Burada tuzun mikrobik bir sebeple bozulamayacağı anlatılmak istenmiştir. Vücudumuzda mevcut suyun azalmasını engeller. Bu sayede vücut ısımızı koruyabilir, kan akımını düzenleyebiliriz. Dokular arasındaki iletişimde de tuz çok önemli rol üstlenir. Tıpta doz diye bir kavram vardır. Bu nedenle sakın ola ki dozunu kaçırmayalım. Çünkü insanın %0.9’ u tuz olduğu gibi, bitki, hayvan her canlının içerisinde de tuz mevcuttur. Tuz ağızda farklı bir tat verir ve alışkanlık yapar, bu nedenle yemeklere tadına bakmadan tuz eklemek hastalığa davetiye çıkarmaktır.”
Kaynak: İHA