Kayseri'de Fabrikanın Çevreyi Kirlettiği İddiası
Firma yetkilisi Hasyüncü: 'Hiçbir taşyünü üretiminde ağır metal ve zehirli kükürt çıkmaz. İstenilse de bu maddeleri içerisine koyamazsınız' 'Bu iftiraların ticari değil de siyasi uzantılarının olduğu kanaatindeyiz. Bu konunun peşini bırakmayıp hukuki süreçte sonuna kadar gideceğiz'
Kayseri'de bir yerel gazetenin, 'Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin ortağı olduğu' taşyünü fabrikasının çevreyi kirlettiği iddialarının gerçeği yansıtmadığı bildirildi.
Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'ndeki fabrika binasında gazetecilere açıklama yapan Ravaber firması yetkilisi Harun Hasyüncü, ürünlerinde kadmiyum, kurşun, cıva gibi ağır metal bulunmadığını,17 Temmuz 2004'te aldıkları belgeyle ispatladıklarını söyledi.
Taşyünü üretiminde dünyanın sayılı firmaları arasında yer aldıklarını belirten Hasyüncü, 'Taşyünü, ağırlıklı olarak inşaat ve sanayi tesislerinde yalıtım amaçlı kullanılmaktadır ve doğal yalıtım malzemesi olarak bilinmektedir. Bunun yanı sıra firmamız, dünyada topraksız tarımda kullanılan taşyünü üreten 3 firmadan biridir. Belgesi alınan bu ürünlerde herhangi bir kimyasal olmayıp, topraksız tarımda toprak yerine kullanılmaktadır. Üretim girdisinde ve çıktısında ağır metal bulunan veya zehirli kükürt barındıran bir malzeme, akredite kurumlar tarafından 'tarımda kullanılabilir' sertifikası alabilir mi? Bunu bu iddiaları yazanlara soruyorum.' dedi.
Firmalarının Avrupa'da da aynı alanda faaliyet gösterdiğini ifade eden Hasyüncü, şu değerlendirmede bulundu:
'Ravaber, Kayseri'de bünyesine ilk yabancı yatırımcıyı alan firma. Aynı ortaklık yapısında Avrupa'da taşyünü üretimi için karar almıştır. Belçika merkezli 46 ülkede 400'e yakın şirketi olan bir firma sizce zehirli kükürt ve ağır metal üretim prosesine girer mi? Hadi Türkiye'de yaptı, Avrupa'da böyle bir riske girer mi? Türkiye'de bu alanda üretimde ağır metal ve zehirli kükürt olmaması bize özgü bir şey değildir. Hiçbir taşyünü üretiminde ağır metal ve zehirli kükürt çıkmaz. İstenilse de bu maddeleri içerisine koyamazsınız. İftira ediyorlar bari biraz araştırarak bu işi yapın. Fabrikalarımızın kapıları herkese açık. Buradan herkese de 'Hodri meydan' diyoruz, eğer içeride herhangi bir ağır metal ve zehirli kükürt atığına rastlarsanız firmamızın her türlü ağır yükümlülük altına gireceğini unutmayınız. Bu iftiraların ticari değil de siyasi uzantılarının olduğu kanaatindeyiz. Bu konunun peşini bırakmayıp hukuki süreçte sonuna kadar gideceğiz.'
Kartek firması yetkilisi Aytekin Aydemir de yüzlerce kişiye iş veren iki ayrı firmanın sadece taş ocağında ortaklıklarının söz konusu olduğunu belirtti.
Haberi yapan gazetenin kullandığı taş ocağı sahası fotoğrafları üzerinde oynama yapıldığını savunan Aydemir, şöyle devam etti:
'Google'den aldıkları ve gazeteye bastıkları fotoğrafın üzerinde tarih var ve uygulama sürekli kendisini güncelleyen bir uygulamadır. Görüntülerden de anlaşılacağı gibi kükürt ve atık madde olarak gösterilen alan fotomontaj. Bu kadar ahmakça bir hata yapılamaz. Çünkü fotoğrafın üzerinde tarih var. Kullanılan tüm fotoğraflarla algı yaratıyor. Bu firma, bazalt taşını işleyerek hiçbir atığını zayi etmiyor. Her aşamasından bir ürün üretiliyor. Bu fabrikada Kayseri değimiyle çöplük bile araya verilmiyor.'
Fabrikanın, zehirli atıkla çevreyi kirlettiğini öne süren haberin yer aldığı gazetenin dağıtımı mahkeme kararıyla durdurulmuş, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, gazeteyi ziyaretinde mahkeme kararını eleştirmişti.
- 'Asla zehirli bir atık çıkmamaktadır'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de 'hissedarı olduğu şirketin zehir atık ürettiği' şeklindeki iddialara ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, 'Bu tesiste herhangi bir kimyasal işlem olmadığı için zehirli atık çıkmamaktadır. Zehirli kükürt ise asla yoktur. Üretim çıktılarından briket yapılmaktadır. Asla zehirli bir atık çıkmamaktadır. Yüzde 100 geri dönüşümlü bir tesistir... Babamdan miras kalan yüzde 3,3'lük bir hissem var. Ve şayet zehirli bir atık ile çevre kirletilmiş ise buradan ilan ediyorum ki, yüzde 3,3 olan hissemi CHP'nin gösterdiği yere bağışlayacağım.' ifadesini kullanmıştı.
Kaynak: AA
Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'ndeki fabrika binasında gazetecilere açıklama yapan Ravaber firması yetkilisi Harun Hasyüncü, ürünlerinde kadmiyum, kurşun, cıva gibi ağır metal bulunmadığını,17 Temmuz 2004'te aldıkları belgeyle ispatladıklarını söyledi.
Taşyünü üretiminde dünyanın sayılı firmaları arasında yer aldıklarını belirten Hasyüncü, 'Taşyünü, ağırlıklı olarak inşaat ve sanayi tesislerinde yalıtım amaçlı kullanılmaktadır ve doğal yalıtım malzemesi olarak bilinmektedir. Bunun yanı sıra firmamız, dünyada topraksız tarımda kullanılan taşyünü üreten 3 firmadan biridir. Belgesi alınan bu ürünlerde herhangi bir kimyasal olmayıp, topraksız tarımda toprak yerine kullanılmaktadır. Üretim girdisinde ve çıktısında ağır metal bulunan veya zehirli kükürt barındıran bir malzeme, akredite kurumlar tarafından 'tarımda kullanılabilir' sertifikası alabilir mi? Bunu bu iddiaları yazanlara soruyorum.' dedi.
Firmalarının Avrupa'da da aynı alanda faaliyet gösterdiğini ifade eden Hasyüncü, şu değerlendirmede bulundu:
'Ravaber, Kayseri'de bünyesine ilk yabancı yatırımcıyı alan firma. Aynı ortaklık yapısında Avrupa'da taşyünü üretimi için karar almıştır. Belçika merkezli 46 ülkede 400'e yakın şirketi olan bir firma sizce zehirli kükürt ve ağır metal üretim prosesine girer mi? Hadi Türkiye'de yaptı, Avrupa'da böyle bir riske girer mi? Türkiye'de bu alanda üretimde ağır metal ve zehirli kükürt olmaması bize özgü bir şey değildir. Hiçbir taşyünü üretiminde ağır metal ve zehirli kükürt çıkmaz. İstenilse de bu maddeleri içerisine koyamazsınız. İftira ediyorlar bari biraz araştırarak bu işi yapın. Fabrikalarımızın kapıları herkese açık. Buradan herkese de 'Hodri meydan' diyoruz, eğer içeride herhangi bir ağır metal ve zehirli kükürt atığına rastlarsanız firmamızın her türlü ağır yükümlülük altına gireceğini unutmayınız. Bu iftiraların ticari değil de siyasi uzantılarının olduğu kanaatindeyiz. Bu konunun peşini bırakmayıp hukuki süreçte sonuna kadar gideceğiz.'
Kartek firması yetkilisi Aytekin Aydemir de yüzlerce kişiye iş veren iki ayrı firmanın sadece taş ocağında ortaklıklarının söz konusu olduğunu belirtti.
Haberi yapan gazetenin kullandığı taş ocağı sahası fotoğrafları üzerinde oynama yapıldığını savunan Aydemir, şöyle devam etti:
'Google'den aldıkları ve gazeteye bastıkları fotoğrafın üzerinde tarih var ve uygulama sürekli kendisini güncelleyen bir uygulamadır. Görüntülerden de anlaşılacağı gibi kükürt ve atık madde olarak gösterilen alan fotomontaj. Bu kadar ahmakça bir hata yapılamaz. Çünkü fotoğrafın üzerinde tarih var. Kullanılan tüm fotoğraflarla algı yaratıyor. Bu firma, bazalt taşını işleyerek hiçbir atığını zayi etmiyor. Her aşamasından bir ürün üretiliyor. Bu fabrikada Kayseri değimiyle çöplük bile araya verilmiyor.'
Fabrikanın, zehirli atıkla çevreyi kirlettiğini öne süren haberin yer aldığı gazetenin dağıtımı mahkeme kararıyla durdurulmuş, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, gazeteyi ziyaretinde mahkeme kararını eleştirmişti.
- 'Asla zehirli bir atık çıkmamaktadır'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de 'hissedarı olduğu şirketin zehir atık ürettiği' şeklindeki iddialara ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, 'Bu tesiste herhangi bir kimyasal işlem olmadığı için zehirli atık çıkmamaktadır. Zehirli kükürt ise asla yoktur. Üretim çıktılarından briket yapılmaktadır. Asla zehirli bir atık çıkmamaktadır. Yüzde 100 geri dönüşümlü bir tesistir... Babamdan miras kalan yüzde 3,3'lük bir hissem var. Ve şayet zehirli bir atık ile çevre kirletilmiş ise buradan ilan ediyorum ki, yüzde 3,3 olan hissemi CHP'nin gösterdiği yere bağışlayacağım.' ifadesini kullanmıştı.