Sigortacılar Sabit Primli Poliçe İstiyor

İçel Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 30 No’lu Sigortacılık Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Kerim Kara, uzun aylardır sigorta sektörüne yüksek trafik sigorta primlerinin damga vurduğunu ifade ederek, "Bunun çözümü sabit primli poliçe ile mümkün olacaktır. Son dönemlerde getirilen yeni uygulamalar ile trafik sigortalarının tamamen acentelerin elinden alınmasından endişe taşıyoruz" dedi.

Sigortacılar Sabit Primli Poliçe İstiyor
Trafik sigortası primleriyle ilgili açıklama yapan Başkan Kara, sigortacılık sektörünün zor bir dönemden geçtiği belirterek, bu durumdan en çok etkilenenlerin ise acenteler olduğunu söyledi.

Türkiye’de emniyete kayıtlı yaklaşık 26 milyon araç bulunduğunu kaydeden Kara, 6 milyon kişinin ise geçimini aktif olarak faaliyet gösteren acentelerden sağladığını dile getirdi. Acentelerin hizmet alanları arasında en önemli kalemi yoğun araç sayısı ve zorunlu olması nedeniyle trafik sigortalarının oluşturduğuna vurgu yapan Kara, ancak son dönemlerde getirilen yeni uygulamalar ile trafik sigortalarının tamamen acentelerin elinden alınması endişesi taşıdıklarının altını çizdi. 1 Ekim itibariyle tüm müşterilerin trafik sigorta bilgi merkezlerinden TC kimlik numaralarını ve plakalarını girerek trafik sigortası için tüm sigorta şirketlerinden fiyat teklifi alabilme hakkı kazandığını ifade eden Kara, "Son zamanlarda artan trafik sigortaları üzerine hükümet böyle bir tedbir aldı. Ancak bu tedbirin halka çok da doğru anlatıldığını düşünmüyorum. Çünkü trafik sigortalarına indirim yapılacağı yönünde bilgiler aktarılıyor. Oysa ortada, halkın beklediği yönde sigorta primlerinde herhangi bir indirim yok. Yalnızca acenteler ortadan kaldırılarak acente komisyonları poliçelere indirim adı altında yansıtılacak. Bu da poliçede yaklaşık 50-60 liralık indirim olarak yansıyacak. Bu uygulama ile sigorta acenteleri mağdur edilirken halk da beklediği indirimi alamadığı için memnun kalmayacak" diye konuştu.

Sigorta şirketlerinin maliyeti artınca tasarrufa acentelere ödedikleri komisyonlardan başladıklarını Kara, geçmişte yüzde 15 olan komisyonların yüzde 3’lere kadar düşürüldüğünü, şimdi yeni uygulama ile bunun da ortadan kaldırılması yönünde çalışıldığını bildirdi. Çözüm olarak hükümetin birçok sektörde olduğu gibi sigortacılık sektöründe de fiyat müdahalesine gitmesini beklediklerini dile getiren Kara, trafik sigortalarına standart primli poliçe uygulaması getirilmesi gerektiğini anlattı.

“Sigorta şirketlerinin maliyetini yükselten nedenlere bakılmalı”

Trafik sigortalarının fiyatlarının neden yükseldiğinin de iyi analiz edilmesi gerektiğine dikkat çeken Kara, ardından çözümün daha rahat bulunabileceğini söyledi.

Son dönemlerde sigorta firmalarının maliyetlerinin beklenenin üzerinde artmasının trafik sigorta prim fiyatlarını doğrudan etkilediğini kaydeden Kara, “Son dönemlerde trafik kazalarında maddi hasarların yanında manevi ve bedensel hasarlar da çok fazla oldu. Bu durum şirketleri çok etkiledi. Kasko çok fazla yükselmemesine rağmen, trafik sigortaları bedensel hasarları da karşılaması nedeniyle ciddi bir maliyet oluştu. Ayrıca hukukta bu tür kazalarda tek tip bir uygulama yok. Farklı mahkemeler aynı kazaya farklı ödemeler çıkarabiliyor. Ayrıca kaza geçiren kişiler geçmişte 10 yıl önceki kazalarına kadar dava açabilirken bu 15 yıla çıkarıldı. Zaman aşımı süresinin uzaması da sigorta şirketlerinin maliyetini artırdı. Bu nedenle şirketler geçmişe dönük 15 yıl içinde nasıl bir bütçe ayırmaları gerektiğini hesaplayamadılar. Bu durum yeni bir sektör oluşturdu. Hasar Takip Merkezleri oluştu. Bir sigorta şirketine aynı olaydan dolayı bu merkezler aracılığıyla defalarca dava açılmaya başladı.

Ayrıca son dönemlerde özellikle genç avukatlar maddi hasarlı trafik kazalarında değer kaybı taleplerine başladı.

Özellikle sıfır araçlarda tamir maliyetlerinin yanında sigorta şirketleri bir de değer kaybını tazmin edecek ödemeler yapmak durumunda kalınca bu da maliyetleri artırdı. Şirketlerin maliyetlerini artıran bir diğer kalem hazineye ayrılan muallak hasar fonu" ifadelerini kullandı.

Zorunlu deprem sigortaları hakkında da bilgi veren Kara, İçel’de bu alanda önemli bir gelişim yaşandığını belirtti.

İçel Büyükşehir Belediyesi’nin bu artışta önemli rol oynadığına dikkat çeken Kara, MESKİ’de yapılan aboneliliklerde DASK poliçesi getirilmesinin zorunlu tutulduğunu dile getirdi. İçel’in üçüncü derece deprem bölgesinde yer alması nedeniyle böyle bir zorunluluğun büyük önem taşıdığını dile getiren Kara, belediyenin sağladığı katkı ile DASK’ta İçel’in Türkiye genelinde ilk 5 içine girdiğini anlattı.

Komite olarak önümüzdeki süreçte yapacakları çalışmalar hakkında da bilgi veren Kara, özellikle bireysel emeklilik sistemindeki yeni düzenlemelere ağırlık vereceklerini kaydetti.

Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısına göre kamu ve özel sektör çalışanlarından 45 yaş altı herkese Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) zorunlu hale getirileceğini hatırlatan Kara, ancak birçok işçi ve işverenin bu konuda bilgi sahibi olmadığını söyledi.

Bu noktadan hareketle MTSO İnsan Kaynakları Müdürlüğü işbirliğinde bir toplantı düzenleyeceklerini açıklayan Kara, üye iş yerlerinin iş yeri sahipleri ile insan kaynakları müdürlerine konuyla ilgili detaylı bilgi aktaracaklarını ifade etti.

Kaynak: İHA