SOCAR Türkiye Danışmanı Öztürk Açıklaması
'Petrokimya sanayi, geçmişteki performansı ve gelecek projeksiyonlarına bakıldığında, anahtar sektörlerin başında geliyor' 'Metandan, etilen üretimi söz konusu. Bu hakikaten sektör açısından bir devrim olacaktır. Sektörün petrole bağımlılığını kırabilecek bir gelişmedir'
Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi'nin (SOCAR) Türkiye Danışmanı Hayati Öztürk, dünyada artan nüfusa paralel olarak gıda, kentleşme, enerji ve çevre alanlarında sürdürülebilir çözümlere ihtiyaç duyulduğunu belirterek,'Şüphesiz burada petrokimya sanayi, geçmişteki performansı ve gelecek projeksiyonlarına bakıldığında anahtar sektörlerin başında geliyor.' dedi.
Öztürk, Petkim Petrokimya Holding AŞ'nin (Petkim) ana sponsorluğunu üstlendiği Dizayn ve Yenilik Zirvesi'nde, petrokimya sektörünün, araştırma-geliştirme ve yeniliklere açık bir sektör olduğunu söyledi.
SOCAR'ın özelleştirme sonrası Türkiye'de oluşturmak istediği bir 'kimya parkı konsepti' olduğunu dile getiren Öztürk, 'Bu aslında bence Türkiye açısından bir yeniliktir. Çünkü Türkiye'de böyle bir kümelenme yok. Türkiye'de üretememe, üretimin de dağınık ve küçük olması sorunları var. Dolayısıyla bu model, Türkiye'de yeni bir konsepti getiriyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Sistemin, ham petrolden başlayarak rafineri, petrokimya, enerji, lojistik, depolama gibi alanları aynı lokasyonda topladığını anlatan Öztürk, bu yapılanmanın tüm oyunculara rekabet üstünlüğü sağladığını söyledi.
- Çözümler sürdürülebilir olmalı
Öztürk, dünya nüfusunun 1920'lerde 2 milyar iken, bugün 7 milyarı geçtiğini ve 2050'lerde nüfusun 9 milyarı aşacağını belirtti.
Bu süreçte gıda, kentleşme, enerji ve çevre gibi pek çok alanda problemlerle karşılaşılacağını vurgulayan Öztürk, 'Çözümlerin sürdürülebilir olması gerekli. Şüphesiz burada petrokimya sanayi, geçmişteki performansı ve gelecek projeksiyonlarına bakıldığında anahtar sektörlerin başında geliyor.' dedi.
Öztürk, üretim olmadan inovasyonda iddialı olmayı gerçekçi bulmadığını belirterek, 'Üretim beraberinde inovasyon ve Ar-Ge'yi getirecek. Türkiye'de yeni politika, teşvik sistemleriyle hedeflenen ileri imalat sanayi odaklı büyüme stratejileri bir an önce gerçekleşmeli.' diye konuştu.
Türkiye'nin kimya sektöründe dışa bağımlılığının yüksek olduğunu bunu sürdürülebilir bulmadıklarını kaydeden Öztürk, petrokimya alanını ilgilendiren önemli bir araştırma yapıldığını söyledi.
Öztürk, metan gazı üzerinde yürütülen çalışmanın petrokimya sektörünün petrole bağımlılığını azaltacağını vurgulayarak, 'Metandan, etilen üretimi söz konusu. Bu hakikaten sektör açısından bir devrim olacaktır. Sektörün petrole bağımlılığını kırabilecek bir gelişmedir. Şu anda bununla ilgili önemli çalışmalar var. Bu tür bir yenilik, mutlaka sektörü de etkileyecektir.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Öztürk, Petkim Petrokimya Holding AŞ'nin (Petkim) ana sponsorluğunu üstlendiği Dizayn ve Yenilik Zirvesi'nde, petrokimya sektörünün, araştırma-geliştirme ve yeniliklere açık bir sektör olduğunu söyledi.
SOCAR'ın özelleştirme sonrası Türkiye'de oluşturmak istediği bir 'kimya parkı konsepti' olduğunu dile getiren Öztürk, 'Bu aslında bence Türkiye açısından bir yeniliktir. Çünkü Türkiye'de böyle bir kümelenme yok. Türkiye'de üretememe, üretimin de dağınık ve küçük olması sorunları var. Dolayısıyla bu model, Türkiye'de yeni bir konsepti getiriyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Sistemin, ham petrolden başlayarak rafineri, petrokimya, enerji, lojistik, depolama gibi alanları aynı lokasyonda topladığını anlatan Öztürk, bu yapılanmanın tüm oyunculara rekabet üstünlüğü sağladığını söyledi.
- Çözümler sürdürülebilir olmalı
Öztürk, dünya nüfusunun 1920'lerde 2 milyar iken, bugün 7 milyarı geçtiğini ve 2050'lerde nüfusun 9 milyarı aşacağını belirtti.
Bu süreçte gıda, kentleşme, enerji ve çevre gibi pek çok alanda problemlerle karşılaşılacağını vurgulayan Öztürk, 'Çözümlerin sürdürülebilir olması gerekli. Şüphesiz burada petrokimya sanayi, geçmişteki performansı ve gelecek projeksiyonlarına bakıldığında anahtar sektörlerin başında geliyor.' dedi.
Öztürk, üretim olmadan inovasyonda iddialı olmayı gerçekçi bulmadığını belirterek, 'Üretim beraberinde inovasyon ve Ar-Ge'yi getirecek. Türkiye'de yeni politika, teşvik sistemleriyle hedeflenen ileri imalat sanayi odaklı büyüme stratejileri bir an önce gerçekleşmeli.' diye konuştu.
Türkiye'nin kimya sektöründe dışa bağımlılığının yüksek olduğunu bunu sürdürülebilir bulmadıklarını kaydeden Öztürk, petrokimya alanını ilgilendiren önemli bir araştırma yapıldığını söyledi.
Öztürk, metan gazı üzerinde yürütülen çalışmanın petrokimya sektörünün petrole bağımlılığını azaltacağını vurgulayarak, 'Metandan, etilen üretimi söz konusu. Bu hakikaten sektör açısından bir devrim olacaktır. Sektörün petrole bağımlılığını kırabilecek bir gelişmedir. Şu anda bununla ilgili önemli çalışmalar var. Bu tür bir yenilik, mutlaka sektörü de etkileyecektir.' ifadelerini kullandı.