'Dünya Müslüman Sağlık Toplulukları Kongresi' Başladı
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş: 'Suriyeli misafirlerimize Göçmen Sağlık Merkezi kuruyoruz. Şu ana kadar da 85 tane Göçmen Sağlık Merkezi kurduk. 2017 yılında da 500 tane Suriyelilere Göçmen Sağlık Merkezi kuracağız. Niçin? Kendi dillerinde konuşan Suriyeli doktor ve hemşireler burada çalışıp, hizmetlerini burada görecek. 700 Suriyeli hekim ve hemşire Türk Kızılayı bünyesinde buralarda sağlık hizmeti sunacaklar'
Sağlık Mensupları Dayanışma, Toplum Sağlığı ve Çevreyi Koruma Derneği (Sağlık-Der) tarafından, Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı destekleriyle dünyanın dört bir yanından Müslüman sağlık kuruluşlarını bir araya getirmek amacıyla düzenlenen 'Dünya Müslüman Sağlık Toplulukları Kongresi' başladı.
Hilton İstanbul Bomonti Hotel'de gerçekleşen kongrenin açılışında konuşan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, kongrenin Müslüman ülkelerin sağlıktaki iş birliği kongresi olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin 15 Temmuz'da çok önemli bir hadiseyi atlattığını anlattı. 15 Temmuz darbe girişimine değinen Gümüş, Türkiye'nin ilerlemesine ve gelişmesine devam ettiğini söyledi. Aynı olayların bütün İslam ülkelerinde benzeri olduğunu vurgulayan Gümüş, aynı tiyatro ve senaryoların uygulandığını, o ülkelerin de olayların üstesinden gelip halkın hizmetine devam edeceklerini söyledi.
Sağlık Bakanlığı'nın Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı 14 yıl önce başlattığına dikkati çeken Gümüş, AK Parti hükümetiyle birlikte sağlıkta yeni bir vizyon ve görüşün başlatıldığını vurguladı. Gümüş, Cumhurbaşkanı'nın 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' ilkesinden hareketle, insan sağlığı için gerekli tüm hizmetlerin yapılmaya çalışıldığını aktardı. Türkiye'nin sağlıkta büyük aşama kaydettiğinden bahseden Gümüş, 'Sağlık Bakanlığı 72 ülke ile iş birliği anlaşması yapmış ve 136 adet sağlık iş birliği anlaşması yapmıştır. Özellikle sağlık sisteminin güçlendirilmesi, bulaşıcı hastalıklarla ilgili çalışmalar, kanserle ilgili değerlendirmeler, acil hizmetler gibi elde etmiş olduğu bilgileri bu ülkelerle paylaşıyor. Bu ülkelerde güçlü sağlık hizmetleri oluşsun diye çalışıyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Körfez İşbirliği Konseyi gibi uluslararası kuruluşlarla da iş birliği yapılıyor.' diye konuştu.
Türkiye'nin birçok ülkeyle iş birliği yaptığına da değinen Gümüş, hedeflerinin ülkede var olan ve bilginin diğer ülkelerde de olması için çalışmalar yaptıklarını vurguladı. Sudan, Somali, Filistin, Pakistan, Yemen gibi ülkelerde Türkiye'nin hastaneleri olduğunu ve sağlık ekiplerinin yardımda bulunduğundan bahseden Gümüş, birçok ülkede sağlık konusunda da seminerler yaparak eğitim verdiklerini dile getirdi. Yılda 400 kadar sağlık personelinin İslam ülkelerinden Türkiye'ye gelerek eğitim aldıklarına dikkati çeken Gümüş, ülkenin bütün kucağının en geniş şekilde bu bölgelere açık olduğunu ifade etti.
Gümüş, şunları kaydetti: 'Ülkemizde şu anda 3 milyona yakın Suriyeli misafirimiz var. Bu misafirlerimize 20 milyon poliklinik hizmeti verdik. 900 bin kişi yatarak tedavi oldu. 850 bin ameliyat yaptık. 177 bin doğum yapmışız. Bizde ne varsa aynı hizmeti Suriyeli sığınmacılara uyguluyoruz. Ne Avrupa Birliği ne de Dünya Sağlık Örgütü arayıp sormuyor. Bu ülkenin 80 milyon evladı misafirlerimize kucak açtık, hizmetlerimiz devam edecek. Suriyeli misafirlerimize Göçmen Sağlık Merkezi kuruyoruz. Şu ana kadar da 85 tane Göçmen Sağlık Merkezi kurduk. 2017 yılında da 500 tane Suriyelilere Göçmen Sağlık Merkezi kuracağız. Niçin? Kendi dillerinde konuşan Suriyeli doktor ve hemşireler burada çalışıp, hizmetlerini burada görecek. 700 Suriyeli hekim ve hemşire Türk Kızılayı bünyesinde buralarda sağlık hizmeti sunacaklar.'
Sağlık-Der Başkanı Kasım Sezen de, Türkiye'nin son 15 yılda sağlıkta çağ atladığını söyledi. Bugünkü kongrede sağlık sektöründe çağ atladığı deneyimleri paylaşmak istediklerini söyleyen Sezen, şöyle konuştu:
'Bugün dünyada sömürü düzeninin farkındasınız. İnşallah bu bir başlangıç ve cihattır. Rahmetli Necmettin Erbakan'ın söylediği gibi, 'İslam Birleşmiş Milletleri, İslam Ordusu' bunların hepsi gerçekleşir. İnşallah bugün burada Dünya İslam Sağlık Birliğini de kuracağız. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da, bütün gücüyle feryat ediyor, Birleşmiş Milletler'e karşı. İnşallah bu kongremiz hayırlara ve ümmetin dirilişine vesile olur.'
Kongrede paneller, konferanslar ve grup çalışmaları ile İslam coğrafyasının sorunları ve çözüm önerileri masaya yatırıldı. Dünyanın dört bir yanından Müslüman Sağlık Kuruluşlarını bir araya getiren bu kongre ile 'Dünya İslam Sağlık Birliği”nin kuruluşu hedefleniyor. 4 Aralık'a kadar devam edecek kongrede, 73 ülkeden sivil toplum kuruluşu, sağlık sektörü temsilcileri ve üyelerinin bulunduğu 150 katılımcı yer alıyor.
Kaynak: AA
Hilton İstanbul Bomonti Hotel'de gerçekleşen kongrenin açılışında konuşan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, kongrenin Müslüman ülkelerin sağlıktaki iş birliği kongresi olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin 15 Temmuz'da çok önemli bir hadiseyi atlattığını anlattı. 15 Temmuz darbe girişimine değinen Gümüş, Türkiye'nin ilerlemesine ve gelişmesine devam ettiğini söyledi. Aynı olayların bütün İslam ülkelerinde benzeri olduğunu vurgulayan Gümüş, aynı tiyatro ve senaryoların uygulandığını, o ülkelerin de olayların üstesinden gelip halkın hizmetine devam edeceklerini söyledi.
Sağlık Bakanlığı'nın Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı 14 yıl önce başlattığına dikkati çeken Gümüş, AK Parti hükümetiyle birlikte sağlıkta yeni bir vizyon ve görüşün başlatıldığını vurguladı. Gümüş, Cumhurbaşkanı'nın 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' ilkesinden hareketle, insan sağlığı için gerekli tüm hizmetlerin yapılmaya çalışıldığını aktardı. Türkiye'nin sağlıkta büyük aşama kaydettiğinden bahseden Gümüş, 'Sağlık Bakanlığı 72 ülke ile iş birliği anlaşması yapmış ve 136 adet sağlık iş birliği anlaşması yapmıştır. Özellikle sağlık sisteminin güçlendirilmesi, bulaşıcı hastalıklarla ilgili çalışmalar, kanserle ilgili değerlendirmeler, acil hizmetler gibi elde etmiş olduğu bilgileri bu ülkelerle paylaşıyor. Bu ülkelerde güçlü sağlık hizmetleri oluşsun diye çalışıyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Körfez İşbirliği Konseyi gibi uluslararası kuruluşlarla da iş birliği yapılıyor.' diye konuştu.
Türkiye'nin birçok ülkeyle iş birliği yaptığına da değinen Gümüş, hedeflerinin ülkede var olan ve bilginin diğer ülkelerde de olması için çalışmalar yaptıklarını vurguladı. Sudan, Somali, Filistin, Pakistan, Yemen gibi ülkelerde Türkiye'nin hastaneleri olduğunu ve sağlık ekiplerinin yardımda bulunduğundan bahseden Gümüş, birçok ülkede sağlık konusunda da seminerler yaparak eğitim verdiklerini dile getirdi. Yılda 400 kadar sağlık personelinin İslam ülkelerinden Türkiye'ye gelerek eğitim aldıklarına dikkati çeken Gümüş, ülkenin bütün kucağının en geniş şekilde bu bölgelere açık olduğunu ifade etti.
Gümüş, şunları kaydetti: 'Ülkemizde şu anda 3 milyona yakın Suriyeli misafirimiz var. Bu misafirlerimize 20 milyon poliklinik hizmeti verdik. 900 bin kişi yatarak tedavi oldu. 850 bin ameliyat yaptık. 177 bin doğum yapmışız. Bizde ne varsa aynı hizmeti Suriyeli sığınmacılara uyguluyoruz. Ne Avrupa Birliği ne de Dünya Sağlık Örgütü arayıp sormuyor. Bu ülkenin 80 milyon evladı misafirlerimize kucak açtık, hizmetlerimiz devam edecek. Suriyeli misafirlerimize Göçmen Sağlık Merkezi kuruyoruz. Şu ana kadar da 85 tane Göçmen Sağlık Merkezi kurduk. 2017 yılında da 500 tane Suriyelilere Göçmen Sağlık Merkezi kuracağız. Niçin? Kendi dillerinde konuşan Suriyeli doktor ve hemşireler burada çalışıp, hizmetlerini burada görecek. 700 Suriyeli hekim ve hemşire Türk Kızılayı bünyesinde buralarda sağlık hizmeti sunacaklar.'
Sağlık-Der Başkanı Kasım Sezen de, Türkiye'nin son 15 yılda sağlıkta çağ atladığını söyledi. Bugünkü kongrede sağlık sektöründe çağ atladığı deneyimleri paylaşmak istediklerini söyleyen Sezen, şöyle konuştu:
'Bugün dünyada sömürü düzeninin farkındasınız. İnşallah bu bir başlangıç ve cihattır. Rahmetli Necmettin Erbakan'ın söylediği gibi, 'İslam Birleşmiş Milletleri, İslam Ordusu' bunların hepsi gerçekleşir. İnşallah bugün burada Dünya İslam Sağlık Birliğini de kuracağız. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da, bütün gücüyle feryat ediyor, Birleşmiş Milletler'e karşı. İnşallah bu kongremiz hayırlara ve ümmetin dirilişine vesile olur.'
Kongrede paneller, konferanslar ve grup çalışmaları ile İslam coğrafyasının sorunları ve çözüm önerileri masaya yatırıldı. Dünyanın dört bir yanından Müslüman Sağlık Kuruluşlarını bir araya getiren bu kongre ile 'Dünya İslam Sağlık Birliği”nin kuruluşu hedefleniyor. 4 Aralık'a kadar devam edecek kongrede, 73 ülkeden sivil toplum kuruluşu, sağlık sektörü temsilcileri ve üyelerinin bulunduğu 150 katılımcı yer alıyor.