74 Yıldır Ayakkabı Tamir Ediyor
Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde yaşayan 87 yaşındaki Abdullah Buruk, 74 yıldır ayakkabı tamirciliği mesleğini icra ediyor.
İlçenin yaşayan en eski ayakkabı tamircisi olan Abdullah Buruk, 13 yaşında ortaokulun ardından bir kunduracının yanında 3 sene çalıştıktan sonra kendi dükkanını açtı. Askere kadar buradan çalışan Buruk, askerden sonra kısa süreliğine dayısının yanında işine devam etti. Daha sonra tekrar kendi dükkanını açan Buruk, bu mesleği 74 yıldır sürdürmeye devam ediyor. 13 yaşında kunduracılık ve ayakkabı tamirciliği işine başlayan 1929 yılı doğumlu Abdullah Buruk, “1945 yılında bir kunduracının yanında kunduracılık yapmaya başladım. Orada 3 yıllık çalıştıktan sonra kendi kundura dükkanımı açtım. Daha sonra askere gittim. Asker’den sonra kısa süreliğine dayımın yanında çalıştım. Daha sonra tekrar kendi iş yerimi tekrar açarak ayakkabı tamirciliği işine bu zamana kadar devam ediyorum” dedi.
1953 yılında yenicilik yani sipariş verilen ayakkabı dikmek için bir makine aldığını belirten Buruk, 1980 yılına kadar sipariş ayakkabıcılık işine devam ettim. Eskiden çok ayakkabı yapardık ama hazır ayakkabıların çıkması bizim kunduracılığı sona erdirdi. Ben de 80’den sonra ayakkabı tamirciliğine işine yöneldim. O zamanda bu zamana bu işi yapmayı sürdürüyorum. Ayakkabı tamirinin yanında mesh, cüzdan, telefon kılıfı gibi deri ile olabilecek her şeyi yapmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
"Mesleğimi çok seviyorum"
İşini çok sevdiğini ve mesleğine aşık olduğunu dile getiren Buruk şunları söyledi:
”İşimden ayrılmak istemiyorum. Bu işi çok seviyorum, okuldan çıktıktan sonra tamir aletleriyle uğraşmak, onlarla ilgilenmek beni çok mutlu ediyordu. Bu işlerde kazanç azaldı, çocuklar çırak alır mısın diye geliyorlar, kaç para vereceksin diye soruyor. Onun için bu işe heves eden yok. Sonra yenicilik, sipariş ayakkabı işi fabrikasyon oldu. Biz günde bir çift ayakkabı yaparken onlar günde 100 çift ayakkabı çıkarıyor. Bizim diktiğimiz ayakkabılar 2 günde anca olur. Bugün bir sipariş ayakkabı dikmek 500 liraya mal olur. Gücüm yettikçe, dükkanıma gelebildikçe mesleğimi devam etmek isterim. Kronik bronşit var, kalp rahatsızlığı var ama mesleğimi aşık olduğumdan yine de geliyorum, işimi yapıyorum.”
Buruk, iş yerinde, çocukluğundan ve gençliğinde beri kullandığı tamir ve ayakkabı yapım aletlerini hala kullanırken, eski fotoğrafları da dükkanın bir köşesine asarak o günleri yad ediyor.
Kaynak: İHA
1953 yılında yenicilik yani sipariş verilen ayakkabı dikmek için bir makine aldığını belirten Buruk, 1980 yılına kadar sipariş ayakkabıcılık işine devam ettim. Eskiden çok ayakkabı yapardık ama hazır ayakkabıların çıkması bizim kunduracılığı sona erdirdi. Ben de 80’den sonra ayakkabı tamirciliğine işine yöneldim. O zamanda bu zamana bu işi yapmayı sürdürüyorum. Ayakkabı tamirinin yanında mesh, cüzdan, telefon kılıfı gibi deri ile olabilecek her şeyi yapmaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
"Mesleğimi çok seviyorum"
İşini çok sevdiğini ve mesleğine aşık olduğunu dile getiren Buruk şunları söyledi:
”İşimden ayrılmak istemiyorum. Bu işi çok seviyorum, okuldan çıktıktan sonra tamir aletleriyle uğraşmak, onlarla ilgilenmek beni çok mutlu ediyordu. Bu işlerde kazanç azaldı, çocuklar çırak alır mısın diye geliyorlar, kaç para vereceksin diye soruyor. Onun için bu işe heves eden yok. Sonra yenicilik, sipariş ayakkabı işi fabrikasyon oldu. Biz günde bir çift ayakkabı yaparken onlar günde 100 çift ayakkabı çıkarıyor. Bizim diktiğimiz ayakkabılar 2 günde anca olur. Bugün bir sipariş ayakkabı dikmek 500 liraya mal olur. Gücüm yettikçe, dükkanıma gelebildikçe mesleğimi devam etmek isterim. Kronik bronşit var, kalp rahatsızlığı var ama mesleğimi aşık olduğumdan yine de geliyorum, işimi yapıyorum.”
Buruk, iş yerinde, çocukluğundan ve gençliğinde beri kullandığı tamir ve ayakkabı yapım aletlerini hala kullanırken, eski fotoğrafları da dükkanın bir köşesine asarak o günleri yad ediyor.